SON DAKİKA
Hava Durumu

#Tarla

Porsuk Haber Ajansı - Tarla haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Tarla haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Tarladan Kent Lokantasına Uzanan Yolculuk Haber

Tarladan Kent Lokantasına Uzanan Yolculuk

Eskişehir Büyükşehir Belediyesi, mülkiyeti belediyeye ait tarım arazilerinde tohum ekimine başladı. Akpınar mahallesinde bulunan 345 bin metrekarelik araziye makarnalık buğday ve Karahüyük mahallesinde 105 bin metrekarelik araziye nohut ekimi yapan Büyükşehir Belediyesi ekipleri, buradan elde edilecek ürünleri Kent Lokantası’nda yemeklerde kullanacak. Büyükşehir Belediyesi’nin Tarımsal Hizmetler Dairesi Başkanlığı aracılığıyla tarım ve hayvancılıkta üretime destek amaçlı hayata geçirdiği çok sayıda proje ile kırsalda üretim artarken, desteklerle birlikte tarlalar ve ağıllar boş kalmadı. Büyükşehir Belediyesi’ne tahsis edilen, Akpınar, Karahüyük, Türkmentokat ve Yusuflar mahallelerinde bulunan toplamda 725 bin metrekarelik arazide ekipler, kışlık tohum ekimlerine başladı. Akpınar mahallesinde 345 bin metrekarelik araziye makarnalık buğday ekilirken, Karahüyük mahallesinde 105 bin metrekarelik alana ise Şubat ayında nohut ekimi gerçekleştirilecek. Buradan elde edilecek ürünleri Büyükşehir Belediyesi tarafından hizmete açılan Kent Lokantası’nda verilen yemeklerde kullanacak. Yusuflar mahallesinde 100 bin metrekarelik alana ve Türkmentokat mahallesinde bulunan 175 bin metrekarelik araziye yulaf, macar fiği ve adi fiğ ekimleri yapıldı. Hasattan elde edilen ürünler 2025 yılında hayvan üreticilerine yem olarak verilecek. Ayrıca dünyada yaşanan iklim değişikliğine de dikkat çeken Eskişehir Büyükşehir Belediyesi, 725 bin metrekarelik tarım arazilerinde kuru tarım (dry farming) uygulamaları gerçekleştiriyor. Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Ayşe Ünlüce, “Büyükşehir Belediyesi olarak kırsal kalkınmaya her zaman büyük önem verdik. Kırsal kalkınmayı güçlendirirsek şehrimizde dengeli kalkınma modelini ortaya koyabiliriz ve şehrimiz dengeli büyür. Yaşanan ekonomik zorluklar üreticimizin de belini büküyor. Artan mazot ve gübre fiyatlarıyla üreticimiz zorluk yaşıyor. Tarım ve hayvancılıkla uğraşan hemşehrilerimize destek olmak için birçok projeyi hayata geçirdik. Belediyemize ait arazilerde yaptığımız ekimle buradan buğday (bulgur) ve nohut elde edeceğiz. Bu ürünleri Eylül ayında hizmete açtığımız Kent Lokantası’nda pişen yemeklerimizde kullanacağız. Üreten, ürettiğini de her zaman hemşehrilerle paylaşan bir belediye olarak bu projede çalışan tüm ekip arkadaşlarıma teşekkür ediyorum. Kent lokantamızdan hizmet alan hemşehrilerimize de afiyet olsun diyorum.” diye konuştu. İklim krizine dikkat çeken ve kuru tarım uygulamalarını son derece önemsediklerini söyleyen Başkan Ünlüce, “Şehrimizde, ülkemizde ve dünyada ciddi bir su sıkıntısıyla karşı karşıyayız. Gelecek nesillere daha yaşanabilir bir dünya bırakmak için su kullanımına dikkat etmeliyiz. Her fırsatta vurguladığımız kuru tarım uygulamalarını Eskişehir Büyükşehir Belediyesi olarak hayata geçiriyoruz. Susuzluk tehlikesiyle karşı karşıya kaldığımız bu çağda 725 bin metrekarelik alanda ürettiğimiz hububatlarda su kullanmadık. Kuru tarım uygulamalarını daha da yaygınlaşması için her zaman öncü olmaya hazırız.” ifadelerini kullandı.

CHP'li Gürer, Kavun Tarlasından Çiftçilerin Sesini Duyurdu Haber

CHP'li Gürer, Kavun Tarlasından Çiftçilerin Sesini Duyurdu

CHP Niğde Milletvekili ve Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu Üyesi Ömer Fethi Gürer, kavun ekili alanlarda ürünler olgunlaştığında iktidara çağrıda bulunarak, Tarım Kredi Marketleri aracılığıyla üreticiye destek verilmesini istemişti. Ancak iktidar bu yönde bir girişimde bulunmadı. Tarladaki ürünün bir kısmı kilosu 1-1,5 liradan satılabilse de önemli bir miktarı tarlada kaldı. Bu kez Gürer, tarlada çürüyen kavunları görüntüleyerek, kavun üreticisi ile tarlada konuştu. Gürer, Niğde’nin Altunhisar ilçesinde hem domates hem de kavun üreten Uğur Tekeli ile birlikte kavun tarlasını gezdi. Gürer, "Kavun tarlada olgunlaştığı dönemde geldiğimizde üreticiler, tüccarın gelmediğini, kavunların kilosunu 1 liradan bile alan olmadığını, bu yüzden ürünlerin tarlada kaldığını ve bazı kavunların hayvan yemi olduğunu gördüklerini belirtti. Üreticilerin sattıkları ürünlerin, zararlarını bile karşılayamadığını vurgulayan Ömer Fethi Gürer, yaşanan tabloyu "Bir kısmı satıldı, ama bu, sadece onların bir nebze olsun ürün satmalarına vesile oldu. Üretim maliyetlerini dahi karşılamadı." şeklinde ifade etti. “ZARARIMIZ DEKARDA 22.500 LİRA” Tarlada kalan kavunlardan dolayı zarar eden üretici Uğur Tekeli, kavun üreticisinin yaşadığı zararı şu sözlerle dile getirdi: “Bir dönüm alana 25 bin lira harcadık ama ancak 2.500 liraya satabildik. Zararımız dekarda 22.500 lira. Sadece bir fideyi 13,5 liraya aldık. Bu yıl birçok kavun ve karpuz tarlada kaldı. Para etmedi, çürüdü, hayvan yemi oldu. Bizim bu durumumuzu iktidarın düşünmesi lazım; çeklerimiz, senetlerimiz yazılmaya başladı, kimsenin ödeme gücü yok." Tekeli ifadeleriyle, çiftçilerin yüksek maliyetlerle mücadele ettiğini, buna rağmen ürünlerini değerinde satamadığını ortaya koydu. Pek çok çiftçi gibi, Tekeli de borçların altında ezildiğini ve giderek artan maliyetler karşısında zor durumda olduğunu belirtti. “ÇEKLER KASIM AYINDA ÖDENECEK, AMA ENDİŞELİYİZ” CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, üreticilerin ürünlerini para etmediği için tüccarlara çek karşılığında verdiğini ancak çeklerin büyük çoğunluğunun Kasım ayında ödeneceğini belirtti. Gürer, “Üreticilerin çoğu ‘Bizim ürünü alan kişinin durumu da iyi değil, acaba bu çeki ödeyebilecek mi?’ diye endişe ediyor.” diyerek çiftçilerin ürün sattıkları halde parasını alamama riskiyle karşı karşıya olduğuna dikkat çekti. Bu durumun çiftçiler üzerinde yarattığı mali baskıya değinen Ömer Fethi Gürer, "Bu işin çözümü, çiftçinin borçlarının ötelenmesi." diyerek, TBMM’ye bu konuda bir kanun teklifi sunduğunu ve çiftçilerin borçlarının 2027 yılına kadar ertelenmesi gerektiğini vurguladı. Gürer, borç faizlerinin silinmesi ve çiftçiye can suyu verilmesinin, önümüzdeki üretim dönemi için hayati önem taşıdığını ifade etti. “BÜTÇEDE ÇİFTÇİYE YETERLİ DESTEK YOK” CHP’li vekil Ömer Fethi Gürer, yeni bütçe teklifinin çiftçiye gereken desteği sağlamaktan uzak olduğunu belirtti. “2025 yılı bütçesinde milli gelirin %1'inin çiftçiye verilmesi lazım, bu da 615 milyar liraya denk geliyor. Ancak bütçede çiftçiye ayrılan pay 135 milyar lira olarak öngörülüyor.” diyen Gürer, çiftçinin yaşadığı finansal krizin giderek derinleştiğini ifade etti. Çiftçilerin bankalara olan borçlarının 749 milyar lirayı bulduğunu, piyasaya olan borçlarla birlikte toplam borcun 800 milyar lirayı aştığını belirten Gürer, "Ülkede borcu olmayan çiftçi kalmadı" dedi. “GÜBREDEN YEME HER ŞEY İTHAL, FİYATLAR EL YAKIYOR” CHP’li vekili Ömer Fethi Gürer, özellikle gübre ve yem fiyatlarının yüksek oluşunun çiftçiyi büyük oranda zorladığını dile getirdi. “Gübre ithal, yem ithal; özellikle DAP gübrenin fiyatı artmaya başladı. Gübrenin fiyatı 23.200 liranın üzerine çıktı ve bu artış sahte gübre ve hileli gübre kullanımını artırıyor. Çiftçi, sahte gübre nedeniyle de mağdur oluyor." diyen Gürer, yetkililere seslenerek, üreticilere destek verilmesi gerektiğini söyledi. “ÇİFTÇİYE SAHİP ÇIKIN!” CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, yetkililere çağrıda bulunarak çiftçinin içinde bulunduğu durumu görmezden gelmemeleri gerektiğini ifade etti. Gürer, “Yetkililere sesleniyoruz: Üreticiye sahip çıkın! Önümüzdeki yıl üretim yapabilmesi için gerekli destekleri bir an önce verin. Makamda oturup laf değil, tarlaya gelip çiftçinin durumunu görün.” diyerek, tarım sektörünün ayakta kalabilmesi için acil adımlar atılması gerektiğini belirtti.

