SON DAKİKA
Hava Durumu

#Tarım Ve Orman Bakanlığı

Porsuk Haber Ajansı - Tarım Ve Orman Bakanlığı haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Tarım Ve Orman Bakanlığı haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

AB'de Yürütülen Gıda Güvenliği Kampanyasına Türkiye'de Katıldı Haber

AB'de Yürütülen Gıda Güvenliği Kampanyasına Türkiye'de Katıldı

Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, Avrupa Birliği (AB) kurumu olan Gıda Güvenliği Otoritesi (EFSA) tarafından gıda güvenliği konusunda farkındalığı artırmak amacıyla uygulanan "Safe2Eat" kampanyasına bu yıl Türkiye'nin de katıldığını belirtti. Bakan Yumaklı, "Safe2Eat" kampanyasının gıda güvenliği konusunda farkındalığı artırmak amacıyla EFSA tarafından 2020'den bu yana devam ettiğini söyledi. Aday ülkelere açılan kampanyaya bu yıl Türkiye'nin de katıldığı bilgisini veren Yumaklı, toplam 23 ülkede yürütülecek iletişim kampanyasının, Avrupa genelindeki tüketicilerin güvenilir gıda tercihleri yapmasını teşvik etmeyi, bilimsel bilgilere dayalı doğru uygulamaları yaygınlaştırmayı ve gıda güvenliği konularında kamuoyunu bilinçlendirmeyi amaçladığını bildirdi. Bakan Yumaklı, kampanyaya dahil olan ülkelerin gıda güvenliğiyle ilgili bilimsel verileri AB vatandaşlarıyla paylaşarak tüketicilerin gıda seçiminde bilinçli kararlar almalarına yardımcı olduğuna dikkati çekerek, şöyle konuştu: "Biz de Türkiye olarak kampanya kapsamında gıda güvenliği konusunda vatandaşlarımızın farkındalığını artırmak amacıyla belirli temalara odaklanarak, tüketicilere yönelik bilgilendirme çalışmaları yürüteceğiz. Ülke olarak 6 ana tema belirlemiş durumdayız. Kampanya süresince işleyeceğimiz bu ana konular arasında gıda kaynaklı hastalıklar, gıdaların güvenilir yöntemlerle hazırlanması, katkı maddeleri, etiket okuma alışkanlıkları, gıda alerjenleri ve israfı önleme yer alıyor." GIDA ETİKETİ OKUMA ALIŞKANLIĞI TEŞVİK EDİLECEK Seçilen ana temalar doğrultusunda, tüketicilere gıdalarda kullanılan katkı maddeleri hakkında doğru bilgiler sağlanarak, bilinç oluşturulacağını vurgulayan Yumaklı, vatandaşların doğru gıda seçimleri yapabilmesi için gıda etiketlerini okuma alışkanlığının teşvik edileceğini anlattı. Bakan Yumaklı, alerjik reaksiyon riskleri ve gıdalardaki alerjen içeriklere ilişkin farkındalığın artırılacağını, yumurta, tavuk ve diğer yaygın gıda kaynaklı hastalık etkenlerine karşı bilinçlendirme çalışmaları yürütüleceğini dile getirdi. Gıdaların güvenli saklanması, hazırlanması ve pişirilmesi konusunda doğru uygulamaların yaygınlaştırılacağını belirten Yumaklı, bu faaliyetlerin yerine getirilebilmesi için de etkin bir iletişim kampanyası yürütüleceğini kaydetti. Bakan Yumaklı, bu kapsamda Bakanlık bünyesindeki Gıda ve Kontrol Genel Müdürlüğüne ait sosyal medya hesapları ile "https://guvenilirgida.tarimorman.gov.tr/" internet sitesinde kampanyaya ilişkin görsel ve içeriklerin düzenli olarak paylaşılacağını, marketler, restoranlar ve gıda sektörü paydaşlarıyla işbirlikleri de geliştirilerek kampanyanın daha geniş bir kitleye ulaşmasının sağlanacağını sözlerine ekledi.

