SON DAKİKA
Hava Durumu

#Tavuk

Porsuk Haber Ajansı - Tavuk haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Tavuk haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Kanatlı Sektörü Türkiye'nin Stratejik Sektörlerinden Biri Haber

Kanatlı Sektörü Türkiye'nin Stratejik Sektörlerinden Biri

Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, Eskişehir'de çeşitli ziyaretler gerçekleştirdi. Bakan Yumaklı Mahmudiye ilçesindeki Geçit Kuşağı Tarımsal Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü Etçi Damızlık Tavuk Yerleşkesi'nde yaptığı konuşmada, kanatlı sektörünün Türkiye için stratejik sektörlerden biri olduğunu söyledi. Söz konusu sektörün özellikle et ya da yumurta tüketiminde vatandaşların tüketim ağırlığı da düşünüldüğünde son derece önemli olduğunu belirten Yumaklı, yaklaşık 3 milyon kişinin geçimini bu sektörden sağladığını vurguladı. Kanatlı sektörünün yaklaşık 5,5 milyar dolar ticaret hacminin olduğunu aktaran Yumaklı, "Türkiye olarak bizim kanatlı sektörümüz hem et üretimi için hem de yumurta üretimi için çok disiplinli bir sektör. Kapasitesinin yüzde 85-90'ını kullanıyor. Neredeyse kapasitesinin tamamını kullanıyor dediğimiz güçlü bir sektör." dedi. "ET İHRACATINDA 5'İNCİ, YUMURTA İHRACATINDA İSE 3'ÜNCÜ SIRADAYIZ" Bakan Yumaklı, Türkiye kanatlı sektörünün et üretiminde dünyada 9'uncu, yumurta üretiminde ise 10'uncu sırada yer aldığını belirterek, şöyle devam etti: "Ancak bunun ihracat tarafına baktığımızda et ihracatında 5'inci sıradayız. Yumurta ihracatında ise 3'üncü sıradayız. Bizim her konuda olduğu gibi yerli ve milli üretimi artırmak ve ithalat bağımlılığını sona erdirmekle ilgili çalışmalarımız devam ediyor. Bu konuda Bakanlığımızın önemli AR-GE birimi Tarımsal Araştırma Geliştirme Genel Müdürlüğümüz şu anda içinde bulunduğumuz Eskişehir Geçit Kuşağı Araştırma Enstitüsünde de beyaz etle alakalı, bu ırkların geliştirilmesi ve ıslahıyla alakalı çalışmaları yürütüyor. Dünyada etçi ve yumurtacı tavuk üretimini yapabilen belli sayıda firmalar var. Dünyada bunu yapabilen 4 ülkeden birisiyiz. Elbette bu konuda geliştirme ihtiyacımız var. Türkiye'deki piyasayı yerli ve milli üretimle birlikte ithalatın daha az olduğu, bu geliştirilen materyallerin kullanıldığı bir ortama kavuşturacağız." "BEYAZ ET ÜRETİMİYLE İLGİLİ 17 İLİMİZİ BELİRLEDİK" Eskişehir Geçit Kuşağı Tarımsal Araştırma Enstitüsünde geliştirilen etçi ırkı tavuğa "Anadolu-T" adının verildiğini aktaran Yumaklı, sözlerini şöyle sürdürdü: "Yerli ve milli üretimi artırmak ve piyasadaki oranını elbette ithalata oranla daha da geliştirmek üzere üretim planlamamızın en önemli başlıklarından birisi olan beyaz et üretimiyle ilgili de 17 ilimizi belirledik. Bu 17 ilimizde yatırım yapan firmalarımız hem kullanılmış olan sübvansiyonlu kredilerin içinde özellikle bu ırkların üretimini yaparlarsa yüzde 10'luk bir kredi faizi indirimini sağlamış olacaklar. Aynı zamanda sübvansiyonlu kredilerin bu bölgede yani 17 ilde üretim yapanlar için diğer bölgelere nazaran daha uygun şartlarda olacak." Bakan Yumaklı, IPARD ve diğer kırsal kalkınma destekleri başta olmak üzere bu bölgelerde yapılan üretimin desteklenmesinin söz konusu olacağını bildirdi. "POTANSİYELİMİZİ YERLİ VE MİLLİ ÜRETİME EVİRECEĞİZ" Araştırma enstitüsünde iki yıl boyunca "Anadolu-T" markasının ve geliştirilen bu ırkın performansının takip edileceğini aktaran Yumaklı, şunları kaydetti: "Bu iki yıllık sürede hâlihazırda piyasa payı son derece düşük ancak o istediğimiz hedeflere bu süre sonunda ulaşmış olacak. Üretim planlamasının önemli olduğunu hem bitkisel üretimde hem hayvansal üretimde hem de su ürünlerinde bizim Türkiye olarak bütün potansiyelimizi çok net bir şekilde kullanacağımızı, yerli ve milli üretime evireceğimizi her fırsatta söylüyoruz. Sadece bu konu değil aynı zamanda hâlihazırda devam eden 4. Tarım Orman Şurası'nda da yine başlıklarımızdan bir tanesi kanatlı üretimiyle ilgili. Yani hem et hem de yumurta üretimiyle ilgili bir başlık. Önümüzdeki dönemde kişisel kullanımların ya da et tüketim tercihlerinin beyaz etin tüketilmesine doğru kayacağı yönünde simülasyonların yapıldığını düşünürsek bizim buradaki çalışmalarımızın ülkemiz için, bu sektör için ne kadar önemli olduğunu da görmüş oluruz." Bakan Yumaklı, kanatlı sektörünün vatandaşların ihtiyacı olan yumurtayı üretip fazlasını da ihraç etmek üzere yoğun çabaları olduğunu anlattı. Ramazan ayında bazı temel gıda maddelerinde fiyatlarla alakalı birtakım sorunlar oluşabileceğine dikkati çeken Yumaklı, şöyle konuştu: "Ancak hem sektör hem biz hem Bakanlık hem diğer paydaşlar yumurta üretimiyle ilgili ve bunların fiyatıyla alakalı herhangi bir problem olmayacağını belirttiler. Ben de buradan Bakanlığımızın ilgili birimlerinin geliştirdiği bu tavuk türlerinin üretmiş olduğu ürünlerden bu mesajı da vermiş olayım. Ramazan boyunca yumurtada ve diğer gıda, et ve süt ürünlerinde bizim ihtiyacımızdan fazlası var. Dolayısıyla bunlarla ilgili herhangi bir eksiklik kesinlikle söz konusu değil. Dolayısıyla buna paralel olarak da fiyat artışlarını hiçbir şekilde beklemiyoruz. Eğer bununla ilgili herhangi bir tespitimiz olursa da hem Ticaret Bakanlığımız hem biz hem de Hazine ve Maliye Bakanlığımız kendi kulvarlarımızda gereğini yapıyoruz, yapmaya da devam edeceğiz." Bakan Yumaklı, daha sonra Eskişehir Geçit Kuşağı Tarımsal Araştırma Enstitüsünü ziyaret ederek, buradaki çalışmalar hakkında bilgi aldı.

