SON DAKİKA
Hava Durumu

#İyi̇ Parti

Porsuk Haber Ajansı - İyi̇ Parti haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, İyi̇ Parti haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Adaleti Yerle Bir Edenler, Adalete Saygı Gösterilmesini İstiyor Haber

Adaleti Yerle Bir Edenler, Adalete Saygı Gösterilmesini İstiyor

İYİ Parti Eskişehir İl Başkanı Serdar Ulucan ülke gündemi ve son günlerde yaşanan olaylara ilişkin bir basın toplantısı düzenledi. İYİ Parti Eskişehir İl Başkanlığında düzenlenen basın toplantısında konuşan İl Başkanı Ulucan şu ifadeleri kullandı; "Değerli Eskişehirliler, kıymetli dava arkadaşlarım ve basınımızın güzide temsilcileri Ülke olarak ileriki günlerimizde çok konuşacağımız tarihi bir süreçten geçmektedir. Tarihin en ağır ekonomik krizini yaşanan ülkemizde Türkiye Cumhuriyeti devletini yönetenler, emeklinin durumunu düzeltmek, işçinin yüzünü güldürmek, işsizlere iş bulmak, Milletin efendisi köylümüzün tarım ve hayvancılık üzerine çalışmalarını desteklemek ve bu gibi durumlarda ki yanlışlıkları düzeltmek yerine, kendi taht ve saraylarını kurtarma yoluna gitmişlerdir. İktidar sahipleri tahtını korumak için bir yandan bölücü teröristlerle pazarlık masalarında buluşmakta,bir yandan da bu durumlara tepki gösteren muhalefeti  tutuklamaya başlamıştır. İki ay önce bir siyasi parti liderini sebep göstermeden,Silivri zindanlarına tutsak eden Saray zihniyeti,şimdi de milletin oylarıyla seçilmiş,İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanını Silivri zindanlarına atmıştır. Adaleti yerle bir edenler, şimdi adalete saygı gösterilmesini istemektedir. Biz İYİ Parti olarak elbette adalete saygı duyuyoruz. Ama bizin saygı duyduğumuz adalet Hazreti Ömer’in adaletidir, Saray’ın keyfi ve sözde olan adaleti değil. “Devletin dini madem adalettir, bu ülkeyi yönettiğini zannedenlere bu mübarek ayda sesleniyorum; adaletle hükmedin, adaletle yönetin; aksi takdirde hem ülkemize hem de inançlarınıza ihanet ederseniz….” Yaşadığımız süreç, her haliyle AKP’nin fetö terör örgütüyle iş birliği içerisinde yürüttüğü Ergenekon ve balyoz  süreçlerini hatırlatmaktadır. Yine keyfi tutuklamalar, yine ne olduğu belli olmayan  gizli tanıklarla karşı karşıyayız. Bu ülkede PKK’lı bir teröristin gizli tanıklığıyla, dönemin Genel Kurmay Başkanının Silivri zindanlarına atıldığı hala hafızalarımızda yerini korumaktadır.o günleri aratmayan Şimdi yine benzer bir tiyatroyla karşı karşıyayız. Değerli Eskişehirliler Anayasamızın 24’üncü maddesine göre Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı  olan Herkes, önceden izin almadan, silahsız, saldırısız toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkına sahiptir. Ancak yine geçmişten, özellikle de gezi olaylarından hatırlıyoruzki, barışçıl bir şekilde başlayan gösteriler kontrolden çıkabilmekte yerini bölücü, provokatif mihrakların eline bırakmaktadır. O günleri yine aziz Türk milleti olarak hep birlikte yaşadık, bugün ise geçmişimizden tecrübe alarak bu ceberut iktidara karşı gösterilen protestolarda kanun ve hukuk çerçevesinde gerçekleştirmemiz yarınlarımız için çok önemlidir. Halkı sokağa davet edenler, toplumsal gösterilerin kontrolden çıkması durumunda sorumluluğun da sahibi olacaklarını unutmasınlar. Bizler hukuku ve adaleti üstün sayarak Türkiye’de sokakların ateşe verilmesini, dükkanların yağmalanmasını ve polisimize saldırılmasını görmek istemiyoruz. Barışçı gösterilere elbette itirazımız yok, ancak bu gösterilerin kontrolden çıkma ihtimalini de unutmamak gerekiyor. Değerli dava arkadaşlarım; Peki şimdi ne olacak? İktidarda kalmak için Milli İradeyi bile hiçe sayan bu zihniyet, muhtemelen durmayacaktır. Sırada partilerin kapatılması, milletvekillerinin hapse atılması  sivil toplum kuruluşları,hatta özel şirketlere kayyum atanması gibi olaylarla önümüzdeki günlerde karşılaşabiliriz. Muhtemeldir ki  Eskişehir’deki belediyelere de kayyum atamak isteyeceklerdir. Önümüzde zorlu bir yol olduğunu unutmayalım. Hem ekonomide,hem de siyasette Türk Milletini daha kötü günlerin beklediğini gözlemleyebiliyoruz. Türk milleti olarak bu metanetli günlerden omuz omuza tek yürek olarak devletimizin ilkelerine bağlı kalarak, sabrımızla ve aklımızla aşacağız. Muhtaç olduğumuz kudret, damarlarımızdaki asil kanda mevcuttur. İYİ Parti olarak korkmuyoruz İYİ Parti olarak Boyun eğmiyoruz İYİ Parti Olarak itaat etmiyoruz. Biz inanıyoruz ki demokrasinin mihenk taşı olan sandık önümüze geldiğinde,  İYİ oynayanların değil, İYİ olanların kazanacağı günleri şimdiden görebiliyoruz."