Yerköy Jeotermal Kaynaklı Sera OTB'de 30 Bin Ton Meyve Sebze Üretilecek Haber

Yerköy Jeotermal Kaynaklı Sera OTB'de 30 Bin Ton Meyve Sebze Üretilecek

Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, yılda 30 bin ton sebze-meyve üretilecek ve 4'te 3'ü kadın olmak üzere bin 500 kişiye istihdam sağlayacak Yozgat Yerköy Jeotermal Kaynaklı Sera Organize Tarım Bölgesi'nin kuruluş protokolünün onaylanarak tüzel kişilik kazandığını bildirdi. Yumaklı, yaptığı açıklamada, Türkiye'nin jeotermal kentlerinden olan Yozgat'ın bu potansiyelini değerlendirmek için bir süredir çalıştıklarını belirtti. Tarım ve Orman Bakanlığı öncülüğünde Yerköy ilçesine jeotermal kaynaklı Sera Organize Tarım Bölgesi kurulması için proje hazırlandığını aktaran Yumaklı, Yozgat Yerköy Jeotermal Kaynaklı Sera OTB'nin kuruluş protokolünün onaylanarak tüzel kişilik kazandığını vurguladı. Bakan Yumaklı, bin 125 dekar alanda faaliyet gösterecek olan Sera OTB'de fide, sebze ve meyve üretiminin yapılacağı sera parselleri ile bu üretilen ürünlerin işlenip paketlenerek ve depolanarak katma değer kazanacağı sanayi parsellerinin bulunacağı bilgisini verdi. Yine OTB'de biokütle tesisi, eğitim ve araştırma, GES ve atık yönetim alanları gibi donatıların yer alacağının altını çizen Yumaklı, “En az 30 adet 25 dekar büyüklüğünde teknolojik serada yıllık 30 bin ton sebze ve meyve üretimi gerçekleştirilecek. Bölgede en az yüzde 75'i kadın olmak üzere bin 500 kişilik istihdam sağlanacak. Projemiz tamamen faaliyete geçtiğinde, ekonomiye yıllık 1,2 milyar TL katkı verecek." ifadelerini kullandı. “OTB'LER KALKINMADA ÖNCÜ" Yozgat Yerköy Jeotermal Kaynaklı Sera Organize Tarım Bölgesi'nde modern tarımsal üretim yöntemlerinin uygulanacağına dikkati çeken Yumaklı, şunları kaydetti: “Jeotermal enerjiyle ısıtılan seralar, yüksek kalite ve verimlilikte yaş meyve ve sebze üreten bir tarım üssü olarak hizmet verecek. Bu OTB sayesinde, hem Yozgat ve çevre illerin yaş meyve ve sebze ihtiyacı karşılanacak hem de tarımsal arz güvenliği güçlendirilerek yerel ekonomiye önemli katkılar sağlayacak. Tarım ve Orman Bakanlığı olarak 'üretimin ve üreticinin yüzyılında' şehirlerimizin ve ülkemizin kalkınmasında öncü rol oynayacak Organize Tarım Bölgelerine yatırımlar yapmaya devam edeceğiz. Güçlü ülkenin güçlü tarımdan geçtiği bilinciyle üreticilerimizin daima yanlarında olacağız. Tüzel kişilik kazandırdığımız Sera OTB'mizin Yozgat başta olmak üzere tüm ülkemize hayırlı olmasını temenni ediyorum."

