Emre Genç Haberleri - Son Dakika Emre Genç Haber Güncel Gelişmeler

Yargı Bağımsızlığı Korunmalı, Siyasi Müdahalenin Önüne Geçilmelidir

Odunpazarı Belediyesi CHP Grup Başkan Vekili Emre Genç, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu hakkında İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan soruşturma ve CHP Gençlik Kolları Başkanı Cem Aydın’ın, İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Akın Gürlek hakkında yaptığı bir paylaşım nedeniyle gözaltına alınmasına ilişkin bir basın açıklaması yaptı. CHP Grup Başkan Vekili Emre Genç yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi; "Son yıllarda Türkiye’de yargının bağımsızlık ve tarafsızlık ilkelerine yönelik ciddi endişelerin artması, adalet ve hukuk devleti anlayışını derinden sarsmaktadır. Yargı, bir devletin temel direklerinden biri olarak, toplumun adalet duygusunu tesis eden ve hukuk devleti ilkesinin en önemli teminatıdır. Ancak, yargının siyasallaşması, hukukun üstünlüğünü zedeleyerek toplumda adaletin sağlanmasını imkânsız hale getirmektedir. Şunu unutmamak gerekir ki asıl olan, üstünlerin hukuku değil, hukukun üstünlüğüdür. Siyasi iktidarların yargıya müdahalesi, adil yargılamayı engelleyerek yargının bağımsızlık ve tarafsızlık ilkelerini ihlal etmektedir. Bu durum sadece bireylerin temel hak ve özgürlüklerini zedelemekle kalmaz, aynı zamanda toplumun yargıya ve adalet sistemine olan güvenini de derinden sarsar. Oysa hukuk, bireylerin haklarını ve toplumun huzurunu güvence altına alan bir sistemdir. Hakimler ve savcılar, görevlerini yerine getirirken hiçbir siyasi baskı veya müdahale altında olmamalıdır. Her türlü siyasi etki, yargı kararlarının objektifliğini ve tarafsızlığını zedeler, bireylerin hukuk önünde eşitlik ilkesini hiçe sayar. Yargının bağımsız çalışabilmesi, sadece bireylerin haklarının korunmasını değil, aynı zamanda demokrasinin sağlıklı işlemesini ve devletin bütünlüğünü güvence altına alır. Yargının siyasallaşması, adaletin yerine getirilmesini engellediği gibi, insan haklarını, demokratik değerleri ve toplumsal barışı da tehdit etmektedir. Bu nedenle yargının her türlü siyasi müdahaleden arındırılması, hukukun üstünlüğünü korumanın temel şartıdır. Odunpazarı Belediyesi Cumhuriyet Halk Partisi Grubu olarak, yargının bağımsızlık ve tarafsızlık ilkelerinin korunmasının, hukukun üstünlüğünü tesis etmenin ve toplumun güvenini yeniden sağlamanın en önemli yol olduğunu vurguluyoruz. Adaletin sağlanabilmesi için yargı bağımsızlığı korunmalı, her türlü siyasi müdahalenin önüne geçilmelidir. Hepimizin sorumluluğu, üstünlerin hukuku yerine hukukun üstünlüğünü hâkim kılmak, demokrasiyi ve hukuk devletini koruyarak gelecek nesillere güvenli bir toplum bırakmaktır. Bu vesileyle, toplumun tüm kesimlerini hukukun üstünlüğüne sahip çıkmaya davet ediyor ve adalete olan inancımızı bir kez daha kamuoyuyla paylaşıyoruz."