Milletin Derdi Seçim Değil Geçimdir! Haber

Milletin Derdi Seçim Değil Geçimdir!

İYİ Parti Tepebaşı İlçe Başkanlığı tarafından düzenlenen basın toplantısında ülke ve şehir gündemlerine ilişkin değerlendirmelerde bulunuldu. İYİ Parti Tepebaşı İlçe Başkanı Kani Ülkümen tarafından İlçe Binasında gerçekleştirilen basın toplantısında şu ifadelere yer verildi; "Değerli dava arkadaşlarım, kıymetli basın mensupları; Öğreniyoruz ki Merkez Bankası 500 liralık yeni banknotlar basacakmış. Bu kadar yüksek enflasyonun olduğu bir ortamda değil 500, 1.000 liralık banknotun basılması bile bizi şaşırtmaz. Burada AKP hükümetinin yapması gereken şey 200 liralık en büyük banknotu 500 lirayı çıkarmak değildir. Hükümetin yapması gereken asıl şey asgari ücretlinin, emeklinin ve memurun maaşını yükseltmektir. AKP zihniyeti bir yandan kendilerine yeni saraylar yaparken, bir yandan da dar gelirlinin iyice fakirleşmesine neden oluyor. Bugün ortalama bir Türk vatandaşı için ayda 1 kilo kıyma almak hayal olmuştur. Ama İstanbul Boğazı’nda zevkusefa süren yandaş müteahhitler, Londra’da mahalle satın almakta. İktidar sahipleri uçak filolarına yenilerini eklemektedir. Millet açtır, ama yöneticiler akıl almayacak kadar zenginleşmektedir. Genel Başkanımız Müsavat Dervişoğlu’nun da dediği gibi emekli maaşlarına derhal zam yapılmalı, asgari ücret iyileştirilmelidir. Değerli dava arkadaşlarım, kıymetli basın mensupları; Hükümet açık açık zam yapmaktan utanmış olacak ki, gizli zamlar yapmak peşinde. Türlü kurnazlıklar yaparak elektrik faturalarımızı yükseltiyorlar. Bu aydan itibaren vatandaşlarımız en az yüzde 50 fazladan elektrik faturası ödeyecek. Çünkü yeni bir tarife oyunu tezgahlıyorlar. Güya elektrik tasarrufunu artırmak için az elektrik kullanandan az para, çok elektrik kullanan hanelerden ise çok para alacaklar. Ancak bunun kocaman bir yalan olduğu, önümüzdeki ay gelecek olan faturalarda belli olacak. Çünkü vatandaşımız bırakın tasarruf etmeyi, ağzıyla kuş tutsa zamlı tarifeden elektrik faturasını ödeyecek. Ama bu yaptıkları zulmün adı da zam olmayacak. Kıymetli dava arkadaşlarım ve değerli basın mensupları; İktidar millete zulüm ederken, ana muhalefet ne yapıyor? Ortada bir erken seçim olmamasına karşın, muhalefet milletin ekonomik dertlerini bırakıyor ve Cumhurbaşkanı adaylarının kim olacağını tartışıyor. Üstelik ortaya koyacakları cumhurbaşkanı adayı, sanki bütün muhalefetin adayıymış gibi algı yaratıyorlar. Nasıl ki iktidar memleketi değil algıyı yönetiyor, aynı şekilde ana muhalefet de kendi algısını üretme peşinde. Ekonominin dışında oluşturulan gündemlerin tamamı sahte gündemdir. Hem iktidar partisini hem de ana muhalefet partisini ülkenin gerçek gündemini konuşmaya davet ediyoruz. Milletin derdi seçim değil, geçimdir! Değerli basın mensupları katılımlarınızdan dolayı teşekkür eder, bu vesileyle idrak ettiğimiz Berat Kandili’nin ülkemize ve tüm insanlığa hayırlar getirmesini temenni ederiz."

