Coğrafi İşaret Haberleri - Son Dakika Coğrafi İşaret Haber Güncel Gelişmeler

Mesir Macunu Coğrafi İşaret Aldı

Manisa'nın ünlü Mesir Macunu Avrupa Birliği'nden coğrafi işaret aldı. Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, mesir macununun Avrupa Birliği'nden (AB) coğrafi işaret tescili almasıyla ilgili, "Şehzadeler diyarı Manisa'mızın şifasıyla ünlü mesir macunu artık sınırları aşıyor." ifadelerini kullandı. Katkı maddesi ve koruyucu içermeyen, 41 çeşit baharat ve bitkiden oluşan mesir macununun AB'den tescil aldığını anımsatan Yumaklı, "Şehzadeler diyarı Manisa'mızın şifasıyla ünlü mesir macunu artık sınırları aşıyor. AB Coğrafi İşaret Tescili alan Manisa mesir macunu ile tescilli ürün sayımız 28'e yükseldi." değerlendirmesini yaptı.

Aydın Enginarına Coğrafi İşaret İçin Geri Sayım Başladı

Aydın Ticaret Borsası tarafından Türk Patent ve Marka Kurumu’na başvurusu yapılan “Aydın Enginarı” için coğrafi işaret tescilinde geri sayım başladı. Aydın Ticaret Borsası tarafından 8 Ağustos 2023 tarih, C2023/000202 başvuru numarası ile müracaatı yapılarak koruma altına alınan Aydın Enginarının Türk Patent ve Marka Kurumu nezdinde incelenmesinin ardından, 01.10.2024 tarihli Coğrafi İşaret ve Geleneksel Ürün Adı Bülteni’nde ilan edildi. Başvurusu yapılan “Aydın Enginarı”, üç aylık itiraz süresinin sonunda coğrafi işaret tescil belgesini almış olacak. Aydın Enginarının Türk Patent ve Marka Kurumu nezdinde Coğrafi İşaret ve Geleneksel Ürün Adı Bülteni’nde yayımlanmasının ardından Aydın Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Fevzi Çondur konuya ilişkin açıklamalarda bulundu. Çondur, “Ülkemizin en yoğun enginar üretiminin yapıldığı ilimizde yetişen Aydın Enginarının benzerlerinden ayırt edilmesi, ulusal ve uluslararası düzeyde daha kaliteli ve güvenilir bir şekilde tanıtılması amacıyla, Aydın Ticaret Borsası olarak Türk Patent ve Marka Kurumu’na, “Aydın Enginarı” adıyla başvuruda bulunmuştuk. Başvurumuz neticesinde Türk Patent ve Marka Kurumu Coğrafi İşaret ve Geleneksel Ürün Adı Bülteni’nde, Aydın Enginarı ilan edildi. Üç aylık itiraz süresinin tamamlanmasının ardından Aydın Enginarının coğrafi işaret tescil belgesini alarak Avrupa Birliği coğrafi işaret tescili için de başvuru hazırlıklarımıza başlayacağız. İlimize ve üyelerimize hayırlı olsun” ifadelerini kullandı. Aydın'ın bereketli topraklarında yetişen ve eşsiz lezzeti ile bilinen Aydın Enginarının hem tarım sektörü hem de tüketiciler nezdinde büyük öneme sahip olduğunu ifade eden Çondur, alınacak olan bu coğrafi işaret tescilinin sadece Aydın Enginarının değerini artırmakla kalmayacağını, bölgenin ekonomik kalkınmasına da önemli katkılar sağlayacağını belirtti. Aydın Enginarı’nın coğrafi işaret başvuru sürecinde emeği geçen herkese teşekkür eden Çondur, Aydın Milletvekili Mustafa Savaş’ın sürecin her aşamasında destek sağladığını ve başvurunun takip edilmesine büyük katkı sunduğunu vurgularken, Huriye Özener’in danışmanlık hizmetleri ile başvurunun titizlikle hazırlanmasında önemli rol oynadığını belirtti. Ayrıca, Türk Patent ve Marka Kurumu Başkanı Prof. Dr. Muhammed Zeki Durak ve Coğrafi İşaretler Daire Başkanı Hakan Kızıltepe’nin de sürecin başarıyla sonuçlanmasına verdikleri katkılardan dolayı memnuniyetini dile getirdi.

Söke Pamuğu Tescillendi

Söke pamuğu Avrupa Birliği'nde tescillenen 27.coğrafi işaret oldu. Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada Söke pamuğunun Avrupa Birliği’nden coğrafi işaret aldığını paylaştı. Bakan Kacır yaptığı paylaşımda şu ifadelere yer verdi; "Anadolu’nun yerel değerlerini coğrafi işaretlerle koruyarak uluslararası arenada tanıtmaya devam ediyoruz. Söke Pamuğu, Avrupa Birliği’nde tescillenen 27. coğrafi işaretimiz oldu. Pamuğumuz AB'de tescillenen ilk pamuk ürünü olarak da kayıtlara geçti. Üreticilerimizi ve bu güzel gelişmede emeği olan herkesi tebrik ediyorum."