Millet Et ve Tavuk Yiyemiyor, Yoksulluk Artıyor! Haber

Millet Et ve Tavuk Yiyemiyor, Yoksulluk Artıyor!

CHP Tarım ve Orman Politikalarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Erhan Adem, Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) 2024 yılına ilişkin Yoksulluk ve Yaşam Koşulları İstatistiklerini değerlendirdi. Adem, yoksulluğun artışını ve vatandaşların temel gıda ürünlerine dahi erişememesini belirterek, iktidarı milletin sefaletini görmezden gelmekle suçladı. “TÜİK bile itiraf etmek zorunda kaldı; vatandaş eti bırakın, ekmeğe muhtaç hale getirildi” ifadelerini kullanan Adem, yazılı açıklamasında şu ifadelere yer verdi:  “TÜİK’in açıkladığı 2024 Yoksulluk ve Yaşam Koşulları İstatistikleri, ülkemizin içinde bulunduğu ekonomik buhranı tüm çıplaklığıyla gözler önüne seriyor. Yoksulluk oranı yüzde 13,6’ya yükseldi ve bu, yalnızca TÜİK’in makyajlanmış rakamlarına yansıyan gerçeklik. Daha çarpıcı olan ise, TÜİK verilerine göre medyan gelirin yüzde 60’ının altında gelire sahip 16 milyon 739 bin vatandaşımızın yoksul olduğunun kabul edilmesidir. Dahası, fertlerin yüzde 39,3’ü iki günde bir et, tavuk ya da balık içeren yemek masrafını karşılayamıyor. Gelirin yüzde 60’ının altında kalan hanelerde bu oran yüzde 68,4’e yükseliyor. Yani, neredeyse her 10 kişiden 7’si ete hasret! Siz ithal eti eşinize dostunuza pay ederken, vatandaşın evinde çorba kaynamaz hale geldi. Daha da vahimi, yüzde 15,1’i evinin ısınma ihtiyacını bile karşılayamadığını söylüyor. Kışı nasıl geçirecek bu insanlar? TÜİK’in açıkladığı verilere göre, vatandaşın yüzde 26,8’i beklenmedik harcamalarını karşılayacak durumda değil. İnsanlar, bırakın lüksü, temel ihtiyaçlarını bile karşılayamıyor. Ekmek fiyatları almış başını giderken, yoksulluğun en yüksek olduğu iller arasında Kırıkkale, Aksaray, Niğde, Nevşehir ve Kırşehir’in yer alması tesadüf mü? Hayır, bu, uyguladığınız ekonomik politikaların iflasının açık kanıtıdır. Türkiye İstatistik Kurumu’nun verileri bile artık örtbas edemediği bu yoksulluk tablosunu, ekonomik güven endeksi gibi makyajlanmış rakamlarla gizlemeye çalışıyorsunuz. Ancak şunu bilin ki, gerçekler gizlenemez: İnsanlar eti bırakın, ekmek bulamıyor. Cumhuriyet Halk Partisi olarak, yoksulluğu bitirmek, halkımızı insanca yaşam koşullarına kavuşturmak ve tarım politikalarından ekonomiye uzanan geniş kapsamlı reformlarla bu karanlık tabloyu ortadan kaldırmak için var gücümüzle çalışıyoruz. Milletimize sözümüzdür: Türkiye’yi bu sefalet düzeninden kurtaracağız!” 

Emekli ve Asgari Ücretlinin Geliri Et Tüketmeye Yetmiyor! Haber

Emekli ve Asgari Ücretlinin Geliri Et Tüketmeye Yetmiyor!