Eskişehir Lobisinin Gönüllü Temsilcisi Olacağım Haber

Eskişehir Lobisinin Gönüllü Temsilcisi Olacağım

İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu partisinin Genişletilmiş İl Divan Toplantısına katılmak üzere Eskişehir'e geldi. Eskişehir ziyaretine Eskişehir Hava Şehitliğini ziyaret ederek başlayan Genel Başkan Dervişoğlu şehit mezarlarını tek tek gezerek karanfil bıraktı ve şehit yakınları ile buluştu. Dervişoğlu; "Eskişehir'de Hava Şehitliğinden, Hudutsuz göklerin çelik kanatlı korkusuz kartallarının huzurunda bir kere daha söz veriyoruz ki; İstiklalimiz ve istikbalimiz için canından geçen tüm kahramanlarımızın emanetlerini başımızın üzerinde taşıyacak, tüm değerlerini koruyacağız. Ruhları şad, mekânları cennet olsun." dedi. Hava Şehitliği ziyaretinin ardından Hasan Polatkan Kültür Merkezi’nde Genişletilmiş İl Divan Toplantısına katılmak üzere gelen Dervişoğlu "Derviş Baba" sloganlarıyla karşılandı. Yoğun bir katılımla gerçekleşen İl Divan Toplantısına Genel Merkez Yöneticileri, Milletvekilleri, İl ve İlçe Başkanları, İl ve İlçe Yöneticileri ve partililer katılım sağladı. Eskişehir'i çok özlediğini ifade eden Dervişoğlu ülke gündemlerine ilişkin değerlendirmelerde bulunurken sık sık kendisine yöneltilen sorularada yanıt verdi. Ortada seçim olmamasına rağmen Cumhurbaşkanlığı seçimi ve adaylıklarının konuşulduğunu ifade eden Dervişoğlu tüm ülkeyi karış karış gezerek ülkenin gerçek gündemlerini ve ekonomiyi, geçim derdini vatandaşlara anlatmak için yollarda olduklarını söyledi. Partisine yönelik operasyonlarla ilgili konuşan Dervişoğlu; "İYİ Parti'yi hangi sarmala alırlarsa alsınlar; örs kimin elinde, demir kimin elinde, çekiç kimin elinde olursa olsun; Türk milletinin cevher-i aslisinden aldığımız güç ve ilhamla, yeniden Ergenekon’dan çıkış planını yaşama geçirme kararlılığımızla yolculuğumuzu sürdürüyoruz." dedi. İl Divan Toplantısının ardından Eskişehir Ekonomi Toplantısına katılan Dervişoğlu Eskişehir Sanayi Odası, Eskişehir Ticaret Odası, Eskişehir Ticaret Borsası, Eskişehir Esnaf ve Sanatkârlar Odaları Birliği ve Eskişehir Ziraat Odası temsilcileriyle bölgenin sorunlarına dair değerlendirmelerde bulundu. Sürekli gündeme getirilen Ankara’da ki Eskişehir lobisinin gönüllü temsilcisi olacağını ve problemlerin çözümü noktasında üzerine düşen sorumluluğu yerine getireceğini ifade eden Genel Başkan Dervişoğlu başta İl Başkanı Serdar Ulucan, GİK Üyesi Melih Aydın, İlçe Başkanları ve emeği geçenlere teşekkür etti.

Prof. Dr. Kürşad Zorlu İYİ Parti'den İstifa Etti Haber

Prof. Dr. Kürşad Zorlu İYİ Parti'den İstifa Etti

İYİ Parti Ankara Milletvekili ve eski Parti Sözcüsü Prof. Dr. Kürşad Zorlu yaptığı açıklama ile partisinden istifa ettiğini açıkladı.  Milletvekili Prof. Dr. Zorlu sosyal medya hesaplarından yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi; "Veda Vakti… Aziz Milletimin yüksek dikkatine;  Kadim değerlerimize olan sadakatimle ve “Söz konusu vatansa, gerisi teferruattır” düsturuyla bugüne kadar siyaseti yalnızca bir görev değil, milletimizin aydınlık geleceği için bir sorumluluk ve hizmet alanı olarak gördüm. Bu hedef ve şuurla, davete icabet ederek, 19 Kasım 2022 tarihinde İYİ Parti ailesine katıldım. Partimin bana verdiği görevleri, zorlu bir siyasi atmosferde yüksek bir gayretle ve kıvançla yürüttüm. Bilindiği üzere, 27 Nisan 2024 tarihinde gerçekleştirdiğimiz 5. Olağanüstü Kurultayla partimiz, rotasının aydınlık olmasını umduğumuz bir değişim yolculuğuna çıkmıştır. Aradan geçen 8 aydan fazla zamanda, milletimin yakama taktığı şerefli vekillik nişanına yakışır bir çaba ortaya koymak adına var gücümle çalıştım. Ancak gelinen noktada, bu umudu geleceğe taşıyacak ortak bir hedef doğrultusunda ilerleme imkanının kaybedildiğini üzülerek görmüş bulunmaktayım.  Bu zorunlu halde vakit, bu ülkenin pusulası daima milletini gösteren bir evladı olarak benim için, yeniden yola revan olma vaktidir. Bugün itibarıyla mensubu olduğum İYİ PARTİ ile olan resmi bağımı noktalamış bulunmaktayım.  Bu çatı altında birlikte mücadele verdiğim dava arkadaşlarıma ve desteğini benden esirgemeyen teşkilatımızın emektar fertlerine yürekten teşekkür ediyorum.  Almış olduğum bu kararın geçmişte ortaya koyduğumuz birliktelik ruhuna zarar vermemesi yahut polemiklere kapı aralamasına izin verilmemesi en büyük temennimdir.  Bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da ülkeme hizmet için azim ve kararlılıkla çalışmaya devam edeceğim.  Sevgi ve saygılarımla."