Bursa Siyah İnciri Tescillendi

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır Bursa Siyah İnciri'nin Avrupa Birliği nezdinde coğrafi işaret aldığını paylaştı. Bakan Kacır sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı; "Coğrafi işaretli ürünlerimizin uluslararası tescil haberleri peşpeşe geliyor. Bursa Siyah İnciri / Bursa Siyahı, Avrupa Birliği nezdinde tescillenen 26’ncı coğrafi işaretimiz oldu. 4'ü ilan aşamasında olmak üzere 61 başvurumuzun tescil süreçleri devam ediyor. Coğrafi işaretli ürünlerimizle, ülkemizin zengin kültür ve lezzet mirasını dünya sahnesine taşımaya devam ediyoruz. Bursa'mıza ve ülkemize hayırlı olsun."

Hüyük Çileğine AB Tescili

Tarım ve Orman Bakanlığı ile paydaş kurumlar tarafından yürütülen çalışmalar sonucunda Hüyük çileği Avrupa Birliğinden (AB) coğrafi işaret tescili aldı. Böylece Türkiye'nin AB'den coğrafi işaret alan ürün sayısı 25'e yükseldi. Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, Hüyük çileğinin Türkiye'nin AB'den coğrafi işaret tescili alan 25. ürünü olduğunu bildirdi. Ülke lezzetlerinin son dönemde art arda AB tescili aldığına dikkati çeken Yumaklı, AB coğrafi işaret tescili için ilanda bekleyen ürün sayının 5 ve başvuruda bekleyen ürün sayısının ise 57 olduğunu belirtti. Türkiye'nin tarım ürünleri konusunda zengin bir potansiyele, dünyada ise seçkin bir yere sahip olduğuna dikkati çeken Yumaklı, ülkenin bu zenginliğinin korunması ve daha da geliştirilmesi için çalışmalar yürüttüklerini vurguladı. Türkiye'nin eşsiz lezzetlerinin Avrupa Birliği'nde coğrafi işaret tescili alarak uluslararası alanda daha geniş bir tanınırlık ve koruma elde ettiğinin altını çizen Yumaklı, şu ifadeleri kullandı: “Coğrafi işaretlerin Avrupa Birliği'nde tescil edilmesi, bu ürünlerin Avrupa pazarında marka değerinin artmasını sağlıyor. Bu durum, kırsal kalkınmayı destekleyerek yerel ekonomiye de büyük katkı veriyor. Tescilli ürünler, sahtecilikten korunarak güvenli bir pazar ortamı oluşturuyor ve tüketicilere kaliteli ürünler sunuluyor. Coğrafi işaretler, yerel kültürün ve geleneksel üretim yöntemlerinin korunmasına yardımcı oluyor. Bu tescil, nesilden nesile aktarılan bilgi ve becerilerin devamlılığını sağlarken aynı zamanda bu ürünlerin tanıtımı ve turizmde kullanımı, bölgenin bilinirliğini artırarak turizm sektöründe de hareketlilik oluşturuyor. Geleneksel ve doğal üretim yöntemlerinin korunması, biyolojik çeşitliliğin ve ekosistemlerin korunmasına da yardımcı oluyor. Biz de coğrafi işaretli ürün sayımızı artırmanın gayreti içindeyiz." Yumaklı, Bakanlık olarak tarıma büyük destekler verdiklerine işaret ederek, bitkisel üretimde ve hayvancılıkta yeni destekleme modelini uygulamaya koyduklarını anımsattı. Yeni modelin üreticiye çok önemli katkılar vereceğini vurgulayan Bakan Yumaklı, Konya'nın AB tescillli ilk ürünü olan Hüyük çileğinin tescil almasında emeği geçenlere