SON DAKİKA
Hava Durumu

#Orman Yangını

Porsuk Haber Ajansı - Orman Yangını haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Orman Yangını haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Yanan Ormanlarımızın İmara Açılmasına İzin Vermeyeceğiz! Haber

Yanan Ormanlarımızın İmara Açılmasına İzin Vermeyeceğiz!

CHP İzmir Milletvekili Sevda Erdan Kılıç, 15 Ağustos'ta başlayan İzmir yangınlarını inceleyerek, facianın acı bilançosunu açıkladı. Kılıç, "Toplamda 249 yangın olayı yaşandı, yangınlar 27 ilçede 1600 hektar ormanlık alanı etkiledi. Yetiştiricilerin hayvanları telef oldu, üreticilerin meraları kullanılamaz hale geldi. Can kaybı yaşanmadı ancak 78 kişi yangından etkilendi. 43 bina, 45 bağımsız bölgede hasar gerçekleşti" dedi. İzmirlilerin en büyük kaygısının yanan alanların imara açılması olduğunu söyleyen Kılıç, "Bugüne kadar yanan orman alanları peşkeş çekildi; İzmir'de ormanlık alanlarımıza sahip çıkacağız" dedi. Orman Genel Müdürlüğü'nün yangına müdahale konusunda yetersiz kaldığını belirten Kılıç, orman yangınlarının önlenebilmesi için TBMM'de Araştırma Komisyonu kurulmasını önerdi. Cumhuriyet Halk Partisi İzmir Milletvekili Sevda Erdan Kılıç, 15 Ağustos'ta başlayan İzmir yangınlarını yerinde inceledi. Kılıç'ın tespitleri şöyle: 1600 HEKTARLIK ALAN ETKİLENDİ Orman yangınları 15 Ağustos’ta Karşıyaka ilçesi Yamanlar Karatepe mevkiindeki ormanlık alanda başladı. 15 -18 Ağustos tarihleri arasında İzmir’de 249 yangın felaketi yaşandı. Bunların 21’i ormanlık alanda, 132’si ise otluk alanda gerçekleşti. Yangınlar Balçova,  Bayındır, Bayraklı, Bergama, Beydağ, Bornova, Buca, Çeşme, Çiğli, Dikili, Foça, Gaziemir, Karabağlar, Karaburun, Karşıyaka, Kemalpaşa, Kiraz, Konak, Menderes, Menemen, Narlıdere, Ödemiş, Seferihisar, Selçuk, Tire, Torbalı ve Urla olmak üzere toplam 27 ilçede etkisini gösterdi. HAYVANLAR TELEF OLDU, MERALAR KULLANILAMAZ HALE GELDİ Yangın bölgelerinde yaşayan çok sayıda yetiştirici hayvanlarının telef olduğu, üreticiler de meralarının yandığı bilgisini verdi. Bölgede 43 bina 45 bağımsız bölgede ağır, orta ve az hasar tespit edildi. Orman yangınlarında can kaybı yaşanmadı ancak 78 kişi yangından etkilendi. HER FACİANIN ALTINDAN GEDİZ ÇIKIYOR Yangınlara ilişkin yapılan soruşturmada İzmir’in Karşıyaka İlçesindeki yangının piknik nedeniyle, Urla ve Menderes’teki yangınlara kopan elektrik hatlarından çıkan kıvılcımlar nedeniyle gerçekleştiği tespit edildi. Elektrik dağıtım hatlarının on yıl önce özelleştirilmesinden bu yana İzmir ve Manisa’da elektrik dağıtım işini Gediz Elektrik yapmaktadır. Gediz Elektrik’in ismi İzmir Konak’ta açıkta bırakılan elektrik kabloları nedeniyle iki kişinin yaşamını yitirdiği olayda da gündeme gelmişti. Her iki faciada iktidarın özelleştirme politikalarının sonucudur. Bu elektrik şirketinin ismi neden İzmir'deki her faciada önümüze gelmektedir. Bununla ilgili hangi işlemler yapılmıştır? BAKANLIK YETERSİZ KALDI, YEREL YÖNETİMLER KOŞTU İzmir Yamanlar’da gerçekleşen yangın bir orman yangını şeklinde başlamış ama müdahalenin yetersiz kalması nedeniyle yerleşim yerlerine sıçramıştır.  