İYİ Parti Odunpazarı İlçe Başkanlığı 2024 Yılını Değerlendirdi Haber

İYİ Parti Odunpazarı İlçe Başkanlığı 2024 Yılını Değerlendirdi

İYİ Parti Odunpazarı İlçe Başkanlığı tarafından düzenlenen haftalık basın toplantısında 2024 yılı değerlendirildi. İYİ Parti Odunpazarı İlçe Başkanı Gürol Yer yaptığı basın açıklamasında şu ifadelere yer verdi; "İYİ Parti Odunpazarı İlçe Teşkilatı Haftalık Basın açıklamamıza Hoş geldiniz. "2024 Yılını tamamlamak üzereyiz sizler ile süreç içinde öncelik Eskişehir, Odunpazarı ve Hemşehrilerimiz ile konularda, sıkıntılarda, taleplerde ve muhatap çağrılarıyla ilgili defalarca bir araya geldik. Buradan bir özetleme ile bitirmek üzere olduğumuz yılı kısa kısa değerlendirmek istiyoruz. Öncelik olarak siyasal iktidarın yüksek tondan ilk ağızdan sözü olan 2024 Emekliler Yılı tanımlaması ve vaadi çok defalar açıklamalarımızda esas konu oldu. 2024 bitiyor ve tüm söylem ile eylemlerin sonucunda yıl bitmeden emeklilerin bittiğini görüyor, gözlemliyoruz. Uçan bir ekonominin yükseklere çıkarıp bir anda boşluğa bıraktığı Emeklilerimiz 2024 yılının kendi yılları olması sebebiyle 2024 Yılının Kaybedenleri olmuştur. Eskişehir’imizde bizimde bundan 1 yıl önce gündeme getirdiğimiz Bademlik Ormanında yüzlerce ağacın Millet Ormanı yapılacak diye katledilip Eskişehir Orman Müdürlüğü tabiriyle Alandan Uzaklaştırılmasıyla başlayan süreç. Atalan Alpagut Bölgemizde “Türk Milletini çok seven bir adamın” şirketine tahsis edilen alanda aranacak Altın Madeni test tahlil aşamasında yüzlerce ağacın kesilmesi, Son günlerde Ankara Yolunda İmişehir paralelinden başlayıp nedendir bilinmez uzun bir alanda yine yüzlerce ağacın kesilmesi. Ağaç Kesmeyi seven siyasal hareketin bürokrasisinin 2024 Ağaç Katliamı Yılı olmuştur. Her gün sokaktayız Köprübaşında, Hamamyolu’nda, Doktorlar Caddesinde SMA’lı çocuklarımız için açılan stand, düzenlenen kermes ve yürek yakan ebeveyn çığlıklarını duymayanlar ve evlatlarının gözlerinin önünde eriyip gitmelerinin verdiği acıyla sebep olanlar sayesinde 2024 SMA Hastası Çocuklarımız İçin Sahipsizlik Yılı olmuştur. Her gün yada gün aşırı kazalarının olduğu 90 km’lik Seyitgazi Yoluna kurulan ve 2 Kamyon ile 1 Kepçenin olduğu yol yapım şantiyesi Eskişehir için 2024 Yılının Yatırımı olmuştur. Denetlenmeyen, denetlenemeyen, umursanmayan, üzerine hiç çalışılmayan hem şehir içi hem şehir kenarı güzergahlarına hiçbir şey yapılmamasından dolayı 2024 Yılı Trafiği İşlemeyen Şehir Eskişehir olmuştur. Dönem başı öğrenci velilerinden Deli Dumrul usulüyle alınan astronomik kayıt paraları, devamında yaşanılan hijyen ve çözülemeyen yardımcı personel sorunu sebepleri ve bu durumlara gıkı dahi çıkmayan, ortalarda görünmeyen Müdürü ile Eskişehir Milli Eğitimi 2024 Yılının Kurumu olmaya rakipsiz olarak hak kazanmıştır. Mülakatlarda hakkı yenen, ihtiyaç olmasına rağmen atanmayan Sağlıkçı ve Öğretmen adaylarımız ise 2024 Yılının Mağdurları olmuşlardır. Yılan hikayesinin ötesinde bir hikayeye dönen Kurtuluş Kapalı Pazar yeri esnaflarının hak sahipliği durumu ve devamında kendilerine tahsis edilen İmarsokak pazarındaki yaşadıkları mağduriyetler ve seslerini duymayan muhatap belediyeler sebebiyle Pazarcı Esnafımız 2024 Yılının Esnafları olmuşlardır. Üyeleri günlük ekonomik şartlar ve ağır, haksız uygulamalar altında yanıp tutuşurken, çaresizliği yaşarken alakasız konularda açıklama yapıp, Siyaset ve Siyasetçi kovalayan, Siyasi rozet peşinde gezen Esnaf Temsilcileri 2024 Yılının En Tezat Sivil Toplumcusu olmuşlardır. Devamında Türk Ordusunun temel taşı Astsubaylarımızın Emeklilik haklarını aramalarını, Terörle mücadelede yaralanıp Gazi Sayılamayan Kahramanlarımızı, Emeklilikte 1 gün ile 17-20 Yıl kaybeden Emeklilikte Adalet arayan Emekçileri,  Sendikal haklarını savundukları için işten atılan, Siyasi İktidarın Emniyet müdürüyle, Müftüsüyle üzerlerine gitmesine rağmen mücadele ve onurlu duruşlarında taviz vermeyen Polonez işçilerini 2024 Yılının Mücadelesi kabul ediyoruz ve buradan Eskişehir’den Odunpazarı’nda saygı ile, muhabbet ile tüm kutsal emek ve çevre, insan hakkı mücadelelerini selamlıyoruz. Mezuniyetlerini kutlarken geleneksel ritüellerini yapan ama siyasi sebeplerle Askerlikten ihraç ile karşı karşıya kalan Gazi Mustafa Kemalin Evlatları Teğmenlerimiz 2024 Yılının Kahramanlarıdır diyoruz. Değerli Arkadaşlar bu saydıklarımız sürecin bir kesitinin özetidir. Dün nasılsa, Bugün nasılsa, Yarında aynısı olacak. Olumluluklar, olumsuzluklar yaşanacak biz İYİ’ler olarak her mücadelede, her hak aramasında, her doğruyu dillendirip yanlış ile yalanı ve talanı eleştirmede olacağız. Bir milim geri adım atmadan, baş eğmeden, susmadan ve samimiyetle yüreğimizle her süreçte bulunacağız diyoruz. Büyük Türk Milletine, Hemşehrilerimize güzel bir yıl ve bu yılda sağlık, bereket, gönül huzuru temenni ediyoruz. Sizleri de aynı duygularla selamlıyor, Katılımıza teşekkür ediyoruz."