Ukrayna'ya Süt ve Süt Ürünleri İhracatı İçin Görüşmeler Başladı Haber

Ukrayna'ya Süt ve Süt Ürünleri İhracatı İçin Görüşmeler Başladı

Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, Ukrayna Tarım Bakanı Vitaliy Koval ile Kiev'de görüştü. Bir dizi program için Kiev'e gelen Yumaklı'nın ilk ziyareti mevkidaşı Koval'a oldu. Ukrayna Tarım Bakanlığı'nda gerçekleşen toplantıda konuşan Bakan Yumaklı, özellikle son 10 yılda iki ülke arasındaki ilişkilerin çok yönlü olarak geliştiğini vurguladı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy'in bu ilişkileri daha da geliştirmek için yoğun bir çaba içinde olduğunu belirten Yumaklı, “Biz Ukrayna'da, sürecin en başından beri adil ve kalıcı bir barışın sağlanmasını istiyoruz. Savaş zamanında ihtiyaç sahibi ülkeler için tahıl koridoru sürecini beraber yürüttük. Bu koridordan yaklaşık 33 milyon ton tahıl ihtiyaç sahibi ülkelere gitti. Olağanüstü zamanda bunu yapan ülkelerin barış ortamında ilişkilerini çok daha üst seviyeye taşıyacağından hiç şüphem yok." dedi. SÜT VE SÜT ÜRÜNLERİ İHRACATI İÇİN GÖRÜŞMELER BAŞLADI Türkiye'nin Ukrayna'ya süt ve süt ürünleri ihracatının önündeki engellerin kaldırılması için talepte bulunan Yumaklı, şunları kaydetti: “Belirtmek isterim ki ülkemiz, Avrupa Birliği'ne süt ve süt ürünleri, ısıl işlem görmüş kanatlı eti başta olmak üzere birçok hayvansal ürünün ihracatı için onaylı ülke statüsündedir. Buna rağmen ülkemizden AB ve diğer birçok ülkeye ihracatı gerçekleştirilen çok sayıda hayvansal ürün için Ukrayna'ya ticaret kısıtlaması konulmuş. Bunun kaldırılmasını talep ediyoruz. Bu konuda adım atılırsa çok memnun oluruz." Bakan Yumaklı'nın bu talebine karşılık Koval, konuyla ilgili bir heyet görevlendireceğini ifade etti. Görüşmede Yumaklı, ayrıca Ukrayna'nın savaş nedeniyle su ve sulama alt yapısının zarar gördüğüne dikkati çekerek, “Ülkemiz, başta sulama sistemleri, tarımsal teknoloji, AR-GE, tohumculuk ve gıda işleme sanayisindeki gücüyle Ukrayna için önemli bir ortak ve destekleyici ülke konumunda. Bu kapsamda, Ukrayna'daki savaştan etkilenen bölgelerde Türkiye'nin bu alanlardaki tecrübeleri uzmanlar ve ortak çalışmalar eşliğinde Ukrayna'nın geniş arazileriyle birleştirilerek verimlilik artırılabilir. Öncelikli olarak sulama altyapısının yeniden inşası konusunda teknik çalışma yapmaları için Bakanlığımızdan  bir ekip yönlendirmek isterim." diye konuştu. Türkiye'nin tarım makinaları üretiminde ve ihracatında önemli bir yere sahip olduğunu da dile getiren Yumaklı, hem uygun maliyet hem de lojistik yakınlık değerlendirildiğinde Türkiye'nin Ukrayna için iyi bir alternatif olabileceğini, şartlar oluşursa Ukrayna'ya tarım makinaları ihracatı yapılabileceğini de sözlerine ekledi. “HEDEFİMİZ 10 MİLYAR DOLAR TİCARET HACMİ" Ukrayna Tarım Bakanı Koval ise Kiev'deki görüşmenin kısa süre önce Türkiye'ye yaptıkları ziyaretin devamı niteliğinde olduğunu söyledi. İki ülke arasındaki dış ticaret hacminin artırılmasıyla ilgili devlet başkanlarının hedef koyduğunu anımsatan Koval, “Bizim ilk görevimiz, karşılıklı ticaret hacmimizi 10 milyar dolar seviyesine çıkartmak. Bunun bir parçası olarak tarım sektöründe üzerimize  düşeni yapmaya hazırız." dedi. Konuşmaların ardından iki ülke bakanları arasında Türkiye - Ukrayna Tarım Çalışma Grubu 6. Dönem Toplantısı tutanağı imzalandı.

Çiftçi Üretmezse Türkiye Kaybeder! Haber

Çiftçi Üretmezse Türkiye Kaybeder!

