SON DAKİKA
Hava Durumu

#Tarım

Porsuk Haber Ajansı - Tarım haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Tarım haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Hayvancılık Sektörünü Daha Güçlü ve Sürdürülebilir Hale Getireceğiz Haber

Hayvancılık Sektörünü Daha Güçlü ve Sürdürülebilir Hale Getireceğiz

Türkiye Hayvancılık Kooperatifleri Merkez Birliği ve Eskişehir Bölgesi Hayvancılık Kooperatifleri Birliği iş birliğiyle düzenlenen bir haftalık eğitim programı, Beylikova’da başladı. Beylikova Belediyesi’nin ev sahipliğinde gerçekleşen bu önemli programa yoğun katılım sağlandı. Eğitim toplantısına Eskişehir HAYKOOP Başkanı Halil İbrahim Bilir, eğitim görevlileri, bölgedeki birçok kooperatif yöneticisi ve denetim kurulu üyeleri katıldı. Toplantıya, özellikle Eskişehir merkez, Beylikova, Seyitgazi, Sivrihisar, Alpu ve Mihalıççık ilçelerinde faaliyet gösteren hayvancılık kooperatiflerinin temsilcileri ilgi gösterdi. Eğitimde, hayvancılık sektöründeki kooperatiflerin karşılaştıkları sorunlar, çözüm yolları ve sürdürülebilir üretim yöntemleri ele alındı. Beylikova Belediye Başkanı ve aynı zamanda Beylikova Hayvancılık Kooperatifi Başkanı olan Avukat Hakan Karabacak, toplantıda yaptığı konuşmada, ilçenin hayvancılıkta önemli bir yere sahip olduğunu belirterek, “Bu tür eğitim programları, kooperatiflerimizin bilgi ve tecrübelerini artırarak hem ilçemizin hem de bölgenin ekonomik kalkınmasına katkı sağlayacaktır. Katılım gösteren tüm misafirlerimize teşekkür ediyorum. El ele vererek hayvancılık sektörünü daha güçlü ve sürdürülebilir bir hale getireceğiz,” dedi. Başkan Karabacak ayrıca, Beylikova’nın sadece bir tarım ve hayvancılık merkezi olarak değil, bu tür organizasyonlarla bilgi paylaşımı ve dayanışmanın merkezi haline geldiğini ifade etti. Eğitim programında, kooperatif yöneticilerine finansal yönetim, üretim planlaması, sürdürülebilir hayvancılık yöntemleri, kooperatiflerin yasal süreçleri ve bölgesel iş birlikleri gibi konularda detaylı bilgiler sunuluyor. Program, aynı zamanda kooperatifler arasında güçlü bir iletişim ağı oluşturmayı ve ortak projelere zemin hazırlamayı hedefliyor. Katılımcılar, bu tür etkinliklerin bilgi birikimlerini artırdığını ve bölgedeki kooperatiflerin faaliyetlerini daha verimli hale getirdiğini belirtti. Program kapsamında, eğitimler boyunca düzenlenecek atölye çalışmaları, saha incelemeleri ve uygulamalı eğitimlerle kooperatif temsilcilerinin deneyim kazanmaları sağlanacak. Beylikova Belediyesi’nin desteğiyle gerçekleşen bu organizasyonun, hem bölge hayvancılığında hem de kooperatifçilikte uzun vadeli olumlu etkiler yaratması bekleniyor.

Üreticilere 17 Bin Zeytin Fidanı Dağıtıldı Haber

Üreticilere 17 Bin Zeytin Fidanı Dağıtıldı

Birbiri ardına hayata geçirdiği projelerle üreticilere karşılıksız destek vererek can suyu olan Eskişehir Büyükşehir Belediyesi, Mihalgazi ve Sarıcakaya ilçesinde düzenlenen törenlerle vatandaşlara 17 bin adet Gemlik zeytin fidanı dağıttı. Proje kapsamında zeytin hasadından elde edilen kaliteli ve natural zeytinyağı, Eskişehir’in ilk yerleşim yeri ve tarihteki en eski ismi olan Dorlion markasıyla Üretici Marketlerde satılıyor.   Tarım ve hayvancılıkta üreticilere destek olmaya devam eden Büyükşehir Belediyesi, mikroklima iklim özelliği ile İç Anadolu’nun Antalya’sı olarak bilinen, bereketli topraklarıyla sebzecilik ve meyvecilikle öne çıkan Sarıcakaya ve Mihalgazi’de zeytinciliği yaygınlaştırmak üzere vatandaşlara 17 bin adet Gemlik zeytin fidanını törenle teslim etti. Zeytin fidanları ile 100 hektarlık bir alanda zeytin fidanları yetişecek. Büyükşehir Belediyesi Tarımsal Hizmetler Dairesi Başkanlığı’nın başlattığı proje kapsamında başvuru yapan tüm vatandaşlara fidan dağıtımı gerçekleştirildi. Daha önce domates fidesi, marul fidesi, dut fidanı, küçükbaş ve büyükbaş hayvan desteği, yem, hasat desteği, toprak analizi gibi ardı ardına karşılıksız destekleri çiftçinin hizmetine sunan Büyükşehir Belediyesi, zeytincilik projesi ile bölgedeki kalkınmayı artırmayı hedefliyor. İlk olarak Mihalgazi ilçesinde düzenlenen tören Sarıcakaya’da devam etti. Daha önce Kapama Zeytin Bahçesi Projesi kapsamında 12 bin adet fidan dağıtan ve 435 dekarlık zeytin bahçesi oluşturan Büyükşehir Belediyesi, bu kez talepte bulunan 28’i kadın olmak üzere 170 üreticiye Gemlik zeytin fidanı dağıtımı gerçekleştirdi. Yapılan dağıtım törenlerine Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Vekili M. Recai Erdir, Genel Sekreter Yardımcısı Metin Bükülmez, ESOGÜ Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Onur Koyuncu, belediye bürokratları, çiftçiler ve Sarıcakaya ile Mihalgazili vatandaşlar katıldı. Genel Sekreter Vekili M. Recai Erdir törende yaptığı konuşmada, “Büyükşehir Belediyemizin zeytin fidanı desteği kapsamında düzenlediğimiz zeytin fidanı dağıtım törenine hoş geldiniz diyor, hepinizi saygı ve sevgiyle selamlıyorum. Başkanımız Ayşe Ünlüce bugün sizlerle bir arada olmayı çok istedi ancak önceden planlanan programlar nedeniyle katılamadı. Öncelikle Başkanımızın sizlere selam ve sevgilerini iletiyorum. Bildiğiniz üzere Büyükşehir Belediyesi olarak uzun yıllardır kırsalda tarım ve hayvancılık yapan çiftçilerimize destek olmaya devam ediyoruz. Bu kapsamda Eskişehir’in Antalya’sı olarak bilinen Sarıcakaya ve Mihalgazi ilçelerimizde zeytinciliği yeniden ayağa kaldıran çalışmalarımızı yoğunlaştırdık. 12 bin adet zeytin fidanı dağıtarak 435 dekarlık zeytin bahçesi oluşturduk. Bölgede üretim yapan çiftçimizden aldığımız zeytinlerden Dorlion markası ile Türkiye’nin en kaliteli, içilebilir zeytinyağlarından birini ürettik. Şu anda da bu zeytinyağlarının satışı, Üretici Marketlerimizde devam ediyor. Bugün de sizlerin emeği ile büyüttüğümüz bu adımı yeni bir aşamaya taşıyoruz. Sarıcakaya ve Mihalgazi ilçelerimizde 28’i kadın 145 çiftçimize 17 bin adet Gemlik zeytin fidanı desteği vereceğiz. Yaklaşık 100 hektarlık alanda yapılacak dikimle bölgemizde yeni gelir kaynağı oluşturacağız. Bu sizlere hem moral hem güç verecek. Sözlerimi tamamlarken destek alan tüm çiftçilerimizi kutluyor, bu desteğin alın teriyle ekmeğini kazanan, topraklarımıza can veren siz kıymetli çiftçilerimize hayırlı olmasını ve bol bereket getirmesini diliyorum.” dedi.