Domatesi Toplamamak Daha Karlı Oldu Haber

Domatesi Toplamamak Daha Karlı Oldu

Niğde’nin Altunhisar ilçesinde domates tarlalarında kalan ürünü yerinde gören CHP Niğde Milletvekili ve Tarım Orman ve Köyişleri Komisyonu Üyesi Ömer Fethi Gürer, “Vicdanı olan bu manzara karşısında acı duyar” diye konuştu. TÜİK verilerine göre ülkemizde bu yıl bitkisel üretimde domateste % 10.1 artış öngörüldüğünü ve bu artışın tüketiciye daha uygun fiyatlı ürün olarak yansıması beklenirken bunun gerçekleşmediğini ifade eden Ömer Fethi Gürer “İktidarın iş bilmez yönetim anlayışı, üretilen ürünlerin değer kazanmasını engelleyerek, maalesef çöpe gitmelerine yol açtı.” dedi. TARLALARDA ÜRETİCİ İLE KONUŞTU CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, "Domates bu yıl üreticide para etmedi; tarlada kaldı, çürüdü ve binlerce ton domates ne yazık ki boşa gitti. TÜİK verilerine göre bu yıl domateste bir artış bekleniyordu ancak bu artış tüketiciye yansımadı. Tarlada domatesin kilosu 1.5-2 liradan dahi satılamadı. Markette ise 10 liranın altına inmedi. Üreticinin ürününün değer kazanmaması ve tüketicinin alım gücüne göre raflardaki ürünlerin pahalı olması, piyasayı düzenlemesi gereken siyasi iktidarın yetersiz politikalarının bir sonucudur.” dedi.  Ömer Fethi Gürer, salçalık domates alımı yapan tüccarın ve salça fabrikalarının üreticiyi zor durumda bıraktığını belirtti. Gürer, üreticinin sahipsiz kaldığını ve ürünlerin tarlada hayvan yemine dönüştüğünü ifade etti. Binlerce ton ürünün toplanmadığını vurgulayan Gürer, düşük alım fiyatlarının domateslerin tarlada kalmasına neden olduğunu ve çiftçilerin büyük bir zararla karşı karşıya olduğunu söyledi. ÜRETİCİ UĞUR TEKELİ’NİN DRAMI: “TARLAYI TOPLAMAMAK DAHA KÂRLI OLDU” Altunhisar’da domates üreticisi Uğur Tekeli, CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer’e bu yıl domates üretiminde yaşadığı sorunları anlattı. Tekeli, “Geçen sene de domates para etmemişti. Bu sene şansımızı bir kez daha denedik, fakat yine zarar ettik. Dekara 35 bin TL maliyeti var. Ancak fabrikaların aldığı kilo fiyat sadece 2 lira. Bunun 1 lirası işçilik, 40 kuruşu nakliye, kalan 60 kuruş ise fabrika payı. Üstelik kamyonlara yüklenen domatesin yarısına red veriyorlar, bu durumda nakliye ücreti de cebimizden çıkıyor. Tarlayı toplamadan bırakmak bizim için daha kârlı hale geldi.” diye konuştu. “MİLLİ SERVET TARLADA ÇÜRÜDÜ” Domates üreticisi Uğur Tekeli, tarlalarda çürümeye terk edilen domateslerin milli servet kaybına yol açtığını vurguladı. Tekeli, “Bu tarlanın 600 ton domatesi vardı ama maalesef hepsi tarlada kaldı.” diyerek yaşanan zararın boyutlarını dile getirdi. Yükselen maliyetlerin ve bankalardan alınan yüksek faizli kredilerin üreticiyi çıkmaza soktuğunu belirten Tekeli, “Borçlarımız var; özel bankalar %60 faiz uyguluyor, biz de mecburen alıp ilaççının borcunu ödeyeceğiz. Seneye ne yapacağız bilmiyorum,” ifadeleriyle geleceğe dair endişesini paylaştı. ÜRÜN TARLADA ÇÜRÜRKEN MARKET FİYATLARI EL YAKIYOR Tarlalarda para etmeyen domates, büyük kent merkezlerinde ise yüksek fiyatlarla tüketicinin elini yaktığını belirten CHP’li Ömer Fethi Gürer, “Tarlada üretici perişan olurken, şehirlerde salçalık domates 10 liradan satılıyor. Üreten kazanamıyor, tüketen ise pahalı ürün alıyor. Bu durum iktidarın plansızlığının sonucu ve sistemin yaratığı durum “dedi. UĞUR TEKELİ: “EMEĞİMİZİN KARŞILIĞI YOK” Üretici Uğur Tekeli, tarımsal faaliyetlerdeki plansızlığa vurgu yaparak, “Biz çalışıyoruz ama kime çalışıyoruz bilmiyoruz. 60 dekar domates ektik ama emeğimizin karşılığını alamadık. Biz kimi düşünüyoruz, kime çalışıyoruz; çalıştığımız kişiler de belli değil.” şeklinde konuştu.  “ÜRETİCİ DESTEKLENMİYOR, ÜRÜN ZİYAN OLUYOR” CHP Milletvekili Ömer Fethi Gürer, “Bakanlık, ‘Çiftçiyi destekliyoruz’ diyor ancak çiftçinin ürününün durumu ortada. Tarlada çürüyen bu domatesler hayvan yemi dahi olamayacak durumda. Oysa ki bu ürün salça olarak değerlendirilebilir, kurutularak satılabilirdi. Ancak destek verilmediği için tarlada çöp oldu.” sözleriyle tarımsal planlama eksikliğini eleştirdi. “BOZ TOPRAK KIRMIZIYA ÇALDI” CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, bölgedeki üreticilerin ekonomik anlamda mutlaka desteklenmesi gerektiğini vurgulayarak, “Niğde’nin Altunhisar ilçesindeyiz. Bu yıl domates üreticisi büyük zarar etti. Domates tarlasının boz toprağı kırmızıya çaldı çünkü domates tarlada kaldı. Üstelik ekim dönemi gelmesine rağmen tarlayı sürüp yeni ürün ekemiyorlar. 60 dekarlık alan bu yıl ziyan oldu, 600 ton domates çöpe gitti. Çiftçi bu yıl kara bir yıl yaşadı ve umduğunu bulamadı.” dedi.