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Niğde Milletvekili ve TBMM Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyon Üyesi  Ömer Fethi Gürer, düzenlediği basın toplantısında kırmızı ve beyaz et fiyatlarındaki artışa dair önemli açıklamalarda bulundu ve iktidarın tarım ve hayvancılık politikalarını eleştirdi. Gürer, sorunun çözümünün ithalat değil, yerli üreticiyi desteklemekten geçtiğini söyledi. Gürer,“Fiyat artışları yıl sonuna doğru tekrar yükselmeye başladı. Siyasi iktidar, ithalatla hayvan ve et getirerek bu sorunu çözeceğini düşünüyor. Ancak yapılan ithalata rağmen et fiyatlarındaki artışların önüne geçilemiyor. İthalatın artarak devam edeceği bir yılın bizi beklediği açık. Ancak çözüm ithalatta değil, yerli üretimde. Besicilere destek verilmeli ve başta yem olmak üzere maliyet artırıcı unsurlarla mücadele edilmelidir. Maalesef, dışarıdan hayvan ithalatı yaparak bu sorunun üstesinden gelmeye çalışıyorlar."dedi. KESİMHANE FİYATLARI İLE RAFTAKİ ÜRÜN FİYATLARI ARASINDAKİ FARK  Ömer Fethi Gürer, kırmızı et fiyatlarındaki artışa dikkat çekerken, Kasım ayı sonu itibarıyla kesimhanelerdeki fiyatların ve raftaki ürün fiyatlarının arasındaki farkın giderek açıldığını ifade etti: “Kasım ayının son haftasında kesimhanelerde dana eti 347 lira, kuzu eti ise 437 lira olarak kesiliyordu. Bu ay ise; dana eti 348 lira, kuzu eti ise 437 lira civarından işlem görmeye devam ediyor. Ancak rafta satılan et fiyatları, kesimhane fiyatlarının çok üzerinde. Örneğin, dana kuşbaşı rafta 650 lira, kuzu kuşbaşı ise 700 liranın altına inmiyor. Hatta bazı bölgelerde bu fiyatlar daha da artmış durumda. Bu da özellikle dar gelirli vatandaşların et ve et ürünleri tüketmesini daha da zorlaştırıyor.” YEM FİYATLARINDAKİ YÜKSEK ARTIŞ ET FİYATLARINI ETKİLİYOR CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, fiyat artışlarının en büyük nedenlerinden birinin yem fiyatlarındaki artış olduğunu vurguladı. 2011 ile 2022 yılları arasında yem fiyatlarının %963 arttığını belirten Gürer, "Son iki yılda ise bu artış daha da hızlandı. Şu an 50 kilogramlık besi yemi 700 lira civarında. Bir buzağıya 1000 lira destek verilmesine rağmen, o parayla bir besicinin 50 kilogramlık yemi alması neredeyse imkansız hale geldi. Bu da besicileri büyük bir maliyet yükü altına sokuyor." İTHALATIN FİYAT ARTIŞLARINA KATKISI CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, yem ithalatının da fiyat artışlarına önemli katkı sağladığını belirterek, "Yem ürünlerinde de fiyatlar dalgalanma gösterse de yaklaşık 10 milyon ton ithalat yapıldığını biliyoruz. İthal yemler de fiyat artışlarının önemli sebeplerinden biri. İthalata dayalı çözüm aramak yerine, yerli üretimi artırarak bu sorunu çözmeliyiz" dedi. TAVUK ETİ FİYATLARINDAKİ ARTIŞ, DAR GELİRLİLERİN SOFRASINI ZORLUYOR CHP Niğde Milletvekili ve Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu Üyesi Ömer Fethi Gürer, son dönemde tavuk eti fiyatlarındaki artışı ve bu artışın dar gelirliler ve emekliler üzerindeki etkisini gündeme taşıdı. Özellikle kırmızı et alamayan vatandaşlar için tavuk etinin bir umut kaynağı olduğunu belirten Gürer, son fiyat artışlarının, tavuk etini de almayı zorlaştırdığını ifade etti. TAVUK ETİ ÜRETİMİNDE TÜRKİYE’NİN ÖNEMİ CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, “Türkiye, tavuk eti üretiminde yaklaşık 2 milyon 400 bin tonla önemli bir üretim kapasitesine sahip. Japonya, Irak, Fas gibi birçok ülkeye kanatlı eti ve ürünleri ihraç ederek önemli bir pazar payına sahip. Ancak geçmişte özellikle kırsalda her evde tavuk beslenirken, bu gelenek yerini tavuk çiftlikleriyle yapılan ticari üretime bırakmış durumda.” dedi. OCAK AYINDAN BUGÜNE TAVUK ETİ FİYATLARINDAKİ ARTIŞ CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, Ocak ayından bu yana tavuk eti fiyatlarında ciddi artışlar yaşandı. Gürer, bu artışları şu şekilde sıraladı: Tüm tavuk: Ocak ayında kilogramı 65 TL iken, bugün 98 TL’ye yükseldi (%50 artış).Fileto tavuk: Ocak ayında 169 TL iken, bugün 226 TL’ye çıktı (%33 artış).But pirzola: Ocak ayında 99,50 TL iken, bugün 168 TL oldu (%66 artış).Kalçalı but: Ocak ayında 59 TL iken, bugün 89 TL’ye ulaştı (%50 artış).Kanat: Ocak ayında 139 TL iken, bugün 221 TL’ye çıktı (%58 artış). Bu fiyat artışları, özellikle dar gelirli ve sabit gelirli vatandaşların tavuk etini sofrasına almasını giderek zorlaştırıyor.” Diye konuştu. EMEKLİ VE ASGARİ ÜCRETLİLERİN ALIM GÜCÜ DÜŞÜYOR “Artan