Çiftçinin Alın Terine İhanet! Haber

Çiftçinin Alın Terine İhanet!

CHP Tarım ve Orman Politikalarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Erhan Adem, Gübretaş’ın %48,88 hissesine sahip olduğu İran’daki Razi Petrokimya’nın satışı için kurulan komisyona ve bu süreçte yaşanan usulsüzlüklere tepki gösterdi. Erhan Adem, satış için yoğun bir çaba harcandığını ve komisyon kurulmasının, çiftçinin sermayesini zarara uğratan bu yatırımın elden çıkarılma arifesinde olduğunu söyledi. Erhan Adem yazılı açıklamasında şu ifadelere yer verdi: “Razi Petrokimya, yıllık 200-250 milyon dolar kâr eden bir yatırımken, son iki yıldır kötü yönetim nedeniyle zarara sürüklendi. 2023 yılında 5 milyon dolar zarar eden şirketin, 2024 yılında da zarar etmesi bekleniyor. Bu tablo, yönetim başarısızlığının ve ihmallerin açık bir göstergesidir. Daha da vahim olan ise, şirket zarar ederken yönetim kurulu üyelerine 1 milyon Euro temettü ödenmesi ve üyelerin aylık 10 bin Euro huzur hakkı almasıdır. Zarar eden bir şirketin yöneticilerine bu ödemelerin yapılması, yalnızca hukuka aykırı değil, aynı zamanda çiftçimizin alın terine ihanettir. Tarım sektörünün zor günlerden geçtiği, işletme sermayesinin kritik olduğu bir dönemde, bu kaynakların bu şekilde kullanılması kabul edilemez. Satış arifesinde alınan Olağanüstü Genel Kurul kararıyla Razi Petrokimya’nın satışı için bir komisyon kurulması, tüm bu hukuksuzlukların üzerini örtme çabasıdır. Çiftçinin zarara uğratıldığı bu süreçte, satış hazırlıklarının kimlerin çıkarlarına hizmet ettiğini kamuoyunun yakından takip etmesi gerekmektedir. Buradan, satış sürecinde görev alacak komisyon üyelerine sesleniyorum: Alacağınız her kararın hukuki ve cezai sorumluluğu olacak. Razi Petrokimya, yalnızca çiftçinin sermayesidir. Bu sermayenin heba edilmesine ve usulsüz ödemelere imza atan herkes, er ya da geç adalet önünde hesap verecektir. SPK ve diğer yetkili kurumları, çiftçimizin hakkını savunmaya ve bu hukuksuzluklara müdahale etmeye davet ediyorum. Ayrıca, Razi Petrokimya’dan elde edilen temettülerin usulsüz şekilde şahıslara değil, Gübretaş’ın özkaynaklarına aktarılması gerekmektedir. Bu kaynaklar, gübre üretim maliyetlerini düşürmek için kullanılmalı ve çiftçimize geri dönmelidir. CHP olarak bu sürecin her aşamasının takipçisi olacağımızı ve çiftçimizin hakkını sonuna kadar savunacağımızı belirtiyorum. Ülkemizin kaynaklarının kötü yönetimle heba edilmesine asla izin vermeyeceğiz.” 

Denizli Büyükşehir Gübre Dağıtımına Başladı Haber

Denizli Büyükşehir Gübre Dağıtımına Başladı

Denizli Büyükşehir Belediyesi’nin gübre desteği dağıtımları başladı. Honaz ilçesinde üreticilerle buluşan Büyükşehir Belediye Başkanı Bülent Nuri Çavuşoğlu, üreten insanlar için tüm imkanları seferber ettiklerini vurguladı.  Denizli Büyükşehir Belediyesi kırsal alanda yaşayan vatandaşların desteklenmesi ve tarımda yüksek ürün veriminin elde edilebilmesi amacıyla sürdürdüğü projelerine ara vermeden devam ediyor. Bu kapsamda il genelinde 542 çiftçiye 75 bin 100 kilogram gübre desteği verileceği belirtildi. İlk olarak Honaz ilçesinde 140 üreticiye toplam 17 bin 800 kilogramlık gübre desteği dağıtımı için bir tören düzenlendi. Törene Denizli Büyükşehir Belediye Başkanı Bülent Nuri Çavuşoğlu, Honaz Belediye Başkanı Yüksel Kepenek, Büyükşehir Belediyesi Kırsal Hizmetler Dairesi Başkanı Yücel Arazsu, CHP Honaz İlçe Başkanı Ramazan Güngördü, meclis üyeleri, mahalle muhtarları ile çiftçiler katıldı.  Başkan Çavuşoğlu önderliğinde çok güzel projeler üretiyoruz İlk olarak açılış konuşmasını yapan çiftçi Zeynep Koçakoğlu, artan üretim maliyetleri ve girdileri karşısında kendilerine başta gübre desteği olmak üzere pek çok kalemde destek sunan Büyükşehir Belediye Başkanı Bülent Nuri Çavuşoğlu’na teşekkürlerini sundu. Honaz Belediye Başkanı Yüksel Kepenek ise, kalkınmanın temelinin tarımdan başladığını ifade ederek, Büyükşehir Belediye Başkanı Bülent Nuri Çavuşoğlu’nun göreve başlamasından bu yana uyguladığı kırsal destekleri nedeniyle teşekkür etti. Başkan Kepenek, “Tersine göçü, kentten köye göçü cesaretlendirmemiz gerekiyor. Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Bülent Nuri Çavuşoğlu önderliğinde biz ilçe belediye başkanlarıyla birlikte tıkır tıkır işleyen, hızla sonuca ulaşan çok güzel projeler üretmeye çalışıyoruz” diye konuştu.  Başkan Çavuşoğlu’ndan üretim vurgusu Denizli Büyükşehir Belediye Başkanı Bülent Nuri Çavuşoğlu, Denizli’yi başta tarım, hayvancılık ve turizm alanlarında ayağa kaldırmak için çalıştıklarını söyledi. Başkan Çavuşoğlu, “Bu şehrin insanları mutlu olmalı dedik ve bu yolculuğumuzu başlattık. Üretimin olmadığı, toprağın fideyle buluşmadığı yerde ne mutlu insanlar olur, ne de geleceğimiz güvence altında olur” dedi. “Bu şehrin üreten insanları mutlu olursa, bu şehir mutlu olur” Üretimin hayati bir öneme sahip olduğunu dile getiren Başkan Çavuşoğlu, “Bugün gübreyle başlayan desteğimizi yeni açıkladığımız mazot desteği ile beraber tarım yolculuğumuzu sürdüreceğiz. Bu şehrin üreten insanları mutlu olursa, bu şehir mutlu olur, biz mutlu oluruz. Birilerini zenginleştirenlerden değil, halkını zenginleştirenlerden olmak üzere yolculuğa çıktık. Nasırlı elleriyle fideyi toprakla buluşturmak isteyen, tarımla uğraşan çiftçilerimiz için bu yolculuğa çıktık” ifadelerini kullandı. Büyükşehir Belediyesinin kırsal ve sosyal desteklerini de anlatan Başkan Çavuşoğlu, “Bu şehrin insanlarının mutluluğu her şeyin üzerindedir. Sizler bize güvendiğiniz, inandığınız sürece mutlu insanların yaşadığı bu şehri hep beraber büyüteceğiz” diyerek sözlerini tamamladı.  Konuşmaların ardından Başkan Çavuşoğlu ve beraberindekiler 140 üreticiye toplam 17 bin 800 kilogramlık gübre desteğini dağıttı.