CHP'li Gürer: ''Raftaki Ürün Tarlanın 3 - 4 Katı'' Haber

CHP'li Gürer: ''Raftaki Ürün Tarlanın 3 - 4 Katı''

CHP Niğde Milletvekili ve TBMM Tarım, Orman, Köyişleri Komisyonu üyesi Ömer Fethi Gürer, TBMM’de düzenlediği basın toplantısında üretici sorunlarına değindi. Gürer, üreticilerin bu yıl tüm ürettiği ürünlerde zarar ettiğini, piyasanın tüccarın eline bırakıldığını, iktidarın süreci seyrettiğini belirterek gelecek yıl ürün deseni değişiklikleri olabileceğini ve bunun da raf fiyatlarına olumsuz yansıyacağını söyledi. CHP’li vekil Ömer Fethi Gürer, üreticinin zarar ettiğini ve özellikle et ve süt ile mamulleri, sebze ve meyve gibi gıda ürünlerinin tüketime bağlı olarak sürekli gündemde olduğunu ifade etti. Bu kere çerezlik ürünlerde üretici durumu, raf fiyatları ve ithalat ile ilgili verileri açıklayarak, “Bu bağlamda çerezlik ürünlerde üreticinin zarar etmesine rağmen tüketicinin nasıl soyulduğunu göstereceğim,” dedi. GİRDİLER ARTTI Tarımda tohum, ilaç, gübre, mazot, tarla kirası, işçilik, sulama gideri ve ekipman giderlerinin arttığını belirten Ömer Fethi Gürer, TÜİK verilerine göre bir yılda genelde %41 girdi fiyatları artarken tohum ve dikim materyalinde yıllık artışın %59,53 olarak açıklandığını söyledi. Çiftçi kredi borçları 749 milyar liraya ulaştı. Üretim yapmak güçleşse de çiftçi üretmeye devam etti; bu yıl ise zararda. YER FISTIĞI PİŞMAN ETTİ CHP’li Vekil Ömer Fethi Gürer, marketten aldığı Mısır ülkesinden ithal kabuklu yer fıstığını bir kap içine dökerek bu yılki süreci anlattı. Gürer, “Yer fıstığı çerez ve yağ olarak insan sağlığında, küspesi ise hayvan yemi olarak kullanılıyor. Ülkemizde yıllara göre üretim değişiyor. Geçtiğimiz yıl 185 bin ton yetiştirildi, bu yıl %30 üretim artışı tahmin edildi. Çiftçi hasada başladığında bir önceki yılın altında tüccar fiyat verdi. 2023 yılı üretici satış fiyatı 60 TL iken, 2024 yılı üretici satış fiyatı 30 TL’ye düştü. Üretici zarar etti, iktidar sürece müdahil olmadı, kamu üreticinin yanında durmadı. Tüccar fiyatı baskıladı ve yarı yarıya fiyat düştü. Bazı ürünlerde olduğu gibi üretim fazlalığı gibi yansıtıldı. Çiftçi borçlu hasat yapıp borç ödeyecek. Bu nedenle küçük çiftçi ürünü olduğu an satmaya mecbur. Ülke genelinde borçsuz çiftçi yok gibi. Zararın neresinden dönersem kâr umudu ile tüccara mahkûm ürününü sattı. Ürün tüccara geçince de fiyatlar arttı. Ürün bu yıl daha çok yetişti denilerek piyasa arz talep dengesi için masal anlatılsa da ithalat durmadı. 2023 yılında yer fıstığı ithalatı 27 bin 942 ton oldu ve 47 milyon dolar yurt dışına ödendi. 2024 yılında ise ilk 8 ayda ithalat 16 bin 552 ton oldu ve 30 milyon 961 dolar yurt dışına ödendi. İthalatta amaç piyasayı dengelemek ve tüketiciye daha uygun fiyatla ürün almak olarak anlatılır. Üç harfli markette dün gittim, ithal yer fıstığı soyulmamış halde aldım. Yarım kilo Mısır ülkesinden ithal edilmiş kabuklu yer fıstığına 74.50 kuruş ödedim. İthal kabuklu yer fıstığının kilosu 149 liradan satılıyor. 200 gram ambalajda 37.50 kuruş olan tuzlu yer fıstığının kilosu ise 187 TL’den satılıyor. Yerli kabuklu yer fıstığı pazarda 129 liradan başlayarak fiyat farklı yerlerde katlayarak artıyor. Üreticide geçen yıl dönümün maliyeti 10 bin lira iken, bu yıl dönüm maliyeti 18 bin lira oldu, ürün tarlada fiyatı yarı yarıya düştü, vatandaşa bu yansımadı, fiyat arttı. İthal yer fıstığının dahi rafta kilosunun 149 liradan satılması, çiftçiye nasıl darbe vurulduğu ve tüketicinin nasıl soyulduğunun göstergesidir. Bu fiyatta piyasadaki en uygun fiyat, üretici ile vatandaşın hayrına bir düzenleme yapmayan iktidar, ithale devam ederek raf fiyat artışına seyirci oluyor,” dedi. AYÇİÇEĞİNDE DE DURUM FARKSIZ CHP Milletvekili Ömer Fethi Gürer, paketli ve açık getirdiği çerezlik ay çekirdeğini de bir kap içine dökerek ayçiçeğindeki durumu anlattı. Gürer, “Ay çekirdeği de ülkemizde yağlık ve çerezlik olarak üretilir. Bu yıl özellikle yağlık ayçiçeği kuraklık nedeniyle rekolte düştü. Ülkemiz ayçiçeği tohumu ve ham yağında net ithalatçı konumdadır. Üretim alanları genişletilip üründe artış sağlansa da açık devam etmektedir. Çerezlik ay çekirdeği ise Orta Anadolu’da önemli ölçüde yetiştirilmektedir. Aksaray ilimiz bu bağlamda önemli üretim alanlarındandır. Geçen yıl Aksaray’da çiftçi kilosunu 50 TL’ye kadar tarladan sattı. Bu yıl ise Aksaray’da 30 liradan başlayan ilk hasat dönemi, 15 liraya kadar ürün içeriğine göre fiyat düştü. Depolama olanağı küçük çiftçide olmadığı için tüccar yine piyasayı belirleyen oldu ve çiftçi, bir yıl önceki girdilere göre de zarar etti,” dedi." TARIM KREDİ'DE AÇIK ÇEREZLİK KİLOSU 99 LİRA CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, en uygun fiyatla ürün satan Tarım Kredi Market'te dahi dökme ay