Yangına müdahalenin yetersiz kalması nedeniyle yerel yönetimlerimiz devreye girerek, orman yangınlarına müdahale etmiştir. Ancak iktidar bu müdahaleyi kabul etmemiştir. CHP İzmir Büyükşehir Belediye Başkanımız Cemil Tugay, yangın felaketi sürerken Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı ile bir görüşme gerçekleştirmiş, Bakan’dan “Bu konular teknik konular biz gerekeni yapıyoruz, sizin müdahalenize gerek yok” şeklinde yanıt almıştır. Buna rağmen yerel yönetimlerimiz itfaiye ekipleri başta olmak üzere personel ve araçlarıyla yangınlara müdahale etmiştir. Yangınlara İstanbul, Ankara, Uşak, Balıkesir, Afyon, Bursa, Muğla, Edirne, Burdur ve Denizli olmak üzere toplam 10 ilden 41 araç ve 113 personel destek vermiştir. YANAN ALANLAR NE OLACAK Son yangınlarda 1600 hektar ormanlık alan kül olmuştur. İzmirlilerin en büyük kaygısı yanan alanların imara açılmasıdır. Anayasanın 169. Maddesi yanan orman yerlerinde yeni orman yetiştirilmesini hükmetmektedir. Ancak Türkiye’de yanan ormanların imara açıldığı ve dönüştürüldüğü çok fazla örnek vardır. Yanan orman alanlarına göz diken tesis sahipleri Turizm Teşvik Kanunu ve Orman Kanunundaki boşluklardan göz göre göre yararlandırılmıştır. Orman Kanunu 1956’dan 2003 yılına kadar sadece 15 kez değiştirilirken, AKP iktidarı döneminde Kanun tam 31 kez değiştirilmiştir. Kanun delik deşik edilerek, yanan orman alanlarına tesis yapılması göz yumulmuştur. Anayasa’nın gereği olarak yanan orman yerlerinde yeni orman yetiştirilmesi için yerel yönetimlerimiz hemen devreye girmiştir. 19 Ağustos itibariyle yanan ormanlık alanlarda çalışmalar yapılmıştır. Biz Cumhuriyet Halk Partisi olarak, İzmir’de yok olan ormanlarımızın peşkeş çekilmesine izin vermeyeceğiz, bu olayların takipçisi olacağız. ŞATAFATLA ALINAN FİLO NEREDE  Orman yangınları konusunda Orman Genel Müdürlüğü ana aktördür. 2023 yılı itibariyle Orman Genel Müdürlüğü envanterine orman yangınlarıyla mücadele kapsamında 1 adet Sikorsky T70 tipi yangın söndürme helikopteri, 4 adet air tractor model yangın söndürme uçağı ile 1 adet keşif uçağının alınmasına ilişkin olarak Cumhurbaşkanının da katıldığı büyük bir tören düzenlenmiştir. Burada orman yangınlarına müdahale süresinin 10 dakikaya düşürüleceği ilan edilmiştir. Ancak İzmir’de çıkan yangınlarda yangına müdahalede yetersiz kalındığı için ormanlık alanda çıkan Yamanlar yangını, kısa süre içinde yerleşim alanlarına sıçramıştır. Bu süre içinde “dev filo” olarak adlandırılan filonun nasıl kullanıldığı ve neden yetersiz kaldığı hala soru işaretlerini barındırmaktadır. SAYI ÇOK İSTATİSTİK YOK Orman Genel Müdürlüğü ile gerçekleştirdiğimiz görüşmelerde yangın söndürme