Başkan Yavaş: Haber

Başkan Yavaş: "Amaç Üzüm Yemek Değil Bağcıyı Dövmek"

CHP Genel Başkanı Özgür Özel’i BAKAP’ta ağırlayan Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, “Bu tesis yüzlerce yıl sonrasına miras kalacak. Bana ‘En büyük eseriniz nedir’ diye sorsalar, burayı söylerim” dedi. Gazetecilerin SGK borçları ile ilgili sorularını cevaplayan Yavaş, yüzde 50 teminatı karşılayacak şekilde bir ödeme yaptıklarını belirtti ve şunları söyledi: “Şimdi haczin hemen kaldırılması lazım. Ama kaldıracaklar mı, kabul edecekler mi bilmiyorum... Amaçları parayı tahsil etmek mi, üzüm yemek mi, bağcıyı dövmek mi?” Özgür Özel: “Atatürk'ün yazılı vasiyetine rağmen Ankara'yı yıllarca yöneten anlayış, Atatürk Orman Çiftliği'ne sahip çıkmadı. Burada görüyoruz ki Atatürk'ün vasiyetine uygun Atatürk Orman Çiftliği'nin, ona yapılan ihanetin, ona saplanan hançerin bu tarafta bir telafisi oluyor” dedi. Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, CHP Genel Başkanı Özgür Özel ile birlikte Türkiye’nin en büyük tarım kampüsü ve rekreasyon alanı olan BAKAP’ı ziyaret etti. “ÇORAK BİR ARAZİYİ ÜRETİM VE EĞİTİM MERKEZİNE DÖNÜŞTÜRDÜK” ABB Kırsal Hizmetler Daire Başkanı Ahmet Mekin Tüzün’ün sunum eşliğinde bilgiler verdiği proje hakkında konuşan Başkan Mansur Yavaş, projenin hem Ankaralılara hem de ülke tarımına büyük katkı sağlayacağını vurgulayarak şunları söyledi: “Çorak bir araziyi dönüştürerek hem üretim hem de eğitim merkezi olarak kullanılacak büyük bir tesisi hayata geçirdik. Bu tesis yüzlerce yıl sonrasına miras olarak kalacak. Atatürk Orman Çiftliği projesini örnek aldık. Bana, ‘en büyük eserin nedir?’ diye sorsalar ben burayı söylerim. İnsanlar burada hem üretecek hem de üretmeyi öğrenecek.” Projeye şimdiye kadar yaklaşık olarak 1 milyar lira harcandığını ifade eden Yavaş, tesisin ikinci aşamasının bu dönem içerisinde tamamlanmasının hedeflendiğini belirterek “Yapılan yollar, binalar bir gün unutulur ama bu tesis asla unutulmaz. Türkiye’ye örnek bir üretim merkezi kazandırdık” dedi. ÖZEL: “ÖRNEK BİR PROJE" Açıklamasında BAKAP Tarım Kampüsü ve Rekreasyon Alanı’nın örnek bir proje olduğunu vurgulayan Özgür Özel ise “Önce AR-GE, ardından eğitim ve üretim var burada… Ayrıca da tarım turizmi var. Küçücük çocuklar arıcılığı öğreniyorlar, fide yetiştirmeyi öğreniyorlar, toprakla temas ediyorlar. Çiftçilere destek veriliyor ve bundan sonra iyi tarım uygulamaları için çok önemli çalışmalar yapılıyor. Ortaya çıkan üretim de bir sosyal belediyecilik anlayışı için de hem ihtiyaç sahiplerine ulaştırılıyor ve gıda güvenliği açısından da belediyenin burada bir referans uygulaması olmuş oluyor” dedi. Özel şöyle devam etti: “Atatürk'ün yazılı vasiyetine rağmen Ankara'yı yıllarca yöneten anlayış, Atatürk Orman Çiftliği'ne sahip çıkmadı. İtirazlara, mahkeme kararlarına rağmen Atatürk Orman Çiftliği'nin yapılaştırdığı bir süreci yaşadık. Burada görüyoruz ki Atatürk'ün vasiyetine uygun Atatürk Orman Çiftliği'nin, ona yapılan ihanetin, ona saplanan hançerin bu tarafta bir telafisi oluyor.” YAVAŞ: “AMAÇ ÜZÜM YEMEK DEĞİL, BAĞCIYI DÖVMEK” ABB Başkanı Mansur Yavaş, otobüslerle yapılan BAKAP gezisinin ardından basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Yavaş, “SGK alacaklarına karşılık SGK'ye teklif sunduğunuzu ve 'size teminat gösterelim dediğinizi ve kabul edilmediğini' açıkladınız. SGK borcu yüzünden belediyelere haciz uygulamasını nasıl değerlendirirsiniz" ve "SGK borçları nedeniyle icraatlarınızda bir sorun olacak mı?" sorularına şöyle cevap verdi: “3 aydır tekliflerimizi sunduk, sunulan tekliflerimizi hep geri çevirdiler. 80-90 gayrimenkulü teminat olarak gönderdik. ‘Değerlendirmesini de siz yapın’ dediler. Değerlendirmesini biz resmi kuruluşlara yaptırdık. 2 milyarlık bir teminat hazırladık, bu da yüzde 50’yi karşılıyor. Zaten 1 milyar da daha önce ödemiştik. Şimdi hacizin hemen kaldırılması lazım. Şimdi haczin hemen kaldırılması lazım. Ama kaldıracaklar mı, kabul edecekler mi bilmiyorum. İşin enteransan daha önceki basın toplantılarında söylediğimiz 1 milyara yakın da Çevre Bakanlığından alacağımız var. 'Onu size devredelim' diyoruz onu da kabul etmiyorlar. Yani nakit parayı da kabul etmiyorlar. Amaçları parayı tahsil etmek mi üzüm yemek mi bağcıyı dövmek mi...Bunu kamuoyunun takdirine bırakıyorum. Biraz önce sordular 'açıklanıyor' diye, ben söyleyeyim açıklayamazlar. Eğer açıklayabilecek olsalardı o 90 milyarlık listeyi açıklayabilecek olsalardı büyük bir keyifle açıklarlardı. 3 aydır bizde 'açıklayın' diyoruz açıklamıyorlar. Açıklamadıklarına göre bu şekilde açıklamış oluyorlar.  “AİLELER BU HÜKÜMET YÜZÜNDEN MAĞDUR” Belediye bütçesi, yoksulların ve mağdurların hizmetine ayrılmıştır. Ne personelin maaşı ödenmez kalır ne de sosyal yardımlar kesilir. Biz bu kış vatandaşlarımızı üşütmemeye devam edeceğiz. 200 bin aileye protein desteğini sürdüreceğiz. Önceliğimiz onlar, yani hükümetin mağdur ettiği bu aileler. Onların yüzünden mağdurlar. 22 yıldır ülkeyi yönetip hala Ankara’da 200 bin yakın destek alan aile varsa herhalde bizim kusurumuz değil, o ailelerin de kusuru değil. Dolayısıyla en fazla önümüzdeki yıllarda planladığımız 2-3 tane kavşağı birer yıl erteleriz ama şu yapacağımız hizmetlerin hiçbirisinden geri kalmayız. Kreşi de yaparız, sütü de dağıtırız, konseri de yaparız! Çünkü bizim konsere harcadığımız para, bütün bütçemizin binde 6’sı. Öyle abartılan bir rakam ortada yok. Ama görüyoruz ki kendi yakınlarına baktığımızda, kendi adaylarının ya 600 dairesi var ya 600 milyon liralık villası var. Önce o taraflara bir bakmalarını tavsiye ederim.”