İYİ Partimizin Güneşini Yükseltmeye Devam Edeceğiz! Haber

İYİ Partimizin Güneşini Yükseltmeye Devam Edeceğiz!

İYİ Parti Eskişehir İl Başkanlığı tarafından partinin kuruluşunun 7.yılı dolayısıyla Valilik Meydanı’nda bir tören düzenlendi. Valilik Meydanı’nda düzenlenen törene İl Başkanı Serdar Ulucan, İlçe Başkanları, İl ve İlçe Yöneticileri, önceki dönem Milletvekili Arslan Kabukcuoğlu ve partililer katılım sağladı.  Saygı duruşu ve İstiklal Marşı okunmasının ardından Atatürk anıtına çelenk sunan İl Başkanı Serdar Ulucan yaptığı konuşmada şu ifadelere yer verdi; "Değerli dava arkadaşlarım, basınımızın güzide temsilcileri ve aziz Eskişehirliler; Bu toprakları bize vatan kılan ve bu uğurda canlarından vazgeçen bütün şehitlerimizi saygı, rahmet ve minnetle anıyoruz... Biz İYİ Parti olarak; tarihe karşı sorumluluğumuzu yerine getiriyoruz: 25 Ekim 2017’de yok olan adalet düzenine ve kaybolan demokrasiyi tekrar tahsis edebilmek adına, binlerce vatanperver ile bir araya gelerek kurduğumuz İYİ Parti’miz, bugün yedinci yılını doldurdu. Bundan 7 sene önce kurduğumuz İYİ Partimiz, öyle görüldüğü gibi rahat ve kolay bir şekilde kurulmadı. Bilakis akıllara durgunluk veren imkansızlıklar, engellemeler ve yasaklamalarla kuruldu. Bizler dört bir yandan sıkıştırılan, cendereye alınan aziz milletimiz için bir umut ve bir çıkış yolu olmak için bu kutlu yola çıktık. Biz Türkiye’nin milliyetçi, kalkınmacı, özgürlükçü,demokrat bir alternatife sahip olması için yola çıktık. Biz devletimize ve milletimize dört bir yandan saldıran dahili ve harici düşmanlara karşı göğsümüzü siper etmek için yola çıktık. Vatan vazifesine atılmak için, içinde bulunduğumuz vaziyetin imkan ve şeraitlerini hiç düşünmedik. Muhtaç olduğumuz kudretin, damarlarımızda akan asil kanda olduğunu bilerek bu kutlu yola çıktık. Yüce Allah’a vatan ve milletimize olan sadakatimizden gayrı hiçbir şeyimiz olmadan yola çıktık. Biz İYİ Partililer Cumhuriyetimizin yeni yüzyılında vatan ve millet davasında mücadele eden neferler olmaya devam ediyoruz. Çünkü bizler Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün askerleriyiz! Milletimizin geleceğine kem gözlerini dikenlere karşı bugüne kadar nasıl hep kararlı ve dik durduysak bundan sonra da aynı şekilde durmaya devam edeceğiz. 7 yıldır ülkemizde kalkınmanın, hürriyetin, milli güvenliğin, huzurun ve adaletin tesisi için verdiğimiz mücadeleyi, bundan sonra da yorulmadan devam ettireceğiz. 7 yıldır nice iftiralara uğradık. Akıl almaz komplolarla mücadele ettik. İYİ Parti’nin kapanacağı, tabela partisi olacağı safsatalarına da  güldük geçtik. Hedeflerimiz doğrultusunda bugüne kadar nasıl azim ve gayret ile çalıştıysak, bundan sonra da aynı azim ve gayretle çalışacağımızdan kimsenin şüphesi olmasın. Önemli olan vatanseverlik paydasında birleşebilmek, ortak hareket edebilmektir ve biz milletimiz ile bu paydada buluşmayı başardık. Kurulduğumuz günden bugüne her türlü engellemelere rağmen verdiğimiz mücadelenin haklı gururunu yaşıyoruz. Bütün engelleri aştık ve partimiz bugün hiç olmadığı kadar kuvvetli bir hale geldi. Ve işte şu anda karşınızda İYİ ler ailesi olarak  dimdik ayakta duruyoruz. İYİ Partimizin güneşini göğe yükseltmeye devam edeceğiz! Son nefesimize kadar HÜRRİYET ADALET VE EŞİTLİK demeye devam edeceğiz. Türk Milleti diyeceğiz, böldürtmeyeceğiz! Türk Bayrağı diyeceğiz, indirtmeyeceğiz! Türk Vatanı diyeceğiz, eksiltmeyeceğiz! Cumhuriyeti kaim, devleti daim eyleyeceğiz! Varlığımız Türk varlığına armağan olsun. Ne mutlu Türk'üm diyene!" 