teşekkür etti. COĞRAFİ İŞARET NEDİR? Coğrafi işaret; belirgin bir niteliği, ünü veya diğer özellikleri bakımından kökenin bulunduğu yöre, alan, bölge veya ülke ile özdeşleşmiş ürünü gösteren işarettir. Ülkemizde 1632 coğrafi işaret ve geleneksel ürün adı tesciline sahip ürün bulunuyor. Bunlardan 1432'si yani yaklaşık yüzde 90'ı, tarım ve gıda ürünleri kapsamında yer alıyor. Bu tesciller ülkemiz sınırları içinde geçerli kabul ediliyor. AB ülkelerinin tamamında koruma sağlamak için ise 1 Nisan 2024 tarihli ve (AB) 2024/1143 sayılı Avrupa Parlamentosu ve Konsey Tüzüğü çerçevesinde Avrupa Komisyonuna başvuru yapmak gerekiyor. AB TESCİLİ ALAN ÜRÜNLER Avrupa Birliğinden coğrafi işaret tescili alan 25 ürün şöyle sıralanıyor: Antep Baklavası / Gaziantep Baklavası, Aydın İnciri, Malatya Kayısısı, Aydın Kestanesi, Milas Zeytinyağı, Bayramiç Beyazı, Taşköprü Sarımsağı, Giresun Tombul Fındığı, Antakya Künefesi, Suruç Narı, Çağlayancerit Cevizi, Gemlik Zeytini, Edremit Zeytinyağı, Milas Yağlı Zeytini, Ayaş Domatesi, Maraş Tarhanası, Edremit Körfezi Yeşil Çizik Zeytini, Ezine Peyniri Safranbolu Safranı, Aydın Memecik Zeytinyağı, Araban Sarımsağı, Osmaniye Yer Fıstığı, Bingöl Balı, Bursa Şeftalisi, Hüyük çileği. AB coğrafi işaret tescili için Bursa Siyah İnciri / Bursa Siyahı, Söke pamuğu, Kayseri pastırması, Manisa Mesir Macunu, Gaziantep Menengiç Kahvesi / Gaziantep Melengiç kahvesi olmak üzere 5 ürün de AB Resmi gazetesinde yayımlanmış olup 3 aylık itiraz süreleri sonunda tescil almaları bekleniyor. AB coğrafi işaret tescili için başvuruda bekleyen 57 ürün şunlar: Antepfıstığı / Antep fıstığı, Kayseri Mantısı, Kayseri Sucuğu, Maraş Çöreği, Tonya Tereyağı, Bursa Kestane Şekeri, Aydın Memecik Zeytini, Kırkağaç Kavunu / Kırkağaç melon, Amasya Çiçek Bamyası, Hopa Hamsili Ekmeği, Erzurum Su Böreği, Rize Çayı, Fethiye Kaya İnciri, Antep Fıstık Ezmesi / Antepfıstığı Ezmesi / Gaziantep Fıstık Ezmesi, Manisa Sultani Çekirdeksiz Üzümü, Kilis Zeytinyağı, Silifke Yoğurdu, Urla Sakız Enginarı, Isparta Gülyağı, Tarsus Sarıulak Zeytini, Hatay Kaytaz Böreği , İpsala Pirinci, Melli İnciri, Adana Şalgamı, Sinop Kestane Balı, Milas Çekişke Zeytini, Aydın Çam Fıstığı, Urfa Keten Köyneği Fıstığı / Şanlıurfa Keten Köyneği Fıstığı, Antep Lahmacunu, Erzincan Tulum Peyniri, Oğuzeli Nar Ekşisi, Muğla Çam Balı, Antep Muskası, Denizli Kekiği, Erzurum Civil Peyniri, Afyon Sucuğu, Afyon Pastırması, Erzurum Küflü Civil Peyniri / Göğermiş Peynir, Delice Doğal Kaynak Tuzu, Afyon Kaymağı, Afyon Manda Yoğurdu / Afyonkarahisar Manda Yoğurdu, Mut Zeytinyağı, Rakı, Kütahya Pazarlar Kirazı, Antep Bulguru / Gaziantep Bulguru, Tavas Yanık Koyun Yoğurdu, Geyve Ayvası, Tavas Baklavası, Taraklı Uğut Tatlısı, Buldan Kestanesi, Denizli Çalkarası Üzümü / Denizli Çalkarası , Denizli Leblebisi, Kale Biberi, Polatlı Soğanı, Beypazarı Kurusu, Ayvalık Zeytinyağı , Bilecik Şerbetçiotu