CHP'li Gürer: Haber

CHP'li Gürer: "Süt ve Süt Ürünlerinin Fiyatı Artacak!"

CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde düzenlediği basın toplantısında çiğ süt fiyatlarına ilişkin dikkat çekici açıklamalarda bulundu. Gürer, Ulusal Süt Konseyi tarafından 17,15 TL olarak belirlenen çiğ süt tavsiye fiyatının küçük üreticiyi doğrudan yansımadığına vurgu yaparak, sektörün sorunlarına dair değerlendirmelerde bulundu. "TABAN FİYATI UYGULANMIYOR" CHP Niğde Milletvekili  ve TBMM Tarım, Orman veKöyişleri Komisyon Üyesi Ömer Fethi Gürer, çiğ süt fiyatlarına dair yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı: “Ulusal Süt Konseyi dün 17,15 TL’ye çiğ süt fiyatını tavsiye fiyatı olarak duyurdu. Ancak taban fiyatı uygulanmadığı için bu, üreticiden alınan fiyat değil. Daha önce 14,65 TL olarak açıklanan fiyat, küçük üreticilere ulaşmadı. Aracılar sütü 11-12 TL bandında topladı. Yine benzer bir durum yaşanacak.” Küçük aile tipi işletmelerin ürünlerini hızlıca satmak zorunda olduklarına dikkat çeken Gürer, bu durumun üreticiyi düşük fiyatlara mahkûm ettiğini belirtti: “Bir ve 20 hayvanı olanlar, sütü sağdıktan hemen sonra satmak zorunda kalıyor. Kendilerine dayatılan fiyattan ürünlerini vermek durumunda kalıyorlar.”dedi. "SANAYİCİ VE MARKETLER KAZANIYOR, KÜÇÜK ÜRETİCİ KAYBEDİYOR" CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, belirlenen fiyat artışının kime fayda sağlayacağı konusunda şu tespitlerde bulunarak, “Bu fiyat artışı sanayiciye yarayacak, çünkü ürettiği ürünlerin fiyatında hemen artış yapacak. Marketlere yarayacak, çünkü market fiyatları hemen yükselecek. Yem fiyatları zamlanacak, bu da yemcilere yarayacak. Ayrıca, 100 hayvanın üzerinde varlığı olan büyük işletmelere fayda sağlayacak. Ancak küçük aile tipi işletmeler bu artıştan kısa sürede  fayda sağlayamayacak.” Gürer, fiyatların küçük işletmelere yansımasının en az 2-3 ay süreceğini belirterek, “Vatandaş rafa gittiğinde çiğ süt fiyatındaki artışı hemen hissedecek. Peynir, tereyağı gibi ürünlerin fiyatı hızla yükselecek, ancak küçük üretici bu süreçten yararlanamayacak.Başta yem olmak üzere artacak girdi maliyeti ile tavsiye fiyatına ürün verdiği günde oluşan giderlerle yine kazanamayacak .” dedi. "KÜÇÜK ÜRETİCİLER DESTEKLENMELİ" Tarımda taban fiyat uygulamasının kalkmasının büyük sorunlara yol açtığını ifade eden Gürer, “Serbest piyasa ekonomisinde fiyatı bölgedeki sanayici belirliyor. Küçük işletmeler yem fiyatların yapılan zamlar  altında süt satmak zorunda kalıyor. Bu durum, süt ineklerinin kesime gitmesine neden oluyor ve işletmelerin kapanmasına yol açıyor.” şeklinde konuştu. Ömer Fethi Gürer, alınması gereken önlemler konusunda şunları söyledi: “Küçük aile tipi işletmeler, bu tavsiye fiyatının altında ürün satmamalı. Ahır giderleri, yem fiyatları artıyor. İthal yem fiyatlarındaki yükseliş, bu işletmelerin sürdürülebilirliğini ortadan kaldırıyor. Acilen bu işletmelere yönelik düzenlemeler yapılmalı.” "SANAYİCİ KÂRINDAN TAVİZ VERMİYOR" Türkiye’de raftaki tüketiciye ulaşan süt ve süt ürünleri fiyatlarının yüksek olduğuna işaret eden Gürer, “Sanayici ve aracılar kârlarından taviz vermiyor. Ancak süt üreticisi baskı altında,Alım fiyatına dahi ürün satamıyor .Sanayici aracı ne fiyat verirse o fiyata ürün veriyor ve yok olma tehdidiyle karşı karşıya.” ifadelerini kullandı. TARIM ALANLARININ KAYBI CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, TBMM’de düzenlediği basın toplantısında, tarım alanlarının daralması ve tarımsal üretimde yaşanan sorunlara dikkat çekti. Gürer, "2002 yılında 26.579.000 hektar olan tarım alanlarımız, 2023 yılında 23.842.000 hektara geriledi. Bu sadece bir istatistik değil; tarımsal geleceğimizin tehdit altında olduğunun göstergesidir." dedi. Gürer, 21 yıl aradan sonra yapılan tarım sayımının sonuçlarının bu gerilemeyi daha net bir şekilde ortaya koyacağını belirterek şu bilgileri paylaştı: Türkiye’de ekilen arazi: 16.700.000 hektar.Nadasa bırakılan arazi: 2.800.000 hektar.Sebze yetiştirilen alan: 712.000 hektar.Bağ, bahçe ve zeytinlik alanları: 3.500.000 hektar. Bu daralmanın üretime olumsuz yansımalarını vurguladı. CHP Milletvekili Ömer Fethi  Gürer, özellikle tahıl üretimindeki azalmayı örnek gösterdi: "2024 yılında tahıl üretiminde %7 oranında bir düşüş yaşanacağı TÜİK öngörüyor.. Bunun başlıca nedeni, üreticiye yeterli desteğin sağlanmaması ve alım fiyatlarının düşük tutulmasıdır." “1 KİLOGRAM BUĞDAY 8 TL, SİMİT 25 TL” CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, “Üretim zor bir iş. Çiftçi, bu işten para kazanamazsa bu işi sürdüremez. Yıl boyunca yaptığı masraf, çaba ve çalışmaya rağmen emeğinin karşılığını alamıyor. 