SON DAKİKA
Hava Durumu

#Deprem

Porsuk Haber Ajansı - Deprem haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Deprem haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

22 Yıllık AKP İktidarı Türkiye'yi Depreme Hazırlamadı Haber

22 Yıllık AKP İktidarı Türkiye'yi Depreme Hazırlamadı

CHP Eskişehir Milletvekili İbrahim Arslan, 1-7 Mart Deprem Haftası nedeniyle Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum tarafından yanıtlanması amacıyla soru önergesi verdi. Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Eskişehir Milletvekili İbrahim Arslan, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum tarafından yanıtlanması amacıyla soru önergesi verdi. 1-7 Mart Deprem Haftası nedeniyle verdiği soru önergesinde Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum ve bir önceki Bakan Mehmet Özhaseki'nin kentsel dönüşümün tek çözüm olduğuna dair söylemlerini hatırlatan Arslan, kentsel dönüşüm konusunda atılan adımları ve 6 Şubat depremlerinin ardından toplanan yardımların ne kadar olduğunu sordu. Arslan, "Milli Güvenlik Meselesi olarak gördüğünüz depremle mücadele için ayrılan 2025 yılı ödeneklerin 2024 yılına kıyasla yaklaşık yarısı kadar düşürülmesi hususunda görüşünüz nedir?" sorusunu Bakan Kurum'a yöneltti. "TÜRKİYE GENELİNDE 7,5 MİLYON BİNA RİSK ALTINDA" Bakan Murat Kurum'un açıklamalarına ilişkin Arslan, "1-7 Mart Deprem Haftası kapsamında sosyal medya üzerinden yapmış olduğunuz açıklamanızda; Türkiye genelinde 7,5 milyon bağımsız birimin risk altında olduğu, bunlardan 2 milyon bağımsız birimin acilen dönüştürülmesi gerektiği, yine yalnızca İstanbul'da 7,5 milyon yapıdan 1,5 milyonunun risk altında olduğu, 600 bin binanın ise her an çökme tehlikesiyle karşı karşıya olduğu, bu kapsamda depremle mücadelenin 'milli güvenlik meselesi' olduğu vurgulanarak, bu mücadelede 'kentsel dönüşümün tek çare olduğu, tüm şehirlerimizi deprem başta olmak üzere afetlerin tamamına karşı dirençli hale getirene kadar çalışmaların aralıksız olarak sürdürüleceği, kentsel dönüşümün hızlandırılmasına yönelik adımların devam edeceği ve vatandaşlarla iş birliği içinde kapsamlı projelerin hayata geçirileceği ifade edilmiştir" dedi. "22 YILLIK AKP İKTİDARINDA TÜRKİYE DEPREME HAZIRLANMADI" 22 yıllık AKP iktidarında Türkiye'nin depreme hazırlanmadığını söyleyen Arslan, "Sizden önce bakanlık görevini sürdüren Mehmet Özhaseki de yerel seçim öncesi yaptığı bir değerlendirmesinde, "Türkiye deprem ülkesidir. Bunun tek çözümü kentsel dönüşümdür. Bakanlık olarak müthiş bir mücadelenin içindeyiz" ifadelerinde bulunmuş, 2018 yılında çıkarılan imar affi düzenlemesiyle; 35-40 milyar TL gelir elde edileceği, bu gelirlerle Türkiye'nin depreme hazırlanacağı yine iktidar ve bakanlık yetkileri tarafından kamuoyu ile paylaşılmıştır. Ancak 6 Şubat 2023 tarihinde yaşadığımız deprem, 22 yıllık kesintisiz AKP iktidarı döneminde ülkemizin depreme hazırlanmadığı, açıklamalarınızda belirttiğiniz üzere 'müthiş bir mücadele içinde olunmadığı gerçeğini çok acı ve açık bir biçimde ortaya koymuştur" diye konuştu. KENTSEL DÖNÜŞÜMLE İLGİLİ KURUMLARIN BÜTÇELERİ DÜŞÜRÜLDÜ Kentsel dönüşümle ilişkili kurumların bütçelerinin 2025 yılında düşürüldüğünü ifade eden Arslan, "2025 yılı Merkezi Yönetim Bütçesinde 2024 yılı bütçe başlangıç ödeneklerine göre, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığının bütçesi, yüzde 19,3 oranında (52,4 milyar TL) azaltılarak 271,7 milyar TL'den, 219,3 milyar TL'ye düşürülerek, AFAD bütçesi, yüzde 60,2 oranında (404,4 milyar TL) azaltılarak 671,3 milyar TL'den, 266,9 milyar TL'ye düşürülerek, Kentsel Dönüşüm Başkanlığının bütçesi; yüzde 37,9 oranında (83,2 milyar TL) azaltılarak 219,7 milyar TL'den, 136,5 milyar TL'ye düşürülerek, Şehircilik ve Risk Odaklı Bütünleşik Afet Yönetimi Programına ayrılan bütçe ise; yüzde 53.0 oranında (480,2 milyar TL) azaltılarak 906,5 milyar TL'den, 426,2 milyar TL'ye düşürülerek kabul edilmiştir" şeklinde konuştu. "İMAR AFLARINDAN YARARLANAN KONUT VE İŞ YERİ SAYISI KAÇTIR?" "2025 yılı Merkezi Yönetim Bütçesinde sadece faiz giderlerine ayrılan ödenek ise 1 trilyon 950 milyar TL'dir. Yani 2025 yılında faiz giderlerine ayrılan ödenek, Şehircilik ve Risk Odaklı Bütünleşik Afet Yönetimi Programına ayrılan ödeneğin 4,6 katı daha fazladır" diyen Arslan, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum'a şu soruları sordu: "-Milli Güvenlik Meselesi olarak gördüğünüz depremle mücadele için ayrılan 2025 yılı ödeneklerin 2024 yılıma kıyasla yaklaşık yarısı kadar düşürülmesi hususunda görüşünüz nedir? -Faiz giderleri için bugünkü kurla yaklaşık 53,5 milyar dolar ödenek ayrılan bütçede, Bütün bakanlık ve diğer kurumların bütçeleri 2024 yılına göre artırılırken, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) ve Kentsel Dönüşüm Başkanlığı bütçelerinin düşürülerek yine bugünkü kurla toplam 17 milyar dolar ayrılmasını nasıl açıklıyorsunuz? -2025 yılına ayrılan ödeneğin çok büyük bir bölümünün deprem bölgesine harcanacağı tarafınızca bütçe görüşmelerinde açıklandığı üzere, ülke genelinde acilen dönüşmesi gerektiğini ifade ettiğiniz 2 milyon bağımsız yapı ile İstanbul'da her an çökme tehlikesi olduğunu ifade ettiğiniz 600 bin yapı hangi bütçe ile nasıl ve ne zaman dönüştürülecektir? -Imar affi başta olmak üzere diğer düzenlemelerle 2002-2024 yılları arasında deprem ve diğer afetlerle mücadele kapsamında toplanan tutar kaç TL'dir? Toplanan tutar hangi mal ve hizmet alımları ile yapım işlerinde kullanılmıştır? -Kahramanmaraş merkezli depremde başlatılan "Türkiye Tek Yürek" yardım kampanyasında kaç TL bağış toplanmıştır? Toplanan tutar nerelerde kullanılmıştır? Kampanyada bağış yapacağını bildirmelerine rağmen taahhüdünü yerine getirmeyen kurum ya da kişiler var mıdır? Varsa kimlerdir? -Imar Kanunu ve ilgili diğer mevzuat hükümlerine göre yapımı uygun olmayan ve/veya mevzuata aykırı olarak yapılan yapıların, sırf gelir elde etmek amacıyla imar kanununda yapılan düzenlemeler sonucu affedilmesiyle deprem ve diğer afetlerle mücadele edilemeyeceği hususunda ne düşünüyorsunuz? -İmar afları kapsamında ülke genelinde ve Eskişehir özelinde yararlandırılan konut ve işyeri sayısı ne kadardır? Yararlandırılma kriterleri nelerdir?"

