SON DAKİKA
Hava Durumu

#Tıp Fakültesi

Porsuk Haber Ajansı - Tıp Fakültesi haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Tıp Fakültesi haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

ESOGÜ'de Beyin Farkındalığı Sempozyumu Düzenlendi Haber

ESOGÜ'de Beyin Farkındalığı Sempozyumu Düzenlendi

Eskişehir Osmangazi Üniversitesi (ESOGÜ) Tıp Fakültesi Dekanlığı tarafından düzenlenen “Beyin Farkındalığı Haftası” etkinlikleri kapsamında “Beyin Farkındalığı Sempozyumu” gerçekleştirildi. Prof. Dr. Necla Özdemir Konferans Salonu’ndaki sempozyumun ardından poliklinikler girişinde bilgilendirme standı kuruldu. Etkinlikte bilgilendirici broşürler, kitapçıklar ve bez çantalar dağıtılırken, “Beyin Farkındalığı” ile ilgili anket uygulaması da yapıldı. “Beyin Farkındalığı Haftası” ile ilgili olarak şu açıklama yapıldı: “Beyin Farkındalığı Haftası (Brain Awareness Week-BAW) beynin fonksiyonları, beyin sağlığı ve korunması, beyin araştırmalarının yararları ve ilerlemeleri hakkında toplumda farkındalık oluşturmak ve geliştirmek amacıyla oluşturulmuş uluslararası bir kampanyadır. Her yıl Mart ayında tüm dünyada eş zamanlı olarak düzenlenen bu bilinçlendirme faaliyetlerine üniversiteler, hastaneler, hasta grupları, okullar ve çeşitli dernekler destek vermektedir. İlk defa 1996 yılında ABD’de düzenlenmeye başlayan Beyin Farkındalığı Haftası, 1998 yılında uluslararası bir boyut kazanmıştır. ESOGÜ’de ise 1999 yılında Prof. Dr. Ferhan Esen tarafından ESOGÜ Anaokulu’nda başlatılan ve gittikçe genişleyen Beyin Farkındalığı Haftası, bu yıl 10-16 Mart tarihleri arasında ESOGÜ Tıp Fakültesi’nde 27. kez düzenlenmektdir. Dünya çapındaki bu kampanya 2024 yılına kadar ‘The Dana Alliance for Brain Initiatives’ ve onun Avrupa’daki kardeş kuruluşu olan ‘The European Dana Alliance for the Brain’ koordinatörlüğünde düzenlenmiştir. 2024 yılından itibaren bilinçlendirme kampanyası ‘Dana Foundation’ koordinatörlüğünde devam etmektedir. Ayrıca geçen yıl olduğu gibi bu yıl da Beyin Farkındalığı Haftası’nda ESOGÜ Tıp Fakültesi 1. sınıfında okuyan 14 öğrenci ile Sosyal Sorumluluk Projesi dersi kapsamında Beyin Takımı-2025 oluşturulmuştur. ESOGÜ Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı öğretim üyesi ve ESOGÜ Hastanesi Başhekim Yardımcısı Prof. Dr. Pınar Yıldız, Nöroloji Ana Bilim Dalı öğretim üyeleri Doç. Dr. Özlem Aykaç ve Dr. Öğr. Üyesi Zehra Kocabaş eşliğinde Beyin Takımı-2025 öğrencileri tarafından 12 Mart 2025 günü Milli Zafer İlkokulu 2. Sınıf öğrencilerine ‘Beynimiz ve Nöronlar’ başlıklı sunum yapılacaktır.”