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Tarım ve Orman Bakanlığından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Erhan Adem, Konya’nın Karapınar ilçesinde çiftçiler ve besicilerle bir araya gelerek tarım ve hayvancılık sektöründeki sorunları yerinde inceledi. Üreticilerin girdi maliyetleri karşısında ezildiğini, süt ve et fiyatlarındaki adaletsizliğin sürdürülemez olduğunu vurgulayan Adem, Tarım ve Orman Bakanlığına çağrıda bulunarak, “İthalat yerine üreticiyi destekleyen politikalar hayata geçirilmeli. Çiftçi üretmezse, Türkiye kaybeder” dedi. Üretici Kazanamıyor, Tarım Bitme Noktasında CHP heyeti, Karapınar’daki ziyaretleri kapsamında Ziraat Odası Başkanı Durmuş Öner ile bir araya gelerek bölgedeki üreticilerin yaşadığı sıkıntıları dinledi. Çiftçilerin yüksek maliyetler ve düşük alım fiyatları nedeniyle üretim yapamaz hale geldiğini belirten Erhan Adem, şu ifadeleri kullandı: “Karapınar’dayız. Süt üreticileriyle, besicilerle, çiftçilerle görüştük. Manzara içler acısı. Çiftçimiz yem, gübre, mazot, elektrik gibi temel giderler karşısında adeta boğuluyor. Buna rağmen ürettiği sütü ve eti hak ettiği değerde satamıyor. Ulusal Süt Konseyi’nin açıkladığı fiyatlar uygulanmıyor, üreticinin eline çok daha düşük rakamlar geçiyor. Besicilik yapanlar da benzer bir çıkmazın içinde. Girdi maliyetleri her geçen gün artarken, hayvanlarını zararına satmak zorunda kalıyorlar. Çoğu üretici artık hayvancılığı bırakma noktasına geldi. Bu şartlarda çiftçinin dayanacak gücü kalmadı.” “Bakanlık Sahaya İnsin, Çiftçinin Halini Görsün” Üreticilerin en büyük sorunlarından birinin de tarımsal sulama olduğunu belirten Adem, Karapınar ve Konya Ovası’nda yaşanan su krizinin üretimi ciddi şekilde tehdit ettiğini söyleyerek şöyle devam etti: “Çiftçimiz suyu 100-150 metre derinlikten çekmek zorunda kalıyor. Artan elektrik fiyatlarıyla birlikte bu durum üreticiyi daha da zora sokuyor. Tarım ve Orman Bakanlığı yetkilileri, çiftçinin gerçek sorunlarını görmek için özel toplantı odalarından çıkıp sahaya inmeli. Sorunları yerinde görüp çözüm üretmeliler. Öncelikle tarımsal ürün ve et ithalatı durdurulmalı, yerli üreticiye destek verilmelidir. Çiftçiye uygun maliyetli girdi desteği sağlanmalı, üreticinin kazanç elde edebileceği adil bir piyasa düzeni oluşturulmalıdır. Eğer bu adımlar atılmazsa, çiftçi üretimi bırakacak ve ülkemiz gıda krizine sürüklenecektir. Çiftçinin ayakta kalması için acil önlemler alınması gerekiyor. Üreticiyi yok sayan bir tarım politikası sürdürülemez.”

