SON DAKİKA
Hava Durumu

#Ekrem İmamoğlu

Porsuk Haber Ajansı - Ekrem İmamoğlu haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Ekrem İmamoğlu haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

İBB Çiftçilere Desteğini Arttırarak Sürdürüyor Haber

İBB Çiftçilere Desteğini Arttırarak Sürdürüyor

İstanbul Büyükşehir Belediyesi, İstanbullu çiftçilere arpa, yulaf ve ekmeklik buğday tohumu desteğini bu yıl da gerçekleştiriyor. İBB’nin “Hububat Tohum Desteği” ile yaklaşık 80 bin dekar alana tohumlar ekilecek ve 52 - 53 bin ton civarında ürün elde edilecek. İBB, ayrıca serada üretim yapan İstanbullu çiftçilere karalahana ve kıvırcık maruldan oluşan kışlık fidelerin dağıtımına da başladı. İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB), İstanbullu çiftçilerin girdi maliyetlerini azaltmak, tarımsal üretimden çekilen çiftçilerimizi tekrar tarıma teşvik etmek ve böylelikle tarımsal alanların betonlaşmasını önlemek amacıyla çalışmalarını sürdürüyor. İBB, İstanbullu çiftçiler için ilk kez 2022'de ekmeklik buğday tohumu ile başlamış olduğu “Hububat Tohumu Desteği”ne bu yıl da devam ediyor. ARPA, YULAF, EKMEKLİK BUĞDAY İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun “Çiftçilere destekleri iki katına çıkaracağız” vaadiyle 2024 yılında “Hububat Tohumu Desteği” kapsamında arpa, yulaf ve ekmeklik buğday tohumu desteği sağlanması planlandı. ÇİFTÇİLERİN TALEPLERİ TOPLANDI İBB, tasarruf tedbirlerini de göz önünde bulundurarak destekten faydalanma limitlerini 4 dekar ile 40 dekar arasında yeniden düzenledi. 30 Temmuz – 9 Ağustos 2024 tarihleri arasında İstanbullu çiftçilerin talepleri toplandı. 1.991 TON HUBUBAT TOHUMU DESTEĞİ İstanbul genelinde 382 çiftçi 323 ton arpa, 232 çiftçi 137 ton yulaf, 1.769 çiftçi 1.531 ton ekmeklik buğday tohumu olmak üzere toplam 2.383 çiftçi 1.991 ton hububat tohumu desteği talebinde bulundu. İBB’nin “Hububat Tohum Desteği” ile bu tohumlar yaklaşık 80 bin dekar alana ekilecek ve 52 - 53 bin ton civarında ürün elde edilecek. 12 İLÇEDE 3,5 MİLYON KIŞLIK FİDE DAĞITIMI İBB, aynı zamanda serada üretim yapan İstanbullu çiftçilere karalahana ve kıvırcık maruldan oluşan kışlık fidelerin dağıtımına da başladı. 12 ilçede seracılık yapan İstanbullu çiftçilere, yaklaşık 3,5 milyon adet fide dağıtımı gerçekleştirilecek.

TBB Encümeninden Başkan Ekrem İmamoğlu'na Tam Destek Haber

TBB Encümeninden Başkan Ekrem İmamoğlu'na Tam Destek

Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Ayşe Ünlüce’nin de aralarında yer aldığı Türkiye Belediyeler Birliği Encümen Üyeleri, Ankara’da gerçekleşen toplantı sonrasında TBB ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun yanında olduklarını ortak bir bildiri yayınlayarak kamuoyuyla paylaştılar. Türkiye Belediyeler Birliği (TBB) Encümen Toplantısı, TBB ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun başkanlığında Ankara’daki birlik ana hizmet binasında yapıldı. Toplantıya Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Ayşe Ünlüce, Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu, Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, Adıyaman Belediye Başkanı Abdurrahman Tutdere, Edirne Belediye Başkanı Filiz Gencan Akın, Zonguldak Belediye Başkanı Tahsin Erdem, Artvin Belediye Başkanı Bilgehan Erdem, Keçiören Belediye Başkanı Mesut Özarslan, Büyükçekmece Belediye Başkanı Hasan Akgün, Selçuk Belediye Başkanı Filiz Ceritoğlu Sengel, Mardin Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Türk, Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Ayşe Serra Bucak, Nevşehir Belediye Başkanı Rasim Arı katıldı. Toplantıda TBB Genel Sekreteri Suat Yıldız, TBB Genel Sekreter Yardımcıları Ulaş Altun, Feridun Ulutaş ve ilgili yöneticiler de hazır bulundu. Toplantının gündem maddeleri olan TBB Teşkilat Yönetmeliği Taslağı, TBB Norm Kadro Çalışması, TBB 2025 Mali Yılı Bütçe Tasarısı ve TBB 2025-2029 Stratejik Plan Taslağı konuları görüşülerek karara bağlandı. Toplantı sonunda TBB Encümen Üyeleri Birlik Başkanı Ekrem İmamoğlu için yazılı bir açıklama yaparak desteğini sundu. “TBB Başkanımız Sayın Ekrem İmamoğlu’na siyasi yasak da dahil cezai sonuç doğuracak bir onama kararı, yerel demokrasimizi zedeleyeceği gibi, halkın vicdanını kanatacak ve toplumsal barışımıza zarar verecektir.” denilen açıklamada şu görüşlere yer verildi: “Bizler Türkiye Belediyeler Birliği Encümen Üyeleri olarak kamuoyunda uzun süreden beri tartışmaya açılan, Türkiye Belediyeler Birliği ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Ekrem İmamoğlu hakkında devam eden ve istinaf aşamasında bulunan dosya ile ilgili görüş ve değerlendirmelerimizi kamuoyu ile paylaşıyoruz. Önemle altını çizmek isteriz ki, soruşturma ve yargılama ilk aşamasından bu yana haksızca ve hukuka aykırı bir şekilde devam etmektedir. Göreve seçimle gelen Sayın Ekrem İmamoğlu’nun, yargı eliyle siyasetten uzaklaştırılmaya çalışılması asla kabul edilemez. Ülkemizin gerçek gündemi açlık, yoksulluk, işsizlik, gelir adaletsizliği, deprem ve belediyelerin mali açıdan yaşadığı sorunlardır. Bu sorunların tartışılması ve çözülmesi gerekirken, davanın belli odaklarca bilinçli olarak gündemde tutulması toplumun tamamında büyük bir rahatsızlık yaratmaktadır. Hukuk devleti ilkesi ile bağdaşmayacak ve siyasi saiklerle verilecek kararlar, demokrasimizi, birlik ve beraberliğimizi derinden yaralayacaktır. Türkiye Belediyeler Birliği Başkanımız Sayın Ekrem İmamoğlu’na siyasi yasak da dahil cezai sonuç doğuracak bir onama kararı, yerel demokrasimizi zedeleyeceği gibi, halkın vicdanını kanatacak ve toplumsal barışımıza zarar verecektir. Yargı organlarımızı siyasi saiklerle değil, anayasa, yasa, adalet duygusu ve ceza hukukunun evrensel ilkeleri doğrultusunda bir an önce karar vermeye çağırıyor, toplumun bütün kesimlerini hassas olmaya davet ediyoruz. Birinci derece mahkemesince verilen hukuka aykırı kararın istinaf aşamasında, toplumun beklentileri doğrultusunda beraatle sonuçlanmasını umut ediyoruz.”