filosuna ilişkin olarak 19 Ağustos Pazartesi itibariyle, 2024 yılı içinde yangınlara 105 adet helikopter, 26 adet uçak, 14 adet İHA ile müdahale edildiği bilgisi verilmiştir. Bu araçların bir kısmının OGM’ye ait olduğu, bir kısmının ise diğer kurumlarla işbirliği içinde müdahalede kullanıldığı belirtilmiştir. Buna karşın Orman Genel Müdürlüğü’nün 2024 yılı Performans Programında, orman yangınları ile mücadelede kullanılacak kuruma ait hava aracı sayısı boş bırakılmıştır. Envanterlerde OGM’ye ait uçak gözükmemektedir. Orman Genel Müdürlüğü’nün ihtiyacı olan 9 pilot alımına ilişkin mülakatlar da süren orman yangınları nedeniyle bilinmeyen bir tarihe ertelenmiştir. Burada büyük bir çelişki bulunmaktadır. Orman Genel Müdürlüğü ile yaptığımız görüşmelerde de Genel Müdürlüğün filo bilgilerine ulaşamadık. Orman Genel Müdürlüğü'nü şeffaflığa davet ediyoruz. Şatafatla duyurulan büyük filoların içeriği nedir? Orman Genel Müdürlüğü'nün uçağı var mıdır? Varsa kaç tane vardır? Pilot alımı neden durdurulmuştur. Pilot alımının durdurulması yangına yönelik müdahaleleri nasıl etkilemiştir? Bu soruların yanıtının acilen verilmesi gerekmektedir. NELER YAPILMALI? Tarım ve Orman Bakanlığı ekiplerinin bölgede yetiştiriciler ve üreticilerin zararlarına ilişkin olarak bir tespit yapması gerekmektedir. Bu tespitler doğrultusunda yetiştirici ve üreticilerin zararları bir an önce karşılanmalıdır. Orman yangınları konusunda yerel yönetimlere daha fazla yetki verilmelidir. Yerel yönetimler bölgeye daha fazla hakim olduğu için yerel yönetimlerin bu avantajları kullanılmalıdır. Yerel yönetimler gerekirse yangın söndürme uçağı alarak, riskli zamanlarda riskli bölgelerde afete hazırlık süreçlerinde etkin hale getirilmelidir. Türkiye’nin önemli kurumlarından Türk Hava Kurumu, geçtiğimiz süreçler boyunca liyakatsız yöneticiler nedeniyle atıl hale getirilmiştir. Türkiye’nin uçuş konusunda en önemli kurumlarından biri olan Türk Hava Kurumu, bir an önce eski yetkilerine kavuşturulmalıdır. İktidar elini Türk Hava Kurumu’ndan çekmeli ve Kurum eski gücüne kavuşturulmalıdır. Orman yangınlarıyla mücadelede orman köylüleri ve köylülerin eğitimi ile orman işçileri de önemlidir. Orman yangınlarının ardından İzmir’deki basın yayın organlarında orman işçilerinin sayılarının azaltıldığı haberleri gözümüze çarpmaktadır. Orman köylülerinin eğitimine önem verilmeli, eğitime giren köylülerin sayısı yükseltilmeli, orman işçilerinin sayısı yükseltilmelidir. Orman alanlarındaki denetimler arttırılmalıdır, orman muhafaza memurlarının yetkileri genişletilmelidir, yangının sorumluları etkin bir şekilde araştırılarak, yargılanmalıdır. Orman yangınlarıyla etkin bir mücadele programının çıkarılması için Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde bir Araştırma Komisyonu kurulmalı ve yangınların önlenmesi için etkin politikaların hayata geçirilmesi gerekmektedir.