Kanatlı Sektörü Türkiye'nin Stratejik Sektörlerinden Biri Haber

Kanatlı Sektörü Türkiye'nin Stratejik Sektörlerinden Biri

Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, Eskişehir'de çeşitli ziyaretler gerçekleştirdi. Bakan Yumaklı Mahmudiye ilçesindeki Geçit Kuşağı Tarımsal Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü Etçi Damızlık Tavuk Yerleşkesi'nde yaptığı konuşmada, kanatlı sektörünün Türkiye için stratejik sektörlerden biri olduğunu söyledi. Söz konusu sektörün özellikle et ya da yumurta tüketiminde vatandaşların tüketim ağırlığı da düşünüldüğünde son derece önemli olduğunu belirten Yumaklı, yaklaşık 3 milyon kişinin geçimini bu sektörden sağladığını vurguladı. Kanatlı sektörünün yaklaşık 5,5 milyar dolar ticaret hacminin olduğunu aktaran Yumaklı, "Türkiye olarak bizim kanatlı sektörümüz hem et üretimi için hem de yumurta üretimi için çok disiplinli bir sektör. Kapasitesinin yüzde 85-90'ını kullanıyor. Neredeyse kapasitesinin tamamını kullanıyor dediğimiz güçlü bir sektör." dedi. "ET İHRACATINDA 5'İNCİ, YUMURTA İHRACATINDA İSE 3'ÜNCÜ SIRADAYIZ" Bakan Yumaklı, Türkiye kanatlı sektörünün et üretiminde dünyada 9'uncu, yumurta üretiminde ise 10'uncu sırada yer aldığını belirterek, şöyle devam etti: "Ancak bunun ihracat tarafına baktığımızda et ihracatında 5'inci sıradayız. Yumurta ihracatında ise 3'üncü sıradayız. Bizim her konuda olduğu gibi yerli ve milli üretimi artırmak ve ithalat bağımlılığını sona erdirmekle ilgili çalışmalarımız devam ediyor. Bu konuda Bakanlığımızın önemli AR-GE birimi Tarımsal Araştırma Geliştirme Genel Müdürlüğümüz şu anda içinde bulunduğumuz Eskişehir Geçit Kuşağı Araştırma Enstitüsünde de beyaz etle alakalı, bu ırkların geliştirilmesi ve ıslahıyla alakalı çalışmaları yürütüyor. Dünyada etçi ve yumurtacı tavuk üretimini yapabilen belli sayıda firmalar var. Dünyada bunu yapabilen 4 ülkeden birisiyiz. Elbette bu konuda geliştirme ihtiyacımız var. Türkiye'deki piyasayı yerli ve milli üretimle birlikte ithalatın daha az olduğu, bu geliştirilen materyallerin kullanıldığı bir ortama kavuşturacağız." "BEYAZ ET ÜRETİMİYLE İLGİLİ 17 İLİMİZİ BELİRLEDİK" Eskişehir Geçit Kuşağı Tarımsal Araştırma Enstitüsünde geliştirilen etçi ırkı tavuğa "Anadolu-T" adının verildiğini aktaran Yumaklı, sözlerini şöyle sürdürdü: "Yerli ve milli üretimi artırmak ve piyasadaki oranını elbette ithalata oranla daha da geliştirmek üzere üretim planlamamızın en önemli başlıklarından birisi olan beyaz et üretimiyle ilgili de 17 ilimizi belirledik. Bu 17 ilimizde yatırım yapan firmalarımız hem kullanılmış olan sübvansiyonlu kredilerin içinde özellikle bu ırkların üretimini yaparlarsa yüzde 10'luk bir kredi faizi indirimini sağlamış olacaklar. Aynı zamanda sübvansiyonlu kredilerin bu bölgede yani 17 ilde üretim yapanlar için diğer bölgelere nazaran daha uygun şartlarda olacak." Bakan Yumaklı, IPARD ve diğer kırsal kalkınma destekleri başta olmak üzere bu bölgelerde yapılan üretimin desteklenmesinin söz konusu olacağını bildirdi. "POTANSİYELİMİZİ YERLİ VE MİLLİ ÜRETİME EVİRECEĞİZ" Araştırma enstitüsünde iki yıl boyunca "Anadolu-T" markasının ve geliştirilen bu ırkın performansının takip edileceğini aktaran Yumaklı, şunları kaydetti: "Bu iki yıllık sürede hâlihazırda piyasa payı son derece düşük ancak o istediğimiz hedeflere bu süre sonunda ulaşmış olacak. Üretim planlamasının önemli olduğunu hem bitkisel üretimde hem hayvansal üretimde hem de su ürünlerinde bizim Türkiye olarak bütün potansiyelimizi çok net bir şekilde kullanacağımızı, yerli ve milli üretime evireceğimizi her fırsatta söylüyoruz. Sadece bu konu değil aynı zamanda hâlihazırda devam eden 4. Tarım Orman Şurası'nda da yine başlıklarımızdan bir tanesi kanatlı üretimiyle ilgili. Yani hem et hem de yumurta üretimiyle ilgili bir başlık. Önümüzdeki dönemde kişisel kullanımların ya da et tüketim tercihlerinin beyaz etin tüketilmesine doğru kayacağı yönünde simülasyonların yapıldığını düşünürsek bizim buradaki çalışmalarımızın ülkemiz için, bu sektör için ne kadar önemli olduğunu da görmüş oluruz." Bakan Yumaklı, kanatlı sektörünün vatandaşların ihtiyacı olan yumurtayı üretip fazlasını da ihraç etmek üzere yoğun çabaları olduğunu anlattı. Ramazan ayında bazı temel gıda maddelerinde fiyatlarla alakalı birtakım sorunlar oluşabileceğine dikkati çeken Yumaklı, şöyle konuştu: "Ancak hem sektör hem biz hem Bakanlık hem diğer paydaşlar yumurta üretimiyle ilgili ve bunların fiyatıyla alakalı herhangi bir problem olmayacağını belirttiler. Ben de buradan Bakanlığımızın ilgili birimlerinin geliştirdiği bu tavuk türlerinin üretmiş olduğu ürünlerden bu mesajı da vermiş olayım. Ramazan boyunca yumurtada ve diğer gıda, et ve süt ürünlerinde bizim ihtiyacımızdan fazlası var. Dolayısıyla bunlarla ilgili herhangi bir eksiklik kesinlikle söz konusu değil. Dolayısıyla buna paralel olarak da fiyat artışlarını hiçbir şekilde beklemiyoruz. Eğer bununla ilgili herhangi bir tespitimiz olursa da hem Ticaret Bakanlığımız hem biz hem de Hazine ve Maliye Bakanlığımız kendi kulvarlarımızda gereğini yapıyoruz, yapmaya da devam edeceğiz." Bakan Yumaklı, daha sonra Eskişehir Geçit Kuşağı Tarımsal Araştırma Enstitüsünü ziyaret ederek, buradaki çalışmalar hakkında bilgi aldı.