çekirdeği fiyatının 99 lira olduğunu ve ambalajlı üründe fiyatın katlandığını belirtti. Gürer, "Tarım Kredi Kooperatifinde marketinden dökme bir kilo çerezlik ay çekirdeği kilosu 99 liradan aldım. Tarım Kredi Kooperatif Market'ten yarım kilo ambalajlı ay çekirdeği 62 liradan aldım. Kilosu 124 liraya geliyor. Tarlada 30 lira olan ürün rafta 4 kat fiyatla satılıyor. Ambalaj ve işçilik dışında yapılan bir şey yok, ürün dökme 99 lira iken ambalajda 124 liraya çıkması kiloda 24 lira fiyat artışı var ve piyasadaki en uygun fiyat da bu rakamlar. Farklı marketlerde 129 TL’den başlayarak 300 TL'ye kadar fiyat değişkenliği gösteriyor. Genelde dar gelirliler için sohbet ortamlarında, izlencelerde ay çekirdeği çerez olarak çokça tüketilirdi. Vatandaşın, özellikle dar gelirlilerin tükettiği bir ay çekirdeği dahi raf fiyatı tarlanın 3-4 katı fiyat artışı var. Ayrıca çerezlik ay çekirdekte de ithalat durmuyor. 2023 yılında 19 bin 186 ton yurt dışından ithal çerezlik ay çekirdeği getirildi, 35 milyon 72 bin dolar ödendi. 2024 yılında ise ilk 8 ayda 17 bin ton çerezlik ay çekirdeği ithal edildi, 30 milyon 741 bin dolar yurt dışına ödendi. İthal ay çekirdeği, yerli üründen daha yüksek fiyatla ithal edildi. Bizim çiftçimiz değil, yabancı ülke çiftçisini destekleyen bir iktidarımız var. Çerezlik ay çekirdeğinde de bu yıl üretici zarar etti. Depolayamadığı için tüccara mahkum oldu, ancak rafta fiyatlar düşmedi." diye konuştu. YAĞLIK AY ÇİÇEKTE ÜRETİCİ MUTSUZ CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, yağlık ayçiçek tohumu ve ham yağda net ithalatçı olduğumuzu belirtti. Gürer, "Yağlık ayçiçeğinde de üretici kazanmadı. Kuraklık nedeniyle ürün kaybı da yaşandı. 2023 yılında ülkemiz ayçiçek tohumu olarak ithalatımız 755 bin 367 ton oldu ve 435 milyon 300 bin dolar yurt dışına ödendi. 2024 yılında ise ilk 8 ayda 200 bin 49 ton ithalat yapılıp, 110 milyon 680 bin dolar yurt dışına ödendi. 2023 yılında 1 milyon 254 ton ayçiçek ham yağ ithal edildi, 1 milyar 303 milyon 905 bin dolar yurt dışına gitti. 2024 yılında ilk 8 ayda 806 bin 322 ton ayçiçek ham yağ ithal edildi, 732 milyon 934 bin dolar yurt dışına ödendi. Ülkemizin yıllık tüketimi de 2 milyon 300 bin ton civarında; damak tadımıza en uygun ve yaygın tüketimi var. Fiyat artışı rafta devam etse de üretici kazanmıyor." dedi. ÇİFTÇİ KAZANMIYOR VATANDAŞ TARLAYA GÖRE ARTAN FİYATLA ÜRÜN ALAMIYOR CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer konuşmasını şöyle tamamladı: “Görüldüğü üzere, iki çerezlik ürünümüzü dikkate aldığımızda üretici zarar ettiği için gelecek yıl muhtemelen başka bir ürün desenine yönelecek. Bu yıldan daha az gelecek yıl ürünün olma olasılığı var. Bu neyi getirecek? Piyasanın arz talep dengesi bozulduğu için fiyatlarda oynamayı getirecek. Bizim üreticiyi korumamız gerekirken burada zarar etmeyen kesim aracılar ve ürünü rafta satanlar. Oysa esas sahip çıkılması gereken, bunu üretenlerdir. Onlar üretmezse yurt dışından da uygun fiyatlı ürün bulunamıyor. Önemli olan, yerli üreticinin korunması ve desteklenmesidir. İlacına, tohumuna, gübresine, sulama suyuna, mazotuna ve tarla kirasına gelen artışların dışında, kullandığı ekipmanların yedek parçası dahil, farklı giderlerde önemli bir artış varken, bir yıl öncesine göre daha düşük olan fiyatıyla ürün satmak durumunda kalan çiftçi giderek tarımdan uzaklaşıyor. Ama raftaki üründe, çiftçiden alınan en az 3-4 kat fiyatlandırılarak satılıyor. Bu şekilde de vatandaş ciddi olarak soyuluyor. Düzenlemeyi yapması gerekli olan iktidar süreci seyrediyor. Bu yıl tüccara bırakılan piyasa, çiftçinin önemli ölçüde mağdur olmasına yol açtı ve çok sayıda çiftçi zarar etti. O nedenle, özellikle kasım ayı ile ödemeli çeklerin de ödenememesi halinde çiftçilerin tarlası ya da haczedilebilecek varlıkları haczedilecek. Daha önce kanun teklifi verip, tüm borçların tarım kesiminde 2027 yılına kadar ertelenmesini ve faizlerinin silinmesini talep ettim. Eğer Türkiye'de tarım biterse, İthal ile getirilebilecek ürünün fiyatı ürettiğimizden aşağı olmayacağı gibi, gıdada sorun yaşarız. Çerezlik ürünlerde dahi 3-4 kat üreten değil, satan kazanıyorsa burada bir sorun var demektir. Onun için de bu süreci siyasi iktidarın doğru öngörüp bu konuda önlemler alması lazım. Kamu alıma girmeli, kamu alım fiyatı bir yerde geçmiş dönemlerde olup da kaldırılan taban fiyatı noktasına yeniden taşınmalı ve gübre, yem gibi tarımın önemli giderleri sübvanse edilmelidir. Mazotta ÖTV ve KDV kaldırılmalı, üretenlere sahip çıkılmalı. Önce üretene sahip çıkacağız, aracılık sistemini düzenleyeceğiz. Raftaki ürünü tüketicinin mağdur olmayacağı bir noktaya taşıyacağız ki bu işlerin sürdürülebilirliği olsun, hem de üreten de tüketen de sorun yaşamasın.” dedi.