Yangından Etkilenen Köylerin Yaraları Sarılıyor Haber

Yangından Etkilenen Köylerin Yaraları Sarılıyor

İzmir Büyükşehir Belediyesi, yangından zarar gören köylerin yaralarını hızla sarmaya başladı. Meraları tamamen kül olan Karşıyaka Sancaklı Köyü'nde yangından kurtarılan,  beslenme eksikliği nedeniyle yaşam tehlikesi altında kalan hayvanlar için çiftçilere 4 ton yem verildi. Büyükşehir bölgede hayvanları telef olan çifçilere destek verecek.  İzmir Büyükşehir Belediyesi, Yamanlar Dağı’nda çıkan Bayraklı ile Karşıyaka bölgesini etkisi altına alan orman yangınlarının açtığı yaraları hızla sarmaya başladı. Yangın anından beri hasar gören köyleri tek tek gezerek yerinde ihtiyaçları gözlemleyen İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, geçim kaynağı olan tarım ve hayvancılık olan çiftçilerin zararlarının telafi edilmesi için Tarımsal Hizmetler Dairesi Başkanlığı’na talimat verdi. Tarımsal Hizmetler Dairesi Başkanlığı ekipleri Karşıyaka Sancaklı, Doğançay, Yamanlar ve Tire’de zarar gören yerlerde çalışma yaparak eksikleri tespit etti. Çalışmalar kapsamında ilk olarak yangından kurtarılmasına karşın beslenme alanı olmadığı için yaşamsal tehlike içinde olan küçükbaş hayvanlar için yem desteği ulaştırıldı. İlk yem dağıtımı, yangından en büyük zararı gören Sancaklı Mahallesi’nde yapıldı. Kooperatiflerden temin edilecek yemler, İzmir genelinde yangından zarar gören ve yem ihtiyacı olan yerlere ulaştırılmaya devam edecek.  “Köylerin ayağa kalkması için gereğini yapacağız” Çalışmalar hakkında bilgi veren İzmir Büyükşehir Belediyesi Tarımsal Hizmetler Dairesi Başkanı Ziya Çavdar, “Dünden beri bu bölgedeyiz. Yaşam büyük bir oranda durmuş vaziyette. Hayvanların çıkacak bir meraları kalmadı. Biz buranın bütün eksiklerini tespit ettik. Arılar, meyve ve zeytin ağaçlarında hasarlar var.  Başkanımız Cemil Tugay’ın talimatıyla zarar gören köylerde envanter çalışmamızı tamamladık. Hayvanların yem ihtiyacını karşılayacağız. Hayvanları telef olan çiftçilerimize hayvan vereceğiz. Dönemi geldiğinde de zeytin ve meyve fidanı taleplerini karşılayacağız. Bu köylerin ayağa kalkması için elimizden ne geliyorsa gereğini yapacağız” ifadelerini kullandı. “Hayvanlar yeniden meralara çıkana kadar yem desteği vereceğiz” Ziya Çavdar, “Bugün 4 tonluk bir yem desteği sağladık. Ödemiş Demircili Kooperatifi ile beraber elimizde olan arpa ve buğdayı yarı yarıya kırma olarak hazırladık. Üretim devam ediyor. Süreç içerisinde ihtiyaç olan tüm yemi, hayvanların meralara yeniden çıkacağı ana kadar karşılayacağız. İzmir Büyükşehir Belediyesi olarak biz gerekeni yapacağız. Yamanlar ve Doğançay’daki köylerimize de desteklerimizi sağlayacağız. Yine arıcılık faaliyetleriyle ilgili desteklerimizi vereceğiz. Tire’de ve diğer yangın bölgelerinde çiftçilerimize yem dağıtacağız” diye konuştu.  “Başkanımız yardım gönderdi endişelerimiz azaldı” Sancaklı’nın temel yaşam kaynağının tarım ve hayvancılık olduğunu, yardımların hayati öneme sahip olduğunu ifade eden Sancaklı Mahalle Muhtarı İlhan Kaya, “Köyümüzde durum çok kötü. Meralarımız gitti, hayvanlarımızı otlatacak bir alanımız kalmadı. Meyve ağaçlarımız, dedelerimizden kalan zeytin ağaçlarımız hepsi yandı. Hayvanlarımız meraya çıkamıyor. Sayın Başkanımız sabahtan yanımıza geldi. Hızlı bir şekilde yem desteğinin sözünü verdi ve hemen arkasnıdan destek sağlandı. Başkanımız elinden geleni yapacağını aktardı. Ölen hayvanlarımızın, yanan fidanlarımızın karşılanacağını söylediler. Endişelerimizi azalttılar. Allah razı olsun onlardan” dedi.    “Siz olduktan sonra biz burada rahatız” Üretici Gülay Çelik ise, “Bizim hayvanlarımız, her yerimiz yandı. Cemil Başkanımız da her türlü yardımı yaptı. Hayvanlarımızın yemi geldi, suyu geldi her ihtiyacımızı gördü. Yiyeceğimiz,  içeceğimiz geldi.  Sağ olsunlar. Ağaçlarımıza da destek verecek.  Bunların olması bizi umutlandırıyor. Bu yemler geldi umutlandık. Allah razı olsun.  Acımızı paylaştılar. Bu desteği verdiniz ya yeter bize. Günlerdir üzülüyoruz, ağlıyoruz. Bu desteklere teşekkür ederiz. Siz olduktan sonra biz burada rahatız” şeklinde konuştu. 