Eskişehir Büyükşehir Belediyesi’nden Adıyaman'a Park Haber

Eskişehir Büyükşehir Belediyesi’nden Adıyaman'a Park

Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Ayşe Ünlüce, 6 Şubat Kahramanmaraş merkezli depremlerde etkilenen Adıyaman iline Büyükşehir Belediyesi olarak park yapacaklarını açıkladı. Eskişehir ve Adıyaman arasında dayanışma örneği sergileyeceklerini belirten Başkan Ünlüce, “Tüm bu süreç, milletimizin güçlü dayanışma ruhunu ve Eskişehir Büyükşehir Belediyesi ile Adıyaman Belediyesi arasındaki derin kardeşlik bağlarını bir kez daha pekiştirecektir.” dedi. Büyükşehir Belediyesi, Adıyaman Belediyesi ile örnek bir dayanışmaya imza atıyor. 6 Şubat 2023'teki depremler sonrası, üzerine kurulu çadır ve konteyner kentlerle afetzedelere barınma imkânı sunan parklardaki tahribatın izini silmek için Eskişehir Büyükşehir Belediyesi Adıyaman’a park yapacak. Adıyaman Belediye Başkanlığı Park ve Bahçeler Müdürlüğü tarafından Eskişehir Büyükşehir Belediyesi’nden merkeze park talep edildi. Adıyaman Belediyesi’nin talebine kayıtsız kalmayan Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Ayşe Ünlüce, Büyükşehir Belediyesi olarak Adıyaman’a yepyeni bir park kazandıracaklarını söyledi. 6 Şubat depremlerinde çok büyük bir felaketi yaşadıklarını ve ilk günden itibaren Büyükşehir Belediyesi olarak yaraları sarmak için her türlü desteği sağladıklarını söyleyen Başkan Ünlüce, “6 Şubat’ta ülkemizde gerçekleşen büyük depremler, hepimizi derinden etkiledi. Eskişehir Büyükşehir Belediyesi, deprem zamanı örnek bir dayanışma göstererek, depremden etkilenen kardeş şehirlerimizin yaralarını sarmak için hemen harekete geçmiştir. Eskişehir Büyükşehir Belediyesi ekiplerimiz, Adıyaman’daki bu tahribatları gidermek için çalışmalarına başlıyor. Bu çalışmalara hızla yön verilerek, Adıyaman’a yeni bir park kazandırarak, şehre moral kaynağı olacak alan kazandıracağız. Bu dayanışma, sadece bir yardım süreci değil, aynı zamanda toplumsal dayanışmanın, insan odaklı yaklaşımın ve ülke olarak kenetlenmenin ne kadar kıymetli olduğunu bir kez daha gözler önüne sermektedir. Bizler, her zorluğun üstesinden birlikte gelebileceğimize inanıyoruz. Tüm bu süreç, milletimizin güçlü dayanışma ruhunu ve Eskişehir Büyükşehir Belediyesi ile Adıyaman Belediyesi arasındaki derin kardeşlik bağlarını bir kez daha pekiştirecektir. Hep birlikte, dayanışma içinde, Adıyaman’a yeniden hayat verilecek. Ayrıca Adıyaman Belediyesi’nin park talebinin Eskişehir Büyükşehir Belediyesi meclis toplantısında oy birliğiyle kabul edilmesi nedeniyle meclis üyelerimize ayrı ayrı teşekkür ediyorum.” dedi. Adıyaman Yeni Mahalle’ye yapılması planlanan ve 15 bin 200 metrekare alana sahip parkın Avan Projeleri tamamlandı.  Park içinde iki adet farklı yaş gruplarının kullanımına yönelik çocuk oyun alanı, açık hava fitnes alanı, basketbol sahası, yürüyüş yolları, bisiklet yolu, meydanlar, çay bahçesi/kafeterya alanı, bebek bakım ünitesi, wc, pergolalar, banklar, süs havuzu gibi donatılar yer alacak.