1 kilogram buğdaydan 800 gram un elde ediliyor. Bu undan 8 adet simit üretiliyor. Bugün bir simit 25 TL’ye kadar satılıyor. Çiftçi ise buğdayını 8-9 TL’ye satmak zorunda kalıyor. Bu durum, üreticinin ne kadar sahipsiz bırakıldığının bir göstergesi. Herkes yaptığı gideri fiyatına eklerken, çiftçi bunu yapamıyor. Bu da çiftçiyi üretimden uzaklaştırıyor.” dedi. “784 MİLYAR TL BORÇ YÜKÜ ÇİFTÇİYİ BOĞUYOR” Tarım sektöründeki borçlanmanın giderek arttığını ifade eden  Ömer Fethi Gürer, çiftçinin mali yükümlülükleri altında ezildiğini belirterek, “Tarım sektörünün bankalara ve finans kuruluşlarına  toplam kredi borcu 784 milyar TL’yi aştı. Bunun 3,4 milyar TL’si takibe düşmüş durumda. Çiftçiler, ekim yapabilmek için gübreyi, ilacı ve tohumu borçlanarak alıyor. Hasat döneminde ödemelerini yapmak istediklerinde, yüksek fiyatlar nedeniyle gelir-gider dengesi bozuluyor ve elde avuçta bir şey kalmıyor. Bu durum, çiftçiyi finansal çıkmaza sürüklüyor.” şeklinde konuştu. “İHRAÇ ÜRÜNLERİMİZ GERİ DÖNÜYOR” İhraç edilen tarım ürünlerinin alıcı ülkelerin sağlık kriterlerini karşılayamadığı için geri döndüğünü hatırlatan Gürer, bu durumun Türkiye’nin imajını zedelediğini söyledi: “Son aylarda ihracat ürünlerimizin geri dönmesi sık sık gündeme geliyor. İhraç edilen domates, kavun ve fasulye gibi ürünler, alıcı ülkelerin bitki sağlığı kriterlerine uygun olmadığı için iade ediliyor. Türkiye’de dekara ortalama 27 kilogram tarım ilacı kullanılıyor. Bu miktar dünya ortalaması olan 18 kilogramın oldukça üzerinde. Fazla ilaç kullanımı hem ürün kalitesini düşürüyor hem de ihracatta sorunlara yol açıyor. Denetimlerin artırılması ve çiftçilerin bilinçlendirilmesi şart.” AKDENİZ SİNEĞİ VE ZARARLILAR ÇİFTÇİYİ ZORLUYOR Zararlılarla mücadeledeki yetersizliklerin büyük ürün kayıplarına yol açtığını belirten CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, özellikle Akdeniz sineğinin etkilerine dikkat çekerek, “Akdeniz sineği, 45 ilde büyük zarar veriyor. Narenciye ve şeftali gibi ürünler, dışı sağlam görünse de içten çürüyor. Niğde de bu zararlıdan etkilenen illerden biri. Ancak alınan önlemler yetersiz kalıyor. Zararlılarla mücadele için daha etkili yöntemlere ve biyolojik çözümlere ihtiyaç var.” diye konuştu. "GÜBREDEKİ ARTIŞ ÇİFTÇİNİN BELİNİ BÜKÜYOR" Gürer, gübrenin tarımsal üretimde vazgeçilmez olduğunu ifade ederek, Türkiye topraklarının azot bakımından fakir olması nedeniyle gübresiz üretimin mümkün olmadığını söyledi. Ancak, fiyatların hızla artmasının çiftçiyi zor durumda bıraktığını dile getiren  CHP Milletvekili Ömer Fethi Gürer, şu ifadeleri kullandı: "2020 yılında amonyum sülfat gübresinin ton fiyatı 1.100 TL’ydi, şimdi 8.850 TL’ye çıktı. Can gübresi 1.160 TL’den 9.100 TL’ye, DAP gübresi 2.140 TL’den 24.000 TL’ye, üre gübresi ise 1.860 TL’den 16.500 TL’ye yükseldi. Bu fiyatlar çiftçinin gübre almasını imkânsız hale getiriyor. Fiyat artışı sahte gübre sorununu da beraberinde getiriyor. Tarım ve Orman Bakanlığı’nın yaptığı denetimlerde 234 uygunsuz ürün tespit edildi. Bu durum hem çiftçiyi hem de tüketiciyi mağdur ediyor." "GÜBREDE DIŞA BAĞIMLILIK BÜYÜK SORUN" Gübrede dışa bağımlılığın üretim maliyetlerini artırdığına dikkat çeken Gürer, 2023 yılında ithal edilen gübre için 323 milyon dolar ödendiğini hatırlatarak, "Gübrenin büyük kısmı ithal ve bu durum, fiyatların kontrol edilememesinin temel nedenlerinden biri. Bu konuda yerli üretim teşvik edilmeli, dışa bağımlılığı azaltacak politikalar geliştirilmelidir." dedi. ÇİFTÇİYE YÖNELİK DESTEKLER ARTIRILMALI CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, gübre ve yem fiyatlarının çiftçilere en az %50 oranında sübvanse edilmesi gerektiğini belirterek şunları kaydetti: "Üreticinin yükünü hafifletmek için alım garantili üretim modeli devreye alınmalı. Taban fiyat uygulamasına yeniden geçilmeli ve çiftçilere yönelik destekler artırılmalı. Aksi halde üretici üretimden çekilir, bu da gıda güvenliğimizi tehlikeye atar." YURTDIŞI İADE ÜRÜNLER TEHLİKE OLUŞTURUYOR Yurtdışına ihraç edilen bazı ürünlerin iade edilmesine de değinen Gürer, kalite kontrol süreçlerinde ciddi eksiklikler olduğunu söyledi: "İhraç edilen ürünlerin bir kısmı yurtdışından geri gönderiliyor. Aynı seride üretilen ürünler ise iç piyasada satışa sunuluyor.Bakanlıkların denetimlerini artırması ve bu sorunları çözmesi gerekiyor." GÜRER’DEN TÜKETİCİLERE UYARI Tüketicilere yönelik de uyarılarda bulunan Gürer, "Kabuğu olan tüm ürünleri soymadan tüketmeyin. " dedi.