AK Parti Hükümetlerinin Yarattığı Ahlaksızlığın Mayalanmış Hali Haber

AK Parti Hükümetlerinin Yarattığı Ahlaksızlığın Mayalanmış Hali

İYİ Parti 27.Dönem Milletvekili Dr.Arslan Kabukcuoğlu İYİ Parti İl Başkanlığında düzenlediği basın toplantısında yenidoğan çetesi skandalına ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Kabukcuoğlu'nun basın toplantısında İl Başkanı Serdar Ulucan, Kadın Politikaları Başkanı Leyla Çam ve İl Yöneticileride katılım sağladı. Kabukcuoğlu yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi. ''Konu bir şikayet üzerine İstanbul Sağlık Müdürlüğü - Emniyet Müdürlüğünce takibe alınmış bir ahlaksızlık zirvesidir. Zanlılar takibe alınıyor. Cumhuriyet Savcılığı tahkikatı başlatıyor.14 özel hastanede 47 şüpheliden 22 si tutuklanıyor.SGK’nın zararının milyarlarca tl olduğu tahmin ediliyor. Kaybedilen canlarımızın sayısı ya bilinmiyor ya da dehşetten ağızlarına alamıyorlar. Olaydan sonra Sağlık Bakanlığında bir genel müdür görevden alınıyor. Özel hastanelerle ilgili bir siyasi parti İstanbul Büyükşehir Belediye Meclis Üyesi partisinden istifa ediyor. Ülkemiz maalesef hepimizi derinden üzen bir sağlık skandalı ile çalkalanıyor. Bebeklerin canlarının bir böcek kadar önemsenmediği tapeleri okuyoruz. Öyle ki konunun faillerinin telefon konuşma tapelerinde “sen hastayı akşama kadar yaşat, alacağımız para ile eğleniriz” tarzında insanı ürperten insanlıktan aciz konuşmaları okuyoruz. Devlet ricaliyle o kadar içli dışlı olmuşlar ki, normal vatandaşı 100 m yaklaştırmazlar iken, onlarla içli dışlı. Kimler mi? Kimi ararsanız. TBMM Başkanı mı, MİT Başkanı mı, eski  Cumhurbaşkanı Yardımcısı mı,eski İçişleri Bakanları mı, siyasi parti kurmayı mı, eski cumhurbaşkanı mı, beğen bendiğini herkesle içli dışlı olsun.  Sonra da bu kişiler hangi cesaretle sahte MİT tanıtım kartı taşıyor diye hayret ediyoruz.Devlet ricali ne karşılığı bu samimiyeti sağlıyorsa bu adam, Cumhuriyet Savcısını makamında tehdit etme küstahlığını gösterebiliyor. Veya görevi adalet dağıtma olan sözüm ona bir avukat soruşturmayı yapan Cumhuriyet Savcısına “bazı tutukluları serbest bırakmazsa suikast düzenleneceği, ailesinin zarar göreceği” tehdidinde bulunabiliyor. Sistemin çalışma tarzı şöyle olmuş: Yenidoğan çetesi 14 hastaneyi suça karıştırmıştır. Yenidoğan yoğun bakıma yatırmayı istedikleri hastayı, yatması gerekir/gerekmez, ona bakmadan, 112 acil servise telefon edip ambulans istiyorlar. 112 acil birim görevlileri belli bir sırayla hasta götürmeleri gerekirken, çetenin istediği hastaneye hasta götürüyorlar. Birinci etap tamamlanıyor.Yatmadan önce veya sonra hasta yakınından ek ücret alıyorlar.SGK kurallarına göre yoğun bakımlar tamamen ücretsizdir. Bir sonraki etapta “yapmadığın tedavileri yapmış göstermek, vermediğin ilaçları vermiş göstermek, yapmadığın müdaheleleri yapmış göstermek”  çete için vaka-i adiyeden. Bir sonraki etapta, insan düşünmek istemiyor ama bebeğin hayatına son vermek de var. Sektörden gelen birisi olarak söylüyorum, bahsettiğim sistem benim için ütopik. Mutlaka bir kadamede