CHP’li Belediyeler İçin Eskişehir’de Bahane Vakti Bitti Haber

CHP’li Belediyeler İçin Eskişehir’de Bahane Vakti Bitti

AK Parti Eskişehir İl Başkanı Gürhan Albayrak, Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Ayşe Ünlüce’nin Kocakır Mevkiinde bulunan rezerv alanın “TOKİ’ye devredilerek yazık edildi” sözlerine tepki gösterdi.    Eskişehirli vatandaşlar için TOKİ tarafından üretilen depreme dayanıklı ve uygun fiyatlı sosyal konutlardan neden rahatsız olunduğuna anlam veremediklerini belirten Başkan Albayrak, açıklamasında şu ifadeleri kullandı: “Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Ayşe Ünlüce hanımın büyükşehir belediye meclisinde yapmış olduğu talihsiz açıklamayı üzülerek takip ettik. Yapılan açıklamada Kocakır Mevkiinde bulunan Rezerv Alanın TOKİ'ye devredilerek yazık edildiğinin belirtilmesi yalnızca konunun çarpıtılmasından ibarettir. Bunu açacak olursak;     6306 sayılı Kanunda Rezerv Yapı Alanı; bu kanun uyarınca gerçekleştirilecek uygulamalarda kullanılmak üzere TOKİ'nin veya idarenin talebine bağlı olarak veya resen Bakanlıkça belirlenen alanlar olarak tanımlanmaktadır. Söz konusu Rezerv Alanın bir bölümü Eskişehirli 17 bin vatandaşımızın güvenli ve sağlıklı konut edinebilmesi amacıyla kullanıma açılmıştır. Dolayısıyla 25 yıldır CHP’li belediyelerin sürekli bahaneler üreterek yapmadıklarını Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığımız gerçekleştirmiştir.      “2013 YILINDAN BERİ ÇİVİ ÇAKILMADI”  Eskişehir Büyükşehir Belediyesinin talebi ve başvurusu üzerine 2013 yılında Riskli Alan ilan edilen, sekiz mahalleyi kapsayan Merkez Riskli Alanda 2013 yılından bugüne kadar bir çivi çakılmadığı gibi Kentsel Dönüşüm Strateji Belgesi dahi hazırlanmamıştır. Kaldı ki 6306 sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanunun 7. maddesi 8. fıkrasında Bu Kanun kapsamında uygulamada bulunacak olan belediyeler, yatırıma ilişkin yıllık bütçelerinin yüzde beşi ile 26.05.1981 tarihli ve 2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanununun 80. maddesi uyarınca tahsil edilen harç gelirlerinin yüzde ellisini bu kanunda öngörülen uygulamalara ayırmak zorundadır” hükmü yer almaktadır. Bugüne kadar bu kapsamda ne kadar hasılat elde edildiği ve bu gelirin nerelere harcandığını belediyeye soruyor; belediyenin kamuoyunu bu konuda bilgilendirmesini bekliyoruz.      BAŞVURU YAPTINIZ MI? Şu ana kadar 13.960 km2 yüzölçümlü şehrimizde Belediye tarafından rezerv alan üretilmesi amacıyla Bakanlığımıza yapılan bir başvuru var mı? Böyle bir çalışma yapılmadığı gibi Eskişehir Büyükşehir Belediyesi’nin belediye hizmet alanlarını otel yapmasına rağmen Ayşe Ünlüce’nin "Kocakır Mevkiinde bulunan Rezerv Alanı TOKİ' ye devrederek yazık ettiniz” ifadesine anlam veremedik.     Daha önce de Eskişehir’imizin merkezinde bulunan stadyumun yerine tüm ticari gelir ve ranttan uzak halkımıza hizmet amacıyla Millet Bahçesi yapıldığı gibi Rezerv Alan da Kentsel Dönüşüm Kanununun ruhuna uygun olarak içerisinden fay hattı geçen şehrimizin zemini sağlam, depremden etkilenmeyecek bir alanda gelişmesine yön vererek Eskişehirli vatandaşlarımıza konut üretilecektir.    Her fırsatta belirttiğim gibi Eskişehir’in öncelikli sorunu depremdir. Şehrimiz maalesef depreme dayanıklı durumda değil. Durum bu haldeyken çözüm üretmek yerine hâlâ bu tarz açıklamalar yapmak ne akla ne izana sığmaz. Gerçi bu CHP’li zihniyet Türkiye’de bir ilki gerçekleştirmiş ilk defa bir şehirde TOKİ inşaatını mühürleyerek hemşehrilerimizin yaklaşık 3 sene daha geç yuvalarına kavuşmalarına neden olmuşlardı.     *Büyükşehir – Odunpazarı ve Tepebaşı Belediyelerinin 2024 ve 2025 yılı toplam gider bütçeleri yaklaşık 41 milyar TL. Yanlış okumadınız. 41 milyar TL. Maalesef bu bütçe gibi bahaneler de devasa. Deprem gibi hayati bir konuda dahi sürekli bahaneler üreten zihniyet karşısında Eskişehir adına üzülüyor ve artık bir an evvel aksiyon alınması gerektiğini tekrar tekrar ifade ediyoruz. Her zaman söylediğimiz gibi Eskişehir adına her türlü iş birliğine hazırız. Eskişehir’in deprem konusunda kaybedecek 1 dakikası dahi yok.”*