Üreticilerimizin Verimli ve Güçlü Bir Yapıya Ulaşmasını Hedefliyoruz Haber

Üreticilerimizin Verimli ve Güçlü Bir Yapıya Ulaşmasını Hedefliyoruz

Manisa Büyükşehir Belediyesi’nin arı üreticilerine yüzde 50 hibe ile gerçekleştirdiği kovan desteği Alaşehir, Kula ve Demirci ile devam etti. Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Mimar Ferdi Zeyrek, Manisa genelinde 2 bin kovanın üreticilere teslim edileceğini söyledi. Başkan Zeyrek, “Tarımla ve hayvancılıkla uğraşan tüm üreticilerimizin daha verimli, daha güçlü bir yapıya ulaşmasını hedefliyoruz” dedi. Arıcılık Kayıt Sistemi’ne kayıtlı en az 30 en fazla 120 kovana sahip arı üreticilerine yönelik Manisa Büyükşehir Belediyesi’nin gerçekleştirdiği kovan desteği Alaşehir, Kula ve Demirci’de devam etti. Proje kapsamında Alaşehir’de 360, Kula’da 180, Demirci’de ise 340 kovan yüzde 50 hibe ile üreticilere teslim edildi. Geçtiğimiz yıl meydana gelen orman yangınlarında kovanları yanan üreticilere de yüzde 100 hibeli 57 kovan dağıtıldı. Ayrıca ilk kez Kula’dan başlatılan ‘Buzağılar büyüyor, çiftlikler güçleniyor’ projesi kapsamında 2 bin adet buzağı ölümlerinin önlenmesi için sindirim sistemi güçlendirici gıda takviyesi desteğinde bulunuldu. Başkan Öküzcüoğlu, “Arı olmazsa hayatın devamı olmaz” Alaşehir otobüs terminalinde gerçekleştirilen törene Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Mimar Ferdi Zeyrek, Alaşehir Belediye Başkanı Ahmet Öküzcüoğlu, CHP İlçe Başkanı Mehmet Kayacık, MASKİ Genel Müdürü Talat Postacı, Manisa Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Oğuz Murat Pınar, Kırsal Hizmetler Dairesi Başkanı Yılmaz Usta, arı üreticileri, mahalle muhtarları ve sivil toplum örgütlerinin temsilcileri katıldı. Törende konuşan Alaşehir Belediye Başkanı Ahmet Öküzcüoğlu, “Arı olmazsa dünyada kolonizasyon olmaz, hayatın devamı olmaz. İşte bugün dağıtacağımız bu kovanlar Alaşehir'de arıcılığın gelişmesine yardımcı olacak. Dağlarda binlerce ballı bitkimiz var. Bunların içerisinde kestanesinden tutun da yabaninanesine, ballıbabasına kadar yarpuzuna kadar, karaçaltısına kadar birçok alanda ballı bitkilerimiz var. Ancak arıcılık gelişmediği için bu bitkiler çiçek açıyor ve solduğunda biz bunların nektarlarını alamıyoruz. Yani bir nektar erozyonu da bölgemizde mevcut. Bu kovanlar bizim hem ürünlerimizin kolonizasyonuna kirazda olsun, kestanede olsun daha yüksek verim elde edilmesine ve bu açık solan çiçeklerin nektarının alınarak ekonomiye kazandırılmasına yardımcı olacak. Ben Ferdi Başkanıma bu desteklerinden dolayı teşekkür ediyorum” dedi. Başkan Zeyrek, “Manisa genelinde 2 bin kovanı üreticilerimize ulaştıracağız” Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Mimar Ferdi Zeyrek de 360 kovanın Alaşehir’deki üreticilere teslim edildiğini belirtti. Başkan Ferdi Zeyrek, “Bunun yanı sıra geçen yaz yangında maalesef 57 tane kovanımız yandı. Oradaki üreticimiz çok mağdur oldu. Onlara da yüzde 100 hibe destekli bu 57 kovanını vereceğiz. Yaralarına merhem olmak istiyoruz. Bunun yanı sıra bugün Alaşehir’imizde 417 kovan dağıtırken, Manisa genelinde de 2 bin kovanımızı dağıtacağız. Önümüzdeki günlerde Selendi ve Salihli ile birlikte 2 bin tane kovanımızı üreticilerimize ulaştırmış olacağız. Bunun yanı sıra Gölmarmara Arıcılık Eğitim ve Ana Arı Üretim merkezinde de kişi başı 10 adet ana arıyı ücretsiz bir şekilde üreticilerimize teslim edeceğiz. Buradan eğitmenler sayesinde de arıcılık işiyle uğraşan üreticilerimize, yetiştiricilerin temel arıcılık eğitimi, arı sütü eğitim ve polen eğitiminde bunu sağlayabilen bir belediye olacağız” ifadelerini kullandı. “Eğitim faaliyetlerimizi sizlerle birlikte gerçekleştireceğiz” Kulalı arı üreticilerine de kovanları düzenlenen törenle dağıtıldı. Alaşehir Belediye Başkanı Ahmet Öküzcüoğlu, Törene Kula Belediye Başkanvekili Semra Gündüz, Kula İlçe Başkanı Kadir Girgin, mahalle muhtarları sivil toplum örgütlerinin temsilcileri katıldı. Arıcılara sağlanan kovan desteği projesi çerçevesinde bir araya geldiklerini belirten Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Mimar Ferdi Zeyrek, “Kula’da yüzde 50 hibe destekli 180 tane kovanımızı arıcılarımıza teslim ediyoruz. Manisa genelinde 2 bin tane kovanımızı Demirci, Kırkağaç, Soma'da tamamladık. Sonrasında Selendi ve Salihli ilçemizde de bu hizmetlerimiz devam edecek. Bunun yanında kişi başına 10 adet yüzde 100 hibe destekli ana arı desteğini de üreticilerimize vereceğiz. Yine temel arıcılık, ana arı yetiştiriciliği, arı sütü ve polen üretimi konusunda da eğitim faaliyetlerimizi sizlerle birlikte gerçekleştiriyor olacağız. Sadece arıcılıkta değil, tarımla ve hayvancılıkla uğraşan tüm üreticilerimizin daha verimli, daha güçlü bir yapıya ulaşmasını hedefliyoruz” dedi. “Buzağı ölümlerinin son bulmasını hedefliyoruz” Başkan Ferdi Zeyrek, ilk kez Kula’dan başlatılan ‘Buzağılar büyüyor, çiftlikler güçleniyor’ projesinden de bahsetti. Projenin hayvancılık açısından büyük önem taşıdığını vurgulayan Başkan Zeyrek, “Buzağıların bakımı, büyüme ve gelişim süreçlerinde ihtiyaç duyduğu refahı, hem hayvan sağlığını hem de üretim verimliliğini arttırmayı amaçlıyoruz. İlimizde yaklaşık olarak yılda 70-80 bin buzağı doğumu oluyor. Ama maalesef bunların yüzde 10'u yani 7 bin ya da 8 bin civarında buzağımızı da maalesef hayatta tutamıyoruz. Bunun en önemli sebepleri ise ishale bağlı ölümler olduğunu görüyoruz. Verdiğimiz sindirim sistemi güçlendirici gıda takviyesi ve ürünlerle birlikte artık buzağı ölümlerinin son bulmasını hedefliyoruz. Proje kapsamında Kula’daki süt kooperatiflerimize 2 bin adet sindirim sistemi güçlendirici gıda takviyesi biberon ve yalama taşı desteğinde bulunuyoruz” diye konuştu. Demircili arıcılara 340 kovan Manisa Büyükşehir Belediyesi Kırsal Hizmetler Dairesi Başkanlığı’nca yürütülen ‘Arıcılarımıza Kovan Desteği Projesi’ kapsamında Demircili arıcılara da kovanları ulaştı. Kırsal Hizmetler Dairesi Başkanı Yılmaz Usta, CHP İlçe Başkanı Melih Kuru, mahalle muhtarları ve sivil toplum örgütleri temsilcilerinin katılımıyla 340 kovan üreticilere teslim edildi.