fiyatlar, emekliler ve asgari ücretliler için büyük bir zorluk oluşturuyor” diyen Gürer, Ocak ayında emekli maaşıyla 192 kilogram tavuk alabilen bir emeklinin, bugün aynı maaşla sadece 127 kilogram tavuk alabildiğini belirtti. “Emeklinin sofrasından 65 kilogram tavuk eksildi,” diyen  Ömer Fethi Gürer, aynı durumun asgari ücretliler için de geçerli olduğunu ifade etti. Ocak ayında asgari ücretle 261 kilogram tavuk alabilen bir vatandaşın, bugün yalnızca 173 kilogram tavuk alabildiğini ve 98 kilogram tavuk eksildiğini vurguladı. YÜKSEK YEM FİYATLARI VE ÜRETİCİ GİDERLERİ . CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, "Tavuk çiftliklerinde yem fiyatlarındaki artış ve diğer giderlerin yükselmesi, üreticiyi zor durumda bırakıyor Tavuk eti fiyatlarına bu maliyet artışları yansıyor. Üreticiler açısından yem fiyatları ve ağır çiftlik giderleri, üretim maliyetlerine ciddi şekilde etki ediyor. Bu da sorunları daha da derinleştiriyor." dedi. TARIM ÜRÜNLERİ ÜRETİCİ FİYAT ENDEKSİ  Tarım Ürünleri Üretici Fiyat Endeksi’nde, 2024 Kasım ayında kümes hayvanları ve yumurtalarda %28,49’luk bir artış görüldü. Gürer, bu artışların gıda fiyatlarını dengelemek ve üretim maliyetlerini düşürmek adına yeterli adımlar atılmadığını ifade etti. SİYASİ İKTİDARIN PLANLAMA EKSİKLİĞİ Gürer, “Bu durum, sabit gelirle yaşayan vatandaşların temel gıda ürünlerini tüketmesini  zorlaştırıyor. Üretici mutlu değil, besicilik yapan mutlu değil, rafta ürünü alamayan vatandaş da dertli. Sorunları çözmesi gereken siyasi iktidarın ise bu konuda yeterli öngörüye ve planlamaya sahip olmadığı anlaşılıyor,” diyerek, fiyat artışlarının çözülmesi için acil adımlar atılması gerektiğini vurguladı. ÜRETİM PLANLAMASIZLIĞI  CHP Niğde Milletvekili ve Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu Üyesi Ömer Fethi Gürer, fiyat artışlarının önlenmesi için yapılan ithalat ve ihracat düzenlemelerinin sorunları çözmeye yetmediğini belirtti. “Eğer piyasada fiyat artışı varsa, ya ihracatı kısmakla ya da ithalat yaparak bu durumu dengeleyeceklerini düşünüyorlar. Oysa üretimi doğru planlamadan, üretimle ilgili sorunları ortadan kaldırmadan ve süreci öngörülebilir bir yönetim anlayışına taşımadan bu işler çözülemez,” dedi. Gürer, kağıt üzerinde anlatılanların, sokaktaki, raftaki veya tarladaki gerçeklerle örtüşmediğini vurguladı. TEMEL GIDA ÜRÜNLERİNDE İTHALATÇIYIZ Gürer, geçtiğimiz günlerde Tarım Bakanlığı bütçesi görüşmelerinde, Tarım Bakanı'nın Türkiye’yi ihracatçı bir ülke olarak tanımladığını ancak temel gıda ürünlerinde ithalatçı bir ülke olduğumuzu gizlediğini belirtti. “Sayın Bakan, Türkiye'nin tarım ürünleri ihracatında başarılı olduğunu ifade ederken, ülkemizin  temel gıda ürünlerinde ithalatçı konumda olduğunu belirtmedi.” dedi. SERBEST PİYASA EKONOMİSİ VE ÇÖZÜMSÜZLÜK CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, serbest piyasa ekonomisinin “serbest soygun ekonomisi”ne dönüştüğünü ve bunun vatandaşların hayatını zorlaştırdığını söyledi. “Bu yaklaşım, milyonlarca insanın et tüketiminden uzak kalmasına yol açarken, protein eksikliğine bağlı yeni sağlık sorunlarının ortaya çıkmasına neden olacaktır.” şeklinde konuştu. ÜRETİM GİRDİ MALİYETLERİ VE ET FİYATLARI Besicilerin karşılaştığı girdi maliyetlerindeki artışın, et fiyatlarına doğrudan yansıdığını belirten CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, "Besicinin girdi fiyatları arttı, bu da et fiyatlarını yükseltti. Ancak kesime giden etin fiyatı, rafta daha da artıyor." dedi. Bu durumun özellikle dar gelirli vatandaşların ete erişimini zorlaştırdığını ifade etti. TAVUK ETİ FİYATLARINDAKİ ARTIŞ  Tavuk eti fiyatlarındaki artışın, yumurta fiyatlarındaki artışları takip ettiğini belirten CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, “Gıda ürünleri üreticiden çıktığında fiyatları artıyor, üretim girdi maliyetleri yükseliyor. Ancak vatandaşın gelirinde hiçbir iyileşme olmuyor. Bu artışların, özellikle emekli ve asgari ücretliler için tavuk etini ulaşılmaz hale getirdiğini belirtti. GİRDİ MALİYETLERİNİ DÜŞÜRMEK VE ARACILIK SİSTEMİNİ DÜZENLEMEK CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, iktidarın bir an önce tarım ve hayvancılıkta üretim girdi maliyetlerini düşürmesi gerektiğini vurguladı. “Aracılık sistemini düzenlemeli ve sürekli artan fiyatları dengelemek için acil tedbirler almalıdır. Tavuk eti dahi, artık emeklinin ve asgari ücretlinin almakta zorlanacağı bir noktaya geliyor.” şeklinde konuştu.