Orman Yangınları Kontrol Altına Alındı Haber

Orman Yangınları Kontrol Altına Alındı

Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, İzmir Yamanlar ve Urla ile Bolu Göynük'teki orman yangınlarının kontrol altına alındığını söyledi. İzmir'in Karşıyaka ilçesindeki Yamanlar Seyirtepe'de basın mensuplarına açıklama yapan Yumaklı, bugün güzel haberlerinin olduğunu ifade etti. Dünden bugüne 8 aktif yangınla mücadele edildiğini hatırlatan Bakan Yumaklı, “Bunlardan şu anda içinde bulunduğumuz İzmir Karşıyaka Yamanlar'da şehre bakan bölümü itibariyle herhangi bir riskin olmadığının açıklamasını yapmıştık. Arkadaşlarımız yanan kısımları üst tarafta bir vadiye sıkıştırmıştı. Çok şükür an itibariyle İzmir Yamanlar'da bu yangının kontrol altına alındığını sizlere bildirmek istiyorum. Soğutma çalışmalarımız devam edecek." dedi. Bolu Göynük'teki yangının da sarp araziler ve uçurumlarla dolu büyük ve geniş bir alanda gerçekleştiğini dile getiren Yumaklı, arkadaşlarının çok çetin mücadele verdiğini vurguladı. Bakan Yumaklı, şöyle devam etti: “Çok şükür burayla ilgili de şu anda kontrol altına alındı bilgisini veriyorum. Burada da soğutma çalışmaları devam edecek. Bölgedeki ağaç yapısı itibariyle zaman zaman küçük tütmeler görebilir ama hiç kimseyi endişelendirecek bir durum söz konusu değil. Çok şükür burası da kontrol altına alınmış vaziyette. Üçüncü yangın dün akşam İzmir Urla'da, makilik bir alanda çıkan bir yangındı. Ekiplerimiz hemen oraya intikal ettiler. Müdahaleye başladılar. Yine yerel yönetimlerden, belediyelerden Sayın Valimizin koordinasyonunda, emniyet ekipleri TOMA'lar yani oraya müdahale edebilecek kimler varsa gittiler ve müdahale etmeye başladılar. Yakında bir site vardı, buranın risk altında olduğu düşüncesiyle Valilik tarafından boşaltılmasına karar verildi. Burası da tahliye edildi. Zarar gören herhangi bir ev ya da bir can kaybı ya da yaralanma yok çok şükür orada. Halihazırda yine soğutma çalışmaları devam ediyor. Burada da arkadaşlarımız orman teşkilatı, üst taraftaki makilik ve otluk alanda da yeniden bir risk oluşmaması adına çalışmalarına devam edecekler. Soğutma çalışmaları burada da 2 uçak ve 1 helikopterle sürmüş olacak. Burayı da kontrol altında diyoruz." İzmir'in Menderes ilçesinde devam eden yangının sarp arazi ve yolu olmayan bir bölümde sürdüğünü ifade eden Yumaklı, “Gece boyu ekipler karadan yangına müdahale etti. Şu anda 4 uçak 11 helikopterle çok yoğun bir şekilde karadan da arkadaşlarımız müdahale ediyor. Burasının da enerjisi düşürüldü ve kontrol altına alınmaya en yakın olan yangınlardan bir tanesi." diye konuştu. Yumaklı, Aydın'ın Bozdoğan ilçesinde 3 gündür süren yangınla da 5 uçak, 11 helikopter ve yoğun kara ekibiyle mücadelenin devam ettiğini hatırlattı. Bozdoğan'da çok ciddi bir mücadele verildiğine işaret eden Yumaklı, şöyle devam etti: “Orada bayrak direğini bile adeta yerinden sökercesine bir rüzgar vardı ama buna rağmen arkadaşlarımız hakikaten üstün ve cansiperane bir mücadeleyle burayı da belli bir olgunluğa getirdiler, hakikaten çok çok iyi gidiyor. Diğeri yine Manisa Gördes, burada da günlerdir devam eden çok uzun ve