Araban Sarımsağı İçin İşleme ve Paketleme Tesisi Kuruluyor

Gaziantep Büyükşehir Belediyesi, Gaziantep Valiliği ve Araban Belediyesi iş birliğinde imzalanan protokol ile Avrupa Birliği coğrafi işaret tescilli Araban sarımsağının katma değerinin artırılması amacıyla soğuk hava deposu yapılacak. Büyükşehir Belediyesi’nin girişimi ve destekleriyle Gaziantep’in ikinci Avrupa Birliği coğrafi işaret tescilini alan Araban Sarımsağı, faaliyete geçecek tesis ile sarımsak üreticilerinin ürünlerine katma değer sağlayacak. Büyükşehir Belediyesi ve GAP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı iş birliğinde yapılan “Şifaların Anası Sarımsak” projesiyle desteklenen tesis, bölge çiftçisine hizmet verecek. Toz ve granül hale de getirilecek olan sarımsak sürdürülebilir kalkınma ve akıllı tarıma geçilebilmesine katkıda bulunacak. Şehrin ekonomisini destekleyecek. Proje ile Gaziantep ili ve çevre illerin Araban Sarımsağından elde edilen ürünlere ulaşılabilirliği sağlanarak verim ve kalitenin arttırılmasının yanı sıra tesis bu ürünlerden daha fazla yararlanılması, yerel çeşitlerin korunması, bölgeye özgü çeşitleri çoğaltmak ve sarımsak ürünlerinin hijyenik koşullarda üretiminin yaygınlaştırılmasına da katkı sağlayacak. Valilik Fuaye Alanında düzenlenen protokol imza törenine Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, Gaziantep Valisi Kemal Çeber, Araban Kaymakamı Özgür İşçimen ve Araban Belediye Başkanı Mehmet Özdemir katıldı. ŞAHİN: SARIMSAK, BİRÇOK AİLENİN GEÇİM KAPISI OLMUŞ DURUMDA Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin protokol imza töreninde yaptığı konuşmasında sarımsağın insan sağlığına olan faydasından bahsederken ürünün makineleşmesi ve tesisleşmesinin Araban ekonomisinde çok önemli olduğuna vurgu yaparak, “Araban’da üretim kalitesi arttığı için önce bunun coğrafi işaretini sonra Avrupa Birliği coğrafi işaretini aldık. Ürettiğiniz malı satmanız açısından çok önemli bir fırsat. Toz ve granül hale getirilip sarımsağın ağızdaki kokusunu alacak ve antibiyotik değerini koruyacak bir çalışma altyapısı hazırlanıyor. Bu markalaşma sürecini artırıyor katma değerini üretiyor. Araban’ın tarıma dayalı altyapısı var. Sarımsak birçok ailenin geçim kapısı olmuş durumda. Bu tesisleşmeyle birlikte pazar payımız artacak, kar oranımız yükselecek. Şifası bilim insanları tarafından da tescillenmiş olan sarımsağın hem ilçe ekonomisini hem de şehir ekonomisini güçlendirecek. Sürdürülebilir, akıllı tarımda da önemli bir başlangıç olacak” açıklamasında bulundu. ÇEBER: GAZİANTEP ÇOK ÖNEMLİ BİR TARIM BÖLGESİDİR Gaziantep Valisi Kemal Çeber, coğrafi işaretli ve Gaziantep’in insanları için fayda sağlayacak bir ürün üzerine protokol imzalanacağını belirterek, “Güzel bir tesis için imza atacağız. Gaziantep çok önemli bir tarım bölgesidir. Ziraat coğrafyasıdır. Sarımsak bunlardan biri bunun da kıymetini bileceğiz” diye konuştu. Araban Belediye Başkanı Mehmet Özdemir Sarımsağın Avrupa tescilinde ve bugüne kadar süreç içerisindeki emek veren Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin’e özellikle teşekkür ederek, “Sarımsak her yer de vardır. Bu amaçla biz Araban’ı inşallah sarımsak noktasında lokomotif ürün olarak güzel işlere vesile olacağız. İnşallah sarımsakla ilgili ürünlerimizin çeşitliliğini artıracağız” dedi. Araban Kaymakamı Özgür İşçimen ise tesisleşmeyle üreticilerin ürünlerini katma değere dönüştürebileceğini ifade ederek, “Araban ilçesi bereketli topraklara sahip. Şüphesiz en önemli ürünümüz beyaz altın diye tabir ettiğimiz Araban Sarımsağıdır. Tesisin kapasitesi toplam 4 bin ton olup, ayda 120 ton sarımsak işlenecek. Bizlere desteğini esirgemeyen herkese çok teşekkür ederim” diye konuştu.