Kırmızı Et Hayal, Tavukta Lüks Oldu! Haber

Kırmızı Et Hayal, Tavukta Lüks Oldu!

CHP Niğde Milletvekili ve Tarım Orman ve Köyişleri Komisyonu Üyesi Ömer Fethi Gürer, yem fiyat artışı ile tavuk fiyatlarındaki artışa dikkat çekerek vatandaşların sofralarının her geçen gün et türü giremez noktaya doğru gittiğini vurguladı. Gürer, Ocak ayından bu yana tavuk fiyatlarında yaşanan artışları rakamlarla ortaya koydu ve bunun hem emekliler hem de asgari ücretliler üzerindeki etkisine dikkat çekti. OCAK AYINDAN BU YANA YÜZDE 50 İLE 66 ARASINDA ARTTI CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, tavuk fiyatlarındaki artışa dikkat çekti. 2024 yılının başında vatandaşın ucuz protein kaynağı olarak gördüğü tavuk eti fiyatlarında  artış devam ediyor. Ocak ayından bu yana fiyatlardaki artış oranları: Tüm tavuk: Ocak ayında kilogramı 65 TL iken bugün 98 TL’ye yükseldi. Artış oranı: %50 Fileto tavuk: Ocak ayında 169 TL iken bugün 226 TL’ye çıktı. Artış oranı: %33 But pirzola: Ocak ayında 99,50 TL iken bugün 168 TL oldu. Artış oranı: %66 Kalçalı but: Ocak ayında 59 TL iken bugün 89 TL’ye ulaştı. Artış oranı: %50 Kanat: Ocak ayında 139 TL iken bugün 221 TL’ye çıktı. Artış oranı: %58 Gürer, bu artışların vatandaşın sofrasında tavuk tüketiminin azalmasına neden olduğunu belirtti. EMEKLİNİN SOFRASINDAN 65 KİLOGRAM TAVUK EKSİLDİ Artan fiyatlar nedeniyle emeklilerin ve asgari ücretlilerin alım gücü büyük ölçüde düştü. Gürer, Ocak ayında emekli maaşıyla 192 kilogram tavuk alabilen bir emeklinin bugün aynı maaşla yalnızca 127 kilogram tavuk alabildiğini ifade ederek, "Emeklinin sofrasından 65 kilogram tavuk eksildi. Tavuk çiftlikleri giderleri artıyor. Yem fiyatları artıyor. Tavuk eti fiyatına maliyet girdileri artış olarak yansıyor.” dedi. ASGARİ ÜCRETLİNİN SOFRASINDA 98 KİLOGRAM DAHA AZ TAVUK VAR Asgari ücretle çalışan vatandaşların durumu da farklı değil. Gürer, Ocak ayında asgari ücretle 261 kilogram tavuk alınabilirken, bugün bu rakamın 173 kilograma düştüğünü belirtti. “Asgari ücretlinin sofrasından 98 kilogram tavuk eksildi. Bu tablo, vatandaşın protein ihtiyacını karşılamasının her geçen gün daha da zorlaştığını gösteriyor” dedi. VERİLERE GÖRE ARTIŞ DEVAM EDEBİLİR Tavuk fiyatlarındaki artışın ilerleyen süreçte de devam edebileceğini belirten Gürer, TÜİK’in Tarım Ürünleri Üretici Fiyat Endeksi verilerini paylaşarak ilerleyen süreçte daha da yüksek fiyatların vatandaşları beklediğine dikkat çekti: Tarım Ürünleri Üretici Fiyat Endeksi, 2024 Kasım ayında aylık değişimin en yüksek olduğu alt gruplardan biri olarak kümes hayvanları ve yumurtalarda %28,49 artış gösterdi. "ET, YUMURTA VE TAVUK FİYATLARI VATANDAŞI ZORLUYOR” CHP Niğde Milletvekili ve Tarım Orman ve Köyişleri Komisyonu Üyesi Ömer Fethi Gürer, “Besicinin girdi fiyatları artınca et fiyatları da arttı. Ancak besiciden çıkıp kesime giden hayvanın etinin fiyatı rafta bir kat daha artıyor. Vatandaş kırmızı ete erişimi zorlaşıyor. Yumurta fiyatlarındaki artışların ardından şimdi de tavuk fiyatlarındaki artış vatandaşın ucuz protein kaynağından mahrum bırakıyor” diye konuştu. Gürer, “Beslenme, et ve süt gibi ürünlerin fiyat artışları ile artık lüks oldu. Vatandaşın sofrası her geçen gün daha da yoksullaşıyor” dedi. "İKTİDAR SEYİRCİ KALIYOR" CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, bu tablo karşısında iktidarın herhangi bir önlem almamasını eleştirerek, "Gıda ürünleri üreticiden çıkınca  fiyatları artıyor, üretim girdi maliyetleri yükseliyor, ama vatandaşın gelirinde hiçbir iyileşme yok. Üreticiyi desteklemeyen, tüketiciyi korumayan politikaların sonucu bu. Vatandaş ne et ne yumurta ne de tavuk alabilecek durumda. İktidar  bir an önce tarım ve hayvancılıkta üretim girdi maliyetlerini düşürmeli, aracılık sistemi mutlaka düzenlemeli ve sürekli artan  fiyatları dengelemek için acil tedbirler almalıdır." diye konuştu. "SOFRASINDA BİR EKMEK BİR SU KALACAK " Ömer Fethi Gürer, “Tavuk artık emeklinin ve asgari ücretlinin alırken zorlanacağı bir noktaya geliyor. Vatandaş artık ne yumurta ne de tavuğu eskisi gibi alamıyor. Gıda fiyatlarını dengelemek ve üretim maliyetlerini düşürmek için adımlar atılmalıdır. Aksi takdirde vatandaşın sofrasında sadece ekmek ve su kalacak." Gürer, vatandaşın temel gıda maddelerine erişiminin sağlanması için kalıcı çözümler üretilmesi gerektiğini belirterek, hem üretici hem de tüketici lehine politikaların hayata geçirilmelidir” dedi.