Tarım Zirvesi 15’inci GAPTARIM Fuarı Kapılarını Açtı Haber

Tarım Zirvesi 15’inci GAPTARIM Fuarı Kapılarını Açtı

Gaziantep Büyükşehir Belediyesi ve Gaziantep Valiliği ev sahipliğinde Tarım ve Orman Bakanlığı himayelerinde düzenlenen Tarım Zirvesi 15’inci GAPTARIM Fuarı, düzenlenen açılış programıyla ziyaretçilerine kapılarını açtı. Sürdürülebilir tarım, tarım teknolojileri, iklim değişikliği gibi konuların konuşulacağı; forumlar, etkinlikler, tiyatrolarla festival havasında geçecek Tarım Zirvesi 15’inci GAPTARIM Fuarı, Ortadoğu Fuar Merkezi’nde (OFM) başladı. FUARDA TARIM TÜM KONULARIYLA ELE ALINACAK Gaziantep Ticaret Odası, Gaziantep Sanayi Odası, Gaziantep Ticaret Odası’nın da desteklediği, Akort Fuarcılık tarafından organize edilen, 23 Şubat Pazar Günü’ne kadar sürecek fuar, festival ve akıllı tarım sokağı etkinlikleriyle ve tarımın geleceğine yön verecek. Tarımsal gelişmeler, riskler ve fırsatlar, tarımın geleceği, hassas tarım ve tarımsal destekler ile ilgili birçok konuda konuşmacılar düzenlenen forumlarda yer alacak. Fuarda ayrıca yöresel ürün satış stantları, çocuk, genç, kadın etkinlikleri, yarışmalar, tiyatro oyunları sergilenecek. Açılış programına Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, Gaziantep Valisi Kemal Çeber, Gaziantep Sanayi Odası Başkanı Adnan Ünverdi, Gaziantep Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Akıncı, sektör temsilcisi ve çiftçiler katıldı.  BAŞKAN ŞAHİN, TARIMA VERİLEN DESTEKLERİ ANLATTI Açılış programında Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, büyükşehir belediyesinin 10 yıldır tarıma verdiği destekler ve uygulamaları kapsayan bir sunum yaptı. Başkan Fatma Şahin, mazot desteği, hasat kasası, altyapı yatırımları başta olmak üzere tarım ile ilgili faaliyetleri ve hedefleri anlattı.    ŞAHİN: İNSANI MERKEZE ALDIĞIMIZDA GIDA GÜVENLİĞİ İHA, SİHA KADAR ÖNEMLİ Açılış programında konuşma yapan Başkan Fatma Şahin, toprak ve toprağın korunmasının önemine vurgu yaparak şunları söyledi: “Bizim 3 temel konuyu iyi çalışmamız gerek. Birincisi gıda, ikincisi teknoloji, üçüncüsü enerji. Bunları iyi yönetebilir hale dönüştüreceğiz. İnsanı merkeze aldığımızda gıda güvenliği İHA, SİHA kadar önemli. Böyle bir dönemde bizim yapmamız ve yapmamamız gerekenler var. Tarım ile ilgili daire başkanlığını kurmamızın en temel nedeni bu. Sürdürülebilir tarım için desteklerimizi başlattık.”    ÇEBER: BİZ BAZI ÜRÜNLERDE DÜNYA BELİRLEYİCİSİNİZ Gaziantep Valisi Kemal Çeber ise açılış konuşmasında Gaziantep’in sanayisiyle adından söz ettirdiği kadar önemli bir tarım ve hayvancılık şehri de olduğunu aktararak şu ifadeleri kullandı: “Hem tüm devlet kurumları, Tarım ve Orman Bakanlığı'nın koordinasyonunda tüm kurumlar çiftçimizin, üreticimizin yanında olabilecek bir sürü proje, destek, hibe ve benzerlerini geliştiriyor hem de burada bizim özel bir gücümüz olan belediyelerimiz her türlü yardımını yapıyor. Biz gerçekten medeniyetin şekillendiği topraklarız. Burası bereketli hilal. Biz bazı ürünlerde dünya belirleyicisiniz. Bazı ürünlerde Türkiye şampiyonuyuz. Birçok üründe çok önemli bir tarım iliyiz. Bu fuara daha girişinden itibaren, en yoğun ilgi gören fuar olduğunu hemen hissettim. Gaziantep bu anlamda doğru yer, Gaziantepliler bu anlamda doğru insanlar, yaptığımız projeler doğru projeler, hedeflerimiz doğru.” Açılışta ayrıca Gaziantep Sanayi Odası Başkanı Adnan Ünverdi, Gaziantep Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Akıncı ve Akort Fuarcılık Yönetim Kurulu Başkanı Gülseren Hülya Akkaya konuşma yaptı. Açılış konuşmalarının ardından protokol ve katılımcılar açılış kurdelesini keserek resmen fuarı başlattı. Başkan Fatma Şahin ve protokol, Büyükşehir Belediyesi tarafından fuarda oluşturulan Akıllı Tarım Uygulama Sokağı’nı ziyaret etti.