“Afet Dirençli Gelecekte Kentler” Panelde Konuşuldu Haber

“Afet Dirençli Gelecekte Kentler” Panelde Konuşuldu

İnisiyatif Merkezi Derneği Eskişehir Temsilciliği tarafından düzenlenen, Eskişehir Kent Konseyi’nin katkılarıyla hazırlanan program; akademisyenler, yerel yöneticiler ve sivil toplum kuruluşlarını bir araya getirdi. 6 Şubat 2023 tarihinde meydana gelen depremlerde hayatını kaybedenleri anma etkinliği ve bilgilendirme paneli, Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın ardından depremde hayatını kaybeden canlar için Kur’an-ı Kerim tilaveti ve duayla başladı. Açılış konuşmasında İnisiyatif Merkezi Derneği Eskişehir İl Temsilcisi Çağrı Yıldırım; yapılan etkinliğin afetlere karşı hazırlıklı olma, farkındalık yaratma, güvenli kent ve dirençli toplum oluşturma yolunda önemli bir katkı sunacağını belirtti. Eskişehir Kent Konseyi Başkanı Ahmet Kapanoğlu da bu tür programların yöneticilerin ve halkın afet riskleri konusunda bilinçlenmesine katkı sağlayacağını, alanında uzman akademisyen ve pratisyenlerin güncel bilimsel ve teknik verileri paylaşmak suretiyle afetlere karşı etkili önlemler alınmasını sağlayarak daha bilinçli adımlara kapı aralanacağını ifade etti.   Afetlere karşı dirençli şehirler inşa etmek ve etkili bir risk ve kriz yönetimi geliştirmek amacıyla gerçekleştirilen etkinlikte uzmanlar jeolojik veriler, bilgi haritaları ve hukuki düzenlemeler kapsamında afet risklerini azaltma stratejilerini, merkezi yönetim, yerel yönetim ve sivil toplum kuruluşlarının rolünü ve toplumun afetlere hazırlıklı olmasının önemini vurguladı. Panelde afetleri tamamen önlemek mümkün olmasa da, afetlere hazırlıklı olma, etkilerini en aza indirme ve kriz anında etkin bir yönetim ortaya koymanın altı çizildi. Panelistlerden Eskişehir Teknik Üniversitesi Yer Bilimleri Ve Deprem Mühendisliği Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Muammer Tün; depremin kaynağı, fay hareketleri, istatistiksel ve jeolojik verilerle risk analizinden bahsetti. Sağlam yapılaşma ve zemin etütleri gibi hususlara duyarlı olunmasını, riskli bölgelerde yapılaşmanın dikkatli bir şekilde yapılmasını haritalar üzerinden açıkladı. Programın bir diğer panelisti İnşaat Mühendisleri Odası Eskişehir Şubesi Başkanı Hüseyin Orkun Kılıç, depreme dayanıklı yapı tasarımı ve kentsel dönüşüm konularını ele aldı. İmar planlarının bitişik olmasının ortaya çıkardığı sorunlara değinen Kılıç, bazı alanlarda parsel büyütmenin faydasını, doğru mühendislik uygulamaları ve bilinçli yapılaşmanın şart olduğunu belirtti.      Panelin son konuşmacısı Dumlupınar Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Kamu Yönetimi Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Murat Yaman’dı. Prof. Dr. Yaman, Türkiye’deki afetleri tarihsel aşamaları üzerinden günümüze taşıyarak hukuki düzenlemeler ışığında görüşlerini paylaştı. Afetlerin etkilerini en aza indirgeyecek çalışmalar ve yönetim süreçlerine dikkat çekerek afet yönetiminde koordinasyonun önemi ve Türkiye’de afetin yönetilme biçimini aktardı. Panel moderatörü Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Alper Özmen ise, konuşmaların ardından kriz anında liderlik ve organizasyonun hayati önemini vurguladı. Özmen, afet yönetiminde ekipman ve teknolojiden daha çok insan faktörünün etkili olduğunu ileri sürdü. Afet yaşanmadan önce iletişim araçlarının her il ve ilçede yedeklenmesi gerektiğini, afet anında kimin ne yapacağını bildiği oluşumları artırmak için eğitimle afet gönüllüleri yetiştirilmesini ve hızlı organize olan yapılarla kaosun engelleneceğini dile getirdi. Panele katılan konuşmacılar, Türkiye’de afet yönetiminin mevcut durumu ve iyileştirilmesi gereken noktalar hakkında bilgiler verirken, özellikle Eskişehir’in afetlere karşı alması gereken önlemler üzerinde durdu. Katılımcılar, afetlere karşı dirençli bir gelecek için ortak akıl ve iş birliğinin gerekliliğini belirtti. Program sonunda İnisiyatif Merkezi Derneği Eskişehir İl Temsilcisi Çağrı Yıldırım, afet farkındalığının artırılması ve toplumun afetlere daha hazırlıklı hale getirilmesi için derneğin benzer etkinlikleri devam ettireceğini vurguladı. Etkinlik, Türk Halk Müziği Koro Şefi Aytaç Karausta’nın dinletisi ile sona erdi.