Ordu'da Yumurta Sektörü Ayağa Kalktı Haber

Ordu'da Yumurta Sektörü Ayağa Kalktı

Ordu’da 5 yıl öncesine kadar kapanma noktasına gelen organik yumurta işletmeciliği, Ordu Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Mehmet Hilmi Güler’in destekleri ile küllerinden doğdu. Yılda 45 milyon adet yumurta üretim kapasitesine ulaşan işletmeler, zincir marketlerle Türkiye’nin dört bir yanında Ordu yumurtası tüketilmesini sağlıyor. PROJELER MEYVESİNİ VERİYOR Göreve geldiği günden bu yana fındık haricinde üreticilere ek gelir sağlamak adına birçok projeyi hayata geçiren Başkan Güler’in kapanma noktasına gelen yumurta ve eğitici tesislerinin yeniden canlandırılması amacıyla başlattığı projeler meyvelerini verdi. Daha önceleri 15 milyon civarı yumurta üretimi yapılan Ordu’da Büyükşehrin üreticilere verdiği desteklerle bu sayı yaklaşık 45 milyona ulaştı. Ordu Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Mehmet Hilmi Güler’in kendilerine çok önemli destekler verdiğini aktaran Ordu Yumurta Üreticileri Birliği Başkanı Celal Sezgi, yıllık 15 milyon yumurta üretiminin verilen desteklerle 45 milyon rakamına ulaştığını söyledi. BİRLİK BAŞKANI SEZGİ: “BAŞKANIMIZ DR. MEHMET HİLMİ GÜLER, ELİNDEN NE GELİYORSA YAPTI” Başkan Güler’in yumurta sektörünü ayağa kaldırmak adına büyük çaba sarf ettiğini aktaran Sezgi, “2014 yılında başlayan serüven 2019 yılında Ordu Büyükşehir Belediye Başkanımız Dr. Mehmet Hilmi Güler’in göreve gelmesinin ardından farklı bir yöne doğru eğilmeye başladı. Başkanımız gerçekten kriz içerisinde olan bir sektörü ayağa kaldırmak adına elinden ne geliyorsa yapmaya çalıştı. Başkanımızdan önce bizim yıllık yumurta üretim kapasitemiz yaklaşık 15-20 milyon civarındayken ilk etapta 30-35 milyona şimdi ise yaklaşık 45 milyonluk organik yumurta üretimine ulaştı” dedi. “HEDEF YILLIK 100 MİLYON YUMARTA ÜRETİMİ” Yapılan desteklemelerin detaylarını paylaşan Başkan Sezgi, yollarına emin adımlarla devam ettiklerini belirtti. Hedefi 100 milyon yumurta üretimi olarak belirlediklerini kaydeden Sezgi, şöyle konuştu: “Süreç içerisinde Ordu Büyükşehir Belediye Başkanımızın yüzde 80 hibeli yarka dağıtımı, sonraki süreçte yapılan yarka üretim tesisi, yem üretim ve paketleme tesisinde üreticilerimize tahsis edilmesi ile üreticilerimiz büyük kazanımlar elde etti. Bu destekler sayesinde çok iyi yönde ilerliyoruz. Çok uzun zamanda alacağımız yolu verilen bu desteklerle çok kısa sürede kat ettik. Çok güzel bir üretim metodu ile yumurta üretimi yapıyoruz. İlk hedefte yılda 45 milyona ulaşan kapasitemizi en kısa sürede 100 milyon seviyelerine dayandırmak ve üretici sayımızı arttırmak.” “BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE BAŞKANIMIZIN SAYESİNDE ZİNCİR MARKETLERİN KAPISI AÇILDI, TÜRKİYE ORDU YUMURTASI TÜKETİYOR” Pazar sorununu da Başkan Güler’in çözüme kavuşturduğunun altını çizen Sezgi, Türkiye’nin önde gelen zincir marketlerinde Ordu yumurtasının satıldığını belirtti. Türkiye’nin Ordu yumurtası tükettiğini vurgulayan Sezgi, şunları kaydetti: “Pazarlama konusunda da yaşadığımız sıkıntıların büyük bir bölümünü Ordu Büyükşehir Belediye Başkanımız sayesinde aşmış durumdayız. En önemlisi Türkiye’nin önemli zincir marketlerinden olan Migros’un kapılarını bize açtı. Bölgede üretilen yumurtaların büyük bir bölümü Migros’a gidiyor. Bunun yanında CarrefourSA ile anlaşmamız oldu. Aynı zamanda Tarım ve Kredi Kooperatifleri ile de çalışıyoruz. Bu 3 ciddi pazarımızın da alt yapısı yine Ordu Büyükşehir Belediye Başkanımız oluşturdu. Kendisine çok teşekkür ediyoruz. Birlikte çok daha güzel çalışmalar yapacağız”