224 Futbol Sahası Büyüklüğünde Hayalet Ağ Mavi Sulardan Çıkarıldı Haber

224 Futbol Sahası Büyüklüğünde Hayalet Ağ Mavi Sulardan Çıkarıldı

Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, mavi sularda sucul ekosistem için risk teşkil eden hayalet ağların temizlenmesi amacıyla yürütülen proje kapsamında, 2024'te 1,6 milyon metrekare, yani 224 futbol sahası büyüklüğünde, hayalet ağın mavi sulardan çıkarıldığını ve 13 bin 750 adet diğer av aracının çıkartıldığını ifade etti. Bakan Yumaklı, 2014'te balıkçılık faaliyetleri esnasında kaybolan/terkedilen av araçlarının sucul ekosistemden temizlenmesi amacıyla Hayalet Ağ Projesi'nin (HAP) uygulamaya konulduğunu anımsattı. Başlandığı günden itibaren aralıksız sürdürülen proje ile denizlerde ve iç sularda bulunan av aracı atıklarının temizlendiğini dile getiren Yumaklı, bu sayede, kaybolan ya da bilinçli olarak terkedilen ancak su içerisinde işlevini sürdürerek, insan kontrolü olmaksızın sucul organizmaların ölümüne yol açan av araçlarının neden olduğu “hayalet avcılığın" da engellendiğine dikkati çekti. “4 YILDA MARMARA DENİZİ'NDEN 1,1 MİLYON METREKARE HAYALET AĞ ÇIKARILDI" Bilimsel veriler ve Bakanlık tarafından yürütülen çalışmalar sonucunda, su kaynaklarının biyolojik ve ekolojik açıdan önemi, barındırdıkları türlerin endemiklik ve koruma statüleri açısından değerlendirilerek önceliklendirildiğini bildiren Yumaklı, “Bununla birlikte, barındırdıkları endemik ve nesli tehlike altındaki türler nedeniyle 2022'den itibaren Diyarbakır, Muş, Batman, Van ve Bitlis'te akarsularımıza da ağırlık verildi. Daha sonra tüm iç sularımızı kapsayacak şekilde genişletilen proje kapsamında yaşanan müsilaj sorunu nedeniyle 2021-2024 yılları arasında Marmara Denizinde toplam 154 futbol sahası büyüklüğünde (1,1 milyon metrekare) hayalet ağ çıkartıldı ve ekosistem üzerindeki olumsuz etkileri giderildi." değerlendirmesinde bulundu. Bakan Yumaklı, Hayalet Ağ Projesi kapsamında sucul ekosistemden temizlenen hayalet ağlarla ilgili de şu bilgileri verdi: “Denizlerimizde ve iç sularımızda 2024'te 146,1 milyon metrekare alan taranarak 1,6 milyon metrekare yani 224 futbol sahası büyüklüğünde ağ ve 13 bin 750 adet diğer av aracı çıkartılmış olup projenin başladığı 2014 yılından bu yana toplam 452,6 milyon metrekare alan taranarak 2,6 milyon metrekare ağ ve 65 bin adet diğer av aracı sucul ekosistemlerimizden temizlendi. Çıkarılan ağların bir kısmı geri dönüşüme kazandırıldı. Bilimsel verilere göre, çalışmalarımız sonucunda, 10 yıllık süreçte yaklaşık 8,5 milyon su canlısının kaybının engellendiği tahmin edilmekte." Hayalet Ağ Projesi kapsamında, çalışmaların bundan sonra da biyolojik ve ekolojik açıdan önceliklendirilen denizler ve iç sular başta olmak üzere aralıksız devam edeceğinin altını çizen Yumaklı, denizlerin ve iç suların, sucul ekosisteme zarar veren hayalet ağlardan temizlenmesi için gereken tedbiri almayı sürdüreceklerini kaydetti.