Bamya Cips Yapıldı, Dünya Pazarına Açıldı Haber

Bamya Cips Yapıldı, Dünya Pazarına Açıldı

Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Akın, tarlada üreticinin elinde kalan ve kilosu 70 liradan satılan Gömeç bamyasını 90 liradan alarak markalaşma sürecini başlattı. Kurutularak bamya cipsine dönüştürülen ürünler 41 dolardan dünya pazarına açıldı. Burhaniye’de bamya kurutma fabrikasını ziyaret ederek üretim sürecini yakından takip eden Başkan Akın, “Türkiye’ye örnek bir projeyi Balıkesir’den hayata geçirdik” dedi. Göreve gelir gelmez Çiftçi Destek Programı’nı başlatarak üreticinin sofrasındaki ekmeği büyütmek için harekete geçen Balıkesir Büyükşehir Belediyesi, Gömeç’te tarlada kalan ve kilosu 70 liradan satılan bamyaları 90 liradan satın alarak bamya cipsine dönüştürmeye başlamıştı. Bu girişim sonucu üreticilerin kazancının artmasıyla birlikte ürünün katma değeri de yükseldi. Gömeç bamyasını markalaştırarak Avrupa, İngiltere ve Amerika pazarında 41 dolardan satan Balıkesir Büyükşehir Belediyesi örnek bir çalışmaya da imza attı. Tarlada başlayıp sofralara yansıyan krizin etkilerini en aza indirmekte kararlı olduklarını dile getiren Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Akın, bamya cipslerinin Avrupa, İngiltere ve Amerika pazarına kadar ulaştığına dikkat çekti. Bamya kurutma fabrikasını ziyaret ederek üretim süreciyle ilgili çalışmaları inceleyen Başkan Akın, projeyle birlikte bölgede kadın istihdamını da artırmayı hedeflediklerini dile getirdi. “ÇİFTÇİMİZ YÜKSEK GİRDİ MALİYETLERİNİN ALTINDA EZİLİYOR” Balıkesir’in tarım ve hayvancılık potansiyelinin çok yüksek olduğunu belirten Başkan Akın, “Balıkesir’imiz, çok geniş coğrafyasıyla büyük potansiyele sahip bir ilimiz, büyükşehrimiz. Baktığınız zaman 15 bin kilometrekareye yakın bir alandayız. Yani İstanbul’un neredeyse üç misli büyüklüğünde bir alan. Bunun avantajları da var, dezavantajları da var. Şehrimizin potansiyelini değerlendirmek için de biz mücadele ediyoruz. Bu da bizim görevimiz. Balıkesir, tarımın ve hayvancılığın potansiyelinin çok yüksek olduğu bir nokta. Ancak yıllardır maalesef çiftçimiz yüksek girdi maliyetlerinin altında eziliyor. Bu girdi maliyetlerinin yüksekliğinden ve pazarla buluşamamasından dolayı maalesef ürününü, ürettiği fiyatın altında satmak zorunda kalıyor. Biz de bunu oturduk, çalıştık. Balıkesir Planlama ve Kalkınma Şirketimiz var. Sırf bunlar için kurulmuş bir şirket. Planlama olmadan hiçbir şeyin başarılı olmayacağını bildiğimiz için çalışıyoruz. Nedir? Burada en büyük sıkıntı plansızlık. Girdi maliyetlerinin artması, tarım arazilerinin tahrip edilmesi, üretimde dışa bağımlılık, pazar sorunu ve iklim krizi… Bunlar birleştiği zaman hemşehrilerime, çiftçilerimize maalesef girdi maliyetleri yüksek bir zarar ortamı oluşuyor. Biz de bunu kabullenemiyoruz.” dedi. “TOPRAKTA ÜRETENİN KAZANMASI LAZIM” Üreticinin alın terinin karşılığını alması gerektiğini söyleyen Başkan Akın, “Ben bu memleketin bir evladı olarak toprakta üretenin kazanmasının gerektiğine sonuna kadar inanıyorum. Üretiyorlar ama bu sıkıntılardan dolayı hem zarar ediyor hem de satış konusunda sıkıntıları oluyor ve çiftçimiz maalesef toprağını terk ediyor. Yani baktığımız zaman Türkiye’nin her yerinde, Balıkesir’de de bu böyle. Artık çiftçilik terk ediliyor, hayvancılık terk ediliyor. O bölgelerde hep yaşlı nüfuslar kalmış. Yeni nesiller bu işe maalesef sıcak bakmıyor. Biz de tarıma destek programı açıklayalım dedik ve bunun üzerine işin uzmanları, mühendisler, belediyemizdeki personellerimiz ile Balıkesir Planlama ve Kalkınma Şirketimizin önderliğinde bir çalışma başlattık. Dedik ki öncelik olarak Türkiye’de bamya üretiminde 2. sırada olan Balıkesir’imizde biz bunu bamyadan başlattık. Aslında bakarsanız en zor ürünlerden bir tanesi.” ifadelerini kullandı. “ÇİFTÇİMİZİN YÜZÜ GÜLDÜ” Balıkesir Büyükşehir Belediyesi’nin Çiftçi Destek Programı sayesinde çiftçilerin yüzünün güldüğünü ifade eden Başkan Akın, “Balıkesir’de 7 bin 338 dekarlık bir alanda bamya yetişiyor. Bunun 3 bin 800 dekarlık kısmı, yani yüzde 52’si Gömeç’te. Gömeç, bamya üretiminde Balıkesir’imizin birinci sırasında. Bu kapsamda geldik, araştırdık. Bunun coğrafi işaret alması için de başvuruda bulunduk. Çiftçimiz bunu 70 liraya satamıyor. Çalıştığı pazarı araştırdık, sistemleri ortaya koyduk ve biz dedik ki bunu 90 liraya peşin parayla alıyoruz. Böyle olunca çiftçimizin yüzü güldü ve bunların hepsini topladık.” dedi. GÖMEÇ BAMYASI AMERİKA, İNGİLTERE VE AVRUPA PAZARINDA YERİNİ ALDI Bamya cipslerinin Avrupa, İngiltere ve Amerika’da satış noktalarına ulaştığını belirten Başkan Akın, “Bamyaları üreticimizden satın aldık ve biz bunu 70 liraya satılamayan ürünü 90 liraya aldık, Amerika’ya, İngiltere’ye satacağız dedik. Tabii bu baktığınız zaman kolay bir iş değil. Ama bu ürün şu anda Amerika, İngiltere ve Avrupa’da satış noktalarına ulaşıyor. Yani biz üreticiden aldığımız ürünün tamamını satmış durumdayız. Bir sonraki süreçte de yine bunun üretimi için anlaşmalarımızı yapacağız. Kırmızı meyvelerle ilgili satın alma garantilerini hayata geçiriyoruz. Seçim sürecinde de söylemiştim, satın alma garantisi vereceğiz ama şöyle; planladığımız ürünler. Çünkü planlanmayan hiçbir şeyin sonunda kâr olmuyor, hep zarar ziyan oluyor. Planlıyoruz. Planlayınca hem çiftçimiz kazanıyor hem oradaki annelerimiz, babalarımız kazanıyor. Biz bu şekilde de yola çıktık, güzel de gidiyor. Önümüzdeki planımızı yaptık. Bu bizim birinci ürünümüz; ardından diğer ürünlerimiz de sırayla gelecek. Mesela özellikle nohut var. Onun da satın almasını garanti edip bir şekilde üreticilerle paylaşacağız.” şeklinde konuştu. “SÖZLEŞMELİ TARIMI BAŞLATIYORUZ” Üreticilerin kazancının artması ve tarımın yerelden gelişmeye başlaması için planlı bir çalışma yaptıklarını söyleyen Başkan Akın, “Sözleşmeli tarımı başlatıyoruz. Bu konuyla ilgili şirketlerimize üreticilerimize talimatlarımızı verdik. Yani ürünü katma değeri yüksek hale getirip, Balıkesir’i de bu işin merkezi haline getirip Türkiye’ye örnek bir projeyi Balıkesir’den hayata geçirip başlattık.” dedi. “ANNELERİMİZ, ABLALARIMIZ, KIZ KARDEŞLERİMİZ ALIN TERLERİNİN KARŞILIĞINI ALACAK” Projeyle birlikte kadın istihdamının da artacağına dikkat çeken Başkan Akın, “Bu konudan büyük bir mutluluk duyuyoruz. ‘Kadın eli Balıkesir’in her noktasına değecek’ diye bir çalışma yaptık. Bu sadece üretimde değil ki, çiftçilikte en çok mücadele veren, toprakta çalışan, uğraşan bizim annelerimiz, ablalarımız, kız kardeşlerimiz. Onların da alın terinin karşılığını almaları lazım. Onların evlatları olarak hem Balıkesir’e hem de Türkiye’ye örnek projeyi başlattık. Hatta sonuca da getirdik.” şeklinde konuştu. “BÜYÜKŞEHİR DESTEĞİ ÇOK İYİ OLDU” Bamya kurutma süreciyle ilgili bilgi veren Ayşegül Solak “İlk önce bamya geliyor. Mühendislerimiz ile birlikte hammadde kabulden ürünü alarak ayıklamasını yapıyoruz. Temizledikten sonra yıkamasını yapıyoruz, kasalıyoruz. -40’ta şokluyoruz onları. Daha sonra -18’e alıp tepsilere diziyoruz.” dedi. Balıkesir Büyükşehir Belediyesi’nin projesini çok beğendiğini söyleyen Huriye Yılmaz “Benim babam bamya üreticisi. Bamya çok zor, zahmetli bir iş. Toplarken elleri filan deliyor. Büyükşehir Belediyesi’nin desteği çok iyi oldu. Çiftçi normalde kazanamıyor, bu destek çok iyi oldu.” şeklinde konuştu.