Kan Portakalı Coğrafi İşaret Aldı

Mersinden Kadın Kooperatifi; Mersin’e, Mersin tarımına, üretimine ve çiftçisine değer katan çalışmalarını sürdürüyor. Kurulduğu günden bu yana yürüttüğü projelerle Mersin’in hem tarımsal üretimine hem çiftçisine hem de üreticisine katkı sunan Mersinden Kadın Kooperatifi, nesli tükenmekte olan Moro cinsi Kan Portakalı’nın coğrafi işaret tescilini alarak narenciye cenneti Mersin için önemli bir çalışmaya daha imza atmış oldu. Mersinden Kadın Kooperatifi; Mersin’e, Mersin tarımına, üretimine ve çiftçisine değer katan çalışmalarını sürdürüyor. Kurulduğu günden bu yana yürüttüğü projelerle Mersin’in hem tarımsal üretimine hem çiftçisine hem de üreticisine katkı sunan Mersinden Kadın Kooperatifi, nesli tükenmekte olan Moro cinsi Kan Portakalı’nın coğrafi işaret tescilini alarak narenciye cenneti Mersin için önemli bir çalışmaya daha imza atmış oldu. Alınan coğrafi işaret tescili sayesinde unutulmaya yüz tutmuş Mersin Kan Portakalı’nı çiftçilerin yeniden üretmesi teşvik edilerek üretim artırılacak. Yapılan inovatif ürünler sayesinde Mersin Kan Portakalı’nın yerel ve ulusal raflarda sunum yelpazesi genişletilecek ve gelecek nesillerin de tadabileceği bir meyve olarak üretilmeye devam edecek. 2 yıldır süren tescil çalışmaları meyvesini verdi 2020 yılında bu yana Mersin Kan Portakalı’nın üretiminin devam etmesi için çalışmalara başlayan Mersinden Kadın Kooperatifi, Mersinden Markası olarak meyvenin yaş ve kuru halinin satışını gerçekleştirirken, kan portakalı limonatasının yanı sıra kurutulmuş halini de çay olarak tüketicilerle buluşturdu. Bu sayede üreticilerde bir farkındalık oluşturan Mersinden Kadın Kooperatifi, ağaçları kesilen ve Çiftçi Kayıt Sistemi’nde bile yer almayan Mersin Kan Portakalı’nın katma değer kazanabilmesi için 2022 yılında harekete geçti. Bu noktada Mersin Büyükşehir Belediyesi Tarımsal Hizmetler Dairesi Başkanlığı, YÜciTA (Yöresel Ürünler ve Coğrafi İşaretler Türkiye Araştırma Ağı) Başkanı Prof. Dr. Yavuz Tekeli ve Metro Türkiye ile yolları kesişen Mersinden Kadın Kooperatifi, coğrafi işaret tescil sürecini başlattı. Bu süreçte çiftçiler, farklı kurum ve kuruluşlarla da görüşen Mersinden Kadın Kooperatifi, 2 yıllık özverili ve emek dolu bir çalışmanın ardından Mersin Kan Portakalı’nın coğrafi işaret tescilini aldı. Hedef; Mersin Kan Portakalı’nın üretimini yeniden canlandırmak Coğrafi İşaret tescili aşamalarını başarıyla sonuçlandıran Mersinden Kadın Kooperatifi bundan sonraki süreçte de bu tescili almanın sorumluluklarını sürdürecek. Yönetişim ve denetim gibi süreçleri de sıkı bir şekilde götürecek olan Mersinden Kadın Kooperatifi, kan portakalı ile ilgili inovatif ürünler geliştirmeye devam edecek. Geliştirilen bu ürünlerin raflarda yer alması, üreticiyi daha çok teşvik ederken, üretiminin de artması sağlanacak. Üretim için teşvik niteliğinde olan coğrafi işaret tescili, Mersin Kan Portakalı’nın adının daha çok duyulmasına da katkı sunacak. Seçer: “Mersin kan portakalı coğrafi işaret tescili Mersinimize ve ülkemize hayırlı olsun” Mersinden Kadın Kooperatifi Yönetim Kurulu Başkanı Meral Seçer, kan portakalı için coğrafi işaret tescilini aldıklarını belirterek, “Mersinden Kadın Kooperatifi olarak narenciye cenneti Mersin'in öz varlığı Mersin kan portakalının coğrafi işaretini almış bulunmaktayız. Tadını, kokusunu, rengini bu topraklardan alan ve nesli tükenmekle yüz yüze kalmış Mersin kan portakalının gelecek nesillere aktarılması ve çiftçilerin üretiminden vazgeçmemeleri için kooperatif olarak 2020 yılında çalışmalarımıza başladık. Gerek yaş olarak gerekse enerjisini güneşten alan kurutma tesisimizde kurutarak ulusal raflarda yer almasına vesile olduk” dedi. Seçer, coğrafi işaret tescilinin ürünlerin korunması ve hikayesinin sürmesi için oldukça önemli olduğunu ifade ederek, “Coğrafi işaretli ürünler; ürünlerin, çevrenin ve doğanın korunmasına, gastronomiye, turizme, kırsal kalkınmaya kısacası insanların doğduğu yerde doymasına vesile olan resmi kalite işaretidir. Mersin kan portakalı coğrafi işaret tescilinin Mersinimize ve ülkemize hayırlı olmasını diliyoruz. Bu süreçte birlikte çalıştığımız Mersin Büyükşehir Belediyesi Tarımsal Hizmetler Dairesi Başkanlığı ekibine, YÜciTA Başkanı Prof. Dr. Yavuz Tekeli ve Metro Türkiye’ye teşekkür ederiz” diye konuştu.