Başkan Ünlüce Bozüyük'te Açılışa Katıldı Haber

Başkan Ünlüce Bozüyük'te Açılışa Katıldı

Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Ayşe Ünlüce, Bozüyük Kurtuluş Savaşı Anı Evi ve Seyir Terası açılışına katıldı. Başkan Ünlüce ve beraberindeki protokol üyeleri Kurtuluş Savaşı zaferini yansıtan anı evinin açılışının ardından binayı gezerek incelemelerde bulundu. Yapımı İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından üstlenilen Bozüyük Belediyesi iş birliğinde yapılan “Kurtuluş Savaşı Anı Evi ve Seyir Terası” düzenlenen görkemli bir törenle açıldı. Açılış törenine Büyükşehir Belediye Başkanı Ayşe Ünlüce ile birlikte, CHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın, eski Gençlik ve Spordan Sorumlu Devlet Bakanı Bahattin Şeker, Eskişehir Milletvekili İbrahim Arslan, Bilecik Milletvekili Yaşar Tüzün, İstanbul Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt, Tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet Ataç, Bilecik Belediye Başkanı Melek Mızrak Subaşı, Bozüyük Belediye Başkanı Mehmet Talat Bakkalcıoğlu, Uşak Belediye Başkanı Özkan Yalım, Kütahya Belediye Başkanı Eyüp Kahveci, protokol üyeleri ve çok sayıda vatandaş katıldı. Kurtuluş Savaşı Anı Evi ve Seyir Terası açılışında Mehmet Talat Bakkalcıoğlu, Melek Mızrak Subaşı, Ekrem İmamoğlu birer konuşma yaptı. Konuşmaların ardından Başkan Ünlüce ve protokol üyeleri kurdele keserek Kurtuluş Savaşı Anı Evi ve Seyir Terasının açılışını gerçekleştirdiler, anı evini gezdiler. Bozüyüklü vatandaşlar Başkan Ayşe Ünlüce’ye yoğun ilgi göstererek bol bol hatıra fotoğrafı çekindiler. Başkan Ünlüce sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, “Tarihimizin çocuklarımıza ve genç kuşaklara doğru bir şekilde aktarılması için son derece önemli olan bu merkezi Bozüyük’e kazandıran Ekrem Başkanımıza ve ekibine teşekkür ediyorum. Bozüyük Belediye Başkanımız Talat Bakkalcıoğlu ve Bozüyük halkının bu değerli alana en iyi şekilde sahip çıkacaklarına inanıyor, misafirperverlikleri için teşekkür ediyorum.” dedi. Yeşilkent Mahallesi’nde yapımı tamamlanan Kurtuluş Savaşı Müzesi Anı Evi ve Seyir Terasından oluşan kompleks 8 bin metrekare alana kurulu. Kompleks içerisinde kafeterya, seyir terası, park, müze ve anı evi bulunuyor.

Ekrem İmamoğlu'ndan Başkan Ünlüce'ye Ziyaret Haber

Ekrem İmamoğlu'ndan Başkan Ünlüce'ye Ziyaret

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, bir dizi ziyaret programı kapsamında Eskişehir’e geldi. Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Ayşe Ünlüce’ye tebrik ziyaretinden bulunan Ekrem İmamoğlu, Eskişehir’in şehircilik ve belediyecilikte örnek olduğunu söyledi. İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve Türkiye Belediyeler Birliği Başkanı Ekrem İmamoğlu, bir dizi ziyaret kapsamında Eskişehir’e geldi. Ekrem İmamoğlu, Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Ayşe Ünlüce ile birlikte CHP Milletvekili İbrahim Arslan, CHP İl Başkanı Talat Yalaz, Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt, Tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet Ataç, kırsal ilçe belediye başkanları, meclis üyeleri, belediye bürokratları ve vatandaşlar tarafından belediye binası önünde büyük bir coşkuyla karşılandı. Vatandaşların fotoğraf isteklerini kırmayan ve alkışlarla karşılanan Ekrem İmamoğlu, burada belediye binası önünde vatandaşlara seslendi. Başkan İmamoğlu, “Eskişehir farklı heyecanlarla bizi buluşturuyor. Eskişehir hepimiz için sosyal demokrat belediyeciliğin, iyi şehirciliğin, Türkiye’deki son çeyrek yüzyıldaki kuluçkası. Eskişehir birçok zihnin aslında kuluçka kabul edebileceği, burayı gelip görüp uygulama noktasında örnek alabileceği, Türkiye’mizin birinci kenti. Önemli bir kuluçkayı var eden Yılmaz Büyükerşen hocamızı burada anmadan geçemeyeceğiz. Kendisine minnet duyuyoruz, hala hepimize ışık ve rehber oluyor. Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Ayşe Ünlüce ile birlikte dayanışmamızı omuz omuza sürdüreceğiz. Başkanımız Ayşe Ünlüce ile yolculuğumuzu ülkemizin ve şehirlerimizin iyileşmesi adına hep bir arada tutacağız. Elbette temel amacımız bu ülkemizin iyiliği ve güzel bir geleceğe ulaşması.” ifadelerini kullandı. Daha sonra belediye binasına giren İmamoğlu ve Ünlüce, makamda özel bir görüşme gerçekleştirdi. Ardından İmamoğlu, Büyükşehir Belediyesi Meclis Salonu’nda ilçe belediye başkanları, meclis üyeleri ve bürokratlarla buluştu. Mecliste ilk olarak söz alan ve Ekrem İmamoğlu’na “Hoş geldiniz” diyen Başkan Ayşe Ünlüce, “Dün beraber tüzük kurultayımızı gerçekleştirdik ve yine kurultayımız geçen sene başlayan değişim rüzgarıyla beraber geçti. Kadınların, gençlerin önünü açacak çok güzel maddeler geldi. Hem partimizin hem de Türkiye’nin daha yüksek katılımla, daha güçlü bir kapsayıcılıkla yönetileceği güzel bir dönemin kapısı aralandı. Bu güzel heyecanla Ekrem Başkanımızı burada ağırlamaktan dolayı çok mutluyuz.” dedi. Başkan Ünlüce, “Değerli başkanımız bildiğiniz gibi sadece İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin değil, bu dönem Türkiye Belediyeler Birliği’nin de başkanlığını üstlenmiş durumda. Ben de encümen üyesi olarak kendisiyle birlikte omuz omuza çalışmaktan büyük bir gurur ve onur duyuyorum. Türkiye Belediyeler Birliği’nin geçen dönem ne kadar siyasi davrandığı, ne kadar adaletsiz davrandığı hepimizin malumuyken, Ekrem Başkanımızın başkanlığında bu dönem özellikle deprem bölgesinde başlayan yardımlarla gerçekten nasıl adaletle davranılacağını, nasıl doğru yönetileceğini hem bizlere hem tüm Türkiye’ye göstermiş oldu.” ifadelerini kullandı. Eskişehir’in ilk kadın belediye başkanı olmaktan dolayı büyük gurur duyduğunu söyleyen Başkan Ünlüce, “Eskişehir Anadolu’nun içinde, bozkırda parlayan bir yıldız gibi. 25 yıl önce burada Yılmaz Büyükerşen hocamızla başlayan bu güzel belediyecilik 31 Mart’ta bayrağı devralarak bana geçmiş oldu. Ben hem Ekrem Başkanımızın hem de sizlerin huzurunda bir kere daha söylemek istiyorum ki; bu şehrin ilk kadın belediye başkanı olmaktan büyük bir gurur duyuyorum. Yılmaz Büyükerşen hocamızın açtığı yolda, bu şehri daha ileriye götüreceğime tekrar söz veriyorum.” diye konuştu. Başkan Ünlüce’nin ardından konuşan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, 31 Mart yerel seçimlerinden sonra Eskişehir gibi birçok il ve ilçede kadın belediye başkanlarının görev aldığını söyledi. CHP’li 14 Büyükşehir Belediye Başkanlarıyla birlikte yol yürümekten büyük mutluluk duyduğunu ifade eden İmamoğlu, “Temel amacımız şehirlerimizde oluşturduğumuz mutluluğu bütün Türkiye’ye yayabilmek. Açıkçası mutluluk belediyelerin başarısından geçiyor. Ayşe Başkanımızın hem geçmiş belediye deneyimi hem de hep beraber omuz omuza felsefemiz ve de bunun Türkiye’nin bütününe yansıyabilecek şekilde Türkiye Belediyeler Birliği’nde birlikte görev yapıyor olmamız çok yönlü mücadele sahasını bize sunuyor. Bu bir avantaj. Çok çalışacağız ama durmayacağız. Bu şekilde umuyorum ki milletimizin ülkemizin, şehirlerimizin, çocuklarımızın, gençlerimizin, hemşehrilerimizin hak ettiği iyi yaşamı bütün şehirlerde ortaya koyacağız.” dedi. Konuşmaların ardından Başkan Ayşe Ünlüce ve İmamoğlu, alkışlarla meclis salonundan ayrıldı.