patlak verir, bu kadar düzgün çalışamaz. Yolsuzluğa ilgililerin sessiz/ilgisiz kalmaları muhtemeldir. Öylesine azgın bir çeteyle karşı karşıyayız ki insan hayatından böcek hayatı gibi bahsediliyor, İlin adalet yetkilisini telefonla/makamında tehdit etme küstahlığını gösteriyorlar. Bu kadar organize, bu kadar azgın çeteden yetkililer geç haberdar olduklarını söyleyeceklerse,  İlin valisinden, hizmetlisine herkes vicdan muhasebesi yapmak zorunda kalır. Bir bireyin sağlığı, hatta canı rant konusu olabilir mi? Bu hükümet maalesef işleri bu hale getirdi herşey kazanç kapısı(!) oldu.Hükümet vatandaşın oyu hariç herşeyi özelleştirmek istiyor, sağlık sistemini de belli oranda özelleştirdi. Şehir hastaneleri algısı altında, sağlık hizmetleri başlangıcın çok gerisine düşmüştür. Polikliniklerde uzayıp giden hasta kuyrukları, görüntüleme merkezleri önünde, ameliyathane önünde uzayıp giden hasta kuyrukları sözlerimin delilidir.  Vatandaşın sağlık giderleri içinde kişi başı sağlık harcaması 2022 de TÜİK verilerine göre 7141 TL’ye yükselmiştir. Bu para gözü milletin cebinde olanlar için iyi bir rantiyedir. Skandal son mu? Keşke öyle olsa.Yaşadığımız , AK Parti hükümetlerinin yarattığı ahlaksızlığın mayalanmış bir hali. Ahlaksızlık bu kadar kolay mı? Rüşvet, adam kayırma, ballı ihaleler, yakınlarına yandaşlarına sürekli iltimas haya duygusunu ortadan kaldırmıştır. Ahlaksızlık “kolaylaşmıştır.” Yenidoğan skandalında belli kesim sağlık personeli ile emniyet ve adli kesim görevini yapmıştır. Onlara çok teşekkür ederiz. Konunun, yaptığı uygulamalarla en büyük sorumlusu hükümettir. Bu skandal bir hükümeti  kolayca iktidardan düşürür. Sayın Sağlık Bakanı bizzat siyasi sorumlusudur. Kömür ocağı yangınında, kömür ocağını su basmasında, İliç maden faciasında, sel basmalarında,imar aflarında, öğrencilerin sabah okula aç gelmelerinde, trenini raydan çıkmasında, trenlerin çarpışmasında , ilgili bakanlar pişkinlikle işlerine devam ettiler. Hatanı kabul edeceksin: Çünki bakanlığında, en alt seviyede çalışan personelin, vatandaş karşısında kefili bakandır. Bakanlığın verdiği  en küçük hizmet neyse onun vatandaşa karşı kefili bakandır. Bu mantık yerleşmediği sürece, en tepedeki amir hatayı iliklerinde hissetmedikçe, bu aksaklıklar maalesef devam eder gider ve bizler üzülüp dururuz, zaten yıllarca da başka birşey yapmıyoruz. Kenar-ı Diclede bir kurt aşırırsa koyunu Gelir adl-i ilahi sorar Ömer’den onu Bu dustur bir asır kadar önce söylenmiş özdeyiştir , fırsat buldukça yeni Türkiye’den bahseden hükümet  özdeyişi herhalde köhne diye dikkate almıyor. İnancı olanlara sesleniyorum, Akif’in vecizesini unutmayınız. Hayatını kaybeden bebeklerimiz oldu ise (Dilerim yargı bize menfi sonuç bildirir) yakınlarına allah sabır versin. İnancımızca o yavrularımızın mekanı cennettir. Sorumlusunun en ağır cezaları almasını dileriz.Namusu ile çalışan sağlık personeline başarılar dileriz. Eskişehir’imizde ki sağlık personelinin tanıklarıyım ,fedakarca çalışıyorlar. Sağlık yöneticilerimizin ve il yöneticilerimizin işleri rast gelsin''