ESOGÜ'de Dünya Epilepsi Günü Etkinliği Düzenlendi Haber

ESOGÜ'de Dünya Epilepsi Günü Etkinliği Düzenlendi

Eskişehir Osmangazi Üniversitesi (ESOGÜ) Tıp Fakültesi Nöroloji Ana Bilim Dalı öğretim üyesi Doç. Dr. Demet İlhan Algın ve epilepsi hemşiresi Yağmur Tuna tarafından, 10 Şubat Dünya Epilepsi Günü dolayısıyla hastalar ve hasta yakınlarına bilgi vermek amacıyla düzenlenen etkinlik ESOGÜ Prof. Dr. Necla Özdemir Konferans Salonu’nda gerçekleşti. Etkinlikte bilgilendirici bir açıklama yapan Doç. Dr. Demet İlhan Algın şunları söyledi: “Her yıl Şubat ayının ikinci pazartesi günü kutlanan Dünya Epilepsi Günü’nde toplumsal farkındalığı artırmak ve önyargılardan kurtulmak için çeşitli aktiviteler düzenlenmektedir. Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ)’nün epilepsi ve diğer nörolojik bozukluklara ilişkin 10 yıllık Sektörler Arası Küresel Eylem planı epilepsiye yönelik halk sağlığı yaklaşımını güçlendirmek için özel bir stratejik amaç ve dünya çapında epilepsili insanlar için on yıllık bir yol haritasıdır. Bu yol haritasına göre 2031 yılına kadar ülkeler epilepsi için hizmet kapsamını 2021'deki mevcut kapsama göre %50 artırmış olacaktır. Bu küresel hedeflere ulaşılması, epilepsili kişilerin bakıma daha iyi erişebilmelerinin yanı sıra, insan hakları doğrultusunda toplumların tüm sektörlerinde artan sosyal haklardan yararlanmaları anlamına gelmektedir. Ülkemizde Türk Epilepsi ile Savaş Derneği (TESD) faaliyetlerini sürdürmektedir. Türkiye’de her yıl Türk TESD tarafından yapılan epilepsi farkındalık kampanyalarına epilepsi ile uğraşan hekimler, psikologlar ve yardımcı sağlık personeli destek vermektedir. Biz de ESOGÜ Klinik Nörofizyolji Bilim Dalı olarak 10 Şubat Dünya Epilepsi Günü’nde hastalar ve hasta yakınları ile buluşabileceğimiz bir toplantı düzenledik ve ‘epilepsi yolculuğum’ sloganından yola çıkarak, epilepsi hastaları ve yakınlarından epilepsi yolculuklarında karşılaştıkları sorunları ve ihtiyaçlarını iletmelerini istedik. Epilepsi konusunda eğitilmiş kişi sayısı ne kadar artarsa bu hastalara karşı ön yargılarımız azalacak ve acil müdahale sırasında yapılan yanlışlara rastlanmayacaktır. Dünyanın bilinen en eski tıbbi rahatsızlıklarından biri olan epilepsi, en yaygın dördüncü nörolojik bozukluktur ve bu durum beyindeki elektriksel aktivitenin kısa süreliğine durmasına neden olarak tekrarlayan nöbetlere yol açmaktadır. Dünyada epilepsi prevalansı yaklaşık yüzde 1 olarak öngörülmektedir. ESOGÜ Klinik Nörofizyoloji Bilim dalı olarak ‘Epilepsi konuşalım, epilepsiye karşı bilgilendirelim, epilepsi bireylerin hayatlarını olumlu yönde değiştirelim’ diyor ve toplumdaki kırılamayan ön yargılara karşı epilepsi hastalarımızın epilepsi yolculuklarında onlara destek olmak istiyoruz.”