Fiyatlar Tarladan Markete Üç Kat Artıyor Haber

Fiyatlar Tarladan Markete Üç Kat Artıyor

CHP Niğde Milletvekili ve TBMM Tarım, Orman, Köyişleri Komisyonu Üyesi Ömer Fethi Gürer, TBMM’de düzenlediği basın toplantısında, patates ürününde bu yıl yaşanan sorunları gündeme getirdi. Üretici maliyetin altında ürününü satamazken, tüketici de yüksek fiyatla ürün almak durumunda kalmamalıdır. Gürer, "Kamu, patates alımına girerek piyasayı dengelemelidir” dedi. Gürer, Ankara’da bir marketten aldığı patateslerle düzenlediği toplantıda, bir kilo patatesin markette 13-15 lira aralığında satılırken, girdi maliyeti ile 6 lirayı aşan patatesin tarlada üreticiden 4 liraya dahi tüccar tarafından alınamadığını belirtti. "Doğru süreç yönetilmezse, üretici hasat bittiğinde elinde kalacak ürünle karşı karşıya kalacak ve market fiyatları artacaktır" ifadelerini kullandı. CHP’li vekil Ömer Fethi Gürer, "Patates fiyatlarındaki istikrarsızlık, üretici ve tüketici üzerinde olumsuz etkiler yaratmaktadır. Bu nedenle planlı ve sürdürülebilir bir üretim modeli ile piyasayı düzenleyici önlemler alınması şarttır" dedi. Tarım ve Orman Bakanlığınca Eylül ayında kurum ve kuruluşlara çağrı yapıldığını hatırlatan Gürer, askeri birlikler, hastaneler, yurtlar, okullar, üniversiteler, belediyeler, kurum personel yemekhaneleri, sosyal tesisler, misafirhaneler, aşevleri vb. toplu yemeklerde ve ayni yardımlarda mümkün olduğu kadar patates tüketimine ağırlık verilmesinin istendiğini ancak bunun yeterli olmadığını söyledi. Yazlık patates depolanamazken, kışlık patatesin altı ay depolanma olanağı bulunduğunu ifade ederek, "Kış koşulları oluşmadan kamu eliyle, Toprak Mahsulleri Ofisi, Türkşeker ve Tarım Kredi Kooperatifleri aracılığıyla maliyet artı makul kâr ile ürün alımı yapılmalı, stoklanarak patatesin gelecek üretim sürecine kadar rafta fiyat artışının dengelenmesi sağlanmalıdır" dedi. "Üretici ve tüketicinin mağdur olmaması için bu yöntem uygulanmalıdır" diye ekledi. DÜNYA PATATESE ÖNEM VERİYOR CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, patatesin her iklimde yetişebilmesi, birim alanda yüksek verim sağlaması, kullanım alanının geniş olması, sindirim kolaylığı ve besin değerinin yüksek olması nedeniyle dünyada pek çok ülkede üretilip tüketildiğini belirtti. "Patates, gıda güvencesi noktasında dünyanın önemsediği bir üründür ve temel gıda ürünüdür. Dünyada 380 milyon ton patates üretimi gerçekleştirilmektedir. Çin, Hindistan ve Ukrayna ilk üç üretici ülke konumundadır. Dünya genelinde 10 milyon tonun üzerinde patates ithalatı yapılmaktadır. Ülkemizde hemen hemen her bölgede patates yetiştirilmektedir. Orta Anadolu %42, Ege Bölgesi %22 üretim alanına sahiptir. Nisan ayında başlayarak Aralık ayına kadar hasat farklı bölgelerde devam etmektedir. Hem taze tüketimi hem de yan ürünleri ile insan beslenmesinde ve endüstri açısından önemli bir tarımsal ürün olan patatesin üretim süreçlerinde son yıllarda sorunlar artmıştır" diye konuştu. SORUN ÜRETİM ARTIŞI DEĞİL, YÖNETİLEMEME SORUNUDUR CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, "Patates üretimi ülkemizde 2023 yılında 5,5 milyon ton civarında gerçekleşmiştir. Bu yıl ise TÜİK’in Mayıs tahminine göre 6,5 milyon ton üretim öngörülmektedir. 1999 yılında da patates üretimimiz 6,5 milyon ton civarındaydı. Nüfusumuz 30 milyon artmış olmasına rağmen, yine aynı miktar üretime bu yıl ulaşılabilecektir. Niğde ve Afyon illeri üretimde ilk sırada yer almaktadır. Niğde’de bu yıl 250 bin hektar alanda ekili patatesten 1 milyon ton üretim beklenmektedir. ÇKS kayıtlı çiftçi dışında, kayıt dışı civarında da üretim olabileceği öngörülmektedir. Niğde’de 30 Ekim’e kadar hasat devam edecektir. Niğde’de dekara verimlilik %40 oranında 3.500 kg/dekar, %60’ında ise 3.000 kg/dekar ürün alınmaktadır. Verimlilik, Bitlis, Amasya, Kayseri illerinde dekarda 4.000 kg üzerinde çıkabilmektedir. Patates üretimi yıllara göre dalgalanmalar göstermektedir. Üretici ve tüketici fiyatları en fazla dalgalanma gösteren ürünlerin başında patates gelmektedir. Kışlık patates depolanabilir bir üründür; %35 tarladan direkt satılır, %65 depolanır. Geçtiğimiz yıllarda depolar basılıp patates üreticisi stokçu ilan edilmiş, iktidar ise sorundan sıyrılmaya çalışmıştır. Bu yıl yazlık patatesin ardından kışlık patatesin de mevsim etkisi ile bir ay kadar önce olgunlaşma sürecine girmesinin etkisiyle sorun yaşanmaktadır. Küresel iklim değişikliği de bu yıl birden fazla üründe olumsuz etki yaratmıştır. Bu konuda da iktidar hazırlıksız yakalanmış ve sorunlar artmıştır. Yazlık patates değer bulamamış, 6 lira üzerinde maliyete rağmen 3-4 lira aralığında tüccara satılmış ve seçme patates toplanarak önemli ölçüde ürün tarlada kalmıştır. Kışlık patates hasadı başlamasına rağmen, fiyatlar girdi maliyetlerinin altında seyretmektedir" dedi. İHRACAT DESTEKLENEBİLİR CHP’li vekil Ömer Fethi Gürer, kamu eliyle alınacak ürünle iç piyasanın dengelenmesinin yanı sıra tüccarın yurt dışı satışına da destek verilmesinin ürünün değerine satılmasını olanaklı kılacağını ifade etti. Gürer, "2019 yılında patatesin gümrük vergisi sıfırlanıp yurt dışından ithalat yoluna gidilmişti. Halen ithal tohum ülkemize gelmektedir. Patates, katma değeri yüksek olan dondurulmuş ve işlenmiş ürün olarak ihraç edilebileceği gibi, yumru olarak da ihracat sağlanabilir. Bunun için prim desteği artırılmalıdır. Patates iç piyasada dengeli bir fiyat oturtulması üretici ve tüketici için sağlanmalıdır. Bu yıl patates değer bulmazsa, gelecek yıl üretimi düşeceği için fiyatı rafta artacak olan tüketiciye yansıyacaktır. Patates, depolanabilen ve uzun süre korunan bir ürün olması nedeniyle satışı olanaklı ve firesi düşük bir üründür. Kamu, bu anlamda müdahil olursa patatesin çöp olmasını önleyecektir" dedi.