ADD Eskişehir Şubesi Dayanışma Yemeğinde Bir Araya Geldi

Atatürkçü Düşünce Derneği Eskişehir Şubesi tarafından düzenlenen dayanışma gecesi büyük ilgi gördü ve gecede coşkulu anlar yaşandı. Yenikent Premium Düğün ve Davet Salonunda düzenlenen ''Dayanışma Yemeği''ne, ADD Eskişehir Şube Başkanı Cihan Taşar ve Yönetim Kurulu üyeleri ev sahipliği yaparken, Eskişehir Büyükşehir Belediyesi Meclis Başkan Vekili ve Odunpazarı Belediyesi Meclis Üyesi Ali Haydar Çelik, Odunpazarı Belediyesi Başkan Yardımcısı ve Meclis Grup Başkanı Emre Genç, Tepebaşı Belediyesi Meclis Üyesi ve Belediye Başkan Vekili Atilay Dalgıç, Sivil Toplum Kuruluşlarının temsilcileri ile dernek üyeleri katılım sağladı. Gecenin açılış konuşmasını yapan ADD Eskişehir Şube Başkanı Cihan Taşar; ''Bugüne kadar olduğu gibi Atatürkçü Düşünce Derneği olarak Eskişehir'de de Atatürk'ü, çağdaş, laik Türkiye Cumhuriyeti'ni hep birlikte savunmaya devam edeceğiz'' dedi. Düzenlenen dayanışma gecesine en büyük katkıyı veren ADD Cumhuriyet Korosuna teşekkür eden Başkan Taşar düzenledikleri etkinliklerle ilgili bilgiler verirken dayanışma gecesine katılanlara teşekkür etti. Gecede bir konuşma yapan Odunpazarı Belediyesi Başkan Yardımcısı Emre Genç, Atatürkçü Düşünce Derneğinin faaliyetlerini yakından takip ettiklerini belirterek, Odunpazarı Belediyesi olarak verdikleri desteklerle Atatürkçü Düşünce Derneği'nin verdiği mücadelede her zaman yanlarında olduklarını söyledi. Kendisinin de Atatürkçü Düşünce Derneği üyesi olduğunu ifade eden Emre Genç konuşmasında şu ifadelere yer verdi; ''Mustafa Kemal Atatürk 1919'da Samsun'a ayak bastığında ülkede umutsuzluk vardı ve Mustafa Kemal Atatürk bu ülkeye umut oldu. Mustafa Kemal Atatürk çağdaş bir devrimciydi, bir bilim insanıydı, Türkiye'yi muasır medeniyetler seviyesine getirmek için uzunca bir süre toplumla birlikte mücadele etti. Bizlere düşen de eğer şuan buradaysak Mustafa Kemal Atatürk'ün Cumhuriyet değerleri sayesindedir. Bunu asla unutmayacağız. Bunu da 7'den 70'e toplumun her kesimiyle birlikte korkmadan hiç bir şekilde çekinmeden söyleyeceğiz. Özellikle bu değerleri de yeni nesillere aktaracağız.Atatürkçü Düşünce Derneği'nin çalışmalarına canı gönülden destek olduğumuzu bir kez daha belirtmek istiyoruz ve dernek yönetimine de başarılar diliyoruz.'' dedi. Tepebaşı Belediye Meclis Üyesi ve Başkan Vekili Atilay Dalgıç yaptığı konuşmada Atatürkçü Düşünce Derneği üyesi olduğunu ve üyesi olduğu tek derneğin de Atatürkçü Düşünce Derneği olduğunu ifade etti. Atatürkçü Düşünce Derneği'ne Atatürk'ü korumak ve onun ışığını korumak için yaptığı tüm çalışmalar dolayısıyla teşekkür eden Atilay Dalgıç; ''Atatürk için yapacağımız şey, aslında kendimiz içinde yapacağımız şey, onun ışığını, ne gerekiyorsa, canımızla, kanımızla korumak zorundayız.'' dedi. Eskişehir Büyükşehir Belediyesi Meclis Başkan Vekili Ali Haydar Çelik, geceye katılanlara Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Ayşe Ünlüce'nin selamlarını ve sevgilerini iletti. Ali Haydar Çelik yaptığı konuşmada; ''Tam bağımsız Türkiye özlem ve hayalini içinde hisseden, Atatürk'ün kurduğu Cumhuriyetin kurucu değerleri için yılmadan mücadele eden ve bugün burada güç birliği yapan tüm Atatürkçülere selam olsun. Söylenecek çok söz var ama hepimizin bildiği gibi hepimiz tehdit ve tehlike altındayız. Bu ülkede yarın sabah ne olacağını hiç birimiz bilmiyoruz. Gericilik ve faşizm Cumhuriyet'e, Cumhuriyetçilere, devrimcilere ve Atatürkçülere azgınca bir saldırı hazırlığı içerisinde. Ama bizden korkuyorlar, bizim yüreğimizden bizim dayanışmamızdan, bizim mücadelemizden korkuyorlar. Onun için, gericiliğin ve faşizmin bu ülkede hakim olamaması için, emperyalistlerin bölgede ki çıkarları ve ülkemizin kaynaklarını yağmalama konusunda yürüttükleri tüm faaliyetlerin ortadan kaldırılıp, bu ülkede kendi değerlerini kendisi yaratan, kendisi üreten, kaynaklarını kendisi değerlendiren tam bağımsız Türkiye duruşu ile kaynaklarını tüm halka refah düzeyi olarak yansıtabilen bir ülke özlemi hepimizin mücadelesi ile mümkün oluyor. Mücadeleden vazgeçmeyelim ve daha da çoğalalım. Bu ülke bizim bu ülkeyi bırakmayacağız.'' dedi. Dayanışma gecesi Koro Şefi Ziya Coşkun yönetiminde ADD Cumhuriyet Korosu ve koristleri tarafından söylenen marşlar, türküler ve şarkılarla coşku içerisinde tamamlandı.