ESOGÜ Hastanesi'nde Dünya AIDS Günü Etkinliği Düzenlendi Haber

ESOGÜ Hastanesi'nde Dünya AIDS Günü Etkinliği Düzenlendi

Eskişehir Osmangazi Üniversitesi (ESOGÜ) Sağlık Uygulama ve Araştırma Hastanesi’nde farkındalık oluşturma amaçlı “Dünya AIDS Günü” etkinliği gerçekleştirildi. Etkinliğe ESOGÜ Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Elif Doyuk Kartal, Hastane Başhekim Yardımcısı Prof. Dr. Pınar Yıldız, Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Ana Bilim Dalı öğretim üyeleri Prof. Dr. Nurettin Erben ve Dr. Öğr. Üyesi Hasip Kahraman katılım sağladı. Etkinlikte Tıp Fakültesi öğrencileri hastalar ve hasta yakınlarına bilgilendirici broşürler dağıtırken, Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Elif Doyuk Kartal şu açıklamayı yaptı: “Bu yıl 1 Aralık Dünya AIDS Günü, UNAIDS öncülüğünde ‘Doğru yolu seç: Sağlığım, hakkım!’ temasıyla anılıyor. Herkesin insan haklarını korumak, evrensel HIV bakımına ulaşmak ve erişim engellerini ortadan kaldırmak HIV enfeksiyonunun sonlandırılmasında çok önemlidir. UNADIS 2024 küresel verilerine göre dünyada 2023 yılı itibarı ile 39.9 milyon insan HIV ile yaşamakta olup, 2023 yılında 1.3 milyon yeni enfeksiyon tanımlanmış, yaklaşık 630.000 kişi HIV bağlantılı nedenlerle ölmüştür. 2023 yılında HIV'e yakalanan insanların neredeyse yarısının Doğu ve Güney Afrika ile Batı ve Orta Afrika'da yaşamakta olduğu rapor edilmiştir. 2025 yılı için yeni HIV enfeksiyonları 370.000 olarak öngörülmüş, yıllık HIV ilişkili ölümlerin ise 250.000’in altına düşürülmesi hedeflenmiştir. Ülkemizde Sağlık Bakanlığı resmi verilerine göre 8 Kasım 2023 itibariyle 1728 olgu raporlanmıştır. 17 olgu vefat etmiştir. Olguların %84,2’si erkektir. En fazla 25-29 ve 30-34 yaş gruplarında görülmektedir. Bulaşma yolu bildirilen vakalar içerisinde cinsel yolla bulaşma %95,6 oranındadır. Dünya çapında, yetişkin nüfus arasındaki ortalama HIV yaygınlığı %0,7’dir. Ancak riskli gruplar arasında daha yüksektir. Seks işçilerinde %2,5, eşcinsel erkekler ve erkeklerle seks yapan diğer erkeklerde %7,5, damar içi uyuşturucu kullananlarda %5,0, trans bireylerde %10,3, cezaevlerindeki kişilerde %1,4’ tür. Dünyada 2023 itibariyle HIV ile yaşayan bireylerin %86’sı durumundan haberdar olup bunların %89'u tedaviye erişebilmektedir. Tedaviye erişenlerin %93'ünde viral baskılanma sağlanmaktadır. 2023 yılı itibariyle 9,3 milyon hastanın ise hala tedaviye erişimi mümkün olamamıştır. Küresel çapta maalesef tedaviye erişimde eşitsizlikler mevcuttur. Günümüzde HIV enfeksiyonu artık hizmetlere yeterli erişim olduğu sürece etkili bir şekilde yönetilebilen kronik bir hastalık haline gelmiştir. Ancak yaşam boyu tedavi, hem HIV ile yaşayan bir kişi hem de sağlık sistemleri için bir yüktür. Aşısı olmadığı için tedavi hala bir önceliktir. Mevcut tedaviler ve elbette tedaviye uyum ile viral yükü baskılamanın sürdürülmesi ile hem hastalığın kontrolü hem de yeni bulaşları engellemek mümkün hale gelmiştir. İlaç tedavisi altında virüs kanda saptanamaz hale geldiğinde ve bu durum sürdürülebildiğinde cinsel eşlerine HIV bulaştırma riski sıfır olduğu kabul edilmektedir. Dünya genelinde yeni HIV vaka sayısı giderek azalmaktadır. Ülkemizde yapılan bir analiz çalışmasında en fazla artış hızı yaşa göre 15 ila 24 yaş arası gençlerde, cinsiyete göre ise kadınlarda bulunmuştur. Bu nedenle özellikle genç yaş grubunda bulaş yolları konusunda bilgilendirmek, farkındalığı artırmak ve korunmak öncelikli bir konu olarak ele alınmalıdır. Riskli gruplarda düzenli taramalar yapılmalıdır. Sağlık kurumlarımızda HIV tanısı özel hayatın gizliliği gözetilerek ücretsiz olarak yapılmaktadır. HIV durumunu bilenlerin tedaviye erişimi de bir o kadar kolay ve ücretsizdir.”