Memleketin Dört Bir Tarafında Çiftçinin Çığlığını Duyuyoruz Haber

Memleketin Dört Bir Tarafında Çiftçinin Çığlığını Duyuyoruz

İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, İstanbullu çiftçilere ücretsiz dağıtılan yazlık fidelerden elde edilen sebzelerin ilk hasadını Çatalcalı üreticilerle birlikte yaptı. Çakıl Köyü’ndeki tarlalarda üretici çiftçilerle buluşan İmamoğlu, İBB hibesi fidelerden elde edilen ürünlerden tattı. Çiftçilerle samimi sohbetler gerçekleştiren İmamoğlu, Çatalca Belediye Başkanı Erhan Güzel ve köylülerle birlikte hasat yaptı. Çakıl Köyü’nden Kaleiçi Mahallesi’ndeki kapalı pazar alanına geçen İmamoğlu, “Hasat Bayramı”nda Çatalcalı üreticilerle bir araya geldi. Etkinlikte, sırasıyla; kadın üretici Belgin Tuncer, Onur Demir, Çatalca Ziraat Odası Başkanı Seyit Çetin, Çatalca Belediye Başkanı Güzel ve İmamoğlu birer konuşma yaptı. “BİR FABRİKADA İŞÇİ OLABİLİRDİ AMA ŞİMDİ…” Gündemdeki konulara da değinen İmamoğlu, çocuklar ve yerli üretim sebzelerle süslenmiş platformda yaptığı konuşmasında şunları söyledi: “Arkadaşlarım uzun uzun açıkladılar. Hem değerli çiftçi hemşehrilerim; ablamız, kardeşimiz hem değerli kooperatif başkanımız. Hele hele Başkanımız çok önemli konulara değindi. Bu sene ektiği toprağı bir daha ekmeye parası olamayacağını anlattı. Onun çok daha aşağısında bir gelir elde ettiğini, bu şekilde devam ettiği takdirde, ne yazık ki bu topraklarda yaşayan insanların gıdası, yaşam kaynağı olan tarımın artık yapılamaz hale geleceğinin işaretini bize verdi, gösterdi. Bu tehdit var. Tabii Çatalca Belediye Başkanımız, değerli çiftçi dostlarımıza, hemşehrilerimize verilen bu desteğin ne denli moral kaynağı olduğunu, insanlarımızın bu desteklerle beraber tekrar toprağını işlediğini ve tekrar toprağında para kazandığını ifade etti. Çiftçi kardeşimizin dediği gibi; bir fabrikada işçi olabilirdi ama şimdi bu desteklerle toprağında üreten, ev halkıyla beraber üretimin bir parçası olan bir dönemi yaşadığını söyledi.” “ÇİFTÇİMİZİN YANINDA, İLK KEZ PANDEMİ DÖNEMİNDE OLDUK” “Aslında bu sözlerin üzerine fazla söylenecek söz yok. Ama şunu söylemek zorundayım. 2020 yılında, pandeminin, o salgın hastalık döneminin insanları evine kapattığı ve büyük bir moral bozukluğu içerisinde hayatta kalmayı, yaşama gücünü elde etmeyi düşündüğü anlarda biz, bir kesimi daha hatırladık. Hiçbir şey yapamaz halde, ekemeyeceğini, biçemeyeceğini düşünen çiftçimizin yanında, ilk kez o pandemi döneminde olduk. Az önce Pendik Göçbeyli Köyü’nden bir ablamız yanımıza geldi, ‘Eğer bu olmasaydı, biz çok umutsuz günler yaşayacaktık’ diye bana söylediklerini hatırlıyorum. Pendik'ten Silivri'ye, Çatalca'dan Sarıyer'e, Şile'den Beykoz'a, Arnavutköy'den Büyükçekmece'ye, bütün ilçelerimizde tarım yapılan alanların arttırılmasına dönük desteğimize başladık. İşte o desteğimiz… Sadece bugün burada ürünlerini gördüğünüz fide desteği değil, akaryakıt desteği, aynı zamanda çiftçi eğitim desteği, makine desteği, gübre desteği ve ziraatın en iyi şekilde yapılması adına gereken ne var ise, hepsini sağlama gayreti içerisinde olduk.” “TOPRAĞI İŞLEYENİN GÖNLÜNÜ, İYİ VE HOŞ EDEMEZSENİZ O MİLLETİN HUZURLU OLMA ŞANSI YOK” “Bugünkü bayram hissinin, bugünkü bu güzel ortamın ve duygunun kaynağı, o verdiğimiz destekler. Her yerde çok gururla söylüyorum. Bir çiftçi annenin evladıyım. Toprağın bereketinin bir hane için, bir ev için ne ifade ettiğini çok iyi bilirim. Yüzleri nasıl güldürdüğünü, insanları nasıl mutlu ve huzurlu ettiğini iyi bilirim. Siz, toprağın bereketini fışkırtamazsanız, o toprağı işleyenin, gönlünü iyi ve hoş edemezseniz, o insanların hanesine, o bereketli gelirleri akıtamazsanız, o milletin huzurlu olma şansı yok. O bakımdan bu memleketin dört bir tarafında çiftçinin çığlığını duyuyoruz. Kötü ekonomi politikaları, çiftçinin desteklenmemesi, insanların ihtiyaçlarının hissedilmemesi ve ne yazık ki vatandaşından uzaklaşan yönetim anlayışı, bugün, başta köylerimizde, kırsalda, toprağını işleyen, hayvanını yetiştiren insanlarımızı çığlık atmaya, feryat etmeye mecbur bırakmıştır. Tabii gıda enflasyonunda bu bozuk düzen, dünyada neredeyse en yüksek enflasyona sahip ülke durumuna bizi getirmiştir.” “UMARIM ÇİFTÇİMİZİN FERYADINI DUYARLAR” “Normal enflasyon zaten yüksek. Ama gıda enflasyonu, ondan da yüksek. İşte böyle bir ortamda, biz üretimi teşvik etmek için, aslında merkezi idarenin, hükümetin yapamadığını onu hatırlatmak ve mutlaka çiftçinin yanında olmak zorunda olduğunu ona göstermek istiyoruz. Biz, yol gösteriyoruz. Bu yolu umarım izlerler. Umarım çiftçimizin yanında olurlar. Umarım bu çiftçimizin feryadını duyarlar. Zaten işçisi, emeklisi, şehirlerden bu ülkenin yönetimini istemediğini gösterdi ve gönderdi. Şimdi köylüsü, çiftçisi memleketin iktidarından yollamak için kararlı davranıyor.  