Odunpazarı Belediyesi Ata’sını Unutmadı

Odunpazarı Belediyesi, 86’ncı ölüm yıl dönümünde Ebedi Başkomutan ve 101 yıllık Cumhuriyetin Kurucusu, Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü andı. Odunpazarı Belediyesi Bahçesinde düzenlenen anma töreninde Odunpazarı Belediye Meclis Üyeleri, başkan yardımcıları, daire müdürleri ve personel yer aldı. Pek çok personel ise anmaya çocukları ile beraber katıldı. Vilayet Meydanındaki Atatürk’ü anma programına Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt, gözünden bir operasyon geçirdiği için katılamadı. Anma programında Başkan Kurt’un yerine Odunpazarı Belediyesi Başkan Yardımcısı Adnan Evren Olcay yer aldı. Belediye bahçesinde bulunan Atatürk büstü önünde bir araya gelen personel, saat 09.05’te sirenler eşliğinde Atatürk’ün manevi huzurunda saygı duruşunda bulundu. Saygı duruşunun ardından belediye personeli, hep birlikte İstiklal Marşı’nı okudu. “ÇAĞININ ÖTESİNE GEÇEN BİR DÜŞÜNCE ADAMI AYNI ZAMANDA BİR DEVRİMCİYDİ” Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın sonrasında Odunpazarı Belediyesi Başkan Yardımcısı Emre Genç, günün anlam ve önemi ile ilgili bir konuşma yaptı. Tarihin sayfalarına silinmez harflerle yazılmış büyük bir lideri, Cumhuriyetin kurucusu, Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü saygı, minnet ve özlemle anmak üzere bir arada olduklarını söyleyen Genç, konuşmasını şu sözlerle sürdürdü: “Her yıl olduğu gibi, yine bir 10 Kasım'da burada, onun bize bıraktığı mirası koruma azmimizi ve bağımsızlık uğruna verdiği mücadeleyi bir kez daha anımsıyoruz. Atatürk, sadece bir asker ya da devlet adamı değil, çağının ötesine geçen bir düşünce adamı aynı zamanda bir devrimciydi. Umutsuzluğun içinde halkına umut aşılamış 'Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir' diyerek bizlere bağımsız bir ulus olmanın ne demek olduğunu göstermiştir. Cumhuriyeti bize bir emanet olarak bırakırken, sadece bir yönetim biçimi değil, bir yaşam felsefesini sunmuştur. Atatürk'ün bizlere bıraktığı değerlere sahip çıkarak, yaptığımız tüm çalışmalarla kimseyi ayrıştırmadan hukuka uygun ve bilimin ışığında karşılaştığımız bütün olumsuzluklara rağmen umudumuzu kaybetmeden mücadele etmemiz gerektiğinin bir kez daha altını çizmek isterim. Atam, bize kattıkların ve açtığın aydınlık yol için bir kez daha teşekkür ediyor; aziz hatıran önünde saygıyla eğiliyoruz. Ruhun şad olsun...” Genç’in konuşmanın ardından Odunpazarı Belediye Tiyatrosu oyuncularından Hüseyin Demir, Halim Yazıcıoğlu’nun “Mustafa Kemaller Tükenmez” şiirini okudu. Anma sonrasında belediye personeli çocukları ile beraber Atatürk büstüne çiçek bıraktı. Diğer yandan Odunpazarı Belediyesi’ne bağlı 18 kreşte ve Koca Çınar Yaşam Merkezlerinde de anma töreni düzenlendi. Atatürk’ün manevi huzurunda saygı duruşunda bulunan minikler ve koca çınarlar, duygusal anlar yaşadı.