Tarladaki Ürün Sabretmiyor Çürüyor! Haber

Tarladaki Ürün Sabretmiyor Çürüyor!

CHP Niğde Milletvekili ve Tarım Orman ve Köyişleri Komisyonu Üyesi Ömer Fethi Gürer, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in çiftçilerden sabır isteyen açıklamalarına karşı bir açıklama yaptı. Gürer, çiftçilerin içinde bulunduğu ekonomik zorlukları ve hükümetin tarım politikalarındaki eksiklikleri gündeme getirdi. Gürer “Bu yıl farklı ürünler tarlada kaldı. Çiftçi ürünü değer bulmadı. Çiftçi borca boğuldu” dedi. TARLADAKİ ÜRÜN SABRETMİYOR Hazine ve Maliye Bakanı Şimşek'in çiftçilerden "sabırlı olun" çağrısına tepki gösteren CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, bu yıl birçok temel ürün için verilen alım fiyatlarının çiftçilerin maliyetlerini karşılamadığını belirterek şunları söyledi: "Sayın Bakan, tarladaki ürünler sabretmiyor. Bu yıl buğdaya , arpaya %3, şeker pancarına %28’lik bir artış verdiniz. Oysa TÜİK’in açıkladığı verilere göre, maliyet artışları %41 seviyesinde. Enflasyonun altında bir alım fiyatıyla çiftçi nasıl ayakta kalacak?" Gürer, ürünlerin tarlada kaldığını ve çiftçinin giderek daha zor bir duruma düştüğünü ifade etti. TARLADA KALAN ÜRÜNLER: "KARPUZ, KAVUN, DOMATES ÇÖPE GİTTİ" Tarım sektöründe yaşanan sıkıntıların bu yıl daha belirgin hale geldiğini vurgulayan Gürer, tarlada kalan ürünlere dikkat çekti: "Karpuz, kavun, domates, biber, patlıcan, patates... Bu yıl tarlada çöpe gitti. Çiftçinin bu kadar sahipsiz kaldığı bir dönem daha olmadı. Destek verdiğinizi söylüyorsunuz, ama gerçek ortada." Gürer, çiftçinin ürünlerinin para etmemesi ve pazara ulaşamaması nedeniyle büyük zarar yaşadığını belirtti. Gürer “Üretici kazanmadı. Tüketici de iktidar aracılara göz yumduğu için pahalı ürüne mahkum edildi” dedi. TARIM KANUNU’NUN 21. MADDESİ: "ÇİFTÇİYE 411 MİLYAR LİRA DESTEK VERİLMELİYDİ" Tarım Kanunu’nun 21. maddesi gereği çiftçilere verilmesi gereken desteğin verilmediğini belirten Ömer Fethi Gürer, hükümetin tarım politikasını eleştirdi: "Çıkardığınız tarım kanununun 21. maddesine göre, çiftçiye verilmesi gereken destek 411 milyar lira. Ancak 2024 yılı bütçesinden ayırdığınız 91 milyar lira. Neyi sübvanse ediyorsunuz? Gübreyi mi, yemi mi?" Gürer, “Çiftçilere verilmesi gereken desteğin, kanunda belirtilen rakamın çok altında kaldığını ve bu durumun çiftçiyi daha da zor duruma soktuğunu dile getirdi. "ÇİFTÇİLERİN İÇİNDE BULUNDUĞU SÜRECİ GÖRMÜYORSUNUZ VE SABIR İSTİYORSUNUZ" Çiftçilerin borç yükü altında ezildiğini ve hükümetin bu sorunu görmezden geldiğini ifade eden Gürer, çiftçilerin sabır göstermesinin mümkün olmadığını belirterek, “Bugün tarımla uğraşan herkes tarihin en zor sürecini yaşıyor. Çiftçilerin içinde bulunduğu süreci görmüyorsunuz ve sabır istiyorsunuz. Üretilen ürün sabırla korunabilir mi? Sizin yaptığınız, sadece var olan sorunu görmemek ve süreci biraz daha idare etmek." CHP’li Gürer, çiftçilerin artık dayanacak gücünün kalmadığını vurguladı ve borçların çiftçileri daha da zora soktuğunu ifade etti. ÇİFTÇİNİN BORÇ YÜKÜ: " ÇİFTÇİNİN BANKALARA BORCU 715 MİLYAR LİRAYI AŞTI" Çiftçilerin bankalara olan borçlarının giderek arttığını dile getiren CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi  Gürer,  "2 milyon 300 bin çiftçinin bankalara olan borcu 715 milyar lirayı aşmış durumda. Genel borçlar ise 800 milyarın üzerinde. Borçsuz çiftçi bırakmadınız. İcra kapıda” diye konuştu. Gürer, çiftçilerin borçlarının yanı sıra, tarımsal desteklerin de enflasyon karşısında yetersiz kaldığını belirterek hükümetin politikasını eleştirdi. "TARIMSAL DESTEKLER YETERSİZ, ÇİFTÇİ SAHİPSİZ" Gürer, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in tarımsal desteklerin arttığı yönündeki açıklamalarına da yanıt vererek, çiftçiye verilen desteğin enflasyon oranında bile değer kazanmadığını belirtti: Ömer Fethi Gürer," Desteklerin arttığını söylüyorsunuz, enflasyon oranında o destekleri bir değerlendirin. Çiftçiye destek vermediğinizde ortaya çıkar; yani ülkenin içinde bulunduğu koşullar, ekonomik anlamda emekliyi, işçiyi mağdur ettiği süreçte, çiftçinin ve esnafın halinden de haberiniz yok. Gerçek anlamda tarım, bu kadar sorunlu bir dönemi hiçbir zaman yaşamadı. Bunun da başlıca sorumlusu sizsiniz.” diye konuştu. Tarım sektörünün tarihinin en sorunlu dönemini yaşadığını dile getiren Gürer, bunun başlıca sorumlusunun hükümet olduğunu belirtti. BAKAN ŞİMŞEK NE DEMİŞTİ? Bakan Mehmet Şimşek, yaptığı açıklamada çiftçilerden sabır isteyerek, ekonomik toparlanmanın biraz zaman alacağını dile getirmişti. Şimşek’in açıklamaları şu şekildeydi: "Biraz sabırlı olun. Esnafın, çiftçinin, çalışanların yanındayız. Enflasyonu indirerek emeklinin, çalışanın kalıcı şekilde alım gücünü arttıracağız. Hayat pahalılığı ve enflasyon önemli bir sorun. Enflasyonu kalıcı bir şekilde indirerek topyekûn kalkınma sağlayacağız." Bakan Şimşek, tarımsal desteklerin arttığını ve çiftçilere verilen kredi tutarının 27 katına çıktığını belirtmiş, 2004 yılında 204 bin çiftçiye destek verilirken bugün bu sayının 1 milyon 318 bine ulaştığını ifade etmişti. SABIR DEĞİL, ACİL ÇÖZÜM ŞART CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, “Çiftçilerin yaşadığı zorlukları gözler önünde, sabırla beklemenin çiftçiler için bir çözüm değil, çiftçilerin acilen desteklenmesi gerekiyor. Tarla da ürünü çürüttüler ” dedi.