Biz, sadece İstanbul üretsin değil, biliyoruz İstanbul'un tarım alanlarının İstanbul'a bakacak hali yok. Burada 20 milyona yakın insan yaşıyor. Ama biz, İstanbul'da bütün ülkeye ders alacak uygulamaları yaparak, insanlarımızın ihtiyaçlarının altını çiziyoruz. Gerçek ihtiyaçlar; bunlar gerçek konular.” “EKREM İMAMOĞLU'YLA UĞRAŞACAKLARINA, MİLLETİN DERTLERİNİ ÇÖZMEYE ODAKLANSINLAR” “Tabii bugünün merkezi idaresi, hükümeti, bu eksiklikleri kapatmak için, her gün türlü türlü mevzuların peşinde koşuyorlar. Ve her gün, hepimizle birtakım yakıştırmalar, yapıştırmalar peşinde gayret ediyorlar. Ama Allah'a şükürler olsun; yalan, dolan, talan bize ne yakışır ne yapışır. Bunlarla uğraşacaklarına, Ekrem İmamoğlu'yla ya da onun yol arkadaşlarıyla, Genel Başkanımızla uğraşacaklarına, milletin dertlerini çözmeye odaklansınlar. Çiftçiye yardımcı olsunlar, çiftçiye destek olsunlar. Her yerde söyledim, söyleyeceğim. Bugün şu kürsüde, kalpten, bütün inancımla, inanın keşke, Yaradan’a dua ediyorum ki, ekonomiyi düzeltmede başarılı olsunlar. Çünkü benim memleketimde, benim milletime ne yoksulluk ne açlık ne işsizlik ne gariplik yakışır. Benim milletime zenginlik yakışır. Bu kadar net. Bu işin muhalefeti, iktidarı olmaz. İnanın ekonomimiz keşke iyi olsa, daha iyi ekonomi, daha güçlü işler için rekabet etsek.” “EKREM'İ DEĞİL, MİLLETİ YENMEYE ÇALIŞIYORSUN” “Ama bu memlekete, 22 yıllık iktidarın ucunda, yoksulluğu ortaya koydukları gibi… Belediye Başkanımızın dertlerini dinliyorum. Bir kısmını ifade etti. Düşünsenize; seçimden 5-6 ay önce, seçimden önce belediyenin kasasına, cumhurbaşkanlığının kasasından 45’er milyon lira yolluyorlar. Ama bir şartla; 14 tane eksikle. Cumhuriyet Halk Partili belediyelere değil, AK Partili belediyelere. İstanbul'a. 45’er milyon lira. Pardon; 14 değil. Bir eksik daha var. Ortağına bile yollamıyor. Silivri'ye bile yollamadı. Ona da yollamadı. 15. 45’er milyon lira. Niye? Seçim parası. Niye? Ekrem'i yenecekler. Yahu Ekrem'i değil ki, milleti yenmeye çalışıyorsun. Ama millet yenilmez. Millet yenilmez. Millet; hakkını, hukukunu, kime yakışıyorsa teslim eder. İşte Çatalca'da Erhan Başkanımıza teslim ettiği gibi, millet İstanbul'da da bize bu hakkı teslim etti.” ÇATALCA BELEDİYESİ’NE “HACİZ” TEPKİSİ: “BU ZULÜM YAPILIR MI?” “Ama ben neye üzülüyorum biliyor musunuz? 5 ay önce, 45 milyonu Çatalca'nın hesabına yatıran Cumhurbaşkanlığı’nın kasasından, -sizin paranız sizin- yatırırken demiyor ki ona, ‘Git sigorta paranı öde kardeşim’. Diyor ki, ‘Seçim çalışmalarında harca. Ne yap, et Çatalca'yı kazan. İstanbul'da da Büyükşehir Belediye Başkanı’nı yen. Olmuyor. Aradan geçiyor 4 ay. Sanki 4 ayda sigorta borcunu yapmış gibi, kapısına icra yolluyor. Bu nedir ya? Bu nedir? Çatalca kimin? Milletin. Belediye kimin? Milletin. Yahu bu zulüm yapılır mı? Bunun adı politika mı?  Bunun adı siyaset mi? Yani şu vicdanı en yüksek, adaleti en iyi bilen… Vicdan ve adalet, bu milletin ruhunda vardır, ruhunda, hücrelerinde var. Bundan hiç taviz vermez. Hakkını haklıya teslim eder, 2019’da ettiği gibi. Yine etti. Yine edecek. Onun için sen, bu şekilde sanma Erhan Bey'i ya da diğer belediye başkanlarını cezalandırıyorsun. Sen, milletini cezalandırmak için hareket ediyorsun. Ama millet, malın sahibi; sen değilsin ki. Millet malın sahibi. Mülkün sahibi millet. O millet, günü geldiğinde sana gereken cevabı nerede… Hak sahibi olduğunu göstereceği sandıkta, o demokrasi tokadını sana gösterecek. Bu kadar net.” “BOŞ MİLLİYETÇİLİK NARASI ATMASINLAR” “Tekrar diliyor ve istiyorum ki, yürekten dua ediyorum ki, ‘Allah'ım ekonomiyi düzeltmeleri için onlara yardım et, onlara akıl ver, onlara vicdan ver, onlara adalet ver.’ Dua ediyorum onlara. 