4.Küçükbaş Hayvancılık Festivali Renkli Görüntülere Sahne Oldu Haber

4.Küçükbaş Hayvancılık Festivali Renkli Görüntülere Sahne Oldu

İnegöl Belediyesi’nin düzenlediği 4. Küçükbaş Hayvancılık Festivali renkli görüntülere sahne oldu. Irklar Arası Damızlık Koç Güzellik Yarışması ve Uluslararası Yerli Tavuk Irkları Yarışmasında koç ve tavuklar ile yetiştiricilerinin kıyasıya yarışması dikkat çekti. İnegöl Belediyesi’nin düzenlediği 4. Küçükbaş Hayvancılık Festivali geçtiğimiz hafta Cuma günü kapılarını açmıştı. 3 gün süren etkinlik hafta sonu şehirde renkli görüntülerin yaşanmasına neden oldu. Yurt içi ve yurt dışından yüzlerce misafiri ağırlayan ve ülkenin en kapsamlı Küçükbaş Hayvancılık Festivali olma özelliğini taşıyan etkinlikte, İnegöl Kıvırcığı adı ile bilinen bölgeye has kıvırcık koyun türünün ulusal ve uluslararası alanda tanıtımı gerçekleştirildi. Küçükbaş hayvancılık sektörünü İnegöl’de buluşturan festivale 35 firma, 60 yetiştirici ve 200 adet kafesli tavuk yetiştiricisi katıldı. YURT DIŞINDAN YOĞUN İLGİ 4’üncü yılında artık sektörün beklenen ve merak edilen organizasyonlarından biri olan İnegöl Uluslararası Küçükbaş Hayvancılık Festivaline yurt dışından da ilgi yoğun oldu. Fransa, Slovakya, Macaristan, Kıbrıs ve Bulgaristan’dan üreticiler festivalde yerini aldı. KOÇLAR PODYUMA ÇIKTI Festivalin ilk günü seminerler ile tarım ve hayvancılık alanında çeşitli eğitimlerle gerçekleştirildi. İkinci günü yine seminerlerle başlayan küçükbaş Hayvancılık Festivali, öğleden sonra Irklar Arası Damızlık Koç Güzellik Yarışmasına ev sahipliği yaptı. Yarışmada İnegöl Kıvırcığından Fransa menşeli İle De France ırkına kadar çeşitli ırklarda koçlar yarıştı. Büyük heyecana sahne olan yarışmada hem koçlar hem sahipleri maharetlerini sergiledi. Jüri değerlendirmesi sonucuna çeşitli kategorilerde dereceye girenlere ödül takdim edildi. YERLİ TAVUK IRKLARI YARIŞMASI YAPILDI Festivalin üçüncü gününde de yine seminerlerle başlayan gün, öğleden sonra Ulusal Yerli Tavuk Irkları Yarışmasıyla devam etti. İlgiyle takip edilen festivalde, süs tavukları büyük beğeni topladı.