Emekli ve Asgari Ücretlinin Geliri Et Tüketmeye Yetmiyor! Haber

Emekli ve Asgari Ücretlinin Geliri Et Tüketmeye Yetmiyor!

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Niğde Milletvekili ve TBMM Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyon Üyesi  Ömer Fethi Gürer, düzenlediği basın toplantısında kırmızı ve beyaz et fiyatlarındaki artışa dair önemli açıklamalarda bulundu ve iktidarın tarım ve hayvancılık politikalarını eleştirdi. Gürer, sorunun çözümünün ithalat değil, yerli üreticiyi desteklemekten geçtiğini söyledi. Gürer,“Fiyat artışları yıl sonuna doğru tekrar yükselmeye başladı. Siyasi iktidar, ithalatla hayvan ve et getirerek bu sorunu çözeceğini düşünüyor. Ancak yapılan ithalata rağmen et fiyatlarındaki artışların önüne geçilemiyor. İthalatın artarak devam edeceği bir yılın bizi beklediği açık. Ancak çözüm ithalatta değil, yerli üretimde. Besicilere destek verilmeli ve başta yem olmak üzere maliyet artırıcı unsurlarla mücadele edilmelidir. Maalesef, dışarıdan hayvan ithalatı yaparak bu sorunun üstesinden gelmeye çalışıyorlar."dedi. KESİMHANE FİYATLARI İLE RAFTAKİ ÜRÜN FİYATLARI ARASINDAKİ FARK  Ömer Fethi Gürer, kırmızı et fiyatlarındaki artışa dikkat çekerken, Kasım ayı sonu itibarıyla kesimhanelerdeki fiyatların ve raftaki ürün fiyatlarının arasındaki farkın giderek açıldığını ifade etti: “Kasım ayının son haftasında kesimhanelerde dana eti 347 lira, kuzu eti ise 437 lira olarak kesiliyordu. Bu ay ise; dana eti 348 lira, kuzu eti ise 437 lira civarından işlem görmeye devam ediyor. Ancak rafta satılan et fiyatları, kesimhane fiyatlarının çok üzerinde. Örneğin, dana kuşbaşı rafta 650 lira, kuzu kuşbaşı ise 700 liranın altına inmiyor. Hatta bazı bölgelerde bu fiyatlar daha da artmış durumda. Bu da özellikle dar gelirli vatandaşların et ve et ürünleri tüketmesini daha da zorlaştırıyor.” YEM FİYATLARINDAKİ YÜKSEK ARTIŞ ET FİYATLARINI ETKİLİYOR CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, fiyat artışlarının en büyük nedenlerinden birinin yem fiyatlarındaki artış olduğunu vurguladı. 2011 ile 2022 yılları arasında yem fiyatlarının %963 arttığını belirten Gürer, "Son iki yılda ise bu artış daha da hızlandı. Şu an 50 kilogramlık besi yemi 700 lira civarında. Bir buzağıya 1000 lira destek verilmesine rağmen, o parayla bir besicinin 50 kilogramlık yemi alması neredeyse imkansız hale geldi. Bu da besicileri büyük bir maliyet yükü altına sokuyor." İTHALATIN FİYAT ARTIŞLARINA KATKISI CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, yem ithalatının da fiyat artışlarına önemli katkı sağladığını belirterek, "Yem ürünlerinde de fiyatlar dalgalanma gösterse de yaklaşık 10 milyon ton ithalat yapıldığını biliyoruz. İthal yemler de fiyat artışlarının önemli sebeplerinden biri. İthalata dayalı çözüm aramak yerine, yerli üretimi artırarak bu sorunu çözmeliyiz" dedi. TAVUK ETİ FİYATLARINDAKİ ARTIŞ, DAR GELİRLİLERİN SOFRASINI ZORLUYOR CHP Niğde Milletvekili ve Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu Üyesi Ömer Fethi Gürer, son dönemde tavuk eti fiyatlarındaki artışı ve bu artışın dar gelirliler ve emekliler üzerindeki etkisini gündeme taşıdı. Özellikle kırmızı et alamayan vatandaşlar için tavuk etinin bir umut kaynağı olduğunu belirten Gürer, son fiyat artışlarının, tavuk etini de almayı zorlaştırdığını ifade etti. TAVUK ETİ ÜRETİMİNDE TÜRKİYE’NİN ÖNEMİ CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, “Türkiye, tavuk eti üretiminde yaklaşık 2 milyon 400 bin tonla önemli bir üretim kapasitesine sahip. Japonya, Irak, Fas gibi birçok ülkeye kanatlı eti ve ürünleri ihraç ederek önemli bir pazar payına sahip. Ancak geçmişte özellikle kırsalda her evde tavuk beslenirken, bu gelenek yerini tavuk çiftlikleriyle yapılan ticari üretime bırakmış durumda.” dedi. OCAK AYINDAN BUGÜNE TAVUK ETİ FİYATLARINDAKİ ARTIŞ CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, Ocak ayından bu yana tavuk eti fiyatlarında ciddi artışlar yaşandı. Gürer, bu artışları şu şekilde sıraladı: Tüm tavuk: Ocak ayında kilogramı 65 TL iken, bugün 98 TL’ye yükseldi (%50 artış).Fileto tavuk: Ocak ayında 169 TL iken, bugün 226 TL’ye çıktı (%33 artış).But pirzola: Ocak ayında 99,50 TL iken, bugün 168 TL oldu (%66 artış).Kalçalı but: Ocak ayında 59 TL iken, bugün 89 TL’ye ulaştı (%50 artış).Kanat: Ocak ayında 139 TL iken, bugün 221 TL’ye çıktı (%58 artış). Bu fiyat artışları, özellikle dar gelirli ve sabit gelirli vatandaşların tavuk etini sofrasına almasını giderek zorlaştırıyor.” Diye konuştu. EMEKLİ VE ASGARİ ÜCRETLİLERİN