Tıp Fakültesinin Yeni Öğrencileri Önlüklerini Giydi Haber

Tıp Fakültesinin Yeni Öğrencileri Önlüklerini Giydi

Eskişehir Osmangazi Üniversitesi (ESOGÜ) Tıp Fakültesi’ne bu yıl kayıt yaptıran öğrenciler, ESOGÜ Spor Salonu’nda düzenlenen geleneksel “Beyaz Önlük Giyme Töreni” ile hekimlik mesleğine ilk adımlarını attı. Törene ESOGÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Emine Gümüşsoy, Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Atilla Özcan Özdemir ve öğretim üyelerinin yanı sıra genç hekim adaylarının aileleri de katıldı.      Törende konuşan ESOGÜ Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Atilla Özcan Özdemir ilk olarak öğrenci ailelerine seslenirken, yıllardır emek verdikleri çocuklarının artık hekim adayları olarak Tıp Fakültesi’ne ve kutsal hekimlik mesleğine adım attıklarını belirtti ve onların bundan sonra kendilerine emanet olduğunu ifade etti. Prof. Dr. Özdemir 50 yılı geçen maziye, tecrübeli ve dinamik öğretim üyesi kadrosuna sahip ve aynı zamanda akredite olan ESOGÜ Tıp Fakültesi’nde hekim adaylarına en iyi pratik ve teorik tıp eğitiminin verileceğini söyledi. Genç hekim adaylarına Türkiye’nin en iyi öğrencileri arasında yer alıp ESOGÜ Tıp Fakültesi’ni kazandıklarını hatırlatan Prof. Dr. Özdemir; çok yorulduklarını, çok çalıştıklarını ama bu yolun sonunda dünyanın en güzel mesleklerinden birisine sahip olacaklarını ifade etti. Prof. Dr. Özdemir gençlere seslenerek, bu ülkenin onlara emanet olduğunu ve Mustafa Kemal Atatürk’ün kendilerine bıraktığı mirası en iyi şekilde devir alıp yaşatarak, ilerleteceklerinden şüphelerinin olmadığını söyledi. Genç hekim adaylarına kendini geliştiren, yabancı dil bilen, iletişimi kuvvetli, empati yeteneği olan, akıl ve bilim sahibi, zaman yönetimini becerebilen, ahlaklı, ahde vefalı hekimler olmalarını öğütleyen Prof. Dr. Özdemir, aynı zamanda gençlerden ülke sevgisini de kalplerinin derinliklerinde hep hissetmelerini istedi. ESOGÜ Tıp Fakültesi’nin görevdeki ve emekli olmuş öğretim üyelerine de teşekkürlerini sunarak hekim yetiştirmenin çok önemli bir hizmet ve meziyet olduğunu dile getiren Prof. Dr. Özdemir, tüm fakülte öğretim üyelerinin usta-çırak ilişkisi içerisinde, rol model olarak hekim adaylarına en iyi eğitimi vereceklerinden şüphelerinin olmadığını ifade etti. ESOGÜ Tıp Fakültesi’nin yeni öğrencilerine beyaz önlüğün saflığı, temizliği, sorumluluğu, özveriyi, kutsallığı ve fedakârlığı temsil ettiğini hatırlatan Prof. Dr. Özdemir, kendilerine başarı dileklerini sundu ve törene katılan herkese teşekkür ederek konuşmasını tamamladı.    Açılış konuşmasının ardından hekim adaylarına beyaz önlükleri gruplar halinde giydirildi. Tören sonrasında topluca hatıra fotoğrafı çektirildi.      