6-7 senedir, onlara akıl ver diye dua ediyordum. Yaradan, benim duamı kabul eder ama bu yaramadı. Daha çok dua ediyorum. Çünkü ben, bu memleketi ve milletin iyi olmasını istiyorum. Bakın; işte bu bereketli ortamın var olmasını sağlayan bütün çalışma arkadaşlarıma, iş birliği yapan belediye başkanı arkadaşlarıma, kooperatif başkanı yöneticilerine, tüm çiftçilerimize… Başladığımızda 1’di, şimdi 10 kat arttı çiftçi sayısı. Ve ekmez oldukları toprakları ekmeye başladılar. Ve tam 51 bin dekar üretilen alanı arttırdık. Daha da artacak. Onlar, memleketin tarım alanlarını, orman alanlarını gasp etmesinler diye, biz tarım yapmaya, o alanları ekip biçmeye devam edeceğiz. Boş milliyetçilik narası atmasınlar. Milliyetçilik nedir biliyor musun? Milliyetçilik; bu toprağı, doğayı, havayı, suyunu, denizini, insanını, senin elindeki bereketi, bolluğu düşünmek demektir. Milliyetçilik budur. Öyle lafla olmaz milliyetçilik. Bu milletin her evladının, her yöresinin korunması demektir.” “BİZİMLE UĞRAŞIYORLAR AMA BOŞUNA” “Bizimle uğraşıyorlar ama boşuna, nafile. Bizim her belediye başkanımız işinde, gücünde. Her belediye başkanımız, kendi ilçesinde en güçlü belediyeciliği yapmak için gayret içerisinde. Bizi boş konularla, televizyonlarda, orada, burada tartıştırmasınlar. Kol kola, 26 CHP’li belediye başkanı İstanbul'da tarih yazacak; göreceksiniz. İyi niyetle, gazeteciliğine güvendiğim, bizi takip eden, genelde de bizim Cumhuriyet Halk Partili belediyeleri yazan, çizen sevgili gazeteci kardeşlerim. Bırakın bizim arkadaşlarımızın şunu dedisini, bunu dedisini; memleketin sorunlarını konuşun. Bir süre bizi unutun. Şunları anlatın, şu bereketleri anlatın. Başka bir şey istemiyoruz. Yandaş medya zaten bizi göstermez. Onlar bunları göstermez. Bazen benim çirkin, yamuk, yumuk çıkmış fotoğraflarımı göstermeye çalışıyorlar. Niye? Ekrem çirkin. Annem arıyor beni, diyor ki; ‘Uşağım, öyle de güzelsin, böyle de güzelsin’ diyor. Onun için Allah'ın yarattığı her varlık güzeldir, yakışıklıdır. Hepinizi bu güzel duygularla selamlıyorum. Hepinizi sevgiyle, saygıyla kucaklıyorum. Köylerinizin, topraklarınızın, güzel şehrinizin ve bütün memleketimizin bereketi bol olsun.” HASAT BAYRAMI POZU Konuşmaların ardından İmamoğlu; CHP Parti Meclisi üyeleri Berker Esen, Cem Aydın, CHP milletvekilleri Yunus Emre, İlhami Özcan Aygun, Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer, Büyükçekmece Belediye Başkanı Hasan Akgün, Küçükçekmece Belediye Başkanı Kemal Çebi, Beylikdüzü Belediye Başkanı Mehmet Murat Çalık, Silivri Belediye Başkanı Bora Balcıoğlu, çocuklar ve üreticilerle birlikte “Hasat Bayramı pozu” verdi. DESTEK 2020’DE BAŞLADI İBB, 2020 yılından başlayarak, İstanbullu çiftçilerin girdi maliyetlerini azaltmak, tarımsal üretimden çekilen çiftçileri tekrar tarıma teşvik etmek ve böylelikle tarımsal alanların betonlaşmasını önlemek amacı ile yazlık sebze üreten çiftçilere domates, biber, hıyar, patlıcan ve karpuz fidesi desteği vermeye başladı.2021 yılında bu desteklere; kışlık sebze fidesi desteği, silajlık mısır tohumu desteği, biyolojik mücadele amacıyla sarı tuzak desteği, küçük ölçekli balıkçılarımız için tekne bakım malzemesi desteği ve küçükbaş hayvancılık yapan çiftçilerimize kuzu besi yemi desteği eklendi. 2022 yılında ise tüm bu desteklere ilave olarak; yağlık ayçiçeği tohumu, ekmeklik buğday tohumu, damla sulama hortumu ve gübre desteği, mazot desteği, çilek fidesi desteği, büyükbaş hayvan yemi desteği ve arı yemi desteği verilmeye başlandı. Bu yıl, var olan destekler tarımsal üretimde su sarfiyatını azaltan, yabancı otlarla mücadeleyi en aza indiren ve dolayısıyla tarımda ilaç kullanımını da azaltan malç naylonu desteğini, yine hububat üretimi yapan çiftçilerimize yemlik arpa ve yulaf tohumu desteğiyle zenginleştirildi. ARTARAK DEVAM EDİYOR 2024 yılı itibari ile son 4 yılda; 11.328 çiftçiye 55 milyon yazlık ve kışlık fide, 5.426 çiftçiye 8.947 torba yağlık ayçiçeği tohumu, 1.392 çiftçiye 5.750 torba silajlık mısır tohumu, 2.226 çiftçiye 1.548 ton ekmeklik buğday tohumu, 1.433 çiftçiye 939 ton arpa tohumu ve 509 çiftçiye 258 ton yulaf tohumu desteği sağlandı. Ayrıca fide ve tohumların üretiminde kullanılan gübre, malç naylonu, damla sulama hortumu, mazot desteği gibi destekler de İBB’nin hibe kalemine eklendi. Çiftçilere sağlanan bu desteklerin yanında, 5.115 küçük ölçekli balıkçıya tekne bakım malzemesi ve koruyucu ekipman desteği verildi. Hayvancılık ve arıcılık yapan çiftçilere de destek kapsamına alındı. Son 4 yılda 2.804 üreticiye 4.479 ton sığır süt yemi, 2.764 üreticiye 5.018 ton kuzu besi yemi, 1.645 arıcıya ise 197 ton arı yemi desteği sağlandı. İBB’ye ait 15 adet sulama göleti ile çiftçilere ücretsiz sulama suyu desteği sağlanıyor. İBB’nin 2020 yılında destek verdiği çiftçi sayısı 693 iken, bu sayı tekil bazda bitkisel üretimde 4.660, hayvansal üretimde 2003, arıcılıkta 417 ve balıkçılıkta 1.300 olmak üzere, toplam 8.401’e ulaştı.