Toprağa Değer Katan Üreticilerimizin Daima Yanındayız Haber

Toprağa Değer Katan Üreticilerimizin Daima Yanındayız

Tepebaşı Belediye Başkanı Dt. Ahmet Ataç, tarım alanlarını ziyaret ederek üreticiler ile bir araya gelmeye devam ediyor. Tarım emekçileri ile tarlalarında buluşan Başkan Ataç, “Tarıma ve çiftçilerimize destek vermeye devam edeceğiz. Eskişehir’in toprağına değer katan üreticilerimizin daima yanındayız” dedi. Tepebaşı Belediye Başkanı Dt. Ahmet Ataç, tarım üreticileri ile bir araya gelmeyi sürdürüyor. Başkan Ataç son olarak Eskişehir Yaş Sebze ve Meyve Üreticileri Birliği Başkanı Yıldıran Kılıç ile birlikte, Fevziçakmak Mahallesi’nde bulunan tarım alanlarını ziyaret etti. Üreticiler ve tarım emekçileri ile bir araya gelen Başkan Ataç, tarlalarda hasadı yapılan ürünler hakkında bilgiler aldı. “Ahmet Başkan her zaman yanımızda” Tarla gezisinde Başkan Ataç’a eşlik eden Eskişehir Yaş Sebze ve Meyve Üreticileri Birliği Başkanı Yıldıran Kılıç, “Ahmet Başkanımız her zaman yanımızda. Birliğimize bağlı üreticiler olarak daima irtibat halindeyiz. Bünyesinde 285 üyenin olduğu ve ürettiği domatesi, dolmalık biberi Eskişehir’in ihyacını karşıladıktan sonra 12-13 vilayete gönderen bir birliğiz. Bugün de Ahmet Başkanımızı tarlalarımızda ağırlamaktan son derece mutluyuz. Üretici olarak karşılaştığımız sorunları ne zaman Ahmet Başkan ile paylaşsak, yakın ilgi gösterdi. Her zaman olduğu gibi üreticilerin yanında yer aldığı ve sorunların çözümü için çaba gösterdiğinden ötürü teşekkür ediyoruz” diye konuştu. Başkan Ataç: Kalkınmanın yolu üretimden geçiyor Eskişehir’de faaliyet gösteren üreticileri her zaman desteklediğini ve yanlarında olmaya devam edeceğini vurgulayan Başkan Ataç da “Ben de tarımla uğraşan bir aileden geliyorum. Tarımsal faaliyetlerin ne kadar önemli olduğunu her fırsatta dile getiriyorum. Kırsal alanda yapılan tarımsal ve hayvansal üretimin, ülke ekonomisindeki rolü göz ardı edilemez. Kalkınmanın yolu üretimden geçiyor. Bu sebeple de bölgemiz üreticilerinin her türlü sorununun çözüme ulaştırılması, mümkün olduğunca desteklenmesi gerekiyor. Her zaman üreticimizin emeğinin karşılığını alması gerektiğine inandım. Üreticilerin sattığı fiyat ile vatandaşın aldığı fiyat arasındaki uçurumun kapanması gerekiyor. Bu durum hem üreticimize hem de vatandaşımıza zarar veriyor. Bu uçurumu kapatmanın yolu üreticimizi desteklemekten geçiyor. Bu doğrultuda bölgemizde faaliyet gösteren üreticilerin hizmetine kazandırdığımız 2 soğuk hava deposunun yanı sıra Tarımsal Üretimde Tahmin ve Erken Uyarı Sistemleri Projesi ile üreticilerimize katkı sağlıyoruz. Tarıma ve çiftçilerimize destek vermeye devam edeceğiz. Eskişehir’in toprağına değer katan üreticilerimizin daima yanındayız” diye konuştu. Tepebaşı Belediye Başkan Yardımcısı Seyit Yıldızhan’ın eşlik ettiği Başkan Ataç, domates hasadı yapan tarım emekçileri ile de sohbet etti.

Domatesler Salça Yapılıp İhtiyaç Sahiplerine Ulaştırılacak Haber

Domatesler Salça Yapılıp İhtiyaç Sahiplerine Ulaştırılacak

Artan gider maliyetleri ve bununla birlikte alıcı bulamadığı domatesini tarlada bırakmak zorunda kalan Altıeylül İlçesine bağlı kırsal Köseler Mahallesi’nde çiftçilik yapan Habil Tükenmez, Balıkesir Büyükşehir Belediyesi aracılığıyla domateslerini ihtiyaç sahibi vatandaşlara bağışladı. Domatesleri toplayan Büyükşehir Belediyesi, salça yaparak dar gelirli vatandaşlara ulaştıracak. Türkiye’de domates üretiminde 5’inci sırada yer alan Balıkesirli domates üreticileri, artan maliyetler karşısında eriyen fiyat dolayısıyla ürünlerini toplayamadan tarlada bırakmak zorunda kalıyor. O üreticilerden biri olan Altıeylül İlçesine bağlı kırsal Köseler Mahallesi’nde domates yetiştiriciliği yapan Habil Tükenmez; işçi ve mazot giderleri hesaplandığında üründen kazanacağı miktardan fazla olması ve tüm bunlara rağmen satıcı bulamamasından dolayı domatesini toplayamadı. Balıkesir Büyükşehir Belediyesi’ne müracaat ederek tarlasındaki salçalık domateslerin, belediye aracılığıyla ihtiyaç sahiplerine ulaştırılmasını istedi. Hayırsever çiftçi Habil Tükenmez’in isteğini yerine getiren Büyükşehir Belediyesi; kendi personeli ve yardımsever vatandaşların desteğiyle domatesleri tarladan kaldırdı. Balıkesir Büyükşehir Belediyesi Aş Evi’nde; domateslerle salça yapılmaya başlandı, salçalar olduğunda ihtiyaç sahibi vatandaşlara ulaştırılacak. “DAR GELİRLİ VATANDAŞIMIZA KATKIMIZ OLDU” Bu yıl ürettikleri, domateslere pazar bulamadıkları için Balıkesir Büyükşehir Belediyesi aracılığıyla dar gelir vatandaşlara bağışlamak amacıyla müracaatta bulunduklarını aktaran tarla sahibi çiftçi Habil Tükenmez “Domates ihracatına kota koydular, dış pazarımızı kapattılar.  Onun için iç pazara da üretim fazla geldi, satış olmadı. Bizzat kendim gittim belediyeye. Onlarda uygun gördüler, bağışta bulunduk. Hiç olmazsa bu vesileyle bizim de dar gelirli vatandaşa katkımız oldu. Belediye; personel gönderdi, topladılar. Domates kendini imha etmeden, ihtiyaç sahiplerine ulaşması bizi memnun etti. Belediyenin bu işe el atması bizim para kazanmamızdan daha güzel oldu. Balıkesir Büyükşehir Belediyesi’ne çok teşekkür ederiz.” diye konuştu. “MÜKEMMEL BİR UYGULAMA” İhtiyaç sahiplerine ulaştırılması konusunda domates toplamaya yardımcı olan Mehmet Aygün; tarla sahibi ve Balıkesir Büyükşehir Belediyesi’ne teşekkür ederek ihtiyaç sahiplerine yardımcı olmak için çok mükemmel bir uygulama olduğunu dile getirdi. Kendilerinin de bir katkısı olması adına dar gelirli ailelere yardım için domates topladıklarını dile getiren Remziye Aygün, tarla sahibi ve Balıkesir Büyükşehir Belediyesi’ne teşekkür etti.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.