geniş bir alana bir hat şeklinde yayılmış, şiddetli rüzgar sebebiyle bir yangın söz konusuydu. Burada da bir uçak 10 helikopter ki çok ciddi bir kara gücüyle müdahaleye devam ediliyor. Karabük'ün Ovacık ve Uşak'ın Eşme ilçelerindeki yangınların da enerjileri ciddi bir şekilde düşürüldü. Bu 5 yangının da inşallah gün içerisinde ya da akşam üzerine doğru net bilgilerini vermiş olacağız." “YANIMIZDA OLAN HERKESLE BİRLİKTE BİR MÜCADELE YÜRÜTTÜK" Yumaklı, 1839 yılında kurulan Orman Genel Müdürlüğünün, devletin kadim kurumlarından bir tanesi olduğunu belirtti. Kurumun gösterdiği cesaretin, fedakarlığın bir kez daha altını çizmek istediğini aktaran Yumaklı, 25 bin çalışan, 105 helikopter, uçaklar, 14 İHA ve gönüllülerle ormanları korumak adına topyekun bir mücadele içinde olduklarını vurguladı. Kendilerine destek veren herkese teşekkür eden Yumaklı, şunları kaydetti: “Biz şu ana kadar bu yeşil vatan savunmasında kamu, kurum ve kuruluşlarımızın desteğiyle, yerel yönetimler, belediyeler, hiçbir siyasi ayrım da yapmıyorum, yanımızda olan herkesle birlikte bir mücadele yürüttük. Türkiye'nin neresinde olursa olsun biz çıkan yangını söndürmeye odaklandık. Onun dışında hiçbir şey konuşmadık, söylemedik, vatanımızı korumak üzere çalıştık, çabaladık hep birlikte. En önemlisi de bizlere dualarıyla destek veren milletimizdi, bizlere güç verdiler. Ben bütün herkese canı gönülden teşekkür ediyorum. Ormanlarımız yandı ancak her zaman yaptığımız gibi yılda 500 milyonun üzerinde fidanı ve tohumu bizler toprakla buluşturuyoruz. Buraları da yeniden ağaçlandıracağız. Ben herkesi 11 Kasım'daki Milli Ağaçlandırma Bayramı'nda bu hasarı hep birlikte gidermeye davet ediyorum. Lütfen bugün de olduğu gibi o zaman da yanımızda olun. Bir teşekkürü de özellikle Sayın Cumhurbaşkanımıza buradan sizlerin vasıtanızla arz etmek istiyorum. Hakikaten bu süreç içerisinde saat ve zaman farkı gözetmeksizin bizleri arayarak çok yakından takip ederek ve cesaretlendirerek yanımızda olan Sayın Cumhurbaşkanımıza çok çok teşekkür ediyorum. Hürmetlerimi arz ediyorum." Kendilerine destek veren Azerbaycan halkına da teşekkür eden Yumaklı, onların da bir yangın söndürme uçağıyla yanlarında olduklarını gösterdiğini aktardı. Bakan Yumaklı, desteklerinden dolayı Milli Savunma Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı ve diğer bütün bakanlıklar ve kurumlara şükranlarını iletti. Vatandaşlara uyarılarda bulunan Yumaklı, sözlerini şöyle tamamladı: “Hepimiz için önümüzdeki hafta pazar gününe kadar çok yoğun bir hassasiyet gerekiyor. Dolayısıyla burada bir kez daha tekrar edelim eğer mümkünse kapalı alanların dışında açık alanlarda kibrit bile çakmayalım, bir ateş veya alev oluşturacak herhangi bir eylemde bulunmayalım. Çünkü çok basit bir şeyin bile nelere mal olduğunu burada günlerdir hepimiz yaşadık. 15 Eylül'e kadar bizim hassasiyetimiz sürecek. Ben burada bütün bunlara bu uyarılarımızı hassasiyetiyle cevap veren, bizlerin yanında olan vatandaşlarımıza da tekraren canı gönülden teşekkür ediyorum. Allah ülkemizi bütün afetlerden, kazadan, beladan korusun."

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.