Paris'te Özel, İmamoğlu ve Yavaş Coşkusu Haber

Paris'te Özel, İmamoğlu ve Yavaş Coşkusu

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel, İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu ve Ankara Büyükşehir Belediye (ABB) Başkanı Mansur Yavaş, dün açılışı gerçekleştirilen Paris’teki İstanbul Evi’nde Türk vatandaşlarıyla buluştu. CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik ve kentin 17 ilçesinin belediye başkanları da çoğunluğu gençlerden oluşan buluşmada yer aldı. Vatandaşlar, Paris’in ünlü moda müzesi “Palais Galliera”da konumlandırılan İstanbul Evi’ndeki buluşmaya yoğun ilgi gösterdi. ÖZEL: “PARİS’E İKİ REKORTMENLE GELDİM” 2024 Olimpiyatlarına ev sahipliği yapan Paris’te kendilerine gösterilen ilgiye teşekkür eden Özel, konuşmasına, “Ülkelere soruyorlar, ‘Hangi sporcularla geliyorsunuz, rekor bekliyor musunuz falan’. Ben, Paris'e iki rekortmenle gelmenin, -biri sağımda, biri solumda- iki büyük bir mutluluğunu yaşıyorum” sözleriyle başladı. İstanbul’un ve Ankara’nın birçok rekortmen ilçe başkanının da Paris’te bulunduğunu aktaran Özel, “Burada çok önemli birkaç gün geçirdik. Biraz önce söylediği gibi Başkanımın, hepimizin yüreği bu akşam Atatürk'ün kızlarıyla birlikte atacak ve ümit ediyoruz ki finale çıkacağız. Sonuç ne olursa olsun çok önemli bir iş yapıyorlar” dedi. “Biz buraya burada geçirdiğimiz birkaç günlük sürede, olimpiyatın insanlığa kattıklarını aramızda konuşarak, çok şey öğrenerek, buradan İstanbul'a, Ankara'ya, Türkiye'ye dönüyoruz” diyen Özel, “Dün akşam İstanbul Evi’nin açılışında çok sayıda yabancı konuğun da ifade ettiği üzere, Türkiye'nin tanıtımı için ve Türkiye'nin olimpiyat iddiasını ortaya koymak için, geçmişte de önemli çabalar oldu, emek veren herkese teşekkür ediyoruz. Ancak bu kez, gerçekten çok büyük bir ciddiyetle ve olması gerektiği gibiydi. Hatta alışılmışın çok üstünde bir emek ve gayret var. Ben bunun için hem Ekrem Başkan'a hem çok kıymetli ekibine özel olarak teşekkür ediyorum” şeklinde konuştu. “İKİSİ DE REKORLAR KIRARAK, GÖNÜLLERİ KAZANDILAR” İstanbul’un 2036 olimpiyat ve paralimpik oyunlarına talip olduğunu hatırlatan Özel, şunları söyledi: “O olimpiyatın beş kıtayı temsil eden halkalarını, İstanbul'da, Avrupa'yla Asya'yı birleştiren Boğaz Köprüsü'nün üstünde görmek, bir diğerinde paralimpik oyunların sembolünü görmek, Kız Kulesi'nin üzerinde olimpiyat ateşinin yandığını hayal etmek; gerçekten çok uzak hayaller değil. Aynı Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne tam üye olma hedefinin, aslında gerçekten istenirse uzak bir hayal olmadığı gibi. Ülkemizde son dönemlerde güzel şeyler yerine hep kötü şeyler konuşulması, alışkanlık oldu. ‘Beka sorunu, beka sorunu…’ Türkiye, 100 yıl önce bir beka sorunu yaşadı. O beka sorununu nasıl aştığımızı biz biliyoruz. Şimdi suni sözlerle; mesela 2019 seçimlerinden önce diyorlardı ki, ‘Ekrem İmamoğlu İstanbul'u kazanırsa beka sorunu olur. Mansur Yavaş Ankara'yı kazanırsa beka sorunu olur.’ Bu konuda haklı oldukları şöyle çıktı. Kendi siyasetleri açısından bir beka sorunu ortaya çıktı. Çünkü ikisi de rekorlar kırarak, gönülleri kazandılar.” “ANKETLERDE HİÇ BAKMAYI SEVMEDİĞİM BİR SAYFA VAR” “Amma velakin bir beka sorunu var. Anketlerde hiç bakmayı sevmediğim bir sayfa var. O da şu: Sorulan 100 gençten 70’i, 72’si, yani 4 gençten 3’ü, ‘Fırsatını bulursam yurt dışına gitmek isterim ve orada kalmak isterim’ diyor. Şimdi, dünyanın güçlü ülkelerinin Türkiye üzerinde hayal kurması normal bir şey. Bunda endişelenecek bir şey yok. Ama dünyanın bütün ülkelerinin Türkiye'de hayal kurmasından daha tehlikelisi, Türkiye'nin gençlerinin dünyanın diğer ülkelerinde hayal kurmasıdır. Onun için biz, Türkiye'nin Avrupa'nın ayrılmaz bir parçası olmasını, gençlerimizin vizesiz şekilde bütün Avrupa'yı bütün dünyayı gezmesini, isteyenin istediği zaman gidip eğitim için, kültür-sanat için, spor için dünyanın her yerinde olmasını, istediği kadar yaşamasını ama daha sonra dönülecek bir memleketinin olmasını ve orada ülkesine katkı sağlayarak, mutlu bir şekilde, varlıklı bir şekilde yaşayacakları bir Türkiye'yi hayal ediyoruz. Bu hayali gençlerimize kurduramazsak, beka sorunu budur.” “TÜRKİYE'NİN GENÇLERİ FESTİVAL YASAKLARINI HAK ETMİYOR” “Türkiye'nin gençleri festival yasaklarını hak etmiyor” diyen Özeln, “Türkiye'nin gençleri konser yasaklarını, sosyal medya yasaklarını hak etmiyor. Instagram'ın kapalı oluşunu, bugün yeni bir açıklamayla bir başka sosyal medya mecrasının kapatılması gerektiğini konuşanların aksine, biz, Türkiye'de, her yaştan gençlerin alabildiğince özgürce yaşamasını, özgürce hayal kurmasını savunuyoruz. O hayale ortak olan ekip burada efendim, sizinle birlikte. Biz, o hayalin sahipleriyiz” ifadelerini kullandı. Filenin Sultanları ile birlikte olimpiyatlarda yarışan tüm sporcularımıza başarılar dileyen Özel, “Bütün oyuncuları yürekten destekliyoruz. Bir yandan tabii Türkiye'den öğrencilerimiz, bir serzenişlerini dile getiriyor; ‘Biletler çok pahalı.’ Bunun sebebi; ailelerin Türkiye'de kazanıp, çocukların burada harcamak zorunda olmaları ve maalesef bizim paramızın, Euro karşısında 30-35 kat değersiz olması” tespitinde bulundu. “ALIM GÜCÜMÜZ, BUNDAN 10 KAT FAZLA OLACAK” Mevcut iktidarın ilk yıllarında TL’den 6 sıfır attığını hatırlatan Özel, şöyle konuştu: “Biliyorsunuz; geçmişte Türk parasından 6 sıfır atıldı. Ama hem fiyatlardan atıldı hem maaşlardan atıldı. Bir işe yaramadı. Atatürk'ün partisi, Cumhuriyetin ikinci yüzyılında iktidar olduktan 10 yıl sonra, 10 yıl boyunca biz, bir sıfır atacağız. Ama sadece fiyatlardan bir sıfır atacağız. Maaşlardan atmayacağız. Birileri yönünü bir başka tarafa çevirip, Şanghay İşbirliği Örgütü'ne girelim diyorlar. Orada kişi başına gelir 4000-4500 dolar. Biz, ‘Avrupa Birliği'ne girelim’ diyoruz. Üyesi olduğumuz Sosyalist Enternasyonal'in bütün üyeleri geçen ay imza attılar, ‘CHP'nin Avrupa Birliği hedefini yürekten destekliyoruz’ diye. İçinde Yunanistan dahi var. Bizim iktidarımızda Avrupa Birliği'ne gireceğiz. Şu anda orada 45 bin dolarlık bir ortalama milli gelir var. Arada 10 kat fark var. Yani bugün öğrenci kardeşimin, belki kendi değil ama, onun kızı Paris'te okuduğunda, fiyatlardan bir sıfır atılmış olacak. Alım gücümüz, bundan 10 kat fazla olacak. Bunun için hukuka uygun yönetmeyi, kuvvetler ayrılığını ve kurallara -ki bir kurallar malzemesinin bir şehri ve bir organizasyonu nasıl yönettiğini ciddiyetle hep birlikte burada bir süredir yaşıyoruz- kurumlara saygılı olmanın, kişisel bir iktidar yerine demokratik bir iktidarın ülkeye neler getireceğini biliyoruz.” “TÜRKİYE'NİN ÇAĞDAŞ DÜNYANIN AYRILMAZ BİR PARÇASI OLMASINI, BU GÜÇLÜ TAKIMLA HEP BERABER SAĞLAYACAĞIZ” “Son sözüm şudur: Çok güzel bir şehirdeyiz. Dünyanın prestijli şehirlerin içinden hep nehirler geçiyor. Bütün dünyayı İstanbul'a bekliyoruz. Ayıptır söylemesi; bizimkinin içinden deniz geçiyor. İçinden deniz geçen ülkedeki bütün insanların gönüllerinin deniz kadar engin, içindeki insan sevgisinin deniz kadar engin olduğu ülkemize, Paris'ten, 100 yıl önce katıldığımız ilk olimpiyatların yüzüncü yıldönümünde, buradan bütün dünyaya bir çağrıda bulunuyoruz: Türkiye'yi, Türk insanını, Türk insanının misafirperverliğini, Anadolu'nun, Trakya'nın güzelliklerini, Ege'nin güzelliklerini ve İstanbul'u yeniden keşfedin. Türkiye, kimsenin sınırlarını çizeceği gibi, sınırlayabileceği gibi bir ülke değildir. Türkiye, özgür ve çağdaş bir ülkedir. Türkiye'yi önümüzdeki günlerde, önümüzdeki yıllarda hep beraber bütün dünyanın yeniden tanımasını, yeniden keşfetmesini ve Türkiye'nin çağdaş dünyanın ayrılmaz bir parçası olmasını, bu güçlü takımla hep beraber sağlayacağız.” İMAMOĞLU: “OLİMPİYAT, MUCİZEVİ BİR BULUŞ” Dünyanın en büyük şölenlerinden birisinin olimpiyatlarda buluşmak olduğuna vurgu yapan İmamoğlu, “Mucizevi bir buluş. Hem olimpiyat öyle hem sporun kendisi öyle. İnsanlığın en büyük buluşu diyebiliriz aslında spora. İnanılmaz bir rekabet duygusuyla başlayan ama bugün belki de dünyanın soluk aldığı anlara dönüştü. Ne yazık ki dünyanın birçok bölgesinde yaşanan ve her birimizi çok üzen kötü anların yerine; o şöleniyle, barış ve centilmenlik duygusuyla öne çıkan olağanüstü bir buluşma, olimpiyatlar. Paris, 100 yıl üzerine, bir olimpiyatı daha şehrinde misafir ediyor. Bu, bizim için de çok duygusal bir an. Çünkü bizim de 100. yılı olimpiyatlara katılışımızın. İlk katılmamız 1924, yine Paris Olimpiyatları. Bu, onun 100’ncü yıldönümü. Ulu Önder Atatürk'ün, Cumhuriyet, kurar kurmaz, Milli Olimpiyat Komitesi’nin teşkilatlanmasını sağlaması ve ardından o teşkilatlanmayla beraber, ilk olimpiyata büyük bir fedakarlıkla takımımızın oluşturulmasını ve gönderilmesini sağlaması olağanüstü bir vizyon” dedi. ÖZEL VE YAVAŞ’A DESTEK TEŞEKKÜRÜ Türkiye Milli Olimpiyat Komitesi (TMOK) ile İBB’nin iş birliği ile İstanbul Evi’nin açılışını gerçekleştirdiklerini kaydeden İmamoğlu, “Bu buluşma anında bizi onurlandıran çok değerli konuklarımız oldu dün akşam. Hem olimpiyat camiasından, Dünya Olimpiyat Komitesi'nden, Avrupa Olimpiyat Komitesi’nden ve hem ulusal hem uluslararası camialar, federasyonlar… Her birisi bizim için çok kıymetli bir andı. Çok mutlu olduk. Tabii hem dün hem bugün birlikte olmaktan ve bizim bu güzel anımızı onurlandırdıkları için, sizlerin de huzurunda, bugün burada bulundukları için çok mutlu olduğumuz Sayın Genel Başkanımız Sayın Özgür Özel'i misafir etmenin gururunu yaşıyoruz. Aynı zamanda, çok değerli birlikteliğimizi, güçlü bir şekilde sizlere sunma imkanı veren ve kendi belediyesinin, ki en güçlü olimpik sporcu katılımını sağlayan kulüplerimizden birisi olan ASKİ'nin de bu özenli dönemini yaşatan ABB Başkanımız Mansur Yavaş bizlerle birlikte” diye konuştu. “İSTANBUL EVİ, SİZLERİN KATILIMIYLA ŞENLİKLİ HALE GELDİ” İstanbul ve Ankara’dan ilçe belediye başkanlarının da kendilerine destek verdiğini aktaran İmamoğlu, şöyle konuştu: “Bu birlikteliğimiz, umuyorum ki sporcularımıza da uğur getirir. Ucu ucuna kaybettiğimiz müsabakalar oldu. Belki madalya şanslarımız var ama henüz olimpiyatlar bitmedi, devam ediyor. Müsabaka gücü yüksek sporcularımız da var önümüzdeki günlerde. Şimdiden madalyayı garantilemiş sporcularımız var. İnşallah, başta altın olmak üzere, daha özel madalyalarla buluşuruz. Bugün güzel bir gün. İstanbul Evi’mizin ikinci günü. Sizlerin sayesinde daha da şenlikli bir hale geldi. Niye güzel bir gün? Çünkü bugün, hepimizin böyle yüreğini ayrı bir hoplatan Kadın Milli Voleybol Takımımızın