Odunpazarı’ndan Duygu Yüklü Program Haber

Odunpazarı’ndan Duygu Yüklü Program

Odunpazarı Belediyesi, 11 ili etkileyen ve asrın felaketi olarak nitelenen depremlerin 2’nci yılında anma programı düzenledi. “Unutmadık” sloganıyla gerçekleşen program, Yunus Emre Kültür ve Sanat Merkezinde (YKSM) yapıldı. Hatay’ın Antakya ilçesinde kurtarma çalışmalarına katılan ve enkaz altından 18 kişiyi sağ çıkaran Odunpazarı Belediyesi Arama Kurtarma Ekibi (OBAK) ve Sunuculuk Atölyesi iş birliği gerçekleşen anma programına, Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt’un yanı sıra çok sayıda vatandaş katıldı. Depremlerde hayatını kaybedenlerin anıldığı programda, bir daha böyle acıların yaşanmaması için birlikte çalışılması gerektiği vurgulandı. “HALA İMAR AFFI İLE İLGİLİ KANUN TEKLİFİ VERİLİYORSA BİZ BOŞUNA UĞRAŞIYORUZ” Anma programı depremde hayatını kaybeden insanlar anısına saygı duruşu ile başladı. Programda konuşan Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt, 6 Şubat depremlerinin üzerinden 2 yıl geçtiğine dikkat çekti. Anayasada Türkiye Cumhuriyeti’nin sosyal bir devlet olduğunun yazılı olduğunu vurgulayan Başkan Kurt, “Sosyal bir devlette sayısı kaç olursa olsun, vatandaşımız 2 yıl çadırda, konteynerde kalmaz. Bunu çözemedik. Dünyanın kıskandığı bir ülke bunu çözemiyorsa diğer ülkeler ne yapar bilemiyorum” dedi. Konuşmasında 10 Ocak 2025 tarihinde bir milletvekili tarafından imar affı ile ilgili verilen kanun teklifini eleştiren Başkan Kurt, konuşmasını şu sözlerle sürdürdü: “Hala bu kanun teklifini yazıp, meclise verebiliyorlarsa ve hala bunu gündeme alıp tartışacaksak boşuna uğraşıyoruz. Hiçbir iş kanunun önüne geçemez. “HER ŞEYİN SORUMLUSU OLAN ANKARA, BU İŞİN HESABINI VERMEMİŞTİR” İmar Kanununu yapan Ankara, İmar Yönetmeliği yapan Ankara, Yapı Kontrol Kanununu yapan Ankara, yapı denetim şirketlerinin kanununu yapan Ankara, bunun kamudan alınıp özele verilmesini sağlayan Ankara; ama depremin sorumlusu belediye. Kimse üstünden atıp kurtulmaya kalkmasın. Her şeyin sorumlusu Ankara’dır.  Her şeyin sorumlusu olan Ankara, bu işin hesabını vermemiştir. Ölü sayısını bile bilmiyoruz. Eskişehir’de Gökmeydan Mahallesi yaşayan bir hemşerimizin kızının hala cesedi bulunamadı. Dolayısı ile kendimizi kandırmadan işimize bakalım. Herkes kendi güvenliğini sağlasın. Devletin yapabileceği çok şey yok. Hala imar affı teklifi vermeye cesaret edilebiliyor. Biz Odunpazarı Belediyesi olarak ne yaparsak yapalım, bir kanun çıkar bizim önümüzdeki bütün işi değiştirir. Kanuna uymak zorundayız. Kanun öyle çıkarsa, sonuç da böyle olur. O nedenle herkes aklını başına almalı. Bu işin şakası yok” şeklinde konuştu. Eskişehir’in deprem bölgesinde olduğunun da altını çizen Başkan Kurt, Eskişehir’de fay hattı olduğunu ancak bu fay hattının nerede olduğun belli olmadığına dikkat