Adalet Bir Baskı Aracına Dönüştürülmemelidir

Cumhuriyet Halk Partisi Odunpazarı Belediyesi Meclis Grup Başkan Vekili Emre Genç, Türkiye’de hukukun siyasi bir baskı aracı haline gelmesine ve adalet duygusunun zedelenmesine dair önemli açıklamalarda bulundu. Emre Genç, Esenyurt Belediye Başkanı hakkında verilen tutuklama kararının yalnızca bir şahsa veya kuruma yönelik bir adım olmadığını belirterek, bunun adalet duygusunu derinden yaralayan ve hukuk devletinin temel taşlarını sarsan bir müdahale olduğunu vurguladı. Açıklamasında, hukukun üstünlüğü ve yargının bağımsızlığına olan bağlılıklarının altını çizen Emre Genç, “Bu karar, halkın iradesine ve demokrasinin kalbine saplanan bir hançerdir. Türkiye’de hukuk, iktidarın elinde bir tehdit aracına, muhalefeti sindirme yoluna dönüşmüştür,” ifadelerini kullandı. Adaletin siyasallaştırıldığı ve yargının siyasi güçlerin etkisi altına alındığı bir ülkede hukuk devleti ilkesinden söz edilemeyeceğini belirten Genç, bu durumun iktidarın hukuk kurumlarını bir güç gösterisi aracı olarak kullandığının açık bir göstergesi olduğunu söyledi. Türkiye’de hukukun herkes için eşit güvence sağlaması gerektiğini belirten Emre Genç, “Adalet, siyasi iktidarın belirlediği sınırlar içinde bir baskı aracına dönüştürülmemelidir. Bu tür kararlar, demokrasimizi zayıflatmakta, adaletin evrensel ilkelerini hiçe saymakta ve toplumsal güven duygusunu yok etmektedir.” Toplum vicdanında derin yaralar açan bu tür adımlar karşısında duruşlarının net olduğunu ifade eden Genç, gerçek bir hukuk devleti kurulana dek mücadeleye devam edeceklerini belirtti. “Toplumun her kesimi için adil ve eşit bir hukuk düzeninin tesisi, yargının tamamen bağımsız olması ve hukukun araçsallaştırılmasının önüne geçilmesi için tüm gücümüzle çalışacağız” diyen Genç, Türkiye’nin aydınlık geleceğinin hukukun üstünlüğü ve demokratik değerler üzerine inşa edilmesinin en temel sorumlulukları olduğunu vurguladı.

Genç: “Laik ve Bilimsel Eğitimden Giderek Uzaklaşıldı”