Su Ürünleri İhracatında Rekor Haber

Su Ürünleri İhracatında Rekor

Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, 97 ülkeye dış satım yapan su ürünleri sektörünün 2024'te 2 milyar doların üzerinde ihracatla rekor kırdığını açıkladı. Bakan Yumaklı, denizlerdeki ve iç sulardaki su ürünleri kaynaklarını koruyarak sürdürülebilir işletilmesini sağlamak üzere Bakanlığa bağlı Balıkçılık ve Su Ürünleri Genel Müdürlüğünün önemli faaliyetler yürüttüğünü söyledi. PLANLI ÜRETİME SU ÜRÜNLERİ DE DAHİL Bu çalışmalar kapsamında, Türkiye'nin su ürünleri üretiminin başta yetiştiricilikten elde edilen üretim olmak üzere sürdürülebilir bir şekilde artığını değinen Yumaklı, 2024'te bitkisel ve hayvansal üretim ile birlikte su ürünleri için de üretim planlamasını hayata geçirdiklerini hatırlattı. Planlama dahilinde avcılıkta 7, yetiştiricilikte ise 4 türü üretim planlaması kapsamına dahil ettiklerine belirten Yumaklı, “Bunun yanında, 2003'ten itibaren destekleme kapsamına aldığımız su ürünleri yetiştiriciliğine yine 2024 yılında yeni destekleme modelimiz kapsamında, temel desteklere ilave teknik kriter destekleri getirdik. Böylece aile işletmelerimiz ve birlik üyesi işletmelerimiz daha fazla destekten yararlanma imkanına kavuştu." diye konuştu. İHRACATTA CUMHURİYET TARİHİNİN REKORU Türk su ürünleri sektörünün net ihracatçı olduğunun altını çizen Yumaklı, “Su ürünleri sektörümüzün büyümesi, su ürünleri yetiştiriciliği üretimi ve işleme teknolojilerindeki gelişmelere paralel olarak ülkemizin su ürünleri ihracatında önemli bir artış gerçekleşti.  Ülkemiz, su ürünleri dış ticaretinde ihracatçı pozisyonunu korumaya devam ediyor. Son yıllarda su ürünleri ticaretinde Türkiye'nin kendine yeterlilik oranı yüzde 120 seviyesinde. Nitekim ihracat rakamlarımız da bunu açıkça ortaya koymakta. Geçen yıl 97 ülkeye su ürünleri ihracatı yaptık. 2023'te 1,7 milyar dolar olan su ürünleri ihracatımız, 2024'te 2 milyar 16 milyon dolar olarak kayıtlara geçti. Bu rakamla tarihin en yüksek su ürünleri ihracatına ulaşmış olduk." bilgisini paylaştı. BAKAN YUMAKLI'DAN SU ÜRÜNLERİ SEKTÖRÜNE TEŞEKKÜR Su ürünleri ihracatının ilk sıralarında ürün olarak levrek ve çipuranın geldiğini aktaran Yumaklı, “Denizlerimizdeki ve iç sularımızdaki su ürünleri kaynaklarımızı koruyup sürdürülebilirliğini sağlamak, su ürünleri yetiştiriciliğimizi ve ticaretimizi geliştirmek üzere çalışmalarımızı bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da var gücümüzle sürdüreceğiz. Elde ettiğimiz başarıda emeği ve katkısı bulunan balıkçılarımıza, yetiştiricilerimize ve sektörümüze teşekkür ediyorum." diye konuştu.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.