ALIM GÜCÜ DÜŞÜYOR “Artan fiyatlar, emekliler ve asgari ücretliler için büyük bir zorluk oluşturuyor” diyen Gürer, Ocak ayında emekli maaşıyla 192 kilogram tavuk alabilen bir emeklinin, bugün aynı maaşla sadece 127 kilogram tavuk alabildiğini belirtti. “Emeklinin sofrasından 65 kilogram tavuk eksildi,” diyen  Ömer Fethi Gürer, aynı durumun asgari ücretliler için de geçerli olduğunu ifade etti. Ocak ayında asgari ücretle 261 kilogram tavuk alabilen bir vatandaşın, bugün yalnızca 173 kilogram tavuk alabildiğini ve 98 kilogram tavuk eksildiğini vurguladı. YÜKSEK YEM FİYATLARI VE ÜRETİCİ GİDERLERİ . CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, "Tavuk çiftliklerinde yem fiyatlarındaki artış ve diğer giderlerin yükselmesi, üreticiyi zor durumda bırakıyor Tavuk eti fiyatlarına bu maliyet artışları yansıyor. Üreticiler açısından yem fiyatları ve ağır çiftlik giderleri, üretim maliyetlerine ciddi şekilde etki ediyor. Bu da sorunları daha da derinleştiriyor." dedi. TARIM ÜRÜNLERİ ÜRETİCİ FİYAT ENDEKSİ  Tarım Ürünleri Üretici Fiyat Endeksi’nde, 2024 Kasım ayında kümes hayvanları ve yumurtalarda %28,49’luk bir artış görüldü. Gürer, bu artışların gıda fiyatlarını dengelemek ve üretim maliyetlerini düşürmek adına yeterli adımlar atılmadığını ifade etti. SİYASİ İKTİDARIN PLANLAMA EKSİKLİĞİ Gürer, “Bu durum, sabit gelirle yaşayan vatandaşların temel gıda ürünlerini tüketmesini  zorlaştırıyor. Üretici mutlu değil, besicilik yapan mutlu değil, rafta ürünü alamayan vatandaş da dertli. Sorunları çözmesi gereken siyasi iktidarın ise bu konuda yeterli öngörüye ve planlamaya sahip olmadığı anlaşılıyor,” diyerek, fiyat artışlarının çözülmesi için acil adımlar atılması gerektiğini vurguladı. ÜRETİM PLANLAMASIZLIĞI  CHP Niğde Milletvekili ve Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu Üyesi Ömer Fethi Gürer, fiyat artışlarının önlenmesi için yapılan ithalat ve ihracat düzenlemelerinin sorunları çözmeye yetmediğini belirtti. “Eğer piyasada fiyat artışı varsa, ya ihracatı kısmakla ya da ithalat yaparak bu durumu dengeleyeceklerini düşünüyorlar. Oysa üretimi doğru planlamadan, üretimle ilgili sorunları ortadan kaldırmadan ve süreci öngörülebilir bir yönetim anlayışına taşımadan bu işler çözülemez,” dedi. Gürer, kağıt üzerinde anlatılanların, sokaktaki, raftaki veya tarladaki gerçeklerle örtüşmediğini vurguladı. TEMEL GIDA ÜRÜNLERİNDE İTHALATÇIYIZ Gürer, geçtiğimiz günlerde Tarım Bakanlığı bütçesi görüşmelerinde, Tarım Bakanı'nın Türkiye’yi ihracatçı bir ülke olarak tanımladığını ancak temel gıda ürünlerinde ithalatçı bir ülke olduğumuzu gizlediğini belirtti. “Sayın Bakan, Türkiye'nin tarım ürünleri ihracatında başarılı olduğunu ifade ederken, ülkemizin  temel gıda ürünlerinde ithalatçı konumda olduğunu belirtmedi.” dedi. SERBEST PİYASA EKONOMİSİ VE ÇÖZÜMSÜZLÜK CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, serbest piyasa ekonomisinin “serbest soygun ekonomisi”ne dönüştüğünü ve bunun vatandaşların hayatını zorlaştırdığını söyledi. “Bu yaklaşım, milyonlarca insanın et tüketiminden uzak kalmasına yol açarken, protein eksikliğine bağlı yeni sağlık sorunlarının ortaya çıkmasına neden olacaktır.” şeklinde konuştu. ÜRETİM GİRDİ MALİYETLERİ VE ET FİYATLARI Besicilerin karşılaştığı girdi maliyetlerindeki artışın, et fiyatlarına doğrudan yansıdığını belirten CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, "Besicinin girdi fiyatları arttı, bu da et fiyatlarını yükseltti. Ancak kesime giden etin fiyatı, rafta daha da artıyor." dedi. Bu durumun özellikle dar gelirli vatandaşların ete erişimini zorlaştırdığını ifade etti. TAVUK ETİ FİYATLARINDAKİ ARTIŞ  Tavuk eti fiyatlarındaki artışın, yumurta fiyatlarındaki artışları takip ettiğini belirten CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, “Gıda ürünleri üreticiden çıktığında fiyatları artıyor, üretim girdi maliyetleri yükseliyor. Ancak vatandaşın gelirinde hiçbir iyileşme olmuyor. Bu artışların, özellikle emekli ve asgari ücretliler için tavuk etini ulaşılmaz hale getirdiğini belirtti. GİRDİ MALİYETLERİNİ DÜŞÜRMEK VE ARACILIK SİSTEMİNİ DÜZENLEMEK CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, iktidarın bir an önce tarım ve hayvancılıkta üretim girdi maliyetlerini düşürmesi gerektiğini vurguladı. “Aracılık sistemini düzenlemeli ve sürekli artan fiyatları dengelemek için acil tedbirler almalıdır. Tavuk eti dahi, artık emeklinin ve asgari ücretlinin almakta zorlanacağı bir noktaya geliyor.” şeklinde konuştu.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.