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Grup Başkan Vekili Emre Genç, Odunpazarı Belediye Meclisi 2024 yılı Eylül ayı olağan meclis toplantısı 15’inci birleşim 1’inci oturumunda yaptığı konuşmada 22 yıllık iktidarında AKP’nin eğitim konusunda oldukça yetersiz kaldığına dikkat çekti. 22 yıllık AKP dönemi iktidarının genel olarak Cumhuriyetle ve onun ulusal egemenlik anlayışıyla savaş halinde geçtiğini dile getiren Genç, laik ve bilimsel eğitimden giderek uzaklaşıldığını kaydetti. Eğitimin dinselleştirildiğine dikkat çeken Genç, tüm kademelerde eğitimin her geçen gün daha kötüye gittiğini söyledi. EĞİTİM PROGRAMI OLMAKTAN ÖTE İKTİDARIN ÇAĞDIŞI EĞİTİM MANİFESTOSU! AKP’nin eğitim konusunda umut vadetmediğini vurgulayan Genç, okul öncesi ve birinci sınıf öğrencileri için 2024-2025 eğitim-öğretim yılının başladığını belirtti. Gelecek hafta tüm öğrencilerin okula dönmüş olacaklarını kaydeden Genç, eğitimin tüm kademelerinde eğitimde yaşanan sorunlardan Öğretmenlik Meslek Kanunu ve MESEM’e kadar birçok konuda açıklamada bulundu. “Bu yıl 1., 5. ve 9. sınıf öğrencilerimiz ve öğretmenlerimiz bir eğitim programı olmaktan öte iktidarın çağdışı eğitim manifestosu olma niteliğini taşıyan, Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli ile döneme başlıyorlar” diyen Genç, sözlerine şu cümlelerle devam etti: “İhtiyaç analizi ve pilot çalışması yapılmamış, hazırlanma ve onaylanma süreci katılımcı ve şeffaf yürütülmemiş, kaynakçası, bilimsel dayanakları ve yazarları belli olmayan, tüm uzmanların karşı çıkmasına rağmen onaylanan bu modele karşı Cumhuriyet Halk Partisi olarak idari işlemin iptali ve yürütmenin durdurulması talebiyle Danıştayda dava açtık. Öğrencilerimizin ve öğretmenlerimizin vakti ve emeği AKP'nin siyasi hırsları nedeniyle daha fazla ziyan edilmeden bir an önce eski programlara dönüleceğini umuyoruz.” AMAÇ ÖĞRETMENLERİN DİPLOMASINI ÇALMAK Bir yandan AKP iktidarının eğitimde yarattığı tahribatla mücadele etmeye çalışan öğretmenlerin diğer yandan da kendi haklarına yapılan bir saldırıyla karşı karşıya olduğuna dikkat çeken Genç, “Öğretmenlik Mesleği Kanunu Teklifi geçtiğimiz dönem meclise sunulmuş, partimizin milletvekillerinin gösterdiği başarılı muhalefet sonucunda görüşmeler Ekim ayına ertelenmiştir. Teklif öğretmenlik mesleğini düzenleyecek nitelikte değildir; yalnızca atama bekleyen öğretmenleri elemek için hazırlanmıştır. Öğretmenlerin hakları tanımlanmamış, diğer eğitim çalışanlarıyla ilgili bir düzenleme yapılmamış, özel sektörde çalışan öğretmenlere yer verilmemiş, basamaklandırma sistemine çözüm sunulmamıştır. Amaç öğretmenlik mesleğinin itibarını yükseltmek, öğretmenlerimizin ve eğitim bileşenlerinin haklarını tanımlamak değil; öğretmenlerin diplomasını çalmaktır” dedi. KAMUSAL, PARASIZ VE EŞİT EĞİTİM BİTİRİLDİ Bu yıl okulların öğretmen ataması yapılmadan açıldığına dikkat çeken Genç, Danıştaya açılan davayı bahane gösteren Bakanlığın mülakat sonuçlarını açıklamayarak ve öğretmenlerin atamasını gerçekleştirmeyerek, yalnızca öğretmenleri değil, öğrencileri de mağdur ettiğini söyledi. Genç, öğretmen açığının ise ücretli öğretmenlik adı altındaki emek sömürüsüyle kapatılmaya çalışıldığını kaydetti. Okulların durumunun da içler acısı olduğunun belirten Genç, 22 yıllık AKP iktidarının okullarında çocuklara bir öğün yemek veremediği gibi bir bardak temiz içme suyu bile sağlayamadığına dikkat çekti. AKP iktidarının eğitim sistemini getirdiği noktada nitelikli eğitimin her çocuk için bir hak olmak yerine ailesinin imkanları el veren çocukların erişebildiği bir imtiyaz haline geldiğini vurgulayan Genç, “Kamusal, parasız ve eşit eğitim bitirilmiş, devlet okulları ailelerden alınan katkı payları sayesinde ayakta kalmaya çalışan özel okullara dönüşmüştür. Devlet yalnızca okulun binasını sağlayan, öğretmen maaşlarını veren, elektrik, su ve yakacak masrafını karşılayan konumdadır. Ailelerin katkı payı veremediği, yoksul bölgelerdeki okullarımız ve çocuklarımız, güvensiz, sağlıksız ve hijyenden yoksun okul binalarında eğitim almak zorunda bırakılmıştır. AKP iktidarında eğitim piyasalaşmış, özel okullar AKP tarafından sistematik şekilde desteklenmiştir” diye konuştu. ÇOCUKLAR DEVLET ELİYLE UCUZ VE GÜVENCESİZ İŞGÜCÜ OLARAK KULLANILIYOR Uygulanan sınav sistemlerinin, kamu okullarında yaşanan nitelik kaybının ve eğitimde dinselleşmenin sonucunda, çocuklarının nitelikli, bilimsel ve laik eğitim almasını isteyen velilerin çareyi özel okullarda bulduğunu belirten Genç, devlet okullarının toplumun en yoksul ve çaresiz kesimlerinin çocuklarının AKP'nin eğitim politikalarına dolaysız maruz kaldığı mekanlara dönüştüğünü söyledi. Mesleki ve teknik eğitim kurumlarının sosyoekonomik olarak dezavantajlı kesimlerden gelen akademik başarısı düşük öğrencilerin tercih ettiği okullar haline geldiğini dile getiren Genç, ''4 gün işe 1 gün okula'' diye yoksul ailelerin çocuklarına tek alternatif haline getirilen MESEM'lerin çocukları devlet eliyle ucuz ve güvencesiz işgücü olarak kullanıldığı vurguladı. MESEM’lerin ise çocukların yaralandığı ve öldüğü bir projeye dönüştüğünü vurgulayan Genç, “İSİG meclisi verilerine göre, 2024 yılının ilk 7 ayında MESEM programı kapsamında 9 çocuk iş cinayetlerinde hayatını kaybetmiştir” dedi.

#Emre Genç

Yargı Bağımsızlığı Korunmalı, Siyasi Müdahalenin Önüne Geçilmelidir

ADD Eskişehir Şubesi Dayanışma Yemeğinde Bir Araya Geldi

Odunpazarı Belediyesi Ata’sını Unutmadı

Adalet Bir Baskı Aracına Dönüştürülmemelidir

Genç: “Laik ve Bilimsel Eğitimden Giderek Uzaklaşıldı”