Coğrafi İşaretli Kandıra Karpuzunda Hasat Zamanı

Pembeye kaçan rengi, kendine has tadı ve kokusuyla bilinen ve 2021 yılında Türk Patent ve Marka Kurumunca coğrafi işaret tescil belgesi verilen Kandıra karpuzu hem iç pazarda hem de çevre illerde yoğun talep görüyor. Mayıs ayı ortalarında tarlalara dikilen Kandıra karpuzunun 1 ay sürmesi beklenen hasat mesaisi başladı. Kocaeli Büyükşehir Belediyesince “Alternatif Ürün Yetiştiriciliğini Destekleme Projesi” kapsamında, çiftçilere yüzde 50 hibeli sertifikalı karpuz tohumu desteği verildi. Ünlü Kandıra karpuzunun üretiminde artış sağlanması ve atıl durumdaki arazilerin tarıma kazandırılmasını hedefleyen proje çerçevesinde çok sayıda üretici mayıs ayının ortalarında karpuz tohumlarını toprakla buluşturdu. ŞÖLEN HAVASINDA KARPUZ HASADI Damla sulama sistemiyle yetiştirilen ve yeterli olgunluğa ulaşan karpuzlar, elle hasat edilerek traktörlere yükleniyor, daha sonra satış noktalarına gönderiliyor. Birçok üretici, aile bireylerinin desteğiyle ürünlerini tarladan kaldırıyor. Oldukça meşakkatli ve yorucu olan karpuz hasadı, ürünlerin verimli ve bol olması dolayısıyla üreticilerin tüm yorgunluğunu alıyor. Şölen havasındaki hasadın, ağustos sonuna, en geç eylül başına kadar sürmesi bekleniyor. KARPUZ FİYATLARINDA DÜŞÜŞ VAR Ürünün bol olması dolayısıyla bu sene karpuz fiyatlarında ciddi düşüş yaşanıyor. Toptan satış fiyatı 4-5 lira olan ürün, pazar ve manav tezgahlarında kilogramı 7-10 liradan satılıyor. Kandıra karpuzu, lezzeti ve fiyatının uygun olması dolayısıyla vatandaşlar tarafından yoğun talep görüyor. 650 DEKAR KARPUZ TARLASI DESTEKLENDİ Büyükşehir Belediyesi’nin daha önce de çiftçilere sağladığı yüzde 50 hibeli karpuz tohumu ile Kocaeli genelinde 650 dekar karpuz tarlası desteklenmiş oldu. Desteklerle birlikte atıl durumdaki araziler tarıma kazandırılırken, karpuz üretiminde de ciddi artışlar yaşandı. SOFRALARIN VAZGEÇİLMEZ LEZZETİ Kocaeli Büyükşehir Belediyesi, kendine has tadı ve aromasıyla Kandıra karpuzunda üretiminin artırılması ve ülke genelinde geniş bir pazara sahip olması için çalışmalarını sürdürüyor. Rengi kırmızıdan çok pembeye kaçan, nefis aroması ve bol sulu olmasından dolayı tüketicilerin yaz aylarında tercih ettiği Kandıra karpuzunun ünü il sınırlarını aşıyor. Yaz aylarının vazgeçilmezleri arasında sayılan ve tüketicilerce aranan Kandıra karpuzu, C vitamini bakımından oldukça zengin. Bağışıklık sistemini güçlendiren, kan basıncını düzenleyen ve cildi güneşin zararlı etkilerinden koruyan önemli bir besin kaynağı. ÜRETİCİLER VERİMDEN MEMNUN Lokmanlı Mahallesi'nde yaşayan çiftçi İrfan Özer, karpuz fidelerini mayıs ortalarında tarlaya diktiklerini, temmuz ayında başladıkları hasadın, ağustosun sonuna kadar sürdüğünü söyledi. Aynı zamanda Lokmanlı Mahalle Muhtarı olan Özer, 6 dönümlük tarlada ilk karpuz hasadını yaptıklarını belirterek, “Kandıra karpuzumuz, tadıyla aromasıyla tarifi olmayan bir lezzete sahiptir. Anlatmakla olmaz tadına bakmalısınız. Bizlere tohum, gübre, mazot başta olmak üzere çiftçilere her türlü desteği veren Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanımız Tahir Büyükakın’a, şahsım ve tüm çiftçiler adına teşekkür ediyorum. Hasadımızın bütün çiftçilere hayırlı ve bereketli olmasını diliyorum.” diye konuştu. “BÜYÜKŞEHİR’İN DESTEĞİ ÖNEMLİ” Karpuz üreticisi Ufuk Zengin ise Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’nin verdiği tohum ve gübrelerle yetiştirdikleri karpuzların hasadına başladıklarını dile getirerek, “Tohumları çimlendirip fide haline getirdik. Bakımını en iyi şekilde yaptık. Büyükşehir’in destekleri çok önemli. Üretici kendini yalnız hissetmiyor. Bu desteklerin çeşitlenerek sürmesini istiyoruz” dedi. Kandıra karpuzunun lezzetli olmasının, torağından ve ikliminden kaynaklandığını anlatan Zengin, şunları kaydetti: “Örneğin Adana karpuzu erken çıkarken, Kandıra karpuzumuz daha geç hasat ediliyor. Temmuzda başlanır ve ağustosun sonuna kadar devam eder. Bu sayede daha çok güneş görüyor. Bunun için aroması ve tadı da güzel oluyor. Topladığımız karpuzları pazarcılara, hale ve marketlere satıyoruz. Bu sezon karpuz fiyatları epey düştü. Karpuz hasadı ağırdır, iş gücü, insan gücü gerektirir. Tarlaya gireriz, iki koltuğumuzun arasında karpuzu alıp traktöre yükleriz.” “TÜKETİCİLERDEN YOĞUN BİR TALEP VAR” Kadın çiftçi İlknur Özer de sıcakta karpuz toplamanın meşakkatli olduğunu ancak buna rağmen çalıştıklarını belirterek, “Tarladan topladığımız karpuzları elle traktörlere yüklüyoruz. Büyükşehir Belediyemizin verdiği desteklerle üretmeye çalışıyoruz. Bu sene karpuz üretimi fazla olduğu için fiyatlar da düştü. Karpuzumuz adıyla tadıyla meşhur. Tüketicilerden yoğun bir talep var” ifadesini kullandı.

Mişoriz, İnegöl’ün Coğrafi İşaretli Ürünü Oldu

Gastronomi alanında yaptığı çalışmalarla İnegöl’ün turizm değerine değer katan İnegöl Belediyesi, şehrin 5. Coğrafi işaretli ürününü düzenlenen lansmanla duyurdu. İnegöl’e balkan göçüyle gelen lezzetlerden biri olan ve bugün hem evlerin hem esnaf lokantalarının vazgeçilmezleri arasında yer alan Mişoriz, İnegöl’ün coğrafi işaretli ürünü oldu. Gastro İnegöl Restoranında düzenlenen lansman ile İnegöl Mişorizi tanıtıldı. İnegöl Belediyesi’nin başlattığı Gastro İnegöl çalışmaları kapsamında şehrin saklı kalmış değerleri yeniden gün yüzüne çıktı. Turizm adına yapılan çalışmaların önemli bir ayağı olan gastronomi çalışmaları kapsamında İnegöl Köftesinin yanında şehrin birbirinden kıymetli gastronomi değerlerini de ülkemize ve dünyaya tanıtmak amacıyla çıkılan yolda, 11 ürün için Coğrafi İşaret başvurusu yapılmıştı. Geçtiğimiz yıl İnegöl Çıbrıka Bitkisi, İnegöl Cerrah Kuru Fasulyesi ve İnegöl Sütlü Kadayıfının coğrafi işaretleri alındı. Son olarak Büryan ismiyle de bilinen İnegöl Mişorizi İnegöl’ün 5. Coğrafi işaretli ürünü oldu. MİŞORİZ İÇİN ÖZEL LANSMAN İnegöl Mişorizinin coğrafi işaret lansmanı Salı akşamı Gastro İnegöl Restoranında yapıldı. İnegöl protokolüyle birlikte İnegöl ve Bursa’dan sektör temsilcileri, gastronomi profesyonelleri, basın mensupları ve influencerlar lansmana katıldı. Programda Arnavut yemeği olan Mişoriz, yine o bölgeye has lezzetlerle süslenerek özel bir menüyle sunuldu. Arnavut Çorbası, Zeytinyağlı Arnavut dolması, Kıymalı pırasalı Arnavut böreği, Filiya, Trileçe ve Vişne kompostosu ile sunulan İnegöl Mişorizi, davetlilerden tam not aldı. İNEGÖL İÇİN HEYECAN DOLU GECE İnegöl’ün coğrafi işaretli ürünlerinin sunumunun yapıldığı özel bir masanın da hazırlandığı program, Belediye Başkanı Alper Taban’ın davetlileri selamladığı açılış konuşmasıyla başladı. Güzel bir akşamda güzel bir vesileyle buluştuklarını hatırlatan Başkan Taban, “Ben çok heyecanlıyım. Çünkü konu gastronomi olduğunda kendimize yeni bir sayfa açtığımızı ve bu alanda heyecanla, azimle, gayretle ilerlemek istediğimizi her fırsatta dillendiriyoruz. Bu akşam da hem sizlere yeni coğrafi işaretli yemeğimiz Mişorizi tattırmak hem de görüş ve önerilerinizi almak istiyoruz” dedi. İNEGÖL’ÜN KÜLTÜREL ÇEŞİTLİLİĞİ BÜYÜK BİR ZENGİNLİK İnegöl’ün daha çok mobilyayla, sanayiyle ön plana çıktığını, beraberinde tarım değerlerinin de konuşulduğunu ancak bunlarla birlikte kendilerinin gastronomi değerlerini de öne çıkarmak adına ciddi çalışmalar yaptıklarını hatırlatan Alper Taban, “Özellikle pandemi sürecinde tüm kırsal mahallelerimizin taramalarını gerçekleştirdik. Bu şehirde yaşayan vatandaşlarımızın değerleriyle, örf ve adetleriyle, gelenekleriyle, görenekleriyle bu şehre geldiklerini biliyoruz. Onları bir fırsata dönüştürmek istedik. Bu taramalar esnasında giyim kuşamdan tutun da mutfak ve düğün gibi her şeyi çıkarmaya çalıştık. İnegöl’de 81 vilayetten yaşayan vatandaşlarımız olduğu gibi aynı zamanda Balkanlardan, Kafkaslardan ve Türki Cumhuriyetlerden göç etmiş vatandaşlarımız da var. İşte bu çeşitliliği kayıt altına alarak çıkan reçeteleri mutfağımızda değerlendirdik” ifadelerinde bulundu. 200 DOLAYINDA YEMEK ÇEŞİDİ VAR Şehrin gastronomide önemli argümanlara sahip olduğuna da vurgu yapan Taban, şöyle devam etti: “İnegöl’de turizm anlamında doğası, gastronomisi, termal kaplıcalarının öne çıktığını görüyoruz. Biz burada özellikle gastronomi noktasında 200 dolayında yemek çeşidi ve ciddi bir gastronomi zenginliği olduğunu gördük. Bunun bir fırsata çevrilebileceğini düşündük. Bu noktada bizlere hem şehrimizin bir evladı olan hem de gastronomi profesörü olan Murat Doğdubay hocamızın bizlere ciddi katkıları oldu. İnegöl Köftesi bildiğiniz gibi Bulgaristan’dan şehrimize gelen ve daha sonra burada markalaşan bir değer. Bu markadan da güç alarak yolumuza devam ettik. Bir yol haritası çıkardık. Bu yol haritasında yeni coğrafi işaretler almak, marka tescilleri gibi süreçler yer alıyor. Bunlar bizim şehrimizin değerini gün yüzüne çıkarmanın adımları. Bizler coğrafi işaretli İnegöl Köftemizi yine baş tacı yapıyoruz ve onun yanında İnegöl Sütlü Kadayıfı, İnegöl Cerrah Kuru Fasulyesi, İnegöl Çıbrıkası ve son olarak bugün itibariyle de İnegöl Mişorizinin coğrafi işaretini almış olduk. Coğrafi işaret süreci devam eden başkaca ürünlerimiz de var.” MİŞORİZ ARNAVUT KÜLTÜRÜNÜN İNEGÖL’E ARMAĞANI “Mişoriz yemeği Arnavut kültüründen gelen kıymetli bir ürün. Benim de yemekten keyif aldığım çok özel bir lezzet. Arnavutçada Miş, et anlamına geliyor. Oriz ise pirinç anlamına geliyor. Bu kelimelerin birleşiminden yemeğimizin ismi oluşuyor. Bir nevi etli pilav. İnegöl’ümüzde hem evlerimizin hem de esnaf lokantalarımızın vazgeçilmezlerinden olduğunu ifade edebilirim.” İNEGÖL VE BURSA ÇOK ÖZEL ŞEHİRLER Başkan Taban’ın ardından AK Parti Bursa Milletvekili Ayhan Salman kürsüye gelerek bir selamlama konuşması yaptı. Salman, “İnegöl’ümüz, Bursa’mız çok güzel ve özel şehirler. İnegöl deyince her şey var. Sanayi var, mobilya var, tarım var, turizm var, kaplıca var. Eskiden gastronomi alanında sadece köftemiz vardı, şimdi köftenin yanında gastronomi deyince İnegöl her geçen gün önemli merkezlerden biri haline geliyor. Bu bir vizyon meselesi. Geçmişte Alinur Aktaş Başkanımızın, bugün Alper Taban Başkanımızın yaptığı çalışmalarla bu seviyeye geldik. Bir yandan merkezi hükümetimiz bir yandan yerel yönetimimizle İnegöl’ü daha müreffeh bir şehir haline getirmek için çalışıyoruz. Çünkü İnegöl büyürse Bursa büyür ve gelişir. Bursa büyürse Türkiye büyür ve gelişir” diye konuştu. GASTRONOMİ ŞEHİRLERİN TANITIMI AÇISINDAN ÇOK ÖNEMLİ Lansmanda son olarak kürsüye çıkan isim Yenişehir Kaymakamı, İnegöl Kaymakam Vekili Osman Aslan Canbaba oldu. Kısa bir selamlama konuşması yapan Canbaba, “Gastronomi tanıtım açısından en önemli argümanlardan biri. Dolayısıyla Belediye Başkanımızın bu anlamda yaptığı çalışmalar, İnegöl’ün tanıtımına ciddi katkı sağlıyor. Görüyoruz ki İnegöl sadece sanayiden ibaret değil. Bu akşam buraya katılan ve katkı sunan herkese teşekkür ediyorum” dedi. Konuşmalar sonrası misafirlere Mişoriz ile birlikte hazırlanan özel menünün sunumu yapıldı. Ardından konukların İnegöl gastronomisi, İnegöl turizmi ve Mişoriz ile ilgili fikir ve görüşleri dinlendi.

#Coğrafi İşaret