Çiftçilere Tavuk, Yem ve Kümes Ekipmanı Desteği Haber

Çiftçilere Tavuk, Yem ve Kümes Ekipmanı Desteği

Kocaeli Büyükşehir Belediyesi, kentte yumurta tavukçuluğun geliştirilmesi ve çiftçilerin gelir düzeyinin artırılması amacıyla geçtiğimiz yıllarda hayata geçirdiği, “Doğal Salma Yumurta Tavukçuluğu Projesi” kapsamında, bu yıl da çiftçilere yüzde 50 hibeli tavuk, yem ve kümes ekipmanı desteği sağladı. Türkiye’nin ilk yerli ve ödüllü yumurtacı tavuk ırkı olan Atak-S yarka cinsi tavuklar, yumurta vermeye başladı. ÇİFTÇİLERİN YÜZÜ GÜLÜYOR Kocaeli'de, Büyükşehir Belediyesinin çiftçilere yönelik destekleri bu yıl da artarak zirve yapıyor. Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Büyükakın’ın tarım ve hayvancılığın geliştirilmesi, çiftçilerin gelir düzeyini artırıcı alternatif projeleri tek tek hayata geçirerek, can suyu desteklerle üreticilerin yüzünü güldürmeye devam ediyor.   PROJE ÖDÜLE LAYIK GÖRÜLMÜŞTÜ Muhtarlık İşleri Dairesi Tarımsal Hizmetler Şube Müdürlüğünce yürütülen ve Türkiye Tarım Şehirleri Birliği tarafından ödüle layık görülen “Doğal Salma Yumurta Tavukçuluğu Projesi” kapsamında, talep eden ve gerekli şartları taşıyan yumurta üreticilerine yüzde 50 hibeli 16-18 haftalık ATAK-S cinsi yerli tavuk, yemlik, folluk, suluk ve tavuk yemi desteği verildi. Kümeslerde organik yemlerle beslenen ve hastalıklara dayanıklı tavuklar ilk yumurtalarını vermeye başladı. Yumurta tavukçuluğu kırsal mahallelerde vatandaşların gelir kapısı oldu. SAĞLIKLI YUMURTALAR SOFRALARI SÜSLEYECEK Doğal ortamlarda beslenen, hastalıklara dirençli ve yılda en az 280 gün, iyi koşullarda ve organik yemlerle beslendiğinde en çok 314 gün yumurtlama özelliğine sahip yerli ve milli ATAK-S yarka tavuklar, gelecek kuşaklar için sağlıklı beslenme imkanı sağlayacak. Kırsal kalkınmaya ve çiftçilerin gelir düzeyinin artırılmasına da büyük katkı sağlayacak projeyle ayrıca kırsaldan kente gidişin engellenmesi ve kentten kırsala geri dönüşün teşvik edilmesi de amaçlanıyor. TOPLAMDA 65 BİN TAVUK VERİLDİ Kocaeli Büyükşehir Belediyesi, proje kapsamında yetiştiricilerine bugüne kadar toplam 65 bin tavuk ile tavuk yemi, çeşitli sayılarda kümes, askılı yemlik ve suluk, folluk, çeltik ve su deposu desteği verdi. YETİŞTİRİCİLERDEN BAŞKANA TEŞEKKÜR Tavuk desteğinden yararlanan üreticiler, yumurta veriminden memnun. Tarıma ve hayvancılığa destek verdiği ve her zaman çiftçinin yanında olduğu için Başkan Büyükakın’a teşekkür eden üreticiler, desteklerin sürmesini istedi. Kartepe’de tavuk yetiştiriciliği üreticiliği yapan işletme sahibi Emiray Ünlü, Büyükşehir’in yüzde 50 Hibeli Doğal Salma Yumurta Tavukçuluğu Projesinden faydalandığını belirterek, “Ayrıca yemli, suluk, folluk ve iki aylık yem ihtiyacını karşıladılar. Tavuklarımızı alalı iki ay oldu bu süreçte verim yüzde 50 arttı. Her geçen gün artarak devam edecek. Verimden memnunuz. Bu desteklerinden dolayı belediye başkanımız Tahir Büyükakın’a teşekkür ediyoruz” diye konuştu.

Bakanlıktan Yumurta Uyarısı Haber

Bakanlıktan Yumurta Uyarısı

Tarım ve Orman Bakanlığı Gıda ve Kontrol Genel Müdürlüğü yumurta üzerinde bulunan numaralar konusunda uyarılarda bulundu.  Yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi; "Sosyal medya platformlarında "yumurtalar üzerinde yer alan numaraların başında '0' ve '1' varsa sağlıklıdır, '2', '3' veya '4' yazıyorsa nitrofuran ve veteriner ilaçları vardır" şeklinde paylaşımlar yapıldığı görülmektedir. Yumurtalar üzerine yazılan numaralarda yer alan ilk hane tavuğun yetiştirme metodunu ifade etmektedir. Yetiştirme metodu kodu; • '0' ise bu organik yetiştiriciliği yani organik yemlerle beslenen, açık havaya da erişimi olan ve sertifikalandırılmış işletmelerden elde edilen yumurtayı, • '1' ise açık dolaşıma erişim yani açık havaya da erişimi olan bir kümeste yetişen ve serbest dolaşabilen tavuklardan elde edilen yumurtayı, • '2' ise kümeste kafessiz yetiştiricilik yani kapalı bir kümes içerisinde serbest dolaşabilen tavuklardan elde edilen yumurtayı, • '3' ise kafesli yetiştiricilik yani kümeslerde kafeste yaşayan tavuklardan elde edilen yumurtayı, ifade etmektedir. Ancak '4' diye bir yetiştiricilik kodu bulunmamaktadır. Sosyal medya paylaşımlarında ifade edildiği gibi 2', '3' veya '4' numara ile başlayan yumurtaların ilaçlı olduğu iddiası gerçeği yansıtmamaktadır. Bu numaralar yumurtacı tavuğun yetiştirilme metodunu ifade etmektedir. Hangi yetiştiricilik türünden elde edilirse edilsin yumurtalar, nitrofuran dâhil diğer veteriner ilaçlar yönüyle denetlenmektedir. Olumsuzluk tespiti durumunda 5996 sayılı "Veteriner Hizmetleri, Bitki Sağlığı, Gıda Ve Yem Kanunu" kapsamında işlem uygulanmaktadır."

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.