İYİ Parti ''Şiddet ve Şiddetle Mücadele Çalıştayı'' Düzenleyecek Haber

İYİ Parti ''Şiddet ve Şiddetle Mücadele Çalıştayı'' Düzenleyecek

İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Kadın, Aile ve Sosyal Hizmetler Başkanı Kevser Ofluoğlu, İl Kadın Politikaları Başkanı Leyla Çam ve kadın üyelerin katılımıyla son günlerde meydana gelen kadına yönelik şiddet olayları ve kadın cinayetleri ile ilgili bir basın toplantısı düzenlendi.  ''Bugün burada toplanmamızın sebebi, ülkemizde kadınların yaşam hakkını ellerinden alan şiddeti önleyemeyen ve caydırıcı tedbirleri hayata geçiremeyen bir yönetimin acı sonuçlarını paylaşmak ve bu konuda İYİ Parti olarak yapılması gerekenleri vurgulamaktır. Türkiye'de son 10 günde 15 kadın, 2024 yılı boyunca ise 311 kadın katledildi. Daha iki gün önce Gaziantep'te akli dengesi yerinde olmadığı iddia edilen bir erkek, hamile eşini ve dört çocuğunu vahşice katletti. Bu, kabul edilemez bir tablodur. Psikolojik sorunlar, kadına yönelik şiddetin tek sorumlusu gibi gösterilerek hükümetin etkin politikalar üretmemesi asla kabul edilemez. Son yıllarda yargı sistemimiz, kadın cinayetlerinde adaletin sağlanmasında büyük bir zafiyet göstermektedir. Haksız tahrik ve iyi hal indirimleri, cinayetleri adeta teşvik eden bir hal almıştır. Erkek katiller, mahkeme salonlarında mağdurları bir kez daha öldürmektedir. Son dönemde alınan kararlar, bu yargı pratiğinin ülkemizdeki şiddet kültürünü beslediğini açıkça ortaya koymaktadır. Haksız tahrik indirimi uygulanan birkaç örnek vermek gerekirse; 2019 yılında İbrahim Köksal, kendisini aldattığı bahanesiyle Sibel Köksal’ı kabloyla boğarak ve ardından bıçaklayarak öldürdü. Davada İbrahim Köksal’a tahrik indirimi uygulandı ve yalnızca 22 yıl hapis cezası verildi 2020 yılında Sadife Yüzer, "çocuğun kendisinden olmadığı" iddiasıyla kocası tarafından tüfekle vurularak öldürüldü. Haksız tahrik indirimi uygulandı ceza düşürüldü. Yapılan DNA testinde çocuğun kendisinden olduğu belirlendi. 2021 yılında Emine Akgül, boşanma sürecinde ve hakkında uzaklaştırma kararı olan eşi tarafından öldürüldü. Mahkeme katilin evde erkek sesi duyduğunu söylemesini "ağır tahrik" olarak kabul etti ve cezayı indirdi. Türk Ceza Kanunu’nda düzenlenen belirli suçlara ilişkin cezalara uygulanan ‘haksız tahrik’ indiriminin kadına karşı şiddet suçlarının cezalarında uygulanması kaldırılmalıdır. Toplumun bu acı gerçeklere karşı sesini yükseltmesi gerekmektedir. Şiddeti meşrulaştıran, normalleştiren ve caydırıcılığını kaybeden hukuk sistemimizin acilen gözden geçirilmesi ve kadına yönelik şiddetin sona erdirilmesi için toplumsal cinsiyet eşitliğine dayalı köklü bir zihniyet değişikliğine gidilmelidir. Biz İYİ Parti olarak, iki aydır hazırlığını sürdürdüğümüz ve 16/17 kasımda icra edeceğimiz, şiddet alanında konusunun uzmanı akademisyenler, STK başkanları, sosyal hizmet uzmanları, psikologlar, psikolojik danışmanlar ve barolar birliği temsilcisi avukatların katılımı ile “ŞİDDET VE ŞİDDETLE MÜCADELE ÇALIŞTAYI “ düzenleyeceğiz. Bu çalıştayda; disiplinler arası bir yaklaşımla, şiddeti yaratan faktörleri belirleyerek okul öncesi dönemden başlayarak toplumsal değişimi sağlamak ve bu sayede şiddete uzun vadede kalıcı çözüm üretmek, halen toplumda yaşanan şiddeti önlemeye yönelik ivedilikle alınabilecek caydırıcı, önleyici hukuksal tedbirleri ortaya koyarak farkındalık yaratmak ve bilimsel veriler ışığında parti eylem planını oluşturmak hedeflenmiştir. Bir çalıştay bildirgesi ile de elde edilen sonuçlar ilgili kurum/kuruluş ve siyasi partilerle paylaşılacaktır. Bizler şiddete karşı mücadelemizde samimi ve kararlıyız. Kadın cinayetlerinin önlenmesi ve kadınların güvenliğinin sağlanması için faillerin ve süreç içerisinde yer alan kurumların hesap vermesini sağlamalı, kanunlardaki eksiklikler giderilmeli, şiddeti önleyici politikalar derhal hayata geçirilmelidir. Kadına yönelik şiddetin sona erdirilmesi için toplumsal cinsiyet eşitliğini temel alan, caydırıcı ve etkin politikalar vakit kaybetmeksizin belirlenmeli ve uygulanmalıdır. Kadına yönelik ayrımcılığa neden olan, kadına yönelik şiddeti onaylayan, yeniden üreten tüm olumsuz yargıların ve geleneksel tutumların değiştirilmesi amacıyla tüm topluma etki edecek bilinçlendirme, farkındalık ve zihniyet dönüşümü seferberliği başlatılmalıdır. ‘6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun’ etkin bir şekilde uygulanmalı, caydırıcılık ve adil cezalar açısından infaz yasasında gerekli düzenlemeler yapılmalıdır. İYİ Parti olarak, bu acı tabloya karşı durmaya ve kadınlarımızın yaşam hakkını korumak için mücadele etmeye devam edeceğiz. Artık her bir kadının yaşam hakkı güvence altına alınmalı, adalet gerçek anlamda sağlanmalıdır. Kadınların eşit haklara sahip olduğu, özgür ve güvenli bir Türkiye için mücadele etmeye devam edeceğiz. Artık bu ülkenin kadınları yalnız değil. Adaletin sağlanması için tüm kararlılığımızla çalışacağız.''

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.