ESOGÜ Tıp Fakültesi Hastanesi ve Yönetimi Facia Durumdadır Haber

ESOGÜ Tıp Fakültesi Hastanesi ve Yönetimi Facia Durumdadır

İYİ Parti Odunpazarı İlçe Başkanı Gürol Yer düzenlediği basın toplantısında gündemi değerlendirdi. İlçe Başkanlığında düzenlenen basın toplantısına İlçe Başkanı Gürol Yer ile İlçe Yöneticileri ile partililer katılım sağladı. İlçe Başkanı Yer yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi; ''Gündem ve güncel üzerinden değerlendirmelerimize devam edeceğiz. Çok Değerli Genel Başkanımız Liderimiz Müsavat Dervişoğlu’nun Eskişehirli Hemşehrilerimize selam ve muhabbetlerini vasıtanızla iletmek istiyoruz. Değerli Basın geçtiğimiz hafta teşkilat olarak bizimde katıldığımız iktidar yanlısı Cengiz Holdinge peşkeş çekilip siyanürle altın arama izni verilerek peşkeş çekmeye çalışanlara direnen Mihalgazi İlçemizin cennet köşesi Alpagut’un beyaz yaşmaklı her biri bir Nene Hatun olan kadınlarını ve özellikle ön saflarda mücadelesini tek başına veren, şirket elemanlarınca ölümle tehdit edilen Çalışkan Mustafa Öğütçü Amcamızı saygıyla selamlıyor ve yalnız olmadıklarını yanlarında olduğumuzu vasıtanızla bir kez daha iletmek istiyoruz. Değerli Basın Mensupları değerlendirmemize şehrimizdeki üniversitelerde yaşanan ve tarafımıza yoğunlukla iletilen ve ısrar ile gündeme getirilmesi üniversite çalışanlarınca istenen bazı olumsuzlukları paylaşarak kamuoyuna duyurmak istiyoruz. Geçtiğimiz hafta eski günlerde Eskişehir’in en tanınmış markalarından olan ancak siyasetin el atmasıyla tanınırlık ve bilimsel kimliğinden hızla uzaklaşan ve siyasetin arka bahçesi, bir anlamda oyun alanına dönüştürülen Anadolu Üniversitesinden bahsetmek istiyoruz. Üniversitede yapılan idari atamaların tamamında liyakat ilkesi ve kurumsal hafıza ile inisiyatif terk edilmiş ve tamamen siyasetin emri talimatları doğrultusunda hakkaniyet, liyakat ve etik dışı bir yol açılmıştır. Üniversitede sendikal faaliyette bulunan yani çalışanların yanında olması gereken bir sendikanın başkanı göreve yeniden atanan rektör tarafından sanki yeniden rektör atanmış olmasına diyet ödermişcesine Sağlık Bilimleri Fakülte sekreterliğine atanmış bulunmaktadır. Sabah üniversite kapısından sendikacı olarak giren vatandaş rektörün imzasıyla akşam yönetici olarak kapıdan çıkmış bulunmaktadır. İddia ile söylüyorum kırsalda bir çiftlikte bile böyle bir usul mümkün değildir. Çiftlikte bile işi bilen, sicili temiz, liyakate uygun insan aranır ve hak etmişliği varsa görev ile emanet teslim edilir. Yani ilim bilim yuvası marka üniversite bir çiftlikten bile kötü yönetiliyor ve hak etmiş hakkını bekleyen çalışanların kul hakkı Rektörün imzasıyla yenilmiş durumdadır. Buradan hatırlatalım Sayın Rektör bu yaptığınızı bir düşünün, vicadanen sorgulayın bu kul hakkımı ve karşıma çıkar mı diye? Değerli Basın Mensupları bu durum bizim yabancı olduğumuz bir durum değildir. Geçtiğimiz yıllarda aynı uygulama Eskişehir Osmangazi Üniversitesinde yaşanmış ve zamanın hukukçu Rektörü yine aynı sendikanın başkanını üniversitenin en mahrem yeri personel dairesine başkan atamış ve çok kısa bir süre sonra atadığı eleman yaptığı ağır cezalık işler ile her şeyi eline yüzüne bulaştırmış ama hakkında hiçbir işlem yapılmadan başka bir daire başkanlığına kaydırılarak korunup kollanmıştır. Yine aynı sendikanın başkan yardımcısı ilginçtir ESOGÜ Sağlık Bilimleri Fakülte sekreteri yapılmış ve teslimiyet orada da devam etmişti. Değerli arkadaşlar üniversitelerimiz ilim ve bilim yuvası, gurur kaynağımız  olması gerekirken maalesef siyasi parti il başkanlarından talimat alan, unvanlı akademisyen yöneticiler olmalarına rağmen iradesiyle adım dahi atamayan yöneticiler tarafından daha da dip yapacak bir duruma doğru gitmektedir. ESOGÜ Tıp Fakültesi Hastanesi ve yönetimi de uzun süredir hem kamuoyunda hem basında izlediğimize ve bize iletilen belge ve verilere göre daha facia bir durumdadır. 4/D çalışanlarını kapsayan işçi sendikalarının yetki günleri olduğu bu günlerde daha öncede defalarca gündeme gelen rakip sendika üyelerine baskı ve yıldırma had safhaya çıkmış bulunmaktadır. Konuya hastanede yetkili memur sendika başkanı da müdahil olup toplantılar düzenlemekte ve Öz Sağlık İş Sendikası yetkiyi kazansın diye insanlara baskı yönünde toplantılar ve müdahalelerde bulunmaktadır. Bu duruma hastane yönetimi sesiz kalmış ve çoktan iradesini ve yönetme kabiliyetini teslim etmiş durumdadır. Buradan muhatap rektörlere seslenmek istiyoruz. Sayın Hocalar bakın bu dönem geçer göreviniz biter ve sonrasında liyakate saygıydı, emeğe değer verirdi, hakkaniyete dikkat ederdi denilsin ve iyi insan olarak anılınız. Kul hakkı yemiş, siyasete teslim olmuş ve unutulan Rektör Hoca olarak hatırlanmayın diyoruz. Değerli basın mensupları katılımınıza teşekkür ediyoruz. Sözlerimi Genel Başkanımızın Anadolu Topraklarından sağ yumruğunu kaldırıp haykırdığı inanç ile bitirmek istiyorum. Haksızlığa susmayacağız, mücadele edeceğiz ve başaracağız, başaracağız, başaracağız. Yaşasın Büyük Türk Milleti, kahrolsun bu Büyük Milletin evlatlarının hakkını gasp edenler, başını eğenler. Saygı sevgi ve muhabbet ile katılımınıza teşekkür ediyor,  iyi çalışmalar diliyoruz.''

Çocukluk Çağında Obezite Uyarısı Haber

Çocukluk Çağında Obezite Uyarısı

Eskişehir Osmangazi Üniversitesi (ESOGÜ) Tıp Fakültesi Aile Hekimliği Ana Bilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Uğur Bilge  çocukluk çağı obezitesi tehlikesine dikkat çekerken, yaz tatilinde çocukların obeziteden mutlaka korunması gerektiğini belirterek konu ile ilgili bilgilendirici bir açıklama yaptı. Prof. Dr. Uğur Bilge’nin açıklaması şöyle: “Çocukluk çağı obezitesi global bir sağlık sorunudur. Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre dünya çapında yetişkin obezitesi 1990'dan bu yana iki kat artarken, ergenlik çağındaki obezite dört katına çıktı. 2022 yılında 5 yaş altı 37 milyon çocuk aşırı kilolu iken, 5-19 yaş arası 390 milyondan fazla çocuk ve ergen aşırı kilolu ve bunların 160 milyonu obezdi. Çocukluk çağında obeziteye erken müdahale etmek diyabet, kalp hastalığı ve eklem sorunları da dahil olmak üzere yaşamın ilerleyen dönemlerindeki sorunları önleyebilmektedir. Genetik faktörlerin yanı sıra fiziksel aktivite eksikliği, sağlıksız beslenme alışkanlıkları ve hareketsiz bir yaşam tarzı kilo alımına yol açar. Ebeveynler bu konuda dikkatli olmalıdır. Okullar tatile girdiğinde tüm düzen değişir. Düzensiz uyku, yemek ve aktivite programları, daha fazla ekran (televizyon, tablet, telefon vb.) süresi, çocukların aşırı kilo alması için mükemmel bir ortamdır. Fazla kilolu veya obez olanlar bu ortama daha yatkındır ve sağlık sorunları riski daha yüksektir. Yaz tatili döneminde çocukları obeziteden korumak için yemek ve ara öğün saatlerini düzenleyin. Yemek düzenleri ortadan kalktığında, çocuklar gün boyunca ‘atıştırmaya’ eğilimlidir ve daha fazla kalori alırlar. Yemek ve ara öğün saatleri belirleyin ve çocukların yalnızca bu saatlerde yemesine izin verin. Daha küçük tabaklar ve porsiyon boyutları kullanmak çocukların daha az yemeye alışmasına ve tok hissetmesine yardımcı olur. Düşük şekerli yoğurt, az yağlı peynir, meyve ve sebze gibi sağlıklı atıştırmalıklar bulundurun. Çocuğunuzu düzenli olarak su içmeye teşvik edin ve gazlı içecek ve meyve suyu gibi şekerli içecekleri sınırlayın. Ekran süresini sınırlayın. Çocuklar ekranın önünde aktif olmadıkları gibi, yemek yeme ve yedikleri miktarı artırma eğilimindedir. Ekran süresini sınırlayın ve çocuğunuzu açık havada oyun oynama, okuma veya hobiler gibi alternatif aktivitelere teşvik edin. Düzenli fiziksel aktivite hedefleri koyun. Çocuğunuza her gün ev işleri, yürüyüşe çıkma veya arka bahçede ya da parkta futbol oynama gibi fiziksel aktiviteler belirleyin. Yeterince uyuduklarından emin olun, yatma ve uyanma saatlerini okul yılı zamanlarına yakın ayarlayın ve bunlara uyun. Düzenli uyku ve yemek programı sürdürmeniz, sağlıklı beslenmeniz, çocuklarla fiziksel aktivite yapmanız, yemek yerken ekrandan uzak durmanız ve çocuklarınızın sahip olmasını istediğiniz diğer sağlıklı alışkanlıkları sizin de edinmeniz çocuklarınızın sizi örnek almasını sağlar. Sağlıklı alışkanlıklar için örnek olmak, çocukların davranışlarını şekillendirmenin en etkili yoludur.”

ESOGÜ Hastanesi'nden Sıcak Hava Uyarısı Haber

ESOGÜ Hastanesi'nden Sıcak Hava Uyarısı

Eskişehir Osmangazi Üniversitesi (ESOGÜ) Tıp Fakültesi Aile Hekimliği Ana Bilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Uğur Bilge  “Isı Stresi” ile ilgili bilgilendirici bir açıklama yaptı. Artan hava sıcaklığının sağlığı tehdit edebileceği uyarısında bulunan Prof. Dr. Uğur Bilge’nin açıklaması şöyle: “Artan sıcaklığa bağlı gelişen ısı stresi, hava koşullarına bağlı ölümlerin önde gelen nedenidir ve altta yatan hastalıkları kötüleştirebilir. Dünya sağlık Örgütü verilerine göre ısı stresi, hava durumuna bağlı ölümlerin önde gelen nedenidir ve kalp-damar hastalıkları, diyabet, akıl sağlığı, astım gibi altta yatan hastalıkları şiddetlendirebilir, kaza riskini ve bazı bulaşıcı hastalıkların bulaşma riskini artırabilir. Sıcak çarpması ölüm oranı yüksek bir acil durumdur. 65 yaş üstü kişilerde sıcaktan kaynaklanan ölümler, 2000-2004 ile 2017-2021 yılları arasında yaklaşık %85 ​​artmıştır. Kendini soğutmaya çalışan vücudun maruz kaldığı stres aynı zamanda kalbi ve böbrekleri de yorar ve kronik durumlardan (kardiyovasküler, zihinsel, solunum ve diyabetle ilgili durumlar) kaynaklı riskleri artırır ve akut böbrek hasarına neden olabilir. Baş ağrısı, halsizlik, huzursuzluk, bilinç bulanıklığı, inme, epilepsi nöbetleri, akciğer hastalıkları, kas kramp ve güçsüzlüğü, döküntü, kalp ritim düzenliği, kalp krizi, böbrek ve karaciğer hasarı gibi durumlara neden olabilir. Bu nedenle günün en sıcak saatlerinde dışarı çıkmaktan ve yorucu aktiviteler yapmaktan kaçının. Gölgede kalın. Güneşte algılanan sıcaklıkların 10-15 ˚C daha yüksek olabileceğini unutmayın. Günün 2-3 saatini serin bir yerde geçirin. Boğulma riskine dikkat edin. Asla yalnız yüzmeyin. Günlük hava durumunu takip edin. Dış hava sıcaklığı iç mekan sıcaklığından düşük olduğunda, hava karardıktan sonra pencereleri açarak evinizi soğutmak için gece havasını kullanın. Dış mekan sıcaklığının iç mekandan daha yüksek olduğu gün boyunca pencereleri kapatın ve doğrudan güneş ışığını engellemek için perde veya panjurla örtün. Mümkün olduğu kadar çok sayıda elektrikli cihazı kapatın. Hafif ve bol giysiler ve yatak çarşafları kullanın. Serin duş veya banyo yapın. Cildinizi nemli bir bez, sprey veya ıslak hafif giysiler kullanarak ıslatın. Düzenli olarak su için (saatte 1 bardak su ve günde en az 2-3 litre). Özellikle de 65 yaş üstü, kalp, akciğer veya böbrek rahatsızlığı olan, engelli ve yalnız yaşayan kişileri düzenli olarak kontrol edin. Bebekleri ve çocukları koruyun. Sıcaklık hızla tehlikeli derecede yükselebileceğinden çocukları veya hayvanları park edilmiş araçlarda asla uzun süre bırakmayın.”

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.