da yarı final maç günü. Onlara başarılar diliyoruz. Kadın voleybol milli takımımızın mesajı çok daha güçlü, çok daha büyük. Kendilerini ‘Atatürk'ün kızları’ diye tarifleyen, milletimizin en güçlü duygularını böyle yukarıya taşıyan ve muhteşem Türk kadınının büyük başarılı halini belki de simgeleyen tavırlarıyla, bizim acayip bir gönüldaşlığımız oluştu. Bu bağlamda, zaten onlar bizim aslında şampiyonlarımız. Yani bu aşamaya gelmek büyük başarı. Zaten şampiyonlarımız.” “EN YAKIN ZAMANDA İSTANBUL DA OLİMPİYATLARA EV SAHİPLİĞİ YAPSIN VE YAPACAK” Maçın 8 Ağustos’ta, (08.08) saat 20.00’de (8’de) oynanacağına dikkat çeken İmamoğlu, “8-8-8 üçlemesi üzerinden hepiniz içinizden bir dilek tutun. Ne tutarsanız, artık size bırakıyoruz. Umarım uğurlu gelsin. Ve kadınlar hem voleybolda kazansın hem de hem başta ülkemizde olmak üzere, bütün dünyada her alanda kazansın ve dünya eşitlensin. Bu bağlamda güzel bir gün” tespitlerinde bulundu. İstanbul Evi’nin TMOK ile iş birlikleriyle hayata geçirildiğinin altını çizen İmamoğlu, “Bu iş birliği ve ev sahipliğiyle iki şeyi hedefledik. Bunun bilinmesini arzu ederim. Bir tanesi; 2027’de biz, İstanbul olarak, Avrupa Oyunları’nın ev sahibiyiz. Bunu yaptık, protokol haline getirdik. Artık hazırlıklarımızı yapıyoruz. Ne kadar hazır, ne kadar güçlü bir şehir olduğumuzu, burada bütün olimpiyat camiasına anlatmak istedik. Ve hedefine de büyük oranda ulaştığını görüyoruz. Bundan da kıvanç duyuyoruz. İkinci olarak; birçok yerde söyledim. Olimpiyatlar, çok güçlü bir organizasyon. Dünya ve insanlık tarihi açısından çok önemli. Ve her gittiği şehre, her gittiği ortama değer katıyor. O bakımdan biz diliyoruz ve istiyoruz ki, en yakın zamanda İstanbul da olimpiyatlara ev sahipliği yapsın ve yapacak” ifadelerini kullandı.   “İKİ KITAYI BİRLEŞTİRME GÜCÜNE SAHİP İSTANBUL, BÜTÜN DÜNYAYI BİRLEŞTİRİR” Eyfel Kulesi’nin Paris, Fransa ve dünya için sembolik önemine dikkat çeken İmamoğlu, “İstanbul başlı başına bir merkez. Yani iddiayla ifade ediyoruz ki; iki kıtayı birleştirme gücüne sahip İstanbul, bütün dünyayı birleştirir. O bakımdan olimpiyatların İstanbul'da var olmasını da önemsiyoruz. Ve olimpiyatın halkalarını sizlerin de o güçlü destekleriyle İstanbul Köprüsü'ne, o Boğaz’ın üstüne hep beraber asalım istiyoruz. Genel Başkanımla dün bir aradayken ha bire beyin jimnastiği yapıyoruz. Biz, neler yapmayız neler? Kız Kulesi'nin, en yaratıcı bir biçimde olimpiyat meşalesinin yandığı bir merkez mi olur? Daha iyi fikirlere açığız. Ya da Hezarfen Çelebi’nin Galata'dan Üsküdar'ın sahiline uçtuğu anı biz bu çağda nasıl yaşatırız? Yaratıcılıkta sınır var mı milletimizde? Yok. Gençlere çok güveniyoruz. Bu bağlamda hedefimiz bu. 2027 Avrupa Oyunları’nın en iyi şekilde yapılması. İnşallah 2036’da bir aday niyet beyanı bulunduğumuz, 3 yıl önce bulunduğumuz İstanbul'u ev sahibi yapma konusunda kararlılığımızı göstermekti. Sizlerin sayesinde bu çok güzel bir noktaya evrildi. Yolumuz açık olsun, yolumuz güzel olsun, spor dolu olsun, centilmenlik dolu olsun. Başta memleketimiz olmak üzere, bütün yakın coğrafyamıza ve bütün dünyamıza başarı, huzur, mutluluk centilmenlik diliyoruz. Sporla dolu sağlıklı günler diliyoruz.” YAVAŞ: “OLİMPİYATLAR İSTANBUL'A GELDİĞİNDE İNŞALLAH YENİ BİR KARDEŞLİK KÖPRÜSÜ KURULUR” ASKİ olarak olimpiyatlara önemli bir sporcu kontenjanı aldıklarını aktaran Yavaş da şunları söyledi: “Olimpikle beraber 23 tane sporcumuz kota aldı. Sporcuları ve müsabakaları gördükçe, o sporcuların maç dışındaki birbirleriyle olan muhabbetlerini gördükçe, aslında dünyanın birçok yerinde savaşlar varken, onların ne kadar anlamsız olduğunu da aslında olimpiyatlar ifade ediyor. İnşallah bu dostluk, Avrupa'yı ve Asya'yı Asya'yı birbirine bağlayan olimpiyatlar İstanbul'a geldiğinde inşallah yeni bir kardeşlik köprüsü kurulur diye düşünüyorum. Hepinize biz çok teşekkür ediyoruz. Türkiye'nin gönüllü elçilerisiniz. Çok katkınız olacağına inanıyoruz hem olimpiyatların alınmasını hem ülkemizin tanıtımına. Tabii biz buraya gezmeye gelmedik ama, genellikle benim şöyle bir önerim vardı. ‘Belediye başkanlarına bir 10 gün ‘hoş geldin’ ziyaretini serbest bırakın. Daha sonra ziyaretçi almasınlar. Sonra da 6 ay sonra yurt dışına götürün’ diyordum. Keçiören Belediye Başkanımız da burada. Gezerken dikkat ettim; hep böyle kente bakıyorlar. Yani Avrupa'da birçok kentin, tarihi kent merkezini nasıl koruduğunu gördüm. Maalesef biz de ülkemizde ne kadar koruyamadığımızı da fark edip, artık gezerken belediye başkanı gözüyle bakıyoruz ve bizim de Ankara'da, Ulus Tarihi Kent Merkezi, yani Cumhuriyetimizin kurulduğu alanları ayağa kaldırıp, orayı da Old City, Downtown gibi yapmaya çalışıyoruz. Ve bunun ne kadar önemli olduğunu, Paris'e gelen turistlerden de anlıyoruz. İnşallah bizler de bize düşen görevlerde, kentlerimizi buralarla yarışır hale getirip, Mustafa Kemal Atatürk'ün bize emanet ettiği başkenti layıkıyla temsil ederiz ve dünyaya tanıtırız diyorum.” İmamoğlu, buluşmaya gelen gençleri, Fransa saatiyle saat 20.00’de oynanacak maçı, İstanbul Evi’ne kurulan dev ekranda izlemeye davet etti. Özel, Yavaş ve İmamoğlu, İstanbul Evi’nden vatandaşların yoğun ilgisi altında ayrıldı.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.