çekti. DUYGU YÜKLÜ PROGRAM Başkan Kurt’un konuşmasının ardından OBAK’ın Hatay’ın Antakya ilçesinde ve diğer deprem bölgelerinde gerçekleştirdiği çalışmalar hakkında bilgi verildi. OBAK tarafından hazırlanan videonun izlenmesi ile devam eden programda, OBAK gönüllüsü Nurcan Ertora, OBAK Üyeleri Merih Aydın ve Yiğit Demircan birer konuşma yaptı. OBAK Ekip Lideri Ercan Temel ise Odunpazarı Afet Hazırlık Durumunun sunumunu gerçekleştirdi. Anma programı konuşmaların ardından Sunuculuk Atölyesi’nin hazırladığı program ile devam etti. Sunuculuk Atölyesi’nden eğitmen Serpil Vurucu, atölye katılımcıları Naciye Ulusoy, Sevin Şen, Aynur Öngel, Fatih Peynir, Özgül Özbil, şiirler ve yazılarla 6 Şubat depremini, ihmalleri ve alınmayan tedbirleri anlattı. Duygu yüklü programda, Ergün Elibaş “Ruhumda sızı”, “Bir İnsan Ömrünü Neye Vermeli” eserleri seslendirirken, izleyicilerin yoğun isteği üzerine bağlama sanatçısı ve solist Aydın Ünal “Bekleme Yar” adlı eseri söyledi.   SESİMİ DUYAN VAR MI? Program sonunda, deprem bölgelerinde arama kurtarma çalışmaları sırasında enkaz altında kalan insanlara ulaşmak için kullanılan, ardından da depremin simgesi haline gelen “Sesimi duyan var mı” sloganı; Sunuculuk Atölyesi Üyeleri tarafından en kaz altında kalan insanlar adına yer üstündeki insanlara yöneltildi. Program, “Sesimi duyan var mı” sloganı ile sona erdi.

Tepebaşı Depremde Hayatını Kaybedenleri Andı Haber

Tepebaşı Depremde Hayatını Kaybedenleri Andı

Tepebaşı Belediyesi bünyesinde kurulan Tepebaşı Arama Kurtarma (TAK) Birimi ve Tepebaşı Belediyesi Başkan Yardımcısı Suat Yalnızoğlu, 6 Şubat Kahramanmaraş depreminde hayatını kaybedenleri anmak için düzenlenen törende yer aldı. Yıldıztepe Kooperatifi tarafından 6 Şubat Kahramanmaraş depremlerinde hayatını kaybedenleri anmak için Ulus Anıtı önünde tören düzenlendi. Depremin meydana geldiği saat 04.17’de düzenlenen törende, Tepebaşı Belediyesi Başkan Yardımcısı Suat Yalnızoğlu, Tepebaşı Arama Kurtarma (TAK) ekibi, sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri, depremzedeler, kooperatif üyeleri ve vatandaşlar yer aldı. Depremde hayatını kaybedenler anısına saygı duruşunda bulunulmasının ardından bir konuşma yapan Tepebaşı Belediye Başkan Yardımcısı Suat Yalnızoğlu, “İnsanın hayatında hatırlamak istemediği günlerden birini yaşıyoruz. Tepebaşı Belediyesi olarak deprem haberini alır almaz hazırlandık. Depremin yaşandığı gün saat 11.00 gibi de yaklaşık 60 kişilik bir ekiple olay yerine intikal ettik. O günden sonra daha da farkındalığımız arttı. Bu tür acı kayıpların yaşanmaması için önlemlerimizi artırıyoruz” dedi. Yıldıztepe Kooperatif Başkanı Hüseyin Barış da, “Depremin üzerinden tam 2 yıl geçti. Ama hiçbir şey değişmedi. Acımız hala çok taze. Biz bu acıyı unutmayacağız. Kalbimiz tüm dostlarımızla beraber” diye konuştu.

CHP’li Süllü: "Barınma Yok, Reklam Var!" Haber

CHP’li Süllü: "Barınma Yok, Reklam Var!"

Cumhuriyet Halk Partisi Eskişehir Milletvekili Jale Nur Süllü, “Bir Oluruz” başlığıyla bugün bazı gazete ve televizyon kanallarına tam sayfa ilan verilmesini Meclis gündemine taşıdı. Süllü, “Depremlerin ikinci yılında halen 649 bin depremzede vatandaşımız konteynerlerde yaşarken, kamu kaynaklarını iktidarın kendine yakın gördüğü medya kuruluşlarına yönlendirilmeye devam ediliyor” dedi. 6 Şubat 2023’te meydana gelen Kahramanmaraş merkezli depremlerin üzerinden iki yıl geçmesine karşın, deprem bölgesinde yaşayan vatandaşların hâlâ barınma, sağlık, eğitim ve temel yaşam koşullarıyla ilgili ciddi sıkıntılar çektiğine vurgu yapan Süllü, “Depremin ikinci yıldönümünde, Cumhurbaşkanlığı, İçişleri Bakanlığı, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, TOKİ, Emlak Konut ve AFAD gibi kamu kurumları, ‘Bir Oluruz’ başlığıyla gazetelere ve televizyon kanallarına ilan verdi. Ancak bu ilanlar, kamu vicdanında derin yaralar açtı. Deprem bölgelerindeki barınma sorunu çözülemezken, temiz suya erişim, eğitim ve sağlık hizmetlerindeki yetersizlikler sürerken, bu ilanlara ayrılan bütçenin doğrudan depremzedeler için kullanılması gerektiği açıktır” dedi. 649 Bin Kişi Hâlâ Konteynerde Yaşıyor! AFAD’ın raporuna göre, aradan geçen iki yıla karşın 649 bin 632 vatandaşın hâlâ konteynerlerde yaşam mücadelesi verdiğine dikkat çeken Süllü, “Depremzedeler, iktidarın verdiği sözleri tutmasını beklerken, kamu kaynaklarının iktidarın desteklediği medya organlarına akıtılması kabul edilemez” dedi. Hangi Kanallara, Ne Kadar Ödeme Yapıldı? Süllü, kamu kaynaklarının hangi medya organlarına ve hangi kriterlere göre aktarıldığını sorgulayan soru önergesiyle Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz’a, “Bir Oluruz” başlıklı ilanlar hangi gazetelere ve televizyon kanallarına verildi?” ve “İlan verilecek medya organları belirlenirken hangi kriterler dikkate alındı?” diye sordu. Deprem paraları iktidarın propaganda araçlarına mı aktarıldı? Her bir gazete ve televizyon kanalı için ne kadar ödeme yapıldığını soran Süllü, “Bu bedel hangi kamu kurumu tarafından karşılanmıştır?” dedi. Düşük tirajlı gazetelere tam sayfa ilan verilirken, muhalif görülen medya kuruluşlarının dışlanmasının gerekçesini sorgulayan Süllü, “Deprem bölgesinde hâlâ temel ihtiyaçlara erişimde büyük eksiklikler varken, kamu kaynaklarının iktidarın yakın medya kuruluşlarına aktarılması nasıl açıklanabilir? Depremzedeler, verilen sözlerin tutulmasını, hak ettikleri desteğin sağlanmasını bekliyor. Kamu kaynaklarının, ihtiyacı olan vatandaşlar yerine iktidarın propaganda araçlarına aktarılması, hem vicdanları sarsmakta hem de toplumsal dayanışma duygusunu